Konu Başlığı: İbadetlerin Çeşitli Açılardan Taksimi Gönderen: Ekvan üzerinde 06 Eylül 2011, 16:51:47 İbadetlerin Çeşitli Açılardan Taksimi İbadetler; eda edilenler, kaza edilenler; dar bir vakitte eda edilenler, ge-M niş bir zaman diliminde eda edilenler; kişinin ne şekilde eda edeceği €/ hususunda tercih hakkı bulunanlar, ne şekilde eda edileceği kesin olarak düzenlenmiş olanlar; edası önceye alınıp sonraya bırakılmayanlar, edası sonraya bırakılıp önceye alınamayanlar, edası ne önceye ne de sonraya alınamayanlar; derhal yapılması gerekenler, edası ertelenebilenler; diğer bir ibadetle aynı anda yapılması mümkün olan veya olmayanlar ve bu konuda ihtilaf bulunanlar; azimeti ruhsatından faziletli olanlar, ruhsatı azimetinden faziletli olanlar; her vakitte kaza edilebilenler, sadece benzer bir vakitte kaza edilebilenler; hem eda hem de kaza edilebilenler, kaza edilemeyip sadece eda edilebilenler, kaza veya eda olarak vasıflandırüamayanlar; sonraya bırakılma imkanı olmakla birlikte kaza edilme vakti belli olanlar, kazası ertelenebilenler, derhal kaza edilmesi gerekenler; bir başka ibadetin şart olması söz konusu olanlar, şarta bağlanmayı kabul etmeyenler gibi çeşitli açılardan taksime tabi tutulur. [Hikmetleri Bilinemeyen Hükümler] Bu hükümlerin her birine ait hikmetler vardır. Bu hikmetlerin bir kısmını bildiğimiz halde bir kısmını bilmemekteyiz. Hikmetini bilmediğimiz hükümlere şu misalleri verebiliriz: namaz vakitleri, rüku, secde ve tahiyyata oturma miktarları, zekatta nisap miktarları, öldürme ve yaralamada diyet miktarları, kefaretler, zekat, imam Şafii'ye göre namaza tekbir lafzıyla başlama zorunluluğu, şahitlik yaparken "şahidim" lafzının zikredilmesi zorunluluğu, had cezalarının miktarları, kadının hamile olmadığının kesinlikle bilindiği durumlarda bile iddet beklenmesi, bazı yakınlarla evlenmenin haram olması, süt emzirmeden kaynaklanan yasaklar, hacda Arafat ve Müzdelifeye gelme, şeytan taşlama, Arafat vakfesinin belli bir vakitte yapılması, ihrama Zülhuleyfe, Cuhfe ve diğer belli mekanlarda girme, mest, başörtüsü, sarık ve sargı üzerine meshetmek (zira bunların altına pislik bulaşması mümkün değildir), abdest ve gusül (zira bunları gerekli kılan sebeplerle uygunluk arzet-memektedirler, bu sebepler hikmetlerini akılla kavrayamadığımız vakitlere benzer), abdest ve guslün yerine toprakla teyemmüm etme, namaz vakitlerinin bir kısmının kısa bir kısmının uzun olması, zina yapanların recmedilme-sinde evli olmalarına itibar edilmesi, kadına ya da cinsel uzva dokunmakla abdestin bozulması, meni gelmesi veya cinsel uzuvların sünnet edilen kısımlarının temasıyla guslün vacip olması. Hikmetini hiç anlayamadığım şey ise çocuk doğuran kadının gusletmesinin gerekli olmasıdır. Bütün bu hükümlerin Allah'ın emrine uymadan ötürü sevap kazandırması dışında ne zahirî ne de batını hiçbir maslahatı olmayabilir. Ancak alimlerin çoğu böyle olmadığı kanaatindedir. Eda, bir ibadetin dinin belirlediği vakitte yapılmasıdır. Kaza ise ibadetin dinin belirlediği vakitten sonra yapılmasıdır. a- Vakti dar olan ibadetler; bu ibadetlerde vakit ibadetin süresi kadardır. Mesela oruç böyledir. Orucun vakti fecrin doğuşundan güneşin batışına kadardır. b- Vakti geniş olan ibadetler; öğle, ikindi, akşam, yatsı ve sabah namazları böyledir. Mükellef namazı vakit dolmadan önce eda etmiş olacak şekilde vaktin başında, ortasında dilerse de sonunda kılabilir. Her bir namazın ezanı belli vakitte okunur, vaktinden önce okunmaz. Sadece sabah ezanı, insanların ihtiyaçlarını giderip abdestlerini alarak vaktin başında namazı eda etme imkanına kavuşmaları için vaktinden önce okunabilir. Kurban ve kuşluk namazı da vakti geniş olan ibadetlerdendir. c- Ne şekilde eda edileceği hususunda kişinin tercih hakkı bulunan ibadetler: Şu misaller zikredilebilir: 1- Parası olduğu halde buna ihtiyacı olan kimse, ister bu parayla su satın alıp abdest alır isterse namazı teyemmümle kılar. 2- Abdest alan kimse ilgili uzuvları birer, ikişer veya üçer kere yıkamada serbesttir. Maddî pisliklerin giderilmesi de böyledir. |