> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Tasavvuf Eserleri > Kimya-ı Saadet > Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir  (Okunma Sayısı 1208 defa)
25 Aralık 2009, 14:00:11
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 25 Aralık 2009, 14:00:11 »



SENİN BENLİĞİN BU BEDENLE DEĞİLDİR

Bilmiş ol ki, bir kimsenin eli ve ayağı felç olursa o kendi yerinde kalır. Çünkü o, el ve ayak değildir, eli ve ayağı onun âletleridir. O ise, bunları kullanandır. Senin benliğinin hakikati; el ve ayak olmadığı gibi; sırtın, karnın, başın ve bedenin de değildir. Hepsi felç olsa da, senin yerinde durman yine mümkündür, ölümün mânâsı bütün vücudun felç olmasıdır [çalışmamasıdır]. Elin felç olmasının mânâsı, sana itaat etmemesidir, itaat etmesi için kudret denilen bir sıfata sahip olması icap ederdi. Bu kudret sıfatı da, hayvanî ruh kandilinden o ele ulaşan bir nurdur. Hayvani ruhun geçiş yollan olan damarlarda bir tıkanıklık olsa, kudret ondan gidip, itaat etmesi mümkün olmaz. Sana itaat eden bütün beden de, bu hayvani ruhun vasıtasiyle itaat eder. Demek ki, mizacı bozulunca ve itaat edemeyince, ona ölüm diyorlar. Her ne kadar itaat etmek yerinde kalmazsa da, sen yerinde kalırsın.

Senin benliğinin hakikati, nasıl bu beden olur? Düşünürsen bilirsin ki, bugünkü vücudunun hücreleri, çocukluk zamanındaki hücreler değildir. Onların hepsi zamanla ortadan kalkmış, alınan gıdalardan yerlerine yenileri gelmiştir. O hâlde beden, aynı durumda kalmıyor, halbuki sen hep aynısın. Bu sebepten senin benliğin bedeninle değildir. Beden yok olursa olsun, sen her zamanki gibi zâtınla yaşarsın.

Senin sıfatların ise iki kısımdır: Biri, bedenin araya girmesiyledir. Açlık, susuzluk ve uyku gibi ki, bunlar midesiz, maddesiz olmazlar. Bu birinci kısım ölümle ortadan kalkar. Diğer bedenin araya girmediği, Allahü Teâlâ´yı ve cemâlini tanımak ve bununla mesrur olmak gibi şeylerdir. Bu senin zâtına mahsus sıfattır, seninle kalır. "Baki kalan iyilikler" (1)´in mânâsı da budur. Eğer bunun mukabili Allahü Teâlâ´yı bilmemek ise, bu da senin zâti sıfatın olup, seninle kalır. Ve o, rûhunun körlüğü ve şakiliğinin tohumudur. Ayet-i kerimede, "Bu dünyada kör olan, öbür dünyada da kör ve yolunu şaşırmış olur" (2), buyuruldu.

Bu iki ruhu, aralarındaki farkı ve irtibatı bilmeyen ölümün hakikatini hiçbir şekilde anlayamaz.

(1) 18 - Kehf: 57.
(2) 17 - Isrâ: 46.

İNSANÎ RUHUN İTİDALİNİ KORUMAK

Şimdi bilmiş olunuz ki, bu hayvani ruh, âlem-i süfliden olup, buhar karışımlarının lâtiflerinden meydana gelmiştir[Buradaki buhar su buharı değildir]. Karışım dörttür: Kan, balgam, safra ve lenf. Bu dört şeyin aslı; su, ateş, toprak ve havadır. Mizaçtaki uygunluk ve uygunsuzluk; sıcaklık, soğukluk, nemlilik ve kuruluğun miktarının farklı olmasındandır. Tıp ilminin gayesi, insani ruh dediğimiz diğer bir ruhun âleti ve taşıyıcılığını yapan hayvani ruhta bu dört şeyin itidalini sağlamaktır. İnsanî ruh bu alemden değildir. O ulvî âlemdendir ve melekler cevherindedir. Onun bu âleme inmesi, zâtındaki şaşılacak hâllerdendir. Fakat onun bu gurbeti, Allahü Teâlâ´dan gıdasını almak içindir. Hususan Allahü Teâlâ buyurur; "Hepiniz oradan aşağı inin dedik. Tâ ki size hidâyetim ulaşsın. Gösterdiğim yolu takip edenlere korku ve üzüntü yoktur" (1).

Allahü Teâlâ Kur´ân-ı Kerîm´de meleklere, "... Ben, çamurdan insan yaratıcıyım... Onu tamamlayıp içerisine de ruhumdan üfürdüğüm zaman kendisi için derhal (bana) secdeye kapanın"(2) buyurması, bu iki ruh âleminin ayrılığına işarettir. Zira birini çamura havale eyledi ve onun mizacının itidalinden "sevveytühû" [onu doğru ve hazır eyledim] diye bahsetti, itidal de budur. "Ve ona ruhumdan üfledim", kelâmı ile bunu kendine alâkalı kıldı. Buna misâl olarak deriz ki: Bir kimse, kolay ateş alması için bir bez parçasını lime lime eder, sonra ateşin yanına getirir ve alev alıp parlaması için üfler.

Hayvani ve süfli ruhun bir itidali vardır. Hekimin, onu helak ve hasta olmaktan korumak için itidal sebeplerini bilmesi gibi, kalbin hakikatinden olan insanî yüksek ruhun da bir itidali vardır.Şeriat dâhilindeki ahlâk ve riyazet ilmi insanî ruhun bu itidalini muhafaza eder. Bundan sonraki islamın şartlarını anlatırken, onun sıhhatinin bunlar olduğu anlatılacaktır.

Anlaşıldı ki, insanın kendini bilmeden Allahü Teâlâ´yı bilemeyeceği gibi, bir kimse insandaki bu iki ruhun hakikatini bilmeyince de âhireti basiretle bilmesi [kalble yakînen tanıması] mümkün değildir. O hâlde kendini tanımak, Allahü Teâlâ´yı ve âhireti tanımanın anahtarıdır. Ve dinin esası da "Allahü Teâlâ´ya ve âhiret gününe iman etmektir". Bu sebepten dolayı bu bilgiyi öne aldık.

Bununla beraber ruhun evsafının [hususiyetlerinin] sırlarından bir sır söyleyemedik. Zira ondan konuşmaya izin yoktur. Çünkü, insanların anlayışı bunu kaldıramaz. Allahü Teâlâ´yı ve âhireti tamamen bilmek, bu ruhu tam bilmeye bağlıdır. Gayret et ki, mücahede ve istek yolu ile bunu kendi kendine bilesin. Zira başkasından dinlersen, onu dinlemeye takat getiremezsin. Evet, birçok kimseler Allahü Teâlâ hakkında bu vasfı dinlediler, inanmadılar, inkâr eylediler ve "Bu zaten mümkün değildir" dediler. Bu ise, Allahü Teâlâ´yı tenzih değil, inkârdır. O hâlde insan hakkında böyle şeyleri duymaya nasıl dayanabilirsin? Hattâ bu sıfatın Allahü Teâlâ hakkında olması, ne Kur´ân-ı Kerîm´le, ne de hadîs-i şerifle şârihdir. Aynı zamanda, duyunca inkâr ederler gerekçesiyle böyledir. Peygamberlere, "İnsanlara, akıllarının alacağı şekilde söyleyiniz", buyurulmuştur. Peygamberlerden bazılarına şöyle vahiy gelmiştir: "Bizim sıfatlarımızdan insanların anlayamayacakları bir şey söyleme, sonra inkâr ederler ve ziyan ederler. Bilecekleri kadar söyleyin."

(1) 2 - Bakara: 38.
(2) 38 - Şad: 71 - 72
 

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir
« Posted on: 19 Nisan 2024, 19:34:32 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir rüya tabiri,Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir mekke canlı, Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir kabe canlı yayın, Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir Üç boyutlu kuran oku Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir kuran ı kerim, Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir peygamber kıssaları,Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir ilitam ders soruları, Senin Benliğin Bu Bedenle Değildirönlisans arapça,
Logged
11 Eylül 2020, 16:32:00
Züleyha

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 1.439


« Yanıtla #1 : 11 Eylül 2020, 16:32:00 »

Rabbim itidal üzere yaşamayı ve davranmayı nasip eylesin inşallah selam ve dua ile
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
12 Eylül 2020, 07:01:20
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.957


« Yanıtla #2 : 12 Eylül 2020, 07:01:20 »

Esselâmü Aleyküm. Paylaşım için Allah razı olsun kardeşim
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes