> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > İz Bırakanlar > Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti  (Okunma Sayısı 645 defa)
25 Eylül 2010, 15:17:52
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 25 Eylül 2010, 15:17:52 »



Muhyiddin İbn Arabî – Sadreddin Konevî Münasebeti

Milâdî 1210 - 1274, Hicri 606 - 673 yılları arasında yaşayan Sadreddin Ebu'I-Meâli b. İshak b. Muhammed b. Yusuf b. Ali el Konevî, Anadolu kültür ve düşünce hayatını yakından etkileyen ve Şeyh-i Ekber olarak bilinen Muhyiddin İbn Arabi'nin yetiştirdiği mümtaz şahsiyetlerden birisidir.

Bu bakımdan Sadreddin Konevî'den bahsedilirken Muhyiddin İbn Arabi'den de söz etmek gerekli olmaktadır.

Fakat ülkemizde hem Sadreddin Konevî hem de Muhyiddin İbn Arabî hakkında yapılan çalışmalar, onları bütün cepheleriyle ele almamakta, son derece muhtasar ve sathî kalmak-tadırlar.

Biz bu çalışmamızda Sadreddin Konevî'nin Muhyiddin İbn Arabî ile olan ilişkisini iki yönlü ele almaya çalışacağız.

1 - Fizikî ve beşerî yönden 2- İlmî yönden

A- FİZİKÎ ve BEŞERÎ YÖNDEN İBN ARABÎ - SADREDDİN KONEVÎ İLİŞKİSİ:


Sadreddin Konevî, Muhyiddin İbn Arabî ile dünyada sürdürdüğü beraberliğini vefatından sonra da adeta devam ettirmek istemiş "672 yılında hocası Muhyiddin İbn Arabi'nin yanına gömülmek istemiş fakat onun bu son arzusu yerine getirilememiştir.1

Fizikî ve beşerî olarak, Sadreddin Konevî'nin İbn Arabî ile ilişkisini ele alan pek çok kaynak; İbn Arabi'nin, Sadreddin Konevî'nin dul kalan annesiyle evliliğini nazara verirler. Bu konuyu tartışmadan önce, bu olaya yer veren ilk elden kaynak eserlere bir göz atmakta fayda vardır.

Konevî'nin en-Nefehâtu'1-İlâhiyye isimli kitabını okuyan Molla Câmî'ye göre, Muhyiddin İbn Arabî, Konya'ya geldiği zaman, babasının vefatından sonra Sadreddin Konevî'nin annesiyle evlenmiş ve Şeyh Sadreddin, Muhyiddin İbn Arabi'nin hizmet ve sohbetinde yetişmiştir.2

Bu hadiseyi tamamen menkıbelere dayanarak rivayet eden kaynaklar da vardır. Meselâ bunlardan birinde Konevî'nin annesinin bir sultan cariyesi olduğu, sultanın bu cariyeyi serbest bırakarak İbn Arabi'ye verdiği ve nikâh ettiği, İbn Arabi'ye çeşitli ikramlarda bulunarak ona Sadreddin Konevî'yi de beraberce teslim ettiği anlatılmaktadır.3

Fakat yine aynı kaynakta bu rivayeti tekzib edercesine İbn Arabi'nin Anadolu'ya gelip Malatya'ya yerleşmesinden sonra yetim kalan Sadreddin Konevî'nin dul annesiyle evlendiğinden bahsedilmektedir.4

Bütün bu rivayetlerde Sadreddin Konevî'nin Muhyiddin İbn Arabî'ye yakınlığı vurgulanmakta ve o tarihlerde kendisinden ilim tahsil ettiği öne sürülmektedir. Fakat İbn Arabî ile Sadreddin Konevî arasındaki bu yakınlık, tarihî açıdan maalesef tam olarak te'yid edilememektedir.

Çünkü Muhyiddin İbn Arabi'nin Anadolu'ya ilk defa gelişi H. 602/ M. 1205 - 1206 yılındadır. İbn Arabî bu seyahatinde Konya'ya uğramıştır.5

İbn Arabî bu yolculuğu sırasında Diyarbakır çevresinde Duneysir veya Densîr'den geçerek Anadolu içlerine kadar uzanmış.6 Erzurum, Sivas, Malatya, Eski Urfa (Harran) gibi şehirlere uğramıştır.7

İbn Arabî Konya'da bulunduğu bu sırada "Risâletü'I-Envâr" isimli kitabını tamamlar.8

İbn Arabî, Konya'da ikamet ettiği bu sıralarda kırk bir yaşlarında bulunuyor ve "ebdâl"dan olduğu anlaşılan ve İranlı bir zât diye tarif edilen "Sâkıtu'r-Refref İbn-i Sâkitı'l-Arş" isimli bir şahısla da görüşmüştür.9

Bu tarihlerde henüz Sadreddin Konevî doğmamıştır. Dolayısıyla yetim kalması ve dul annesiyle, İbn Arabî'nin evlenmesi mümkün değildir.

İbn Arabî bundan sonra ikinci defa tekrar H. 608/M. 1211-1212 yılında Anadolu'nun bazı şehirlerinde görülür. Çünkü İbn Arabî kuzey memleketlerinde diye tarif ettiği Kuzey Anadolu'da Fırat nehrinin donduğunu, gerek insanların gerekse kafilelerin donmuş olan Fırat nehri üzerinde yürüdüklerini bizzat gördüğünü söyler.10 Onun bu sözlerine bakarak, onun 1211 Aralık-1212 Ocak veya en geç Şubat aylarında Fırat nehri üzerindeki Anadolu şehirlerinde bulunduğunu tahmin etmek mümkündür.']

Bazı kaynaklar ise, onun Konya'ya ilk seyahatinin H. 607/M. 1210 yılında olduğunu belirtirler ve geniş detay verirler.12

Burada verilen bilgilere göre, İbn Arabi'nin şöhreti Anadolu Selçuklu Sultanı I. Keykâvus'a kadar ulaşmıştır. Sultan onu büyük bir heyetle bizzat kendisi karşılar. Onun Konya'da kalmasını arzu eden Sultan Keykâvus, kendisine büyük bir ev verilmesini emreder. İbn Arabî de bu hediyeyi kabul eder. Fakat orada bir süre oturduktan sonra kendisinden bir şey isteyen bir dilenciye "bütün mâlik olduğum şey bu evden ibarettir" diyerek, onu Allah rızası için sa-daka olarak verir.13 Yukarıda da belirttiğimiz gibi, İbn Arabî nisbeten sakin geçen bu dönemde te'lifden uzak kalmaz ve H. 607/ M. 1210 yılında "Meşâhidü'l-Esrâri'l-Kudsiyye ve Metâliu'l-Envâri'l-İlâhiyye" ve "Risâletü'l-Envâr fî mâ Yemnehu Sahibu'l-Huluvveti mine'l-Esrâr" isimli kitaplarını yazar.14 Boş vakitlerinde de ilminden faydalanmak isteyen ve kendisine bağlanan müridleriyle bir araya gelir.15

Her iki rivayeti de göz önüne aldığımız zaman H. 606 yılında dünyaya gelen Konevî'nin iki ya da en fazla 4-5 yaşlarında bulunmuş olması gerekir. Buna göre, Konevî'nin babasının vefat tarihini aramak icap ederse, bunu H. 615/M 1219'den sonraya götürmemek lazımdır.16

Öyleyse İbn Arabî ile Sadreddin Konevî arasındaki akrabalık veya yakınlık nereden kaynaklanmaktadır? Bu alâkada mecazî bazı unsurlar da var mıdır? Buna evet diyenlere göre "Menakıb″ kitaplarındaki efsanevî rivayetlerin arkasında çoğu zaman mecazî unsurlar saklandığı için anlatılan şeyler bazen başka türlü tefsir edilmekte ve Konevî'nin babasının ölüm tarihini ima eden kayıtlardan çıkarılması gereken netice bir tarafa bırakılarak bunlarda İbn Arabî ile Konevî'nin akrabalığı araştırılmaktadır."17

B) İLMÎ YÖNDEN İBN ARABİ ve SADREDDİN KONEVÎ İLİŞKİSİ:

Konevî, eğer Muhyiddin İbn Arabi'den ders almış ve talebesi olmuş ise, bu ne zaman ve nasıl olmuştur?

İbn Arabi'nin Konya'da bulunduğunu kabul ettiğimiz H. 602/M. 1205-1206 yılında ondan ders almasını düşünemeyiz. Zira H. 606 / M. 1210 yılında dünyaya gelen Konevî henüz hayatta değildir. İkinci gelişi olan H. 608 / M. 1211-1212 yılında ise, iki yaşında iken İbn Arabî'ye talebe olmasını düşünemeyiz.

Son bir husus olarak şu söylenebilir: O da İbn Arabi'nin son olarak H. 614 / M. 1217-1218 tarihlerinde Malatya'da bulunması esnasında Konevî'nin ondan ders alabileceği ihtimalidir. H. 614 - M. 1217-1218 yılında Malatya'ya gelen İbn Arabî18 H. 615/M. 1218-12l9yılında da Malatya'dadır. Çünkü o sıralarda, Anadolu'da hüküm süren İzzeddin Keykâvus'a Malatya'dan mektup yazmıştır.

Daha önce de işaret ettiğimiz gibi, İbn Arabî, H. 609/ M. 1212 yılında da memleketine bitişik bir devlette yaşayan Hıristiyanlara karşı muamelesinin nasıl olacağı mevzuunda kendisiyle istişare eden Sultan Keykâvus'a uzunca bir mektup yazmış ve bu mektubunu Fütûhât-ı Mekkiyye ve Muhâdarâtü'l-Ebrâr isimli kitaplarına da dercetmiştir.

O bu mektubunda Sultan Keykâvus'a bir babanın oğluna nasihat ettiği gibi nasihat eder ve ondan Hıristiyanlara bütün kanunları katı bir şekilde tatbik etmesini onlara müsamaha göstermemesini ister.20

Bazı kaynaklar İbn Arabi'nin Kaykâvus'a mektup yazmasının H. 612/M. 1215 yılında olduğunu belirtirler. Bu kaynaklara göre, 1215 (M) yılının Aralık ayında Anadolu'ya gelen İbn Arabî'ye, Sultan Keykâvus'un Antakya'yı muhasara etmek üzere yerinden ayrıldığını öğrenir. Ramazan ayını Sivas'ta geçiren ve bu harbin başarıya ulaşması ile meşgul olan İbn Arabî bir gece rüyasında Keykâvus'un muzaffer olacağını ve Antakya'yı fethedeceğini görür. Oradan Malatya'ya geçen İbn Arabî, oradan Keykâvus'a Antakya'nın fetih müjdesini haber veren bir mektup yazar. Gerçekten bu rüyadan yirmi gün sonra, Ramazan Bayramında Antakya fethedilmiş olur.21

İbn Arabi'nin Malatya'da bulunduğu sırada. "Tercümânu'1-Eşvâk" adlı eseri istinsah edilmiş ve İmadeddin Bermekî bu eseri tek bir meclisde müellifine okumuş ve İbn Arabî gerek bu eseri, gerekse diğerleri hususunda kendisine "İcazet" vermiştir.22

İbn Arabî'nin Malatya'da bulunduğu H. 615/M. 1219 yıllarında Konevî'nin kendisinden istifade etmesi de mümkün görülemez. Çünkü İbn Arabî'nin bu şehirde en son bulunuşu H. 615 veya daha uzak bir ihtimal ile H. 617 yılından daha sonra değildir. Bu sıralarda ise sekiz veya en çok on yaşlarında olan bir çocuğun İbn Arabî gibi dâhi bir ilim adamından istifade etmesini düşünmek doğru olmaz.23

Öyleyse Sadreddin Konevî, İbn Arabi'den nasıl, nerede ve ne zaman ilim tahsil etmiştir?

Burada dikkatimizi çeken enteresan bir durum var:

İbn Arabî, özellikle Fütuhat isimli kitabında tarihçe-i hayatına da yer vermiş, orada talebelerinden, hocalarından, görüşüp konuştuğu kişilerden, başına gelen hadiselerden, uğradığı yerlerden, görüp işittiği hadiselerden, hem çok, hem de detaylı bir şekilde bahsetmiş olmasına, talebelerinin isimlerini bildirmiş olmasına rağmen, kendisinin en büyük ve en meşhur talebesi olarak bahsedilen Sadreddin Konevî'den hiç bahsetmez. İşin garibi Sadreddin Konevî de kendi kitaplarında bu konuya yer vermez. Fakat ikisi arasındaki irtibatın baba-oğul mertebesinde olduğuna da şüphe yoktur. Çünkü bir semâ kaydında İbn Arabî için Konevî'nin "baba" (valid) tabirini kullanması bunu göstermektedir.24

Bu bakımdan Konevî, on beş veya daha ileri yaşlarında İbn Arabi'nin yanına gönderilmiş olabilir. İbn Arabî de bu sıralarda Halep'te ve Şam'da bulunmaktadır.25 H. 620/M 1223 yılında 60 yaşlarında bulunan İbn Arabî o tarihten itibaren Şam'a kesin olarak yerleşmiş ve vefatına kadar da Şam'dan hiç ayrılmamıştı...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti
« Posted on: 26 Nisan 2024, 02:39:50 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti rüya tabiri,Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti mekke canlı, Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti kabe canlı yayın, Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti Üç boyutlu kuran oku Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti kuran ı kerim, Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti peygamber kıssaları,Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti ilitam ders soruları, Muhyiddin İbn Arabî Sadreddin Konevî münasebeti önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes