> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Akaid Eserleri > Kitabüt Tevhid > Allahın Görülmesi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Allahın Görülmesi  (Okunma Sayısı 1973 defa)
10 Temmuz 2011, 15:56:50
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« : 10 Temmuz 2011, 15:56:50 »



ALLAH'IN GÖRÜLMESİ


Ebu Mansur (r.h.) diyor ki : Bize göre de, Allah-u Teâlâ'mn gö­rünmesi idraksiz ve tefsirsiz olarak ifade edilmesi hak ve lâzımdır. Allah-u Teâlâ'mn görünmesine delil ise : «Hiç bîr göz O'nu Dünyada ihata ve idrak edemez. Fakat O, (İlmiyle) bütün gözleri (varlıkları) ihata eder. O, bütün incelikleri bilir, her şeyden haberdârdır.»[286] mealindeki âyet-i celîledir.

Eğer Allah-u Teâlâ, görünmez olsaydı idrâki nefyetmenin hiç bir hikmeti olmazdı; Çünkü Allah-u Teâlâ'dan başkası, görülnıeksizin de idrâk olunur. Bu yerde idrâki nefyetmenin, —yani, mahlûkattan Al­lah'ın gayrı ancak görülmekle idrâk olunur şeklinde anlaşılacak bir mâ­nânın— hiç bir anlamı yoktur. Tevfik Allah'tandır.

İkinci delil : Mûsâ Aleyhisselâm'm niyazını beyan eden : «... (Mûsâ) şöyle dedi : 'Rabbim, cemalini bana göster, sana bakayım...'»[287] mealin­deki âyet-i celîledir. Eğer Allah'ı görmek caiz olmasaydı Mûsâ aieyhis-selamdan böyle bir isteğin vuku bulması o'nun cehlini ve Eabb'ini bilme­mesini ifade ederdi. Kim ki cahil olursa, o kimsenin Allah'ın vahyi'ni ko­ruyan ve Peygamberlik görevini üzerine alan kimse olma imkân ve ih­timalinin dışında olurdu.

Sonra gerçekten Allah-u Teâlâ, Mûsâ aîeyhisselamı ne böyle istek­ten nehyetti ve ne de o'nu me'yûs edip ümitsiz bıraktı. Halbuki Nuh Aley-hisselam'a[288] bunun gayri bir istekte bulunmayı nehyetti. Adem Aleyhis-selâm [289]ve peygamberlerden başkalarına, bu tür istekte bulunmalarından dolayı sitem etti. Bu, yani Allah'ı görmek eğer caiz olmamış olsaydı bu çeşit hareket insanı küfre götürürdü. Allah-u Teâîâ, Mûsâ aleyhisseîamm niyazını reddetmeyip, isteğinin gerçekleşme imkânı dahilinde olduğunu beyanla şöyle buyurdu : «... Allah : "beni hiç bir zaman göremezsin, fa­kat şu dağa bak. Eğer o, yerinde durursa sen de benî görürsün".»[290] Eğer, «belki Mûsâ Allah'tan kendisini bilmesi için bir alamet istedi» denirse, bu hususa şöyle cevap veriiir : Bu, bir kaç yönden mümkün değildir. Bi­rincisi : Allah-u Teâlâ «beni hiç bir zaman göremezsin»[291] buyurdu ve fakat Musa'ya kendisini gösterdi[292].

İkincisi : Gerçekten alâmetleri istemek, inkârda inad etme noktası­na götürür. Veyahut Allah, Musa'ya alâmetleri gösterdi. Bu husus, kâ­firlerin inkârlarında ısrar etmeleridir. Çünkü kâfirler, kâfi derecede alâ­metler sabit olduğu halde devamlı olarak alâmet ve işaretler talep etti­ler. İşte Mûsâ Aleyhisselâm'ın Allah'tan alâmet istemesi bunun gibidir. Yani asla caiz değildir.

Üçüncüsü ise, şöyle ifade edilir : Allah-u Teâlâ, adı geçen âyet-i celî-lede «Eğer o, (dağ) yerinde duî*ursa sen de beni görürsün.» buyurmuş­tur. Dağın durması ile beraber meydana gelecek alâmet, durmaması ile meydana gelen gelecek alâmetin dışındadır. Öyle ise, Mûsâ aleyhisselâ-mm isteği ile alâmet kasdolunmamıştır. Kuvvet ancak Allah'tandır.

Allah-u Teâlâ'nm görülmesinin hak ve lâzım olduğunu şu husus ifa­de eder : İbrahim Aleyhisselâm'm, kavmine, yıldızlarla ve yıldızların kay­bolup batmasından zikrettiği şeyle delil getirmesi; İbrahim aleyhisselâm kavmine, görünmeyen Rabb'i sevmemesiyle delil getirmedi fakat batıp kaybolan[293] Rabb'i sevmemesiyle delil getirdi. Çünkü bu devamsızlığın de­lilidir. Kuvvet ancak Allah'tandır.

Yine, Allah-u Teâlâ'nm «Nice yüzler vardır ki, o gün (Kıyamette) güzelliği ile parıldar.»[294] mealindeki âyet-i celîlesi ile «(O yüzler) Rab'leri-ne bakarlar.»[295] mealindeki âyet-i ceîîlesidir.

Sonra bu, yani bakmak; intizar etmek, manâsına[296] olma ihtimali yoktur. Bu bir kaç yönle izah edilir :

1 - Ahıret, intizar vakti değildir. Bekleme ve intizar vakti ancak varlık ve vukubulma yeri olan Dünyadır. Ancak Ahıretteki korku ve ağ­lama, sızlanma vakti hariç. Bu hususta bazıları, «Onlara, vukuu hak olan şey gösterilir. Ve böylece onun vaki olmasını beklerler.» dediler.

2 - Allah-u Teâlâ'nm : «Nice yüzler vardır ki o gün  (Kıyamette) güzelliği ile parıldar.» Kavl-i Celîlidir. Bu ise, sevabın vaki olmasıdır.

3 - Allah-u Teâlâ'nm:   «(O yüzler)   Rab'lerine bakarlar.»,  âyet-i eeiîlesidir. «ilâ» harfi, bir şeyi beklemekte değil, bir şeye bakmağı ifade eden kelimede kullanılır.

4 - llah-u Teâlâ'yı görmenin caiz olduğunu söylemek, müminle­rin nimetlerden nail oldukları şeyin büyüklüğünü ifade ve müjde yerine geçer. İntizar ise, nimetten değildir. Bununla beraber âyetin manâsım, hakikatinden başka cihete sarf etmek, Allah-u Teâlâ'nm emirlerine mu­halif olarak hükmetmektir. Öyle ise Allah-u Teâlâ'mn    buyurduğu gibi kendisine benzemeyi[297] ifade eden manâların    hepsini    nefyetmek    üzere Allah'a bakmakla âyeti tefsir etmek lâzımdır.

Bunun gibi Allah-u Teâlâ'ya, kelâm, fiil, kudret ve iradeden izafe edilen şeyin benzerliği ifade eden manâların hepsini nefyetmek suretiy­le Allah'ın vasfolunması vacip olur. Varlıklar hakkındaki söylenilecek söz de böyelcedir. Allah-u Teâlâ'nm her hangi birine görmeyi ikram et­meğe kadir olmadığını iddia eden kimse, görmeyi, mahîûkattan anlamış olduğu görmekle[298] takdir ediyor. Her nekadar Allah, Arş üzerine isti­lâ etti, demek caiz ise de. Bu ve buna benzer başka alâmetleri mahîûkat­tan anlaşılacak olan arazlarla reddetmek gerekmez. Bilâkis bu, benze­meyi nefyetmeyi gerçekleştirir. Ru'yet haberi de, yani Allah'ın görül­mesinin caiz olması haberi de bunun gibidir. Tevfik Allah'tandır.

Yine Allah-u Teâlâ'nm kavl-i celîlidir ki, «îman edip güzel amel işle­yenlere cennet ve bir de Allah'ın cemâlini görmek vardır. Onların yüz­lerine ne bir leke bulaşır ne de bir zillet.»[299] buyurulraaktadır. Bu husus Allah'a bakma haberinin gayrinde vârid olmuştur. Âyetin tefsirinde vâ-rid olan husustan dolayı bunun gayrine ihtimali de bulunur. Fakat Al­lah'ı görme hakkında vârid olan açık bir emir olmamış olsaydı âyetin za­hirinin Allah'ı görmeye sarf edilmesi ihtimali bulunmazdı ve kendisi ile haber reddedilirdi. Kuvvet ancak Allah'tandır.

Peygamberimizden (s.a.v.) haberin dışında rivayet edilen hadis-i şerifte, «Siz Kıyamet günü Rabb'inizi ay gördüğünüz gibi görürsünüz, bir araya toplanmazsınız.» buyurmaktadır. Yine Peygamberimiz (s.a.v.) «Sen Rabb'ini gördün mü?» diye sorulduğunda «evet, kalbimle gördüm» diye cevap vermişlerdir: Denilir ki Peygamberimiz (aleyhisselâm) ken­disine bu soruyu soranı tersleyip cevapsız bırakmamıştır. Soru soran kimse kalb ile görmenin ilim olduğunu bilmiştir. O, Allah'ı biliyordu, Pey­gamber aleyhisselâma bu hususu sormamıştır.

Allah-u Teâlâ müminlerin, nıenolundukları şeyler hakkında soru sormalarım yasaklamıştır. Bu hususta, «Ey iman edenler öyle şeylerden peygambere sormayın ki size açıklanırsa fenanıza gidecektir...»[300]buyur­muştur. Öyle ise, aynısını herhangi bir diriye sormak nasıl mümkün olur? Bu ise gerçekte bazıları nezdinde küfürdür. Sonra ne onlara, hu­susu nehyetmiştir ve ne de onlara sitem etmiştir. Bilâkis yumuşak söz­le karşılamıştır ve bunun parlak bir soru olmadığına işaret buyurmuştur. Tevfik Allah'tandır.

Ve yine gerçekten Allah-u Teâlâ müminlere dünyada yapmış olduk­ları amellerin en güzel bir şekilde mükâfatlandırılacağım vaadetti. Dün­yada tevhidden daha güzel bir şey yoktur. Allah'a iman etmekten de şe­ref bakımından daha üstünü bulunmaz. Çünkü O, yani iman, aklen iyi ve güzel görünendir. Vaadolunan sevabın karşılığı ise Cennet'in cevhe-rindendir. Onun güzelliği ise, tabiatın güzel gördüğü bir güzelliktir. Bu ise aklın güzel gördüğünün gayridir. Çünkü bir şeyin aklen güzel olup da onu akıl sahibi olanın güzel görmemesi mümkün değildir. Tabiatın güzel gördüğü şeyin meleklerin yaratılışında olduğu gibi kendisi ile lezzetlen­memek üzere yaratılmış olması ise mümkündür.

Ukûbat hakkında öne sürülecek husus da bunun gibidir. Bunun için­dir ki Allah-u Teâlâ'mn kullarına ikram etmiş oldu?" şeyin en yükse bir dereceye ulaşan bir keramet olması için ru'yetîn caiz olduğunu söy­lemek gerekir. Bu ikram da gaipte olan mabudun onlara hazırda tecelli etmesiyle olur. Tıpkı sevaptan matlup olan ve görülmeyen şeyin Cennet'-te görülür olması gibi. Kuvvet ancak Allah'tandır.

Gerçekten bunların hepsi Ahıret'te Allah-u Teâlâ'yı bilmek de top­lanır. Öyle bir ilim ki kendisinde hiç bir vesvese arız olmaz. Bu ise istid­lal ilmi değil, varlığı görmeden meydana gelen ilimdir. Âyet ve alâmetle­rin çokluğu ise bu hususun kendisine arız olmadığı hakkı bilmeği tahak­kuk ettirmez. Bunun delili ise Allah-u Teâlâ'mn «Eğer hakikaten biz on­lara (diledikleri gibi) melekleri indirseydik, ölüler de kendileri ile konuş­saydı, bütün varlıkları karşılarında toplayarak senin doğruluğuna şahit ve kefil gösterseydik, Allah, dilemedikçe, yine şüphe yok ki imân edecek değillerdi. Fakat onların çoğu (bu gerçeği) bilmezler.»[301] Kavi-i Cehlidir. Ve Kâfirlerin Ahıret'te yalanlamak ve peygamberleri inkâr etmek sure­tiyle ve «Biz dünyada ancak gündüzden[302] bir saat kadar bekledik.» Ve bundan başka sözlerinden zikredilen hususlar da delil teşkil etmektedir.

Sonra varlıkları bilmenin, delillerle bilme gibi olması caiz olmadığı gibi istidlal ile bilinenin varlıkları müşahede etmek suretiyle bilmiş gibi olması da caiz değildir. Öyle ise ru'yetin bu hususu icabettirdiği sabit olur. Ve sonra bu zikrolunan vasıtalarla elde edilen ilimde kâfirle mümin müsavidir. Halbuki ru'yet ile müjdelenmek, mümine hâs kılınmıştır. Kuvvet Allah'tandır.

Fakın Ebu Mansur (r.h.) diyor ki : Bii, Allah-u Teâlâ'mn idrâk edilmesi caizdir, demiyoruz. Çünkü Allah, «Hiç bir göz O'nu dünyada iha­ta ve idrak edemez...»[303] buyurmaktadır. Allah-u Teâlâ, ru'yeti nefyet­mekle değil, idrâk ve ihatayı nefyetmekle medhu sena edilmiştir. Tıpkı Allah-u Teâlâ'mn «Allah, onların geleceklerini de, geçmişini de bilir. Kul­ların ilmi ise asla bunu kavrıyamaz.»[304] buyurduğu gib...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Allahın Görülmesi
« Posted on: 28 Mart 2024, 18:54:31 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Allahın Görülmesi rüya tabiri,Allahın Görülmesi mekke canlı, Allahın Görülmesi kabe canlı yayın, Allahın Görülmesi Üç boyutlu kuran oku Allahın Görülmesi kuran ı kerim, Allahın Görülmesi peygamber kıssaları,Allahın Görülmesi ilitam ders soruları, Allahın Görülmesiönlisans arapça,
Logged
30 Mayıs 2018, 04:09:31
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 30 Mayıs 2018, 04:09:31 »

Esselamu aleykum. Rabbim bizleri onun emrinde onun rizasinda yaşayan ve hem bu dünyasını hemde ahiretini kurtarıp allahın cemalini gormeye nasip bulan kullardan olalim inşallah. Rabbim razı olsun paylasimdan kardeşim. ..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

30 Mayıs 2018, 12:44:58
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #2 : 30 Mayıs 2018, 12:44:58 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri ilim öğrenen kullarından eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

31 Mayıs 2018, 01:55:17
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.948


« Yanıtla #3 : 31 Mayıs 2018, 01:55:17 »

Aleykümüsselam biz bu dünyada Allah ı gözümüzle göremeyiz ancak O nun varlığını etrafımıza bakarak anlarız çünkü herşeyi yaratan Allah tır
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes