> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Risale-i Nur Külliyatı > Kastamonu Lahikası > Sıra no 40
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sıra no 40  (Okunma Sayısı 804 defa)
24 Şubat 2011, 16:05:46
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 24 Şubat 2011, 16:05:46 »



Sıra No: 40


(1)

Aziz, sıddık, âlicenap kardeşlerim,

Nur ve Gül fabrikalarının vaziyetlerinden, bu acip zamanda ne tarzda olduğunu haber vermiyorsunuz. Halbuki, bu dünyada en ziyade alâkadar olduğum onlardır. Her neyse... Bu defa hakikatlerin yemişleri nev'inde ve Risale-i Nur talebelerinin medâr-ı teşviki olan letâif-i tevafukiyeden birisini, Feyzi'nin sebebiyle ve arzusuyla size gönderildi. Şöyle ki:

Birgün tashihat işim yoktu. İşârâtü'l-İ'câz'ın  tevafuku hakkında yanlışım ve sehvim hâtırıma geldi. Bir keffaretü'z-zünub aradım. Birden, Lâfzullahın başı olan elif, Risale-i Nur'un bir muhtasar fihristesi ve çekirdek-i aslîsi olan İşârâtü'l-İ'câz'da ve resâil-i sairede kerametkârâne vaziyetler gösterdiğini düşündüm. Acaba Lâfzullahın ve harfleri dahi ne vaziyet gösterecek diye baştan aşağıya kadar bütün İşârâtü'l-İ'câz'ı, sayfalardaki satırbaşları ve nihayetlerini saydım. ve   nın elif gibi kerametkârâne vaziyetini gördüm. Belki inşaallah, tevafukta sehivden gelen kusurlarıma ve yanlışlarıma bu da bir küçük keffaretü'z-zünub olur.

Evvelki mektupta, İşârâtü'l-İ'câz'da, sair hurufatın mecmuu başka bir tarzda ehemmiyetli bir vaziyet-i harikaları bulunduğuna bir işaret, bir uç, bir emare gördüğümüzü size yazmıştık. Fakat o geniş sırrı tamamen görmek çok zamana muhtaç olduğundan, çok ehemmiyetli vazifeler şimdilik onunla iştigale müsaade etmedi.

Aziz kardeşlerim,

Bu sıkıntılı zamanda ve tazyikat altında akıl ve kalbi eğlendiren ve keyiflendiren böyle tefekkühat-ı ilmiyeyi israf saymayınız.

Hüsn-ü niyet öyle bir kimyadır ki, şişeleri elmasa çevirir, toprağı altın yapar. İnşaallah, o hüsn-ü niyetle, bu tefekkühat dahi hakikî bir gıda ambarına bir anahtar olur ve hizmette zaafa düşenlere kût ve kuvvete yol açar.

Lâfzullahın âhir harfi seksen beş defa o Lâfza-i Celâlin evvelki harfi oluyor. (2)   adedine mânidar bir tek farkla tevafuk lisanıyla der. bir adedi, seksen beş defa hemen hemen umumiyetle tevafuk eder. Yalnız, bazan bir sayfa fasıla olur. iki adedi, kırk iki defa ekseriyet-i mutlaka ile tevafuk eder. üç adedi, yirmi beş defadır, ekseri tevafuktadır. Hecede ikinci ve Kur'ân'da ve Bismillâh'ta birinci harf olan yine seksen beş defa bir oluyor. der. iki adedi kırk üç olup, bir farkla nin ikisine tevafuk eder.   üç adedi yirmi yedi olup, nin üçüne iki farkla tevafuk eder beş adedi yirmi üç defa    nin üç adedine iki farkla tevafuk eder. altı adedi on beş defa   ın dört adedine tevafuk eder. altı adedi yirmi altı veya yirmi yedi defadır.  ın beş adedi yirmi beş defa olup, altı adedine bir veya iki farkla tevafuk eder.  altı adedi, sekiz defa ve    beş adedi sekiz defa birbiriyle tam tevafuk eder.

Elhâsıl: Beş ile altı ism-i mukaddesi oldukları için kerametkârâne vaziyetler gösteriyorlar. Lâfzullahın ortadaki harfi olan yetmiş beş defa evvelki harfi olan elif oluyor. Hemen hemen umumiyetle tevafukla adedine üç farkla tevafuk lisanıyla okuyor. ın iki adedi altmış beş defa olup, ekseriyet-i mutlaka ile tevafuk ederek, farksız veya iki farkla adedine tevafuk lisanıyla der, zikreder. Ve ın üç adedi ekseri birbirine tevafukla otuz üç defa olarak, otuz üç aded-i mübarekine tevafukla ve    ın makam-ı cifrîsine üç farkla tevafuk etmekle beraber yalnız mânidar bir farkla adedine tevafuk lisanıyla der, hükmeder.  ın dört adedi on sekiz olup, adedi olan on dokuzuna yalnız bir manidar farkla, tevafuk lisanıyla der, tevhidi ilân eder. Bu dört adedi, iki adetle beraber, yalnız iki farkla, tevafuk diliyle Lâ ilâhe illâ Hû okurlar.

İşte seksen beş, yetmiş beş, altmış beş olması ve bir adedi seksen beş ve iki adedi onun yarısı olan kırka ve üçü onun nısfı yirmiye inmesi ve birbiriyle tevafukları ve Lâfza-i Celâlin ve Kelime-i Tevhidin lem'alarını ifade etmeleri gibi, muntazam niseb-i adediye ve mânidar münasebet-ı tevafukıye bize kanaat veriyor ki, tesadüfî değil, belki alâmet-i kabul bir tevfiktir; bir tanzimdir.

Kardeşiniz Said Nursî

 

1   Onun adıyla. "Hiçbir şey yoktur ki Onu övüp Onu tesbih etmesin." (İsrâ Sûresi, 17:44.)
Kâinat kitabındaki kelimelerin ve o kelimelerin harflerinin tevafukatı adedince Allah'ın selâmı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.

2  Allah birdir.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sıra no 40
« Posted on: 24 Nisan 2024, 06:39:32 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sıra no 40 rüya tabiri,Sıra no 40 mekke canlı, Sıra no 40 kabe canlı yayın, Sıra no 40 Üç boyutlu kuran oku Sıra no 40 kuran ı kerim, Sıra no 40 peygamber kıssaları,Sıra no 40 ilitam ders soruları, Sıra no 40önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes