> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Kapaktakiler > Nijeryalı Müslümanlar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Nijeryalı Müslümanlar  (Okunma Sayısı 805 defa)
21 Eylül 2011, 19:50:10
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 21 Eylül 2011, 19:50:10 »



Nijeryalı Müslümanlar



Temmuz 2007 - 103.sayı


Ahmet MİROĞLU kaleme aldı, KAPAKTAKİLER bölümünde yayınlandı.

YANLIŞ İMAJA SAHİP BİR İSLÂM DİYARI


Haccın hikmetleri arasında, bu mübarek ibadetin yılda bir kez dünyanın değişik yörelerinde yaşayan müslümanların aynı zaman ve zeminde buluşmasını sağlaması da sayılır. Hacca gidenler bunun böyle olduğunu kuşkusuz yakından tespit etmişlerdir. Bir yazımızda (Semerkand, Eylül 2002) “Zerafetin Minyon Temsilcisi Endonezyalılar”dan söz etmiştik. Bu yazımızda da bir bakıma İslâm’ın güç ve kuvvetini simgeleyen azametli ve heybetli temsilcilerinden söz etmek istiyoruz.

Onlara hac esnasında her yerde rastlayabilirsiniz. Uzun boylarıyla, iri cüsseleriyle hemen dikkat çekerler. Fakat asıl Kâbe tavafı esnasında fark edilirler. O izdiham sırasında fizik özelliklerinin sağladığı avantajla kalabalığı yara yara bir tavaf edişleri vardır ki, görülmeye değer. Tabii bazen istemeden de olsa meydana gelecek çarpışmalarda sarsılmamak için sıkı tutunmak gerekir. Değilse sıkışık trafikte yanından tır geçmiş küçük otomobil misali savrulursunuz. Durumun farkındadırlar. O anda yarı kızgın bir şekilde yüzlerine bakanlara öyle muzip gülümserler ki tarifi imkânsızdır. Fakat tembih mi almışlardır yoksa uyarı mı bilinmez, çarpışmaların mümkün mertebe zararsız ziyansız atlatılması için çaba harcadıklarını hissedersiniz.

Bu boylu poslu müslümanların ülkesi Afrika’dadır ve nüfus bakımından kıtada ilk sırayı işgal eder. Farklı etnik unsurlara dayanan bu kalabalık nüfusun, oranı bir türlü tutturulamamakla birlikte yarıdan
fazlasının müslüman olduğu kesindir. Müslümanların geneli sünnî ve malikîdir.

Ülke nüfusunun üçte birinin hıristiyan ve bunların beşte dördünün de protestan olduğu söylenir. Hıristiyanlar Nijerya’daki oranlarını olduğundan daha çok göstererek yönetimde müslümanlardan daha fazla
söz sahibi olmak istemektedirler. Hıristiyanların tutumu ülkede zaman zaman çeşitli karışıklıkların ve olayların yaşanmasına yol açmaktadır.

Müslümanlar kuzeyde, Hıristiyanlar güneyde yoğunlaşmışlardır. Kuzey kesiminin kısmen çöllük arazi ile güneyinin ise daha çok ormanlarla ve tarıma elverişli alanlarla kaplı olduğunu eklemeyi unutmayalım.
Ülkede az sayıda yahudi ve yüzde 15 dolayında animist (tabiata tapınan) da bulunmaktadır.

Vatandaşlarının yarıdan fazlası müslüman olan bu devlet, 1986’da İslâm Konferansı Örgütü’ne katılmış, ancak hıristiyan azınlığın baskısı sonucu üyeliğini iptal etmek zorunda kalmıştır.

Bu bilgilerden rahatça anlaşılabileceği gibi ülke ciddi bir dinî mücadele alanıdır. Onun için genellikle batılı ajanslardan haber devşiren medya organlarındaki Nijeryalı müslümanlara ilişkin yayınları iyice
süzgeçten geçirmeden doğruluğunu kabullenip yorumlamak ciddi yanılgılara sebep olacaktır.

Mesela, “meclisinde 14 asır önceki acımasız çöl kanunlarının uygulanmasını kabul eden filanca eyalette idam cezasına çarptırılan masumlar” gibi haberler acaba hangi amaca ve kimlere hizmet etmektedir dersiniz? Bunlar kasıtlı yıpratma çabalarıdır. O bir yana, dünyanın en zengin petrol yataklarından bir kısmına sahip olan ülkede insanlar gitgide yoksullaşıyorlar. Müslüman-hıristiyan mücadelesine ayrıca bir de bu açıdan bakmak gerekiyor.


Nijerya bir Batı Afrika ülkesidir. Kuzeyden Nijer, kuzeydoğudan Çad, doğudan Kamerun, güneyden Atlas Okyanusu, batıdan Benin’le çevrilidir.

Tarihi oldukça karmaşıktır. Çünkü bugünkü Nijerya toprakları farklı tarihlerde farklı yönetimlere tanıklık etmiş ve bu topraklar üzerinde çok çeşitli devlet ve emirlikler kurulmuştur.

Ülke topraklarına dair tespit edilebilmiş ilk kültür, milattan önce 400-200 yıllarına uzanan Nok kültürüdür. Sonraki yüzyıllarda bu bölgeye ve çevresine Arap, Hami ve Siyah karışımı bir kökene yaslanan Kanuri, Hausa ve Fulani halkları yerleşmiştir.

İSLÂM’IN AFRİKA’YA YAYILIŞI


Doğduğu asırda Bizans’ın elinde bulunan Kuzey Afrika’ya İslâmiyet’in ulaşması oldukça erken dönemlere rastlar. Hz. Ömer tarafından Mısır’ın fethi ile görevlendirilen Amr b. As’ın 641 yılında Mısır’ı fethetmesiyle İslâmiyet Afrika kıtasına adım atmıştı. Amr b. As, Hz. Osman tarafından geri çağrılınca yerine gönderilen Abdullah b. Sa’d İfrikıyye’ye (Tunus ve civarı) kadar ilerledi. (Allah cümlesinden
razı olsun.)

Sonraki dönemde İfrikıyye başkumandanlığına getirilen Ukbe b. Nafi’nin Kuzey Afrika’daki fetihleri ve Berberîlerin müslüman olmasındaki gayreti büyüktür. İşte bu harekât sı- rasında Ukbe iç kesimlere de akınlar düzenlemişti. Bu akınlar semeresini verdi ve Berberîler ileriki dönemlerde kitleler halinde müslüman olup İslâm bayrağının Batı Afrika’ya kadar götürülmesine katkıda bulundular.

Ardından gelen yıllarda kıtanın kuzey kesimlerinde olduğu kadar batı bölgelerinde de İslâm’ın yayılmasına hizmet edenler Ukbe’nin torunlarından Ubeydullah, Hasan b. Nu’man el-Gassanî ve Musa b. Nusayr’dır.

İslâm diniyle çok erken dönemde tanışan Nijerya topraklarında İslâmlaşma zaman almıştır.

TACİRLER VE TABİPLER


İslâmlaşmada müslüman tacirler çok etkin bir işlev görmüşlerdir. Onlar Kuzey Afrika’ya aynı zamanda İslâm’ın birer temsilcisi olarak yayılmışlardır. Kıtanın bu yöresinde zaman zaman Arapların kendilerini diğer kavimlere üstün sayan anlayışına karşı, bütün ırkları bir ve eşit gören Haricîliğe eğilim görülmüşse de, genelde Malikîlik benimsenmiştir. Bunda Kayravan medreselerinin ve burada yetişen âlimlerin etkisi büyük olmuştur.

Müslüman tacirler ilerleyen dönemde yer yer Afrikalı tacirlere ve iş ortaklarına ihtiyaç duyar hale geldiler. Bu sıcak temas islâmlaşmanın gelişmesine katkıda bulundu. Ticaret, gün geldi yönetim yapısını da etkiledi. Afrikalı yerli krallar uzak diyarlarla ticaret yapabilen müslüman tacirlerin ülkeleriyle ve tebalarıyla bağlantı kurmasını teşvik ediyorlardı. Bu durum bazen kralların İslâm’ı kabul etmesiyle sonuçlandı.

Bu yoğun ilişki sayesinde 15. yüzyılda Portekizlilerin, 19. yüzyılda da Fransızlarla İngilizlerin gelişine kadar Arapça, Afrika’da iletişimi sağlayan tek ortak dildi. Zira kıta diğer yörelerinde olduğu gibi çeşitli etnik unsurları kaynaştıracak müşterek bir dile sahip değildi. Dil farklılıkları yüzünden “sessiz alışveriş” adlı bir yöntemle ticaret yapan Afrika yerlileri, Arapça’nın devreye girmesiyle rahat anlaşmaya başladılar.

Müslümanlar okur yazar olmanın sağladığı avantajla yönetimle ilgili bütün görevleri -üstelik çoğu zaman bedavaya- yükleniyorlardı.

Acaba misyonerlerin özellikle tıp alanında eğitimli olmaları ve Afrika’da hâlâ tıbbî hizmetlere ağırlık vermeleri o dönemde müslümanların yürüttüğü faaliyetlerden esinlenmelerinin bir sonucu mudur bilinmez
ama tıp alanındaki bilgilerini yerlilerin hizmetine sunan tevhid dini mensupları da İslâm’ın yayılmasına ayrıca katkıda bulunmuşlardır.

GÖZ ARDI EDİLEN HATALAR


İlk tebliğcilerin esnek davranmaları gerekiyordu. Nitekim başlangıçta İslâm’ı henüz bir süre önce kabul etmiş kardeşlerinin bazı yanlış davranışlarını hoş karşılamış, imanlarının ve yaşantılarının olgunlaşmasını büyük bir sabırla beklemişlerdir. Bu da mühtedileri derinden etkilemiştir.

Bazen yöneticiler ve krallar daha büyük yanlışlıklar yapıyorlardı. Fakat toplumları tarafından örnek alınan bir kişilik ve kimliğe sahip olduklarından özellikle onların yanlışlarına tahammül etmek ve düzeltmek için en uygun anı kollamak gerekiyordu.

İşte bu sabırlı, özverili ve dâhice hareketler sonucunda, Kanurîlerin 9. yüzyılın ortalarında kurduğu Kanem-Bornu devleti 11. yüzyılın sonuna doğru İslâmiyet’i benimseyerek Çad Gölü’nün doğu ve batı kesimleriyle Hausa topraklarının büyük bölümüne hâkim oldu.

Bornu Krallığı 13. yüzyılda sınırlarını hayli genişleterek bugünkü Çad, kuzeydoğu Nijerya, kuzey Kamerun, doğu Nijer ve orta Afrika’yı içine alan bir bölge üzerinde hâkimiyet kurdu. Nijerya ve Kamerun’un islâmlaşmasında önemli hizmetleri olan ve 16. yüzyılda gücünün zirvesine ulaşan Bornu Krallığı, 1550’de Osmanlı Devleti’ne bağlanmış, ancak bu bağlılık sürdürülememiştir. Bornu Krallığı, İngilizlerin bu bölgeyi işgal etmesine kadar ayakta kalmıştır.

SOKOTO HİLAFETİ


Günümüz Nijeryası’nın kuzey topraklarına 1554-1806 yılları arasında Katsina Krallığı egemendi. Yine kuzey topraklarında 18. yüzyıldan itibaren çeşitli müslüman emirliklerin de hüküm sürdüğünü görmekteyiz.
Bazıları İngiliz işgaline kadar varlığını korumuştur.

Nijerya’da kurulmuş devletler içinde üzerinde önemle durulması gereken başlıca devlet belki de Osman b. Fudî’nin (Osman dan Fodio) başlattığı cihad sonrası ortaya çıkmış olan Sokoto hilafetidir. 16. yüzyıla
doğru Hausa topraklarına giren ve zamanla İslâmiyet’i benimseyen Fulanîler cihadın başlamasında ve hilafetin kuruluşunda etkin rol oynamışlardır.

Bu hilafet 1804 yılında Nijerya’nın kuzeybatısındaki Sokoto şehrini merkez edinerek kurulmuştur ve İngiliz işgaline kadar bağımsız bir devlet olarak kalmıştır.

İngiliz işgalinden sonra ise bir eyalet yönetimi olarak varlığını korumayı başarmıştır. Bugün bu bölge Nijerya’yı oluşturan otuz federe eyaletten biridir.

Yorubalar, Edolar ve İbolar’ın yaşadığı güneyde ise 1531’de Nupe Krallığı’nın kurulduğunu ve 1835’e kadar hâkimiyet tesis ettiğini tespit ediyoruz. Bunun dışında bir takım küçük devletlerin varlığına da değinilmektedir.

KÖLE TİCARETİ VE KOLONİLER


Nijerya’yla Avrupalılardan ilk olarak 18. yüzyılda Portekizli ve İngiliz sömür...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Nijeryalı Müslümanlar
« Posted on: 25 Nisan 2024, 19:30:50 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Nijeryalı Müslümanlar rüya tabiri,Nijeryalı Müslümanlar mekke canlı, Nijeryalı Müslümanlar kabe canlı yayın, Nijeryalı Müslümanlar Üç boyutlu kuran oku Nijeryalı Müslümanlar kuran ı kerim, Nijeryalı Müslümanlar peygamber kıssaları,Nijeryalı Müslümanlar ilitam ders soruları, Nijeryalı Müslümanlar önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes