๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => İslami Hükümlerin Esas ve Hikmetleri => Konuyu başlatan: Ekvan üzerinde 17 Ağustos 2011, 13:24:50



Konu Başlığı: Mübaşeret
Gönderen: Ekvan üzerinde 17 Ağustos 2011, 13:24:50
Mübaşeret (Doğrudan Telef Etme)


Mübaşeret, malın telef olma illetini meydana getirmedir. Bu güçlü, zayıf ve orta kısımlarına ayrılır.

Güçlü mübaşeret: Boğazlama, yakma, suda boğma, Öldürücü zehiri mey­dana getirme, yeme ve içmeye engel olarak hapsetme buna Örnek olarak ve­rilebilir.

Zayıf mübaşeret: Evlendiği kadının hür olduğunu zannederek onunla ev­lenen kişi, karısını hamile bıraktığında, kendi zannı sebebiyle çocuğun hür­riyetinden zayi ettiği şeyi tazmin etmesi gerekir. Çocuğun doğumu anında­ki değerini tazmin etmesi gerekli olur. Koca, kadının hür olduğunu söyleye­rek kendisini aldatan kişiden ödediğini alır. Çünkü burada aldatan kişinin olaydaki payı, kocanın kendi zannı sebebiyle tasarrufu gerçekleştirmesinden daha güçlüdür. Çocuğun doğumu sırasındaki değerinin kişiye gerekli olma­sı "telef edilen şey telef edildiği zamandaki değeri üzerinden tazmin edilir, daha önceki ve sonraki değeri üzerinden tazmin edilmez" şeklindeki kaide­nin istisnasıdır.

Bu konunun kaideden istisna edilmesinin sebebi şudur: Çocuğun, kadı­nın hamile kalması sırasında bir değeri yoktur, o sırada değersiz bir nutfedir. Ancak çocuğun parçaları anasının kanından meydana geldiğinden ve çocu­ğun canlı hale gelmesi Yüce Allah'ın kadının rahmine bıraktığı güçler vası­tasıyla olduğundan çocuk ağaçtan çıkan meyve hükmünde kabul edilmiş ve anasının kazancından bir kazanç gibi görülmüştür. Çünkü çocuk anasının rahmine yerleştirilen güçler ile olgunlaşmış ve canlı hale gelmiştir. Bu, anne­nin kendi eliyle yaptığı şeye benzemektedir. Bu yüzden itlaf fiili doğum anında yapılmış gibi kabul edilmiştir. Çocuk sanki doğum sırasında hürriye­ti ortadan kaldırılmış bir köledir. Bu sebeple çocuk; mülkiyet, kölelik ve hür­riyet konularında anasına tabi kabul edilmiştir.

Orta derecede mübaşeret: İnsanın diğer organlarına da sirayet edecek de­recede bir kişiyi yaralama böyledir.

îğne batırma gibi kimi durumlar vardır ki güçlü ile zayıf mübaşeret ara­sında yer alır. Bu gibi durumlarda alimler ihtilaf etmişlerdir