> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Aile Dergisi > Kapak Konusu > İyi arkadaş mücevher gibidir
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İyi arkadaş mücevher gibidir  (Okunma Sayısı 759 defa)
14 Nisan 2012, 15:16:41
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 14 Nisan 2012, 15:16:41 »



İyi arkadaş mücevher gibidir

Eylül 2007 24.SAYI

Bazı zamanlarda öyle hoş arkadaşlar karşımıza çıkar ki hem bu dünyamızı hem de ahiretimizi etkiler. Bir sözleri, en zor anlarımızda bize uzanan yardım elleri kimi kez kurtuluşumuz olur. Öyle arkadaş vardır ki diğerinin telefondaki ağlamaklı sesi onu kilometrelerce uzakta da olsa bir arabaya atlayıp arkadaşının omzuna güç vermeye, başını alıp dizlerine koymaya sevk eder. En vazgeçilemeyen, en candan, en esprili ve macera dolu arkadaşlıklar ise okul yıllarında edinilenlerdir. Önlüklere atılan “beni unutma” imzaları, hatıra defterlerine hüzünle dökülen anılar hep o zamanlara özgüdür. Aradan yılar geçer, pek çok değerli dost hayatınıza girer, hoş izler bırakır fakat okul arkadaşlarınız başkadır. Hep çocuk, hep muzip, hep ders çalışan, hep tasasız, hep sevecendirler hatıralarda. Bu yıllardaki arkadaşlıklar çok başkadır ve iyi muhafaza edilmelidir aslında… Varlığınızın, okulluluğunuzun delilidir onlar; başarılarınızın, ideallerinizin, dahası gözlerinizdeki gelecek pırıltılarının…

Arkadaş sevgisi gençlerde daha derin yaşanır

Arkadaş edinme, ona yürekten bağlanma, acı ve tatlı pek çok anıları paylaşma isteği özellikle gençlik çağlarında yoğun hissedilen, özlenen, ekmek, hava, su misali gerekli görülen bir ihtiyaç olur. Gençler okulda, aile ziyaretlerinde, sokakta ve çeşitli sosyal ortamlarda karşılaşıp sevdikleri, kendilerine yakın buldukları akranlarıyla arkadaşlık kurarlar.

Önceleri pek çok davranışta anne babayı gözlemleyip taklit ederken, 13-14 yaşlardan itibaren aile çemberinin dışına taşma eğilimi gösterirler. Küçük yaşlarda anne, baba, öğretmen ve çizgi film kahramanlarının beğenilen, takdir edilen ve olağanüstü değer atfedilen yönleri örnek seçilirken, bu algı ilerleyen dönemlerde arkadaş çevresine, roman kahramanlarına, şarkıcılara, sinema sanatçılarına yönlenir ve bunlar model alınmaya başlanır. Beğenilen kişi ve kahramanlar gibi giyinmeye, konuşmaya ve yaşamaya özenilir.

Arkadaş seçiminin gençleri pek çok yönden değiştirmesinin temelinde kimlik gelişimine katkıda bulunan “özdeşleşme-model alma” duygusu yatar. Her insanda doğuştan var olan bu özdeşleşme ihtiyacı ve bunun gereği olarak tercih edilen arkadaş ortamları gençlik döneminde hayli önem arz eder. Akranlarına kendini beğendirme ve onlar tarafından kabul görme düşüncesi gencin özgüvenini besler, başarısına katkıda bulunur. Öbür yandan seçilen arkadaşların niteliği, gencin istikbalini, duygu ve fikir dünyasını sayısız boyutlarda etkiler.
Gencin arkadaş çevresi özellikle okul çağında, aileler tarafından dikkatle izlenmeli ve davranışlarındaki değişimler olumlu yöne kanalize edilmeli. Gence iyi ve kötü arkadaşın onu sevk edeceği sonuçlardan bahsedilmeli ve yol gösterici olunmalı.

“Kişi sevdiği ile beraberdir”


İyi ve kötü arkadaşın kişiye etkisini ifade eden Efendimiz’in (s.a.v) pek çok güzel öğütleri vardır. “İyi arkadaş ile kötü arkadaş güzel koku satan ile körük çeken kişi gibidir” der. “Misk satan ve üzerinde taşıyan kişi sana koku sürmese bile yanında bulunduğun müddetçe bu hoş kokudan faydalanırsın, kendiliğinden üzerine siner. Körük çeken kişinin yanında bulunduğun sürece sana kömür tozlarından ve kokusundan bulaştırır ya da korların kıvılcımı üzerine sıçrayıp zarar verir…”

Başka bir ifadesinde Efendimiz (s.a.v) “Kişi sevdiği ile beraberdir” buyurur. Burada zikredilen “beraberlik” hem “dünyada” hem de “ahirette” bir arada bulunmaya ve ayrıca daima “kalben hissedilmeye” işaret eder. Genç sevmediği, kendine yakın bulmadığı kişilerle arkadaşlık kurmakta zorlanır. Kişinin arkadaşlarıyla Hak yoluna hizmet ve ibadette bir arada bulunması ahirette de nimetlerden birlikte istifade etmesine vesile kılınır. Dünyadaki fenalıklarda bir arada bulunması ise öbür alemdeki sorgu ve cezada da bir arada olacaklarına işaret eder.

Ayrıca Efendimiz (s.a.v) bize arkadaşlarımızın sayıca çok olmasını tavsiye eder. Kıyamet günü Allah Teala’nın kulunu arkadaşları önünde cezalandırmaktan hayâ edeceğini buyurur. Ve ola ki bu arkadaşlıktan kişiye dokunan faydalar onun kurtuluşuna da vesile teşkil eder. Arkadaşlığın en sadakatli ve müşfik örneğini Efendimiz yaşamıştır. En sadık arkadaşı Hz. Ebu Bekir’e (r.a), Efendimiz’e olan düşkünlüğü ve bağlılığından dolayı “sıddık” denmiştir. “Sahabi” kelimesi de arkadaş anlamına gelir. Dolayısıyla bütün sahabeler Efendimiz’in (s.a.v) arkadaşı ve dostlarıydı. Birlikte nice fedakarlık gösterip zorluklara göğüs germişlerdi.

Arkadaş arkadaşın sıkıntısını gidermeli, sırlarını saklamalı

“Müslüman Müslümanın kardeşidir, ona ne zulmeder ne de yalnız bırakır” diyen Efendimiz (s.a.v), arkadaşlık-kardeşlikler arası dayanışmaya da dikkat çeker. Her hangi bir müminin dahi sıkıntısını giderenin ahirette sıkıntılarının giderileceği haberi verilmişken, kişi bu tür fedakarlıkları kendi can dostu arkadaşları için de severek yapılmalı. Arkadaşların birbirlerinin kusurlarını gördüklerinde o anlık bir dalgınlığından kaynaklandığını, gerçekte böyle bir kişiliğinin bulunmadığını düşünmeli. Ayrıca birbirlerinin ayıbını örtme gayreti göstermeli. Çünkü Efendimiz bu konuda bizlere müjde veriyor, bir kişinin ayıbını görmezden geldiğimiz ya da örttüğümüzde ahirette de Allah’ın (c.c) bizim ayıplarımızı örteceğini bildiriyor.

Birbirleriye samimi arkadaş oldukları halde küstüklerinde her türlü sırlarını söyleyerek öç almaya çalışan, arkadaşının sırrını anne babayla paylaşan gençlere aileler bu davranışların yanlış olduğunu izah etmeli. Lise ikinci sınıfa giden hala-dayı çocukları Emine Kara ve Nursafa Yiğit benzer bir olay yaşarlar. Bir araya geldiklerinde çok gülen, eğlenen iki kafadar görüntüsü verirken birbirlerinden ayrıldıklarında konuştukları sırları anneleriyle paylaşarak kendilerince konuyu büyüklere danıştıklarını düşünürler. Bu duruma şahit olan Emine’nin babası kızını yanına çağırarak bir süre onunla sohbet eder. Arkadaşının sırlarını bu şekilde anlatmasının samimiyet ve sevgiyle bağdaşmadığını, biraz düşününce yanlış bir davranış olduğunu göreceğini söyler. Emine o günden sonra arkadaşlarından bahsederken sözlerini daha dikkatli seçtiğini belirtiyor.

Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu diyeyim

Çocuklarının yanlış davranışları karşısında aileler onların kötü arkadaş kurbanı olduklarını söyler. Oysa birçok araştırma çocuğun kendine yakın hissettiği, dolayısıyla kendine benzeyen kişilerle bir arada olmayı tercih ettiğini ortaya koyuyor. Okuldan kaçan gençlere bakıldığında benzer karaktere sahip, çevreyle ve aileyle uyumsuz, şiddet eğilimli veya anti sosyal davranışlar sergileyen ve okulda başarısızlık gibi ortak özellikleri göze çarpıyor. Halk arasında yaygın olarak düşünüldüğünün aksine, genç, arkadaş çevresinden dışlanma kaygısıyla okuldan kaçmaz ya da onlarla birlikte sigara ya da alkol kullanmak zorunda hissetmez. Kendisi isteyerek bu yola girer.

Bu alışkanlıklara yatkınlığı söz konusu olabilir. Eğer aile çocuğundaki bu yönleri fark etmişse daha düzeyli çocuklarla arkadaşlık kurmasına ön ayak olma gayreti gösterebilir. Sigara, alkol ya da çeşitli zararlı madde bağımlılığına iten en önemli faktörün bu maddelere “kolay ulaşabilme” olduğunu belirten yeni araştırmalar konuya “arkadaşlıklar” bağlamında farklı bir boyut kazandırarak yaklaşıyor. Eğer çocuk okul ortamında ya da sokakta, takıldığı mekanlardaki arkadaş çevresinde esrar, eroin ya da çeşitli haplara kolay ulaşabiliyorsa bağımlı olması kolaylaşıyor.
Madde bağımlılığında gencin önündeki diğer önemli tuzak kendi iradesine aşırı güvenmesi. Psikiyatr Kemal Sayar’a göre gençlerin madde kullanımına alışması şöyle gerçekleşiyor: Kendisine uzatılan uyuşturucu maddelere önce burun kıvırıyor. “Bir kere alsam bile bağımlı olmam, irademe güveniyorum” diyor. Korkusuzca birkaç kez deniyor. Yine iradesine güvendiği için her an bu haplarla ilişiğini kesebileceğini düşünür. Bu arada çoktan bağımlı olduğunu fark etmez…

“Düş kırıklığı” yaşatan arkadaş “depresyon” yapıyor

Kızlarda ergenlik sonrasında depresyon eğiliminin daha fazla olduğu belirtiliyor. İntihar girişimi ise 15 yaşından itibaren erkek çocuklarda daha fazla. Genel olarak gençlerde intihar oranının ise son yıllarda eskiye oranla üç kata kadar arttığı belirtiliyor. Bu noktada işin en dramatik olanı, intihara yol açan sebeplerin başında dini referansların dışına çıkarak yaşanan erkek-kız arkadaşlıklarının yol açtığı düş kırıklıkları. Ancak psikiyatr Erol Göka ve Hakan Türkçapar hayal kırıklığı nedeniyle ortaya çıkan intiharların arka planında uzun süreli bir sıkıntı birikimi olduğu görüşünde.

Gençlerin üç yıldan uzun süre suç ve şiddet eğilimi gösteren bir arkadaş grubunda bulunması, şiddet gösterme eğilimlerini artırıyor. Araştırmaya göre gasp, hırsızlık, cinayet gibi suç eylemleri gösteren gençler ve arkadaş grupları arasında uzun vadeli bir etkileşim söz konusu. Özellikle az gelişmiş şehir ve mahallelerde yaşayan suça meyilli gençlik çeteleri, aralarına aldıkları ve kendileriyle bazı kişilik benzerliği bulunan gençleri bu doğrultuda etkiliyor. Aynı şekilde bu mahallelerde iyi organize olmuş ve şiddetten uzak duran gençler aralarına aldıkları yaşıtlarını olumlu olarak geliştiriyorlar.

Gençlik gerçekten de değişiyor mu?

Gencin ideal seçmesine yardımcı olmak, kültürel değerlerimizi benimseyeceği ortamlar sağlayacak sosyal yapı ve kurumlara işlerlik kazandırmak gerekiyor. Bugünkü gençliğin duyarsız ve amaçsız olduğu yönündeki eleştirilerin ise bilimsel olarak bir dayanağı bulunmuyor. Aksine günümüz gençleri çok daha iyi imkanlara ve bilgi teknolojisine sahip büyüyor. Büyüklerine oranla daha iyi okullarda okuyor ve daha çok sorgulayan ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İyi arkadaş mücevher gibidir
« Posted on: 28 Mart 2024, 21:27:38 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İyi arkadaş mücevher gibidir rüya tabiri,İyi arkadaş mücevher gibidir mekke canlı, İyi arkadaş mücevher gibidir kabe canlı yayın, İyi arkadaş mücevher gibidir Üç boyutlu kuran oku İyi arkadaş mücevher gibidir kuran ı kerim, İyi arkadaş mücevher gibidir peygamber kıssaları,İyi arkadaş mücevher gibidir ilitam ders soruları, İyi arkadaş mücevher gibidir önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes