> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Usulü Fıkıh Eserleri > İslami Hükümlerin Esas ve Hikmetleri  > Şart Koşulduğu Tasarruflar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Şart Koşulduğu Tasarruflar  (Okunma Sayısı 532 defa)
20 Ağustos 2011, 12:52:38
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 20 Ağustos 2011, 12:52:38 »



Bazen Kesin Bilginin Bazen Zannın Şart Koşulduğu Tasarruflar

 

Bilginin Şart Koşulduğu Tasarruflar

Şahitliği yalnızca bilinen birine eda etmek, yalnızca bilinen bir kişinin fi­iline şahit olmak, bir taşınmaz malın bulunduğu beldeyi, mahalleyi ve sınır­larını belirlemek, taşınmazın şehre giriş geçitlerinden hangisinde olduğunu, mesela birinci geçitte olduğunu, ilk, ikinci, üçüncü köşkte olduğunu, şehre girenin sağında mı solunda mı yer aldığını belirlemek. Bu gibi durumlarda bilgi şart koşulur.

Zannın Şart Koşulduğu Tasarruflar

Başkasının elindeki bir çocuğun nesebinde hak iddia eden ile üzerinde hak iddia edilenin nesebi ve nitelikleri hakkında şahitlik, başkalarıyla aynı özellikleri taşımayan yaratılış özellikleri hakkında şahitlik, etrafta bilinme­yen ve başkalarına benzemeyen fiziksel özellikleri bulunan köle hakkında, onu diğerlerinden ayıran zannın zayıflığı sebebiyle alimler arasında ihtilaf vardır.

Kesin bilgi mümkün olmadığında zan esas alınır. Belirli sayıda insan dı­şında mirasçı bulunmadığına dair zan buna örnektir. Bu kişiler dışında mi­rasçı bulunmadığım kesin olarak bilmek mümkün değildir. Kişinin fakir ol­duğu konusundaki şahitlik de böyledir. Bu aslında kişinin zengin olmadığı konusunda şahitliktir. Bunu belirlemenin zandan başka dayanağı yoktur. Ki­şinin adaletli olup olmadığı konusundaki şahitlik de böyledir. Bu, hem olumsuzlama hem de ispat etmeye dayalı bir şahitliktir. İspat yönü kişinin şahsiyet sahibi olduğu ve terketmesi halinde fasık sayılacağı ibadet ve taat-ları yerine getirdiği konusunda şahitlik etmektir. Kişinin şahsiyet sahibi ol­duğunu, büyük günahları bulunmadığını, küçük günahlarda ısrarının bu­lunmadığını söylemek zandan başka bir yolla olmaz.

Bu tür şahitliklerde gizli bir tecrübe de şart koşulur. Böylelikle şahit; fa-sıklık, mirasçılık, zenginlik vb. şahitlik ettiği kişide bulunmadığım belirttiği konularda kesin emin olur. Çünkü bu, kişinin imkanı dahilinde olan en üst sınırdır. Bu durumlarda zan ile şahitlik yapmak caiz olmasa bu konulara bağlı maslahatlar da ortadan kalkar.

. Bir kişinin babasının nesebini kesin olarak bilmek mümkün olmadığın­dan bu konuda yaygın söylenti yoluyla elde edilen zan yeterli sayılmıştır. Çünkü bu zân geçerli sayılmazsa hiçbir nesep sabit olmaz, neseplere daya­nan maslahatlar da ortadan kalkar. Yaygın söylenti de bulunmazsa kıyafet il­mine[27] müracaat edilir. Aksi takdirde belirttiğimiz üzere maslahatların kay­bedilmesinden korkulur. Nesebi tayin edecek kimse de bulunmazsa nesebi bağlanmak istenen kişi kime meylediyorsa neseb ona bağlanır. Bu, en zayıf zanlardandır.

Adeten yaygın olan ve sebeplerine vakıf olmak mümkün olan; Ölüm, va­kıf, azat etme, vela gibi konularda toplumdaki yaygın söylentiyi kabul edip etmeme konusunda görüş ayrılığı vardır. Çünkü ittifak edilen kısım, âdeten yaygın olup sebeplerine vakıf olmak mümkün olmayan şeydir.

Âdeten yaygın olmayan; alım-satım gibi tasarruflar ise yaygın söylenti ile sabit olmaz. Çünkü âdet, şahidin yaygın söylenti bulunduğu şeklindeki id­diasını yalanlamaktadır. Burada yaygınlığın zayıf olması ile âdetin yalanla­ması bir araya gelmiştir., Buna aykırı davranan kişi doğrudan uzaklaşmış olur.

[Kesin Bilginin Şart Koşulmayıp Zannın Yeterli Sayıldığı Durumlar]

Zan yoluyla ispat konusunda Allah hakları ile kul hakları arasında bir fark olmadığı gibi, bunların sebeplerini, şartlarını, vakitlerini, vadelerini, en­gellerini, zıtlarını ispat konusunda da aralarında fark yoktur. Bu bakımdan ibadetler, muamelat, idari işler, şahitlikler, cezalar, nikahla ilgili meseleler, kanlar ve mallarla ilgili davalar arasında bir fark yoktur. Çünkü bunların tü­münde kesin bilgi elde etmek mümkün olmaz, çoğunlukla çok zor bulunur. Bunun çeşitli örnekleri vardır:

1- Hükmi veya hakiki pislikten temizlenmek. Burada suyun veya topra­ğın temiz olması konusunda kesin bilgi şart değildir. Çünkü bunda ge­nel ve büyük bir zorluk vardır. Kişinin temiz olduğunu zannettiği su veya toprakla hükmi veya hakiki pisliklerden temizlenmesi yeterlidir.

2- Elbise. Giyilen elbisenin kesin olarak helal olması şart koşulsa insanlar namazı elbisesiz kılarlar ve avret yerlerini kapatmanın maşlaha tları or­tadan kalkardı.

3- Üzerinde namaz kılınan şey ve namaz kılınan yerin kesin olarak temiz

olması şart koşulursa, temizliğin vacip olmasını gerektiren maslahat­lar ortadan kalkardı.

4- Müezzinin, mümin olduğu ve namaz vakitlerinin girdiğini bildirme hususunda doğru söylediği konusunda kesin bilgi şart değildir.

5- Namaz vakitlerinin giriş çıkışları bir kişinin haberi ile sabit olur. Bu-

nun için kesin bilgi şart koşulursa vakitlerin başlangıcında derhal namaza gitme maslahatı ortadan kalkar ve bazı namazlar vakti çık­tıktan sonra kılınırdı. Bu da namazda acele etme maslahatını orta­dan kaldırırdı.

6- İmamlık. Bu konuda kesin bilgi şart koşulsa Cuma ve cemaatlerden ha-

sıl olan maslahatlar ortadan kalkardı. Çünkü kesin bilgi şart koşuldu-ğunda imamın imanı, niyeti, hakiki ve hükmi pisliklerden temizlenip temizlenmediği, fatiha ve tahiyyaü okuma gibi gizli farzları yerine ge­tirip getirmediği kesin olarak bilinemez.

7- Müslümanların ölülerine özgü yıkama, kefenleme, taşıma, müslüman

mezarlığına defnetme, cenaze namazını kılma gibi haklarda da kesin bilgi şart koşulmaz. Çünkü yaşarken müslüman olan bir kimsenin müslüman olarak ölüp ölmediğini kesin olarak bilemeyiz.

8- Zekât. Bu konuda kesin bilgi şart koşulursa zekatın maslahatları orta-

dan kalkar. Çünkü zekat için ayrılan malın helal olduğu, verenlerin, alanların ve toplayan memurun müslüman olduğu, zekat alanların; fa­kirlik, miskinlik, borçluluk, kitabet akdi yapmış olmak, yolda kalmış olmak gibi zekat almaya hak kazandıran niteliklere sahip olup olma­dığı kesin olarak bilinemez.

9- ttikâf. îtikaf yapmak için mescidin tamamen helal bir şekilde yapıldığı-

nın kesin bilgi ile sabit olması şart koşulsa çoğu mescitte, arazilerinin gasp edilerek yapılması sebebiyle, itikaf yapmak caiz olmaz. Bu du­rumda ise itikafm maslahatları ortadan kalkar.

10- Keffaretlerin tümünün helal olması, köle azat etmek, yoksulları yedir­mek; hacda, kurban bayramında ve hedy olarak kurban kesmek gibi konuların tümünde kesin bilgi ile bunların helal olması şart koşulsa bunların maslahatları ortadan kalkar. Çünkü bunların gerçekten helal olduğunu bilme imkanımız yoktur.

11- Hac ve umrenin vacip olması, bunları yapmamızı sağlayacak malın helal olduğunun kesin bilgi ile bilinmesine bağlı değildir. Çünkü bu şart koşulursa Mescid-i Haram'da oturanların dışındakiler için hac ve umre maslahatları ortadan kalkar.

12- Menfaat ve ayni mal üzerinde gerçekleşen satım, kira akitleri ve vakıf, azat sadaka verme gibi muamelelerde; vasiyetler, hediyeler, giyeceği olmayanları giydirme, açları doyurma, misafirleri ağırlama gibi iyilik­lerde harcanan malın helal olduğunun kesin olarak bilinmesi şart de­ğildir. Kesin bilgi şart olsa bunlara konu olan malların helal olduğunu kesin olarak bilmek imkansız olduğundan bu tasarrufların maslahatla­rı ortadan kalkardı.

Kölelere, hayvanlara, eşlere, ana-baba ve çocuklara yapılan nafaka harca­maları da böyledir. Bu nafakalarda malın helal olması konusunda kesin bil­gi şart koşulsa bunların maslahatları ortadan kalkardı. Çünkü bunların helal olduğunu kesin olarak bilme imkanımız yoktur. Yukarıda belirttiğimiz ör­neklerde kesin bilgi şart koşulsa ibadetler ve insanlar arası ilişkiler ortadan kalkar, ayrıca insanların yaşantılarında büyük bir karmaşa ve tehlike meyda­na gelirdi.

13- Evlenilen kadının helal olması için; kadının nikahın şart ve rükünleri­ne sahip olması, nikah engellerinin bulunmaması, şahitlik yapanların müslüman ve adil olması gibi konularda kesin bilgi şart değildir. Bun­lar şart koşulursa evlilikten beklenen maslahatlar ortadan kalkardı. Çünkü bunları şart koşmada apaçık bir fesat bulunmaktadır.

Kadınların adet halinden temizlenmesi konusunda da kesin bilgi şart ko­şulmaz. Çünkü bu şart koşulsa çoğunlukla cinsel İlişkide bulunmak imkan­sız olur. Aynı şekilde kadının adet halinde olması konusunda da kesin bilgi şart koşulmaz. Çünkü böyle bir durumda onların sözlerine güvenilmezse bu durum adetli iken birleşmeye yol açar.

Nesepler konusunda da kesin bilgi şart koşulmaz. Aksi takdirde nesebin maslahatları ortadan kalkar. Kadının rahminin boş olduğuna dair kesin bil­gi şart koşulmaz. Aksi takdirde, iddetin bitiminden sonra evlenme gibi, rahmin boş olmasına bağlı maslahatlar yok olurdu. Cariyelerin istibrası da hür kadınların iddeti gibidir.

Boşanma konusunda da kesin bilgi şart koşulmaz. Çünkü "talak" sözcü­ğü kullandığında kişi kalbinde "bağdan serbest bırakmak", "camilere ve çar­şılara gitme konusunda serbest bırakmak" gibi bir anlam kastetmiş olabilir. Kesin bilgi şart koşulsa, boşamaya bağlı maslahatlar ortadan kalkardı.

14- Kısasta denkliğin kesin olarak gerçekleşmesi ve ceza infaz edilinceye kadar kısas hakkının baki kalması şart koşulmaz. Çünkü hak sahibi af­fetmiş olabileceği gibi katil, maktulü; İmandan sonra küfre sapmış ol­ması, muhsan olduğu halde zina etmiş olması veya kısas sebebiyle öl­dürmüş olabilir.

15- Mülkiyet sebeplerinin oluşması ve devamı, hakların oluşması ve de­vamı konularındaki şahitliklerde de kesin bilgi şart değildir. Çünkü kesin bilgi şart koşulsa şahitliğe bağlı maslahatların tümü ortadan kal­kar ve kıyamet gününe kadar haksızlıklar devam ederdi.

16- Devlet başkanı ile onun tayin ettiği emirler, yardımcıları vb. kişilerin ehliyeti yani müslüman olmak, adil o...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Şart Koşulduğu Tasarruflar
« Posted on: 25 Nisan 2024, 23:04:47 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Şart Koşulduğu Tasarruflar rüya tabiri,Şart Koşulduğu Tasarruflar mekke canlı, Şart Koşulduğu Tasarruflar kabe canlı yayın, Şart Koşulduğu Tasarruflar Üç boyutlu kuran oku Şart Koşulduğu Tasarruflar kuran ı kerim, Şart Koşulduğu Tasarruflar peygamber kıssaları,Şart Koşulduğu Tasarruflar ilitam ders soruları, Şart Koşulduğu Tasarruflarönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes