> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuran-ı Kerim Hakkında Bilgiler > Kuran Mucizeleri
Sayfa: 1 [2]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kuran Mucizeleri  (Okunma Sayısı 4979 defa)
09 Şubat 2014, 12:50:06
Hanife Ls 1

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 892


« Yanıtla #5 : 09 Şubat 2014, 12:50:06 »



 ESSELAMUN ALEYKUM VERAHMETURULLAHİ VEBEREKATÜHÜ; Allah razı olsun hocam bizlerle bu bilgileri paylaştığınız için çok teşekkür ederim...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Eyvah, aldandık! Şu hayat-ı dünyeviyeyi sabit zannettik. O zan sebebiyle bütün bütün zayi ettik. Evet, şu güzerân-ı hayat bir uykudur; bir rüya gibi geçti. Şu temelsiz ömür dahi bir rüzgâr gibi uçar, gider.
Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kuran Mucizeleri
« Posted on: 23 Nisan 2024, 23:18:46 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kuran Mucizeleri rüya tabiri,Kuran Mucizeleri mekke canlı, Kuran Mucizeleri kabe canlı yayın, Kuran Mucizeleri Üç boyutlu kuran oku Kuran Mucizeleri kuran ı kerim, Kuran Mucizeleri peygamber kıssaları,Kuran Mucizeleri ilitam ders soruları, Kuran Mucizeleriönlisans arapça,
Logged
24 Şubat 2014, 22:07:46
Hafsa Nur 6.D

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 568



« Yanıtla #6 : 24 Şubat 2014, 22:07:46 »

ve aleykum selam;
çok teşekkürler bu bilgileri paylaştığınız için....
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Bakış şeytanın oklarından bir oktur.Bir kimse Allah korkusu ile bakışına hakim olursa Allah ona imanın tadını kalbine hissettirir...
Hz. Muhammed S.A.V.
24 Şubat 2014, 22:15:24
Hanife Ls 1

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 892


« Yanıtla #7 : 24 Şubat 2014, 22:15:24 »

En çok sevdiğim ve çok merak ettiğim konulardır.ALLAH razı olsun hocam çok güzel ve özel bilgileri bizlerle paylaştığınız için.....

Göklerin Yaratılışı

"Geceleyin gökyüzüne bir bakış, insana güçlü bir "değişmeyen evren" izlenimi verir. Doğru; bulutlar Ay´ın önünde sürüklenirler, gökkubbe kutup yıldızı çevresinde döner; daha uzun zaman diliminde Ay´ın kendisi büyür ve küçülür; Ay ve gezegenler, yıldızların oluşturduğu bir zemine göre hareket ederler. Fakat biliyoruz ki bunlar yalnız Güneş sistemimizin içindeki hareketlerin neden olduğu yerel olaylardır. Gezegenlerin ötesinde, yıldızlar hareketsiz gibidirler..."

Yukarıdaki satırlar, "İlk Üç Dakika" kitabının yazarı Steven Weinberg´e ait. Gerçekten de gökyüzüne doğal gözle bir bakış, herşeyin çok durağan ve sabit olduğu hissini uyandırabilir. Oysa durum farklıdır. Gökyüzünde büyük bir hareketlilik vardır ve çıplak gözle asla fark edilemeyen bu gerçek, Kuran tarafından asırlar önce haber verilmiştir.

Kuran´da gökyüzü ile ilgili çoğul olarak kullanılan çok sayıda ayete rastlamak mümkündür. Arapça´da "semavat" olarak geçen "gökler" kelimesi hem dünyanın atmosferini, hem de uzay boşluğunu ifade etmektedir.

Burada ilk olarak üzerinde duracağımız nokta, gökler ifadesindeki çoğul kullanımdır. Bu çoğul kullanım da Kuran´ın mucizelerinden birisidir; çünkü ister dünyanın atmosferi olarak düşünün, ister evren olarak, 7. yy´da çıplak gözle bakan birisinin bunların çoğul olabileceğini bilmesi olanaksızdır. Şimdi bunu açıklayalım:

Açık havaya çıkarak başınızı göğe çevirdiğinizi düşünün. Ne görürsünüz? Yaz aylarındaysanız ya masmavi bir gökyüzü veya belki rüzgarla hareket eden bulutlar; kış aylarındaysanız da muhtemelen gri, puslu bir gökyüzü ve her yanı kaplayan bulutlar vardır görüntüde. Fakat her ne görürseniz görün, dünyayı saran atmosferi göremezsiniz. Üstelik bu atmosferin birçok katmandan oluştuğunu hiç bilemezsiniz. Oysa dünya atmosferi, mezosfer, iyonosfer, troposfer, ozon tabakası gibi birçok katmanın bileşiminden meydana gelmiştir. Elbette ki çıplak gözle fark edilemeyecek bu ayrıntıya ayetlerde işaret edilmesi onun, Kuran´ın ALLAH´ın sözü olduğunun büyük bir delilidir.

Öte yandan, gökyüzü kelimesini uzay olarak aldığınızda da, günümüzün teorileriyle büyük bir uyum içinde olduğunu görürsünüz. Bilim çevreleri gözlemlenebilen uzayın haricinde paralel evrenler, değişik boyutlar olabileceği teorileri geliştirmektedirler. Işık hızının aşılmasıyla birlikte farklı bir boyut ve farklı bir evren kavramının ortaya çıkacağını savunan tez bunun bir örneğidir. Kısacası, uzaydan değil, uzaylardan bahsetmemiz doğru olacaktır. Bu ise, Kuran´da işaret edilen bir gerçektir.

Şimdi "semavat" kelimesi ile ilgili diğer konulara bir bakalım.

Öncelikle Kuran´da uzayın "büyük bir düzen" içinde yaratılmış olduğu açıklanır. Örneğin bu konudaki bir ayet şöyledir:

"Gökyüzü, Onu da yükseltti ve mizanı koydu." (Rahman Suresi, 7)

Aynı konudan bahseden farklı iki ayette de şöyle söylenir:

"O, biri diğeriyle ´tam bir uyum´ (mutabakat) içinde yedi gök yaratmış olandır. Rahman´ın yaratmasında hiçbir ´çelişki ve uygunsuzluk´ göremezsin. İşte gözü(nü) çevirip-gezdir; herhangi bir çatlaklık (bozukluk ve çarpıklık) görüyor musun? Sonra gözünü iki kere daha çevirip-gezdir; o göz umudunu kesmiş bir halde bitkin olarak sana dönecektir." (Mülk Suresi, 3-4)

"Üzerlerindeki göğe bakmıyorlar mı? Biz onu nasıl bina ettik ve onu nasıl süsledik? Onun hiçbir çatlağı yok." (Kaf Suresi, 6)

Belki uzay devasa bir boşluk olarak düşünülüyor olabilir. Sonsuz genişlikte, içinde bir şekilde hareket eden yıldızlar, gezegenler ve cisimler bulunan bir boşluk. Oysa uzay başıboş bırakılmış bir boşluk değildir. İçinde sayısını tam tespit edemediğimiz, ancak milyarlarla ifade ettiğimiz yıldızlar, güneş sistemleri, gezegenler ve uydular, kuyruklu yıldızlar bulunan bir "sistem"dir. Bunların her biri yaşam süreleri boyunca farklı durumlarda bulunurlar. Örneğin yıldızlar yakıtlarını tükettikten sonra kızıl dev, beyaz cüce, nötron yıldızı, karadelik, süpernova gibi isimler verdiğimiz şekillere dönüşürler. Bunlar da evreni oluşturan elemanlar arasındadırlar.

Bunların ötesinde, evrendeki büyük dengenin asıl kanıtları "sistemler"dir. Örneğin dünyamız Güneş Sistemi içinde yer almaktadır. Güneş Sistemi, Samanyolu Galaksisi´ne dahildir, ve bu galakside daha milyonlarca yıldız ve yıldız sistemi mevcuttur. Ancak devasa boyutlarıyla Samanyolu Galaksisi de, bir galaksiler sistemi içinde hareket eder, ve bu muazzam galaksiler sistemi de evrendeki sayısız galaksiler sistemi kümelerinden sadece birisidir...

Yukarıda tasvir ettiğimiz uzaydaki büyük düzen, sadece çıplak gözle bakılarak idrak edilebilecek bir gerçek değildir. O halde bu bilgilerin 7. yüzyılda Kuran indirildiğinde biliniyor olması da mümkün değildir. Tek doğru izah, Kuran´ın ALLAH katından indirilmiş olduğudur.


Yıldızlar ve Gezegenler

Öncelikle, Kuran´da "yıldız" kelimesiyle ne kastedilmiş, ona bir bakalım. Kuran´da "necm" ve "kandil" kelimeleriyle ifade edilen yıldızlar, ayetlerdeki kullanımda iki temel vasfa sahiptir. Bunlardan birincisi bir ışık kaynağı olmaları, ikincisi ise yön tayininde ve yol bulmada faydalı olmalarıdır.

Özellikle kıyamet tasvirlerinin yapıldığı surelerde, yıldızların ışıklarının söndürüleceği, karartılacağı vurgulanmaktadır. Benzer şekilde, kendisi de bir yıldız olan güneşten bahsedilirken "kandil" kelimesi kullanılmaktadır. Gökyüzünü süsleyen yıldızlardan da bahsedilirken "kandil" kelimesi kullanılır. Burada çok önemli bir ayrıma geliyoruz, çünkü Ay için özellikle "nur" kelimesi kullanılmıştır. Yani yıldızlarla yıldız olmayan cisimlerin ayrımı yapılmıştır ki bu, Kuran´ın mucizelerinden birisidir.

İkinci olarak, yıldızlarla ilgili ayetlerde yön tayininden bahsedildiğini söylemiştik. Bu ayetleri gözden geçirdiğimizde, insanların gökyüzündeki yıldızlardan faydalanarak doğru istikametleri saptayabilecekleri anlaşılmaktadır. Bu ayetlerin de hepsinde "necm" kelimesi kullanılmıştır. Gerçekten de, Ortaçağ´da coğrafi keşiflerin başlamasında çok önemli rolü olan pusulanın icadından önce, gece yolculuklarında yön tayini sadece yıldızlara göre tespit edilmekteydi.

Peki yıldızların yön göstermeleri nasıl mümkün olmaktadır? Bu durum ancak onların gözlemlendikleri yerlerinin belirli bir düzen içinde olmasına bağlıdır. Yani bir gece bir yönde, diğer gece bir diğer yönde beliren bir yıldız olsaydı, şüphesiz buna bakılarak istikamet tutturmak mümkün olmazdı. Bu açıdan bakıldığında, yıldızların gökyüzünde belirdikleri yerler büyük önem taşımaktadır. Kuran´da da bu duruma şöyle dikkat çekilir:

"Hayır, yıldızların yer (mevki)lerine yemin ederim. Şüphesiz bu, eğer bilirseniz gerçekten büyük bir yemindir." (Vakıa Suresi, 75-76)

Bu ayette vurgulanan "yıldızların yerleri" için değişik yorumlar yapılabilir. Örneğin yemin edilen konu, yıldızların gökyüzünde aldıkları pozisyonlar olabilir. Nitekim bu pozisyonlardan bahseden başka ayetler de vardır. Bu ayetlerde yıldızların oluşturdukları burçlardan (takımyıldızlar) bahsedilir:

"Andolsun, gökte burçlar kıldık ve onu gözleyenler için süsledik." (Hicr Suresi, 16)

"Yıldızların yerleri" ifadesini karadeliklere yorumlayanlar da olmuştur. Şüphesiz ki, insanlığın ulaştığı teknoloji seviyesi arttıkça, yapılabilecek yorumlar da artacaktır. Ancak düşünülmesi gereken şudur: Gökyüzünde gözlemleyebildiğimiz, ve hakkında fazla fikir sahibi olamadığımız bazı gök cisimleri vardır. Bunların dikkatle incelenmesi, insanların ALLAH´ı idrak edebilmeleri açısından çok önemlidir ve Kuran´da bu cisimlere sıkça dikkat çekilmiştir. İnsan gözüyle yapılacak herhangi bir gözlem, bunların özelliklerini anlamak açısından yeterli bir metod değildir. Oysa 7. yüzyılda mevcut yegane imkan bu iken, ayetlerde bir yıldız ile bir gezegenin birbirinden ayrılarak anlatılması, Kuran´ın ALLAH´ın vahyi olduğunu göstermektedir.


Güneş Ve Ay

Kuran´da Güneş ve Ay´dan bahseden ayetler oldukça fazladır. Ancak bunların Arapçaları incelendiğinde ilginç bir özellik göze çarpar. Ayetlerde Güneş için "sirac" (lamba) veya "vahhac" (parıl parıl parlayan, yanıp tutuşan) kelimeleri kullanılmıştır. Ay içinse "munir" (aydınlatıcı, ışıklı) kavramı vardır. Gerçekten de Güneş kendi içindeki nükleer reaksiyonlar sonucunda büyük bir ısı ve ışık üretirken, Ay sadece Güneş´ten aldığı ışığı yansıtmaktadır. Ayetlerde bu ayrım şöyle geçer:

"Görmüyor musunuz; ALLAH, yedi göğü birbirleriyle bir uyum (mutabakat) içinde yaratmıştır? Ve ayı bunlar içinde bir nur kılmış, güneşi de (aydınlatıcı ve yakıcı) bir kandil yapmıştır." (Nuh Suresi, 15-16)

"Sizin üstünüze sapasağlam yedi-gök bina ettik. Parıldadıkça parıldayan bir kandil (güneş) kıldık." (Naziat Suresi, 12-13)

"Gökte burçlar kılan, onların içinde bir aydınlık ve nurlu bir ay vareden (ALLAH) ne yücedir." (Furkan Suresi, 61)

Kuran´da Güneş ile Ay arasındaki farklılık açıkça görülmektedir. Birisi bir ışık kaynağı, öbürü ise ışık yansıtan bir cisim olarak tasvir edilmiştir. Oysa böyle bir detayın o dönemde bilinmesine olanak yoktur. Bu bilgiye insanoğlu ancak yüzyıllar sonra sahip olabilmiştir. Çıplak gözle gözlemlenerek bilinmesi imkansız bir detayın Kuran´da zikrediliyor olması, elbette ki onun ALLAH´ın sözü olduğunu gösterir. Çünkü ne Kuran´ın indirildiği dönemde, ne de bugün, hiçbir insan sadece gözlem yaparak Güneş´in ışık ürettiğini, Ay´ın da bunu yansıttığını söyleyemez. O halde bu bilginin Kuran´da verilişi, onun herşeyin bilgisine sahip olan ALLAH katından olduğunun delillerinden birisidir.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 24 Şubat 2014, 22:16:44 Gönderen: Hanife 8.D »
Kayıtlı

Eyvah, aldandık! Şu hayat-ı dünyeviyeyi sabit zannettik. O zan sebebiyle bütün bütün zayi ettik. Evet, şu güzerân-ı hayat bir uykudur; bir rüya gibi geçti. Şu temelsiz ömür dahi bir rüzgâr gibi uçar, gider.
24 Şubat 2014, 23:48:48
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #8 : 24 Şubat 2014, 23:48:48 »

Allah razı olsun çok güzel bilgiler bunlar.Bir insan bir bebeğin nasıl oluştuğunu düşünürse yada gece ve gündüzün birbirini nasıl takip ettiğini.Rabbim mucizeleri Kur an da saklı.Bizim d öğrenmemiz için gerekli olan tek şey kur anı okumak.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

25 Şubat 2014, 15:55:09
Rabia nur kaplan 8.D

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 461



« Yanıtla #9 : 25 Şubat 2014, 15:55:09 »

Allah razı olsun.faydalı bilgiler ediyoruz sizin sayenizde.Allah tüm ilim dünyası aliesinden razı olsun...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: 1 [2]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes