๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Kelam İlmi ve İslam Akaidi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 03 Ocak 2012, 20:50:08



Konu Başlığı: Felsefenin Kelâma Girişi
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 03 Ocak 2012, 20:50:08
3. Felsefenin Kelâma Girişi


Felsefe Arapçaya nakledilip Müslümanlar ona dalınca; âlimler, Şeriata muhalif olan konularda filozofları reddetmeye koyuldular. Bunun neticesinde, maksatlarını iyice kavrayıp iptal etmek için bir Çok felsefî meseleleri kelâm'a karıştırdılar. Bu durum onları, felsefeni  tabiiyyât ve ilahiyat (fizik ve metafizik)  kısımlarınin büyük bir bölümünü kelâm ilmine ithal etmeye sürükledi. Daha sonra riyazi (matematik) ilimlere de daldılar. Öyle ki, kelâm “Sem’-îyyât” bahsini ihtiva etmezse, hemen hemen felsefeden ayırt edilmez ve seçilmez hale geldi. îşte bu da Muteahhirîn (sonrakiler) in kelâ­mıdır.

Kelâm, en şerefli bir ilim (eşrefu'l-ulûm)dur. Zira şer'î hüküm­lerin esası ve dinî ilimlerin başı odur. İslâm'ın akideleri hakkında onda bilgi verilir. Gayesi ise, hem dünya hem de âhiret saadetine nail olmaktır. Bu ilimdeki delillerin çoğu, sem'î ve nakli delillerle de te'yid edilen kat'î (burhan, hüccet) delillerdir.

Kelâmın kötülenmesi ve okunmasından menedilmesi hakkında seleften (ve ilk din âlimlerinden) nakledilen hususlar; sadece dinde taassub gösteren, yakîni (kesin ve sağlam) bilgiler tahsil etme eh­liyetine sahip olmayan, müslümanlarm akidelerini bozma gibi bir maksat peşinde koşan ve aslında ihtiyaç duyulmayan (derin gamız, mu'ğdıl ve) anlaşılması güç felsefi konulara dalan kimseler için söz konusudur. Aksi halde farzların aslı ve teşri kılınan hususların esa­sı olan bir hususun öğrenilmesinden menedilmesi nasıl düşünüle­bilir?

Kelâm ilminin temeli, sonradan olan (muhdes, hadis ve mahlûk) şeylerin var oluşu ile sanî'in (ve Allah'ın) varlığına, birliğine, sıfat­larına ve fiillerine istidlal, (eserden sanatkara, neticeden sebebe, malulden illete intikal) etmek ve daha sonra diğer semi (nakli ve dinî) konuların. ispatına geçmek olduğu için, (Ömer Nesefî tarafın­dan bu) kitabın ayn ve araz (madde-cisim, özellik-nitelik) nevinden olmak üzere müşâhade edilen varlığa ve bunlar hakkındaki insan bilgisinin doğru ve gerçek olduğuna işaret edilerek başlatılması münasib düşmüştür. Böylece esas ve en önemli maksadın bilinmesini sağlamak için bu hususlar araç olarak kullanılmak istenmiştir.[10]


[10] Sadreddin Taftazani, Kelâm İlmi ve İslâm Akaidi (Şerhu’l-Akaid, Hazırlayan Süleyman Uludağ), Dergâh Yayınları: 99-100.