> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Kapaktakiler > Hazır Olmak Hayata
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hazır Olmak Hayata  (Okunma Sayısı 512 defa)
31 Temmuz 2011, 21:47:24
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 31 Temmuz 2011, 21:47:24 »



Hazır Olmak Hayata



Ağustos 2009 - 128.sayı


Elvida ÜNLÜ kaleme aldı, KAPAKTAKİLER bölümünde yayınlandı.

Vermek Allah’a güvenmektir. Kendini, kendinde olanı bir kenara bırakıp Allah’a, Allah’ın elinde olana dönmektir yüzünü. Zaten elimizde sandıklarımızın sahibi kimdir? Vermek mülkün sahibini bilmektir. Vermek sahibimizi bilmektir. Vermek malı mülkü nimete dönüştürendir. Yokluğu sabır, varlığı şükür olan bir nimete, asla tükenmeyecek bir nimete…

Var dedikçe var olan, çoğalan

Herkes kendinde olanı verir.

Allah Rasulü s.a.v. zengindi. Zira verecek çok şeyi vardı.

Eline çok mal ve servet geçerdi.

Bir zaman zengin bir Yahudi ölüm yatağındayken yedi bağını Rasulullah s.a.v.’e bağışlamıştı.

Bir keresinde Fedek reisi Efendimiz s.a.v.’e hediye olarak dört deve yükü hububat göndermişti.

Ancak bütün bunlar elinde kalmazdı. Verirdi.

Kalmayıncaya kadar verirdi de, yok demezdi. Olmayınca veremez, lakin vaat ederdi. Ve olurdu.

Ve gelirdi.

O, kalpler için gelmişti. Kalpleri ısındırmak için Yaradanına, bağlamak için sahibine.

Isındırdı. Cömertliğiyle, tevekkülüyle, cesaretiyle…

. . .

Bir gün geniş bir sahada otlayan keçilerini sayıyordu. Bir adam gelerek birkaç deve istedi. Allah Rasulü s.a.v. ona tüm sürüyü verdi. Adam sürüyü önüne kattı. Kabilesinin yanına gelince şöyle dedi:

“Hepiniz müslüman olun. Muhammed o kadar cömert ki fakirlikten korkmuyor.”

. . .

Bir gün namaz kılacakken bir bedevî geldi. Eteğine yapıştı:

– Bazı küçük ihtiyaçlarım kaldı. Namazını beklersem belki bunları unuturum. Gel şunları yap da namazını öyle kıl.
Peygamber s.a.v. namazını bırakarak bedevî ile gitti. İstediklerini yerine getirdi. Sonra gelip namazını kıldı.

Zamanınız var mı?

Allah Rasulü s.a.v. kendinde çok şey olandı. Her vakit zamanı vardır bir insan ile durmaya, konuşmaya.

Bir çocukla çocuk olmaya. Bir yaşlının derdini dinlemeye. Bir ihtiyaç sahibinin halini görmeye.

Ve zamanı genişlerdi.

Bereketlenirdi.

Her hali konuşurdu çünkü, sözden ziyade.

Her şey gözler önünde yaşanır, gördüğümüz ve görmediğimiz nice gözler önünde.

Ve halimiz geçer sözümüzü.

. . .

Hıristiyan bir kabile reisi olan Adiyy, Peygamber s.a.v.’i merak etmişti.

Medine’ye gelerek mescitte Allah Rasulü s.a.v. ile buluştu. Sonra birlikte çıktılar. Yolda Allah Rasulü s.a.v. yaşlı bir kadınla karşılaştı. Kadın pek çok soru sorarak Allah Rasulü s.a.v.’i bir hayli oyaladı. Allah Rasulü s.a.v. kadını büyük bir alakayla dinliyor, yardımcı olmaya çalışıyordu. Kabile reisi Adiyy de onları izliyordu.

Adiyy pek çok saltanat görmüştü. Reislerin, kayserlerin, hükümdarların hayatlarını bilirdi. Onların karşısında insanların nasıl durduklarını görmüştü. Şimdiyse bir peygamberi izliyordu. Bir peygamber ve yaşlı bir kadını…

Şöyle diyor:

“Muhammed’in bu halini görünce anladım ki, o bir hükümdardan başka bir şeydi. O bir peygamberdi.”

. . .

Evet, O bir peygamberdir. O Allah’ın rasulüdür.

O insana her daim verecek, ayıracak zamanı olandır.

O insan kim olursa olsun. Artık aklını kullanamayan bir yaşlı, bir çocuk, bir ihtiyaç sahibi…

O bir peygamberdir.

O insan için vardır. O hayat için vardır.

Ya bir an durmaya, bir insanı veya kendini dinlemeye zamanı olmayan insan niçin ne vardır?

Geniş mekânlarda dar gönüller

“Allah’ın bol ihsanından kendilerine verdiği şeylerde cimrilik edenler bunun kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar.

Hayır, bu onlar için şerdir. Onlara kıyamet gününde cimrilik ettikleri şeyler tasma olarak takılacaktır.

Göklerin ve yerin mirası Allah’ındır. Allah yaptıklarınızdan haberi olandır.” (Âl-i İmran, 180)

. . .

Allah’ın mülkü geniştir. Onu darlaştıran bizleriz.

Çünkü o mülkte evlerimiz, bağlarımız bahçelerimiz, tarlalarımız kadar değil; şehirlerimiz, sokaklarımız kadar değil, gönlümüz kadar yer tutarız.

Gönlümüz de verdikçe genişleyendir.

. . .

Allah Rasulü s.a.v. buyurdu:

“Cimri ile infak eden cömerdin misali şu iki kimse gibidir:

Bunların üzerlerinde göğüslerinden köprücük kemiklerine kadar vücutlarını kaplayan demir zırhları vardır. Cömert olanı sadaka verir vermez zırh onun bedeninde genişler. Aşağı doğru uzar. Vücudunu tamamen kaplar. Hatta ayak parmaklarını örter. Zırhın etekleri de yerlerde sürünüp bu kişinin ayak izlerini siler, giderir.

Cimriye gelince o hiç sadaka vermek istemez. Derhal o zırhın bütün halkaları vücudunu şiddetle sıkar. Cimri de bu sıkan zırhı genişletmeye çalışır. Fakat yapamaz.”

O ilimden okumak
Vermek illâ mal mülk, para vermek değildi.

Allah Rasulü s.a.v. de verecek her türden çok şeyi olandı.

O bilendi, öğretendi. Bunun için her fırsatı değerlendirirdi.

Bir gün Selman r.a. ile bir ağacın altında oturuyorlardı.

Allah Rasulü s.a.v. ağaçtan kuru bir dal alarak salladı. Dalın yaprakları döküldü. Arkadaşına sordu:

– Selman, bana neden böyle yaptığımı sormayacak mısın?

Selman r.a. sordu:

– Niçin böyle yaptınız ey Allah Rasulü?

Efendimiz s.a.v. buyurdu:

– Bir müslüman güzelce abdest alarak beş vakit namazını kılarsa, şu kuru yaprakların döküldüğü gibi onun da hataları dökülür.

. . .

Bir dalı değerlendirdi, bir anı değerlendirdi. Bir ağaç altında serinlenme anını. İlminden verdi.

Müslüman, kuru yaprakları dökülen, yerine her an yeşil yaprakları yetişen bir ağaçtır.

Dökülen her yapraktan köklerine, dallarına ibret kalandır.

. . .

Ve ilimden nasibi olan herkes peygambere vâris oldu.

İlmine vâris olan ahlâkına da olur.

Verir ilminden her fırsatta, her daim.

Gözden uzaktayken gönülde olmak

Vermek paylaşmaktır. Bu paylaşmada eşitlenir insanlar.

Allah’ın kulu olmada eşitlenir. Değer bulur.

Bir sefer esnasında Peygamberimiz s.a.v. yüz otuz arkadaşıyla birlikteydi. Yemek için bir keçi kesildi.

Birlikte yemeklerini yediler. Bu arada Peygamberimiz s.a.v. o anda orda olmayan arkadaşlarının payını ayırmıştı.

. . .

Olmadığın yerde paylaşıma katılırsın müslüman sofrasındaysan.

Olmadığın yerde hatırdasındır.

O’na güvenmek

Vermek tevekküldür. Allah’ın elinde olana güvenmektir.

Son yudum suyunu, son lokma ekmeğini verdikten sonra… ‘Sana teslimim’ demektir.

. . .

Efendimiz s.a.v.’in arkadaşlarından biri evleniyordu. Düğün yemeği vermek için bir şeyi yoktu. Allah Rasulü s.a.v. arkadaşını hanımı Hz. Aişe r.a.’a gönderdi. O da bir miktar un verdi. Halbuki Rasulullah s.a.v.’in evinde o undan başka bir şey yoktu.

. . .

Gifaroğullarından biri Peygamberimiz s.a.v.’e misafir olmuştu. O anda Peygamberimiz s.a.v.’in yiyecek namına bütün varı bir miktar süttü. Sütü misafirine ikram etti.

Ev ahalisi aç uyumuşlardı.

. . .

Cebinde şekerler taşıyan bir dededir mümin. Cami çıkışında çocuklar bekler yolunu.

Hayata her daim verecek bir şeyi olandır.

Her daim hayata hazır, her hali uyanık, her hali yaşayan, tüm uzuvlarıyla nefes alandır.

Tüm mevsimlerde yeşil kalan bir ağaçtır.

Baharlarda çiçeklenir;

Yazın gölge olur, meyve verir;

Kışın rüzgârı engeller.

Bir dinlenme yeridir serin gölgesi.

Tüm yorgunlukların kendinde dinlendiği bir genişlilik, bir serinliktir.

Ve cami kapılarında dedeleri bekleyen çocuklar bilir cami yolunu.

Gün gelir onlar beklenir cami kapılarında…

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hazır Olmak Hayata
« Posted on: 29 Mart 2024, 10:04:59 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hazır Olmak Hayata rüya tabiri,Hazır Olmak Hayata mekke canlı, Hazır Olmak Hayata kabe canlı yayın, Hazır Olmak Hayata Üç boyutlu kuran oku Hazır Olmak Hayata kuran ı kerim, Hazır Olmak Hayata peygamber kıssaları,Hazır Olmak Hayata ilitam ders soruları, Hazır Olmak Hayata önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes