> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > İz Bırakanlar > Habibe Binti Sehl (r.a)
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Habibe Binti Sehl (r.a)  (Okunma Sayısı 736 defa)
27 Haziran 2010, 17:28:34
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 27 Haziran 2010, 17:28:34 »





Habibe Binti Sehl  (r.a)

Habibe binti Sehl radıyallahu anhâ İslam’da muhâlaa yoluyla ilk boşanma hadisesinin gerçekleşmesinde adı geçen bir hanım sahâbî… Sâbit ibni Kays (r.a)’ın âilesi…

O, Medineli olup Neccar oğullarından Beni Sâlebe kabilesine mensuptur. Kays ibni Şemmas’ın oğlu Sâbit ile evlenmiştir. Bu evlilikleri uzun sürmedi.

Habîbe (r.anha) ince, nârin ve zarif ruhlu bir hanımefendiydi. Kocası ile ünsiyet kuramadı. Sâbit ibni Kays (r.a) ise iri yarı ve kısa boylu bir yapıya sahipti. Biraz da sert ve haşindi. Bir gün öfkeli bir vaziyette hanımına çıkıştı. Şiddete vardıracak kadar da ileri gitti ve Habibe’yi çok incitti. Hatta onu dövdüğüne dâir rivâyetler bile nakledilmekte.

Habîbe (r.anha) eşinin bu kaba hareketlerinden çok üzülmüştü. Bir türlü onu gönülden sevememişti. Artık ondan hiç hoşlanmaz olmuştu. Bu sebebten birkaç kez Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem Efendimize kocasını şikayette bulundu ve şöyle dedi:

“- Yâ Rasûlallah, emin olun ki eğer ALLAH’tan korkmasaydım yüzüne tükürecektim. Ondan ayrılmayı istiyorum” diyerek eşiyle beraber yaşayamacağını ifade etti.

Habibe (r.anha)’nın müteaddit defalar Rasûlullah (s.a.) Efendimize müracaat ettiği rivayetlerine bakılırsa kocasının kendisini dövdüğüne dair bilgiler olduğu gibi bir başka sebebten şikayet ettiğine dair bilgilerinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Şöyle ki:

Buhari’nin rivayetinde geçen: ”Ey ALLAH’ın Resülü! Sabit ibni Kays’ın ne dinine ne de huyuna bir diyeceğim var. Fakat müslümanlıkta küfran-ı nimetten veya küfür derecesinde bir hata işlemekten çekinmiyor” cümlesi bunu göstermektedir.

Habibe (r. anha) kendine özgüveni olan, azim ve irâde sâhibi bir hanımdı. Sabit (r.a) ile evliliğin çekilmez olduğuna karar verince bir sabah vakti alaca karanlığında Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin kapısına dayandı. İki Cihan Güneşi Efendimizin evinden çıkmasını bekledi. Bundan sonraki safhalar hadîs-i şeriflerde şöyle anlatılmaktadır:

“- Habîbe binti Sehl el-Ensariye’den rivayet olunduğuna göre kendisi Kays ibni Şemmas’ın oğlu Sâbit’in nikahlısı idi. Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem sabah namazını kılmaya çıkınca onu alaca karanlıkta kapısının önünde beklerken buldu ve:

“-Kimsin? ”dedi.

O da cevaben:

“-Ben, Sehl’in kızı Habîbe’yim Yâ Rasûlallah!” dedi.

Efendimiz ona:

“-Neyin var?” dedi.

Habîbe (r.anha) mahzun bir şekilde;

“-Kocam Sâbit ibni Kays ile evli kalmamız imkansız” diye cevap verdi.

Sâbit ibni Kays gelince Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem ona:

“-Bak (zevcen) Habîbe neler söylüyor?” dedi. Habîbe:

“-Yâ Rasûlallah! Mehir olarak verdiklerinin hepsi yanımda (dilerse geri veririm)”dedi.

Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Sâbit ibni Kays’a:

“-Mehir olarak verdiklerini ondan geri al!” buyurdu.

Sâbit onları geri aldı. Habîbe (r.anha)da kocasından ayrılarak ailesinin yanında kaldı.” (Ebû Dâvûd, Talak,17-18/2227)

İslâm hukûkunda bu tür evlilikleri sona erdirmeye muhâlaa denir. Muhâlaa ile ilgili olarak Kurân-ı Kerim’de şöyle bir âyet-i celîle vardır:

“Boşama iki defadır. Bundan sonrası ya iyilikle tutmak ya da güzellikle salıvermektir. Kadınlara (daha önce) verdiklerinizden (boşama esnasında) bir şey almanız size helal olmaz. Ancak erkek ve kadın ALLAH’ın sınırlarında kalıp evlilik haklarını tam tatbik edememekten korkarlarsa bu durum müstesna. Eğer ALLAH’ın çizdiği sınırları ikisinin de çiğnemesinden korkarsanız , kadının (erkeğe) fidye vermesinde her iki taraf için de bir sakınca yoktur. Bu söylenenler ALLAH’ın koyduğu sınırlardır. Sakın onları aşmayın. Kim ALLAH’ın sınırlarını aşarsa işte onlar zalimlerdir.” (Bakara suresi/229)

Arap dilinde “muhâlaa” kelimesinin kendisinden türedigi Hal’ ve Hul’ kökleri elbiseyi çıkarmak, bir şeyi koparıp ayırmak, görevden azletmek gibi anlamlara gelir. İslam hukûkunda muhâlaa ve hul’ ise kadının kocasına vereceği bir bedelle evlilik bağından kurtulmasını ifâde eden bir terimdir.

Habîbe binti Sehl (r. anha) bu evlilikten kurtulmak istediğini belirtince Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz ona:

“-Sâbit’e (mehir olarak aldığın) bahçesini geri verirmisin?” diye sordu.

O da:

”-Evet” diye cevap verdi. Bunun üzerine İki Cihan Güneşi Efendimiz , Sâbit ibni Kays’a :

”- Bahçeyi geri al ve onu boşa” dedi. (Bûhârî, Talak, 11)

***

Evlilik karşılıklı sevgi ve saygı ile yürüyen, maddî olduğu kadar mânevî ve rûhî birlikteliği de gerektiren bir hayat arkadaşlığıdır. Kadının evlilikten kurtulmak istemesi ve aldığı mehri de geri vermesi durumunda ,kocanın bu evliliği zorla sürdürmesinin imkânı yoktur. İslâm’da muhâlaa yoluyla ilk boşanma bu şekilde gerçekleşmiş oldu.

Habîbe binti Sehl (r.anha) iddet müddeti bitince Übey İbni Kâ’b (r.a) ile evlendi.

O, hâne-i seâdete sık gider gelirdi. Annelerimize hizmet ederdi. Efendimizden duyduğu sözleri naklederdi. Hadis kitaplarında birkaç tane rivâyetinden bahsedilmektedir.

Bunlardan biri Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem’in hâne-i seâdetinde bulunuyorken duymuş olduğu bir hadîs-i şerîfdir. Şöyle ki:

Peygamber sallallahu aleyhi vesellem buyurmuşlardır ki:

“-Müslüman bir anne babanın üç çocuğu âkil bâliğ olmadan ölürlerse, bu çocuklar kıyamet günü Cennetin kapısına getirilip durdurulurlar ve onlara:

“-Girin cennete!” denir.

Onlar da :

“-Anne ve babamız girmeden biz girmeyiz “ derler.

Bu, iki veya üç kez tekrar eder. Sonra onlara denilir ki; “- Siz ve anne babanız birlikte cennete giriniz.”

Hazreti Âişe (r.anha) Habîbe (r.anha)’ya : ”-Sen bunu ALLAH Rasûlünden duydun mu? “ diye sordu.

O da :

“- Evet ! “ cevabını verdi. (İbn Hacer, el-İsâbe , VII , 576 ,no: 11026. İbn Sa’d, Tabakât , VIII , 445)

İslâm’da çok önemli bir konunun bizlere kadar ulaşmasına vesile olan Habîbe binti Sehl (r.anha)’nın hayatı ile ilgili olarak maalesef fazla bir bilgiye sahip olamıyoruz. Nerde ve ne zaman vefat ettiğine dair kaynaklarda bir bilgi bulunmamaktadır.

ALLAH ondan razı olsun.Rabbımız cümlemizi şefaatlerine mazhar eylesin. Âmin

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Habibe Binti Sehl (r.a)
« Posted on: 19 Nisan 2024, 11:46:33 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Habibe Binti Sehl (r.a) rüya tabiri,Habibe Binti Sehl (r.a) mekke canlı, Habibe Binti Sehl (r.a) kabe canlı yayın, Habibe Binti Sehl (r.a) Üç boyutlu kuran oku Habibe Binti Sehl (r.a) kuran ı kerim, Habibe Binti Sehl (r.a) peygamber kıssaları,Habibe Binti Sehl (r.a) ilitam ders soruları, Habibe Binti Sehl (r.a) önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes