> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Kapaktakiler > Değişebilen Kader Çizgisi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Değişebilen Kader Çizgisi  (Okunma Sayısı 1709 defa)
10 Kasım 2011, 07:45:24
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 10 Kasım 2011, 07:45:24 »



Değişebilen Kader Çizgisi


Ocak 2000 - 13.sayı

Nurullah TOPRAK
kaleme aldı, KAPAKTAKİLER bölümünde yayınlandı.


Başımıza gelenler, değişmez kader çizgimiz mi? Yaşadıklarımız kaderimizse, bunca çabanın, uğraşıp didinmek anlamsız mı? Doğrusu, bizim elimizde olmayan bir kader çizgimiz var elbette. Ama her şey bundan ibaret değil. Bizim çabalarımızın da hayatımıza çok önemli etkileri var.

Ben böyle geldim böyle giderim’ demek doğru değildir. Allahu Tealâ’nın ilmi değişmez, fakat kulun hali değişir. Kullar hallerini değiştirsinler, küfür ve şirkten kurtulup imana ve tevhide gelsinler diye Allahu Tealâ peygamberlerini göndermiştir. Kulun bir zamanki hali çok kötü olabilir, küfür ve isyanda en ileri safta gidebilir. Ona bakan bir kimse, bu adamın şu ana kadar ortaya çıkan kaderi bu imiş diyebilir. Fakat ne o, ne de bir başkası, bundan sonrası da böyle devam eder, ömür başladığı gibi biter diyemez. Yüce Yaratıcımız, “kötü halinizde ısrar etmeyin, batıldan geri dönün, tevbe edin, Cehenneme giden yolda gitmeyin” diyor, değişmemizi istiyor.

Allahu Tealâ kafirleri imana davet ediyor, düşmanlarını dostluğuna çağırıyor, günahkâr kullarının tevbesini bekliyor, gafil kalblerin kendisini zikretmesini istiyor. Öyleyse, kâfir mümin olabilir. Ömrünün bir kısmını Rabbine düşmanlıkla geçiren bir kimse güzel bir tevbe ile O’na dönüp, sevgili kullar sınıfına girebilir. Gafil bir kalp, aşk ile uyanıp zikre geçebilir. Allah tevbe edenleri sevmektedir. Tevbe, günah çizgisinde yol alan bir kulun, taat çizgisine geçmesidir. Kul tevbesinde samimi olunca, geçmiş günahları temizlenir. Eğer herkes olduğu durum ve sıfatta kalsaydı, ahlâk ve gidişatı hiç değişmeyecek olsaydı, gönderilen peygamberlerin ve kitapların, ilahi emir ve yasakların bir hükmü ve faydası olmazdı.

Sahabe-i Kiram, İslâm’la tanışmadan ve Allah Rasulü’nün (A.S.) nurlu nazarları altında terbiye görmeden önce şirk içinde bocalıyordu. Kur’an-ı Hakim’in ifadesiyle koyu bir sapıklık içinde bulunuyorlardı. (Cuma/2) Ancak Allah’ın büyük lütfuyla bu koyu cehalet ve sapıklık çizgisi devam etmedi, değişti. Müşriklerden bir çoğu mümin oldu, cahiller ilimle buluştu. Edeb nedir bilmeyenler, edeble süslendi. Öyle ki, güzel ahlâk ve incelikte melekleri hayran bıraktılar. Cimriler, Allah yolunda canlarını verecek derecede cömert oldular. Tembeller, ilahi aşk ile canlanıp meydana çıktılar, binlerce başarının altına imza attılar. Dünya zikriyle yatıp kalkanlar, Allah’ın Habibi Hz. Muhammed’le (A.S.) tanışınca Allah aşığı oldular; gafletten zikre geçtiler, karanlıktan nura çıktılar. Kısaca, kader çizgileri değişti, kederleri gitti. Bugünün insanı için de aynı durum mümkündür ve böyle bir değişme bize de emredilmiştir.

Doğru Anlayış

Rasulullah (A.S.) Efendimiz, kader konusunda ümmetinden iki şey istemiştir.

Birincisi, Allahu Tealâ’nın ilmi ve hükmü olan kadere iman etmek.

İkincisi de Allah rızasına götüren sebeplere yapışmak, insanı helâke itecek şeylerden sakınmak ve bu uğurda yorulmak.

İşte din budur ve müslümanlık bu temel üzerine kuruludur. Din, Allahu Tealâ’ya iman ve itimattan sonra, sadakatla amel ve gayret istiyor. Allahu Tealâ, bütün yarattığı varlıkların halini bilmekte ve ilahi bilgiye göre hükmetmektedir. Bizler Allahu Tealâ’nın bizim hakkımızda neyi bildiğini ve neye hükmettiğini bilmekle sorumlu değiliz. Hz. Ömer b. Abdulaziz’in (R.A.) belirttiği gibi, bizler sadece bize öğretilen ilahi emirlere uyup, yasaklanan şeylerden kaçınmakla mükellefiz. Üzerimizde cereyan eden kadere iman başkadır, yaptığımız işlere rıza göstermek başkadır. Yaptığımız işlerden Allah razı değilse biz de razı olmayacağız. Allahu Tealâ, bize: “bu halinizi değiştirin, bundan vazgeçin” diye emrediyorsa, biz de onu değiştirme yollarına başvuracağız. Çünkü bu ilahi emirler bizden mümkün olan bir şeyi istemektedir.

Kader, İman, Dua ve Amel

Bir hayra ulaşmak isteyen kimseye üç şey düşer.
O şeyin olmasına kalbiyle inanmak.
Diliyle dua edip Allah’tan yardım istemek.
Vücuduyla gayret göstermek.

Bundan sonrası Allahu Tealâ’ya aittir; dilerse o şeyi kuluna verir; vermezse de kula ilahi tecelliye rıza ve teslimiyet gerekir.

Rasulullah (A.S.) Efendimiz, bu konuda her mümine ilaç olacak ölçüyü şöyle belirtmiştir:

“Kuvvetli mümin Allah’a zayıf müminden daha sevimlidir. Bununla birlikte hepsinde hayır vardır. Sana fayda verecek şeyin peşine düş ve ona ulaşmak için Allah’tan yardım iste, sakın acizlik gösterme. Başına bir durum gelince: ‘Keşke şöyle yapsaydım, şöyle şöyle olurdu’ deme. Fakat: ‘Bu Allah’ın takdiridir, o dilediğini yapar’ de. Çünkü keşke türü hayıflanmalar, şeytana kapı açar; söyleyeni zarara sokar.” (Müslim, Nesai, İbnu Mace)

Mesela, neslinin devamını isteyen bir kimse, önce evlenmeli, hayırlısını isteyip beklemeli ve ondan sonra kaderde neyin cereyan edeceğine bakmalıdır. Kendisi oğlan çocuğu beklerken kız doğarsa, ona razı olmalıdır. Hiç çocuk olmayabilir veya çok geç olabilir, bütün bunlar kaderdir.

Belli bir yaşa kadar cehalet üzere yaşayan ve bu kader çizgisini değiştirip alim olmak isteyen bir kimse, bunun için lazım olan gayreti gösterir, sebeplerine yapışır ve bu uğurda sabrederse, muhakkak hali değişecek, bir seviyede alim olacak, o güne kadar kadere yüklediği cehaletinin, nefsinden ve tembelliğinden kaynaklandığını görecektir.

Kaderi Kaderle Karşılamak

Kaderde kusur işlemek varsa, tevbe de mevcuttur. Hastalığı gönderen Allah, şifayı da yaratmıştır. Her zorlukla birlikte bir kolaylık vardır. Kullarının hallerini en iyi bilen Yüce Rabbimiz, mümin kullarının başlarına gelen değişik tecelli ve haller karşısında nasıl davranması gerektiğini Kur’an-ı Hakim ve Rasulü’nün diliyle açıklamıştır.

Allahu Tealâ, kaderinde takdir edilen günaha düşen bir kimseye, bu günahı tevbe ile karşılamasını, Allah’ın rahmetinden ve affından ümit kesmemesini, günah kirini tevbe ve istiğfar suyu ile yıkamasını, kötü hali bırakıp güzele uymasını istiyor. (Zümer/52-55) Hz. Peygamber (A.S.) Efendimiz: “Bir kötülük işlediğin zaman, hemen peşinden bir iyilik yap ki onu temizlesin” buyuruyor. (Tirmizi, Darimi, Ahmed)

Başına bir musibet gelen kimse, bu tecelliyi sabır ve rıza ile karşılamalı. Kur’an ifadesiyle “Biz Allah içiniz ve hepimiz ona döneceğiz” demelidir.

Bir hastalığa müptela olan kimseye onun ilacını aramak düşer. Kaderim ne ise onu görürüm diye yerinde oturmak da bir kaderdir, fakat onun sonu beterdir. Hz. Ömer’in (R.A.) şu davranışı çok güzeldir. Kendisi bir grup sahabi ile Şam’a teftişe gidiyordu. Yolda Şam bölgesinde ciddi bir veba salgını olduğunu öğrendiler. İstişare sonucu Şam’a uğramadan Medine’ye geri dönmeye karar verdi. Halifenin Şam’a gelişini hararetle bekleyen Şam valisi Ebu Ubeyde b. Cerrah (R.A.) bu karara üzüldü ve Hz. Ömer’e: “Allah’ın kaderinden mi kaçıyorsun?” diye sordu. Hz. Ömer (R.A.) cevaben: “Ey Ebu Ubeyde, keşke bu sözü senden başkası söyleseydi. Evet, biz, Allah’ın kaderinden, yine Allah’ın kaderine kaçıyoruz” dedi. (Buhari, Müslim)


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Değişebilen Kader Çizgisi
« Posted on: 29 Mart 2024, 17:17:05 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Değişebilen Kader Çizgisi rüya tabiri,Değişebilen Kader Çizgisi mekke canlı, Değişebilen Kader Çizgisi kabe canlı yayın, Değişebilen Kader Çizgisi Üç boyutlu kuran oku Değişebilen Kader Çizgisi kuran ı kerim, Değişebilen Kader Çizgisi peygamber kıssaları,Değişebilen Kader Çizgisi ilitam ders soruları, Değişebilen Kader Çizgisiönlisans arapça,
Logged
22 Aralık 2011, 08:39:24
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« Yanıtla #1 : 22 Aralık 2011, 08:39:24 »



    Rasulullah (A.S.) Efendimiz, bu konuda her mümine ilaç olacak ölçüyü şöyle belirtmiştir:

“Kuvvetli mümin ALLAH’a zayıf müminden daha sevimlidir. Bununla birlikte hepsinde hayır vardır. Sana fayda verecek şeyin peşine düş ve ona ulaşmak için ALLAH’tan yardım iste, sakın acizlik gösterme. Başına bir durum gelince: ‘Keşke şöyle yapsaydım, şöyle şöyle olurdu’ deme. Fakat: ‘Bu ALLAH’ın takdiridir, o dilediğini yapar’ de. Çünkü keşke türü hayıflanmalar, şeytana kapı açar; söyleyeni zarara sokar.” (Müslim, Nesai, İbnu Mace)


     Rabbim güç kuvvet versin..İman yönünden güçlü olabilmek için,kendimizi geliştirme yollarını araştırmak zorundayız..İnşaallah,Rabbim kamil iman nasib eder,cümleten..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

22 Aralık 2011, 20:41:43
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« Yanıtla #2 : 22 Aralık 2011, 20:41:43 »

amin inşAllah sumeyra bacım...

Allah razı olsun bazı müslümanlar derlerki kaderi değiştirmek kendi elinde tevbe haşa bu bizim elimizde olsaydı kaderin kendisi hiç olmazdı söylenmezdi Allah (c.c) dilerse insan doğruyu bulur yada karanlıklara gömülür kalplere hidayet eden odur hüküm onundur...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

23 Aralık 2011, 16:04:03
Hadice
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 5.945


« Yanıtla #3 : 23 Aralık 2011, 16:04:03 »

Kader, İman, Dua ve Amel

Bir hayra ulaşmak isteyen kimseye üç şey düşer.
O şeyin olmasına kalbiyle inanmak.
Diliyle dua edip ALLAH’tan yardım istemek.
Vücuduyla gayret göstermek.

Bundan sonrası Allahu Tealâ’ya aittir; dilerse o şeyi kuluna verir; vermezse de kula ilahi tecelliye rıza ve teslimiyet gerekir.

Selamün aleyküm;
Mevlam ümidimizi kestirmesin inş..hakkımızda hayırlı olana razı olma yönünde yar ve yardımcımız olsun ümmeti Muhammede bütün iman nasip etsin...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes