๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Kuran İlimleri Çalışmaları => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 13 Mayıs 2011, 15:37:32



Konu Başlığı: Ahrufu seba ile kıraati seba arasındaki fark
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 13 Mayıs 2011, 15:37:32
d- Ahrufu Seb'a ile Kıraati Seb'a Arasındaki Fark:


Daha önce Buharî’den naklettiğimiz hadisin aynısını Müslim'in rivayet ettiğini kaydetmiştik. Ayrıca Müslim Kur'ân'ın yedi harf üze­re nazil olduğunu ifade eden iki hadis daha rivayet etmiştir.[347]

Ebu Şame de aynı hükmü taşıyan hadisi 19 tarikle rivayet eder.[348] Böylece ahrufu seb'a hadisi tevatür derecesine varmış olmak­tadır.[349] Ancak fıkıhçı, tefsirci ve daha birçok alim ahrufu seb'a'nın ne anlama geldiği konusunda çokça ihtilaf etmişlerdir.[350] Ebu Şame, kitabının bir faslını (s.91-145) hadisin mânâsındaki ihtilaflara ayır­mış; yaklaşık 30 vecih zikretmiştir. Çağdaş alimlerden Tahir el-Ce­zairî de hadisin mânâsında birçok vecih zikretmektedir.[351]

Bütün bunları nakletmekten murat, ahrufu seb'a konusuna gir­mekten ziyade asıl amacımız olan ahrufu seb'a ile kıraati seb'a ara­sındaki farkı izah etmektir. Ebû Şame ikisinin bir olduğunu söyleye­nin çok büyük bir hata ettiğini söyler. [352] Çünkü eğer ahrufu seb'a ile kıraati seb'a eş anlamlı ise yedinin üzerinde kıraetin olmaması gere­kir. Halbuki senedli ondört kıraetin olduğu bilinmektedir. Hatta Ebû Muhammed Mekkî, (ö.437/1045) alimlerin kitaplarından yetmişin üzerinde kişiden kıraet naklettiğini söyler.[353]

İkincisi İmam Mushaf'ın imlasına uyulması ve bu yedi kıraet ima­mının rivayet etmediği kıraetle okunmaması gerekir. Halbuki alim­ler kıraetin geçerliliği için yedi kıraet imamından birinin tarikiyle gelmesini şart koşmamışlardır.

Şu halde ikisinin arasındaki fark meyanında şunu söylemek mümkündür: Ahrufu seb'a, umumidir. Kıraeti seba'yı da, başka vecihleri de kapsar. Kıraeti seb'a ise daha dar kapsamlıdır. "Ahrufu seb'a'nın kapsamına girer.

Ahrufu seb'a Arapların kelimeleri ters olarak değiştirmedikçe kendi lehçelerine göre Kur'ân-ı okuyabilme ruhsatının ifadesidir. Hz. Osman döneminde kaldırılmıştır. Kıraetler ise günümüze kadar devam edip kelimelerin bünyesindeki tahfif, tafhim, tarkik, idğam ve med-kasr gibi kelime içi olaylara bakar.

Kıraet bir ilim disiplini olarak öteden beri alimlerin meşgul ol­dukları ve ilgi duydukları bir konudur. Kâtip Çelebi kendi dönemine kadar kıraet ilmiyle yazılmış 177 eserin ismini kaydetmektedir.[354]

Kıraet ilmi dün olduğu gibi bugün de fazlasıyla çağdaş alimlerin ilgisini çekmektedir. Bunun için çağımızda da kıraet sahasında eski­si kadar olmasa bile birçok eserin yazıldığı görülmektedir.

Kıraat bir taraftan oryantalistlerin, onun kapısından Kur'ân'a ve İslama saldırmaya çalıştıkları bir kapıdır. Bir taraftan da kıraatin Arap dili ve grameri üzerinde etkisi fazlaca dikkat çekmektedir. Öte yandan kıraatin İslâm fıkhında büyük bir yeri vardır. İşte bu günkü çalışmalar bu üç merkezde cereyan etmektedir.[355]



[347] Müslim, IX. 101-104

[348] Ebu Şame, a.g.e., s. 77-90.

[349] Ebu Şame, a.g.e., s. 87

[350] Ebu Şame, a.g.e., s. 91; el-Cezairi, a.g.e., s. 93

[351] Tahir el-Cezairî, a.g.e., s. 78-98; ayrıca bkz. İbnu Hacer, IX. 28-30,

[352] Ebu Şame, s.146-147; İbnu Hacer, IX. 31.

[353] A.g.e., s. 151

[354] Bkz. Katip Çelebi, II. 1318, 1323

[355] Doç. Dr. Halil Çiçek, 20. Asırda Kur’an İlimleri Çalışmaları, Timaş Yayınları: 156-158.