> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > İz Bırakanlar > Mevlânâ ya göre evlilik ve aile
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Mevlânâ ya göre evlilik ve aile  (Okunma Sayısı 641 defa)
13 Ekim 2010, 17:25:17
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 13 Ekim 2010, 17:25:17 »



Mevlânâ’ya Göre Evlilik ve Aile


Evlenirken gerekli tetkikâtı yapmamış veya yapma fırsatını bulamamış kimselere, iş gelip boşanma kertesine dayanınca, en âkilâne kriterlerin dahi hiçbir yararı olmayacaktır. Evet, mesele yuvadaki yangından az zararla kurtulmak değil; önemli olan, yangın çıkaracak unsurların yuvaya sokulmamasıdır.


Aile,cemiyetin en önemli rüknüdür. Ailenin sağlamlığı millet ve insanlığın da sağlamlığı demektir. Bu konudaki bir ihmal bütün millet adına bir ihmal sayılır. Keyifler, ihtiraslar, kıskançlıklar ve gelip geçici hevesler üzerine bina edilen hedefsiz bir yuva istikbal vaat etmeyeceği gibi, millet bünyesinde de potansiyel bir huzursuzluk odağı olarak duracaktır. Zira o kurulurken, yümün ve bereket getireceği hesap ve plânıyla kurulmamıştır. Bu plânın vazgeçilmez temel taşı nikâhtır. Nikâha giden yolda nefsânîlik ve heveslerin bir yana bırakılarak mantığın, fikrin ve kalbin hâkim olması gerekir. Böyle bir izdivaçta dinî duygu ve düşüncenin esas alınmasının yararı ise tartışmadan varestedir. Zira kadın ve erkeğin Allah’la münasebeti yoksa onlardan meydana gelecek çocukların da şuurlu, hisli, dengeli, düzenli olmaları ve mesuliyet duygusu taşımaları da zor olacaktır.

Temelinde yümün ve bereket olan bir ailede; yani sorumluluklarını yerine getiren kadın ve erkeğin beraberliği ile kurulan ve kuruluş aşamasında dikkat edilmesi gereken prensiplere riayet edilen bir yuvada, her şey yerli yerine oturacak ve bu yuva cennet köşelerinden bir köşe olacaktır.

Kur’ân-ı Kerîm, mesut bir toplumu, kadınıyla erkeğiyle ele alırken konuyu şöyle resmeder: “Müslüman erkekler, Müslüman kadınlar; mü'min erkekler, mü'min kadınlar; taate devam eden erkekler, taate devam eden kadınlar; doğru (sözlü) erkekler, doğru (sözlü) kadınlar; sabreden erkekler, sabreden kadınlar; mütevazı erkekler, mütevazı kadınlar; sadaka veren erkekler, sadaka veren kadınlar; oruç tutan erkekler, oruç tutan kadınlar; ırzlarını koruyan erkekler, (ırzlarını) koruyan kadınlar; Allah’ı çok zikreden erkekler, zikreden kadınlar var ya; işte Allah, bunlar için hem bir mağfiret hem de büyük bir mükâfat hazırlamıştır.” (Ahzab Sûresi, 33/35)

Âyet-i kerîmede üç temel unsura dikkat çekilmektedir: Sağlam inanç, engin ibadet ve güzel ahlâk… Öyle ise hem ferdin, hem ailenin, hem de toplumun huzur ve kurtuluşu ancak bu unsurlara riayetle olabilir. Dünya çapında ailenin sarsıntılar geçiriyor olması, bu prensiplere riayetteki ihmalin bir neticesidir.

Tarih boyunca birçok âlim, eğitimci, filozof ve idareci ailenin önemi üzerinde durmuş ve imkânları ölçüsünde bu konuda yazılar yazmış, projeler üretmiş, emirnâmeler çıkartmıştır. Çağları aşan düşünce ve yaklaşımlarıyla Mevlânâ da, işaret ettiğimiz temel prensipler muvacehesinde, aile ve evlilik konusunda açıklamalarda bulunan bir mürşid ve rehberdir.

Makalemizin başında, neden Mevlânâ’ya göre aile konusunu seçtiğimizi kısaca izah etmek istiyoruz: Mevlânâ, devrinin medreselerinde müderris olarak ders vermesine rağmen hep halk arasında, halkla beraber, bir halk adamı olarak yaşamıştır. Bu durum, onun hem sahih İslâm kültür ve yorumunu, hem de halkın örf ve âdetlerini eserlerine aktarmasını sağlamıştır. Mevlânâ bu arada aile konusuna da eserlerinde değişik yönlerden temas etmiştir.

Bu konuyu seçmemizde ikinci muharrik sebep şudur: Bilindiği gibi Batı’da Mevlânâ’nın eserleri zaman zaman çok satan eserler listesine girmektedir. Bu arada ailenin en çok sıkıntı yaşadığı yerler de Batı ülkeleridir. Elbette milletler arasında kültür farklılığı vardır; ancak evrensel prensiplerde insanlık birleşmektedir. Öyle ise, bu eserlerde bulunan aile ile ilgili evrensel bazı prensiplere dikkat çekmek önemlidir; zira ilgi ile okunan bu eserlerde aile problemlerine dair çözüm önerileri de bulunmaktadır. Aşağıda Mevlânâ’nın aile ve evlilik konusundaki bazı görüşlerini yorumlayarak sizlerle paylaşmak istiyoruz.

İnsanlığın Ortak Âdeti: Evlilik

Yüce Allah çift olarak yaratmış olduğu insanlara ‘biri diğerinin eşi’ anlamında ‘zevc’ adını vererek onları evliliğe teşvik etmiştir. Nitekim O, şöyle buyuruyor: “İçinizden evli olmayanları, köle ve cariyelerinizden evlenmeye müsait olanları evlendirin! Eğer fakir iseler, Allah lütfü ile onların ihtiyaçlarını giderir. Çünkü Allah’ın lütfü geniştir. Her şeyi hakkıyla bilir.” (Nur Sûresi, 24/32) Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) evliliği teşvik etmiş ve kendisi de evlenmiştir. Zaten, Allah tarafından kadın ve erkeğin birbirlerine sevdirilmesinden ve evlilikteki peşin ücretlerden ötürü olmalı ki, insanlar ilk günden beri, zaruri birçok şeye gösterdikleri hassasiyetlerden daha fazlasını bu konuda göstermişler ve evliliği insanlığın ortak âdeti hâline getirmişlerdir. Konuyla ilgi sadece bir âyet ve bir hadîsi zikretmek istiyoruz: “O’nun (varlığının ve kudretinin) delillerinden biri de: Kendilerine ısınmanız için, size içinizden eşler yaratması, birbirinize karşı sevgi ve şefkat var etmesidir. Elbette bunda, düşünen kimseler için ibretler vardır.” (Rûm Sûresi, 30/21) “Bana dünyadan üç şey sevdirildi: Güzel koku, kadınlar ve gözümün nûru olan namaz.” (Nesâî, İşretü’n-Nisâ 1)

Evlilik beraberinde bir dizi mükellefiyet getirmektedir. Dolayısıyla hakkıyla bir evlilik herkes için mümkün olmayabilir. Kul hakkı, helâl kazanç, çocuk terbiyesi ve benzeri ailevî mükellefiyetleri gereğine uygun yerine getiremeyeceğini düşünen bazı kişilerin evlilik konusunda rahat davranmadıkları bilinmektedir. Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) de bu mükellefiyetlere gücü yetmeyenlere oruç tutma gibi bazı tedbirlere müracaat etmelerini tavsiye etmiştir. (Buhârî, Nikâh 2) Az yeme, engin bir ibadet hayatı, boş vakitleri dolduracak meşru meşguliyetler de buna eklenebilir.

İslâm kültürü ve insanlığın ortak değerleriyle beslenen Mevlânâ konuyla ilgili şöyle demektedir: “Peygamber’in (sallallahu aleyhi ve sellem) yolu, kıskançlığı törpüleme (def’ etme) zahmetini içerdiği, kadının yeme, giyme vb. isteklerine ve rencide edici söz ve davranışlarına katlanma zorluğunu taşıdığı için meşakkatli yoldur. Ama ancak bu yolla Muhammedî alamet ortaya çıkar.” (Mevlânâ, Fihi Mâfih s. 82) Evet, evlilik Efendimiz’in yoludur; ancak sorumluluk kadar fedakârlık da gerektirmektedir. Meselâ kişi kızını kıskanır, ama onu bir erkekle evlendirir ve onun eşinin bazı nahoş söz ve davranışlarına katlanır. Diğer taraftan özellikle erkeğin geçim masraflarını karşılaması noktasında zorluklara göğüs germesi kaçınılmazdır.

Ama her şeye rağmen ya evlenmeli ya da engin bir ibadet ve zühd hayatı yaşamalı; üçüncü bir yol tercih etmek şehvete mağlubiyeti beraberinde getirecektir ki, o da şeytanın ağına düşmek demektir. Mevlânâ şehvet konusunu uzun uzun anlattıktan sonra sözünü şöyle bağlar: “Evlilik, (şeytanın ağına düşmemek için) ‘lâ havle’ çekmeye benzer; mademki yeme-içmeye düşkünsün vakit geçirmeden evlen de şehvet seni belâya düşürmesin. Aksi takdirde bil ki kedi gelir, yağlı kuyruğu kapar.” (Mesnevî, 5/1375–1377) Yani şeytan günaha düşürmek için bekâr kimseyle çok uğraşır. Hele bu insan yeme-içmeye de düşkünse şeytanın işi daha da kolay olacaktır. Öyle ise aşılması zor işler karşısında ‘lâ havle…’ çekerek Rabbimize sığındığımız gibi, bu noktada da evlenerek O’na sığınmalı ve şeytanın oyununu boşa çıkarmalıyız. Aksi takdirde kedinin fırsat kollayıp ev sahibinin bir gafleti anında yağlı kuyruğu kapması gibi şeytan da ilk fırsatta bizi istenmeyen yollara sürükleyebilir.

Evliliğin Temel Prensiplerinden: Denklik

Evlilik, sadece bir kadın ve erkeğin nikâhlanıp yuva kurması değildir; o aynı zamanda birçok kişiden oluşan iki ailenin akrabalık bağlarıyla birbirlerine bağlanmaları, bazen birbirlerinden sorumlu olmaları, aynı tasa ve sevinci paylaşmaları, ortak veya sık sık çakışan bir hayat yaşamaları ve birbirleri yüzünden değer veya değersizlik kazanmaları demektir. Öyle ise evlilikte sadece kadın ve erkeğin bu işe karar vermeleri yeterli değildir. Ailelerin, özellikle de kız tarafının onayı alınmalıdır. Zira ortaya çıkacak yeni durum onları da yakından ilgilendirmektedir. İşte evlilikten söz eden İslâmî eserlerde dile getirilen denklik (küfüv) konusu bu meseleyi işlemektedir.

Denklik, evlenecek kız ve erkeğin din, ahlâk, karakter, soy, fizik, yaş, servet ve meslek gibi konularda mümkün mertebe birbirine yakın değerler taşıması demektir. İslâm hukukunda denklikten maksat, evlenecek eşler arasında dînî, ekonomik ve sosyal seviye bakımından yakınlık bulunmasıdır. Bu denkliğin, hem çiftler arasında, hem de yeni akrabalar arasında saadet, huzur ve sevgiye vesile olacağı düşünülmüştür. Dikkat edilirse denklik, erkeğin değil, kadının menfaatine yönelik bir haktır. Öyle ise evlilikte denklik, kadınlar için erkekte aranır. Yani bir erkeğin, evleneceği kadına, din, ahlâk, meslek ve zenginlik gibi niteliklerde denk durumda bulunması gerekir. Bu durum kadını korumak içindir; zira denkliğin olmamasından doğacak sıkıntılar daha çok kadını ve onun akrabalarını etkileyecektir. Nitekim Efendimiz de: “Kadınları denkleriyle evlendirin, onları velileri evlendirsin…” (ez-Zeylâî, Nasbu’r-Râye, 3/196) buyurmuştur.

Mevlânâ da kadın-erkek denkliğine kâinattan fıtrî misâller vererek güzel benzetmelerle vurguda bulunur:

“Eşlerin birbirine benzemesi lâzım; ayakkabı ve mestin çiftlerine bir bak!

Ayakkabının bir teki ayağa biraz dar gelirse ikisi de işe yaramaz.

Kapı kanadının biri küçük, diğeri büyük olur mu?

Ormandaki aslana kurdun eş olduğunu hiç gördün mü?
...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Mevlânâ ya göre evlilik ve aile
« Posted on: 30 Nisan 2024, 00:27:11 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Mevlânâ ya göre evlilik ve aile rüya tabiri,Mevlânâ ya göre evlilik ve aile mekke canlı, Mevlânâ ya göre evlilik ve aile kabe canlı yayın, Mevlânâ ya göre evlilik ve aile Üç boyutlu kuran oku Mevlânâ ya göre evlilik ve aile kuran ı kerim, Mevlânâ ya göre evlilik ve aile peygamber kıssaları,Mevlânâ ya göre evlilik ve aile ilitam ders soruları, Mevlânâ ya göre evlilik ve aile önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes