Konu Başlığı: Fiiller Gönderen: Ekvan üzerinde 18 Ağustos 2011, 13:17:43 Fiiller Bu kendi İçinde üç kısımdır: 1- Görünüşü itibariyle iyi olan fiiller: Zatı sebebiyle bu fiil mubah kılınır veya vacip yahut mendup olarak yapılması emredilir. Örneğin sulh yapmak böyledir. Bu, daha büyük bir mefsedet bu fiile bitişmedikçe iyidir. Daha büyük bir mefsedet söz konusu olduğunda mefsedetini def etmek için fiil terkedilir. 2- Görünüşü itibariyle kötü olan fiiller: Zatı sebebiyle bu fiil haram veya mekruh olarak yasaklanır. Buna örnek olarak ifsadı verebiliriz. Bu fiil, daha büyük bir maslahat kendisine bitişmedikçe çirkindir. Daha büyük bir maslahat bitiştiğinde ise maslahatı elde etmek için mefsedeti-ne katlanılır. Adanı öldürmek de böyledir. Zina ve livata gibi çirkinliği son sijııra varan fiiller ise hiçbir durumda mubah olmazlar. 3- Fiile bitişen maslahat ve mefsedetler sebebiyle hükümleri değişen fiiller: Fiilin maslahatı onun mendup veya vacip olmasını yahut mubah olmasını gerektiriyorsa bu fiil mendup, vacip veya mubah kılınır. Fiilin, mefsedeti mekruh veya haram olmasını gerektiriyorsa fiil mekruh veya haram kılınır. Yemek, içmek, cinsel ilişki, rüku, secde, kıyam, ku-ud, zorlama, seçim yapma, fayda vermek, zarar vermek, ikamet etmek, yolculuk yapmak, öldürmek, müsle yapmak, kesmek, taşlayarak öldürmek, sopa vurmak, dövmek, sürmek gibi fiiller böyledir. Bunların her biri mahiyetleri itibarıyla aynıdır. Ancak bu fiillere bitişip onların mubah veya mendup yahut vacip olmasını gerektiren maslahatlar sebebiyle söz konusu fiiller mubah, mendup veya vacip olur. Yine bu maslahatların olmaması sebebiyle veya rnekruhluk ve haramlığı gerektiren zararlı durumların fiile bitişmesi sebebiyle fiil yasaklanır. Şimdi bu fiilleri ayrıntılı olarak inceleyelim: Haram kılman şeyleri yemek: Buradaki yeme fiili mubah şeyleri yeme fiiliyle aynıdır. Yeme mefsedet olan bir şeyle ilişkili olmazsa, bitişik olduğu maslahata göre helal, vacip veya mendup olur. Bu durumda yeme fiili bazen helal, velime ve davetlerde müstehap, zaruretleri giderme söz konusu olduğunda vacip olur. Yeme, mefsedet olan bir şeyle ilişkili olduğunda bitişik olan mefsedete bağlı olarak ya mekruh veya haram olur. Başkasının malını yemek, necaset olan şeyleri yemek, zararlı şeyleri yemek buna örnektir. Belirtilen durumlarda bizatihi yeme fiili değil yeme fiilinin ilişik olduğu ölen hayvanın necis olması, başkasına zarar verme, zehir gibi öldürücü şeylerle vücuda zarar vermeye yol açma gibi sebeplerle haram kılınmıştır. Su içme ile şarap içme arasında da içme fiilinin mahiyeti açısından bir fark yoktur. Ancak şarap aklı giderdiğinden haram kılınmıştır. Su da zararlı olsaydı içerdiği zararlar sebebiyle haram olurdu. Cinsel ilişki: Bu fiilin mahiyeti her durumda birdir. Cariye ile veya sahih nikah yolu ile cinsel ilişki; eşler arasında huzur, sevgi, merhamet'gibi duyguları içermesi ayrıca dayanışma ve yardımlaşmayı gerektiren üremeyi sağlaması sebebiyle mubahtır. Şer'î bir sebep olmaksızın veya âdet, lohusalık, hac ve oruç gibi durumlarda cinsel ilişki ise; ibadetleri bozma, yasakları çiğneme gibi kötülükleri içerdiğinden haramdır. Bunların dışındaki çoğu durumda ise cinsel ihtiyaçları giderme ve gözü harama bakmaktan koruma gibi özellikler taşıdığından menduptur. Mehrin kesinleşmesi, kocanın iktidarsızlığı halinde kadının gördüğü zararın giderilmesi için bir de îlada cinsel ilişki vacip olur. Rükû: İbadet ve tazim için olmadığında caizdir. Yüce Allah'ı tazim için yapılırsa vacip veya mendup olur. Allah dışında bir varlık için yapılması ise yasaktır. Secde: Allah dışındaki bir varlığa secde etmek onun için rüku etmekten daha çirkindir. Çünkü hak etmeyen kişiye tazim etme konusunda mübalağa yapılmış ve boyun eğme, alçalma ve huşu konusunda secde edilen şey Allah'a eşit kabul edilmiş olur. Secde, Yüce Allah'ı tazim için yapılırsa vacip veya mendup olur. Başkası için yapılması ise haramdır. Kıyam: Kıyam için de beş hüküm (vacip, mendup, mubah, mekruh, haram) geçerlidir. Namaz ve savaş saflarında kıyam vacip olur. Nafile ibadetlerde menduptur. Yüce Allah dışında bir varlık için yüceltme ve saygı amacıyla ayağa kalkmak ise haramdır. Oturmak: Namazın son teşehhüdünde, iki secde arasında, cuma'nm iki hutbesi arasında oturmak vaciptir. Savaşta ihtiyaç gerektirdiğinde oturmak vaciptir. İlk teşehhütte, ikinci secdeden sonra ayağa kalkmadan önce istirahat oturuşu, namazda vacip olan oturuşu uzatmak, bayram namazı ve diğerlerinde hutbelerin arasında oturmak menduptur. İlk teşehhütte, iki secde ve iki hutbe arasında uzunca oturmak mekruhtur. Savaşanların ayağa kalkmaları gereken yerde oturmaları, namazda oturulmayacak bir yerde oturmak, vaciplere koşulması gereken yerde oturmak, münker görülen mefsedetleri def etmeye koşulması gereken yerde oturmak ise haramdır. İkrah / Zorlama: Zorlama için de beş hüküm söz konusudur, inkar, fısk, isyan ve bazı mubah fiillere zorlamak haramdır. Ehl-i harbi müslüman olmaya zorlamak, üzerindeki hakları yerine getirmeyenleri hakları teslime zorlamak, çocukları edeplenmeye, namaz ve oruca zorlamak vaciptir. Kadınları cinsel ilişki konusunda zorlama, köle ve cariyeleri hizmet etmeye zorlama mubahtır. Kişinin cinsel ilişkiye çok istekli olduğunda karısını ilişkiye zorlaması menduptur. Tercihte bulunmak: Tercihte bulunma fiilinde de beş hüküm söz konusudur. Mubah tasarruflar arasında seçim yapmak mubahtır. Günahları ve dine aykırı şeyleri seçmek haramdır. Muhayyer vaciplerde seçim yapmak, iki kız-kardeş ile birden evli olan veya bir kız ve anası ile aynı anda evli olan yahut dörtten fazla kadın ile evli olan bir kâfir müslüman olduğunda aynı anda cem edilmesi caiz olmayanlar arasında seçim yapması veya dörtten fazla kadından dördünü seçmesi, mübhem olarak yapılan boşama ve azatlarda boşama ve azadı belirgin hale getirmek vaciptir. Bu hükümlerin bir kısmı kalple bir kısmı sözle ilgilidir. Yarar sağlamak: Kötülüğün söz konusu olmadığı bir yarar sağlama durumunda kişinin bunu yapması emredilir. Yarar sağlamak daha büyük bir kötülüğe yol açıyorsa kötülüğü ortadan kaldırarak yarardan vazgeçeriz. Yarardan daha düşük bir kötülüğe yol açıyorsa kötülüğe katlanarak yarar sağlanır. Yarar ve kötülük birbirine eşit olduğunda ne yapılacağı konusunda farklı görüşler vardır. Zarar vermek: Bu, iyiliğin söz konusu olmadığı bir zarar verme ise kişinin bunu yapması yasaklanır. Zarar vermek maslahatlara yol açıyorsa iki durum söz konusudur: 1- Maslahat daha büyüktür. Maslahatın zarardan büyük olması sebebiyle zarara katlanılır. 2- Verilen zarar maslahattan daha büyüktür. Maslahatın ortadan kalkması pahasına da olsa zarar ortadan kaldırılır. Maslahat ve zarar eşit olduğunda ne yapılacağı konusunda bazı detaylar söz konusudur. İkamet etmek ve Yolculuk yapmak: İkamet etmekte, maslahatın söz konusu olmadığı halis bir mefsedet var ise yolculuk yapmak vacip olur. Örneğin hicret yolculuğu veya ikamet ettiğinde zalimlerin kendisini öldüreceğini, organlarını keseceğini ya da namusuna saldıracaklarını bilen kişinin zalimlerin elinden kaçması vaciptir. Savaş, cihad için yolculuk ve yolculuğa çıkan kocanın talep etmesi halinde karısının onunla birlikte yolculuğu da vaciptir. ikamet etmekte, hakimlik, şahitlik, fetva verme, devlet başkanlığı, sınır karakollarında ikamet gibi müslümanların muhtaç olduğu vacip bir maslahat söz konusu olursa ikamet vacip olur. ikamet etmekte vacip bir maslahat söz konusu değilse, kişi ikamet etmek ve göç etmesi caiz olan yerlere göç etmek arasında seçim hakkına sahip olur. Kötülükleri ortadan kaldırma ve iyilikleri yaygınlaştırma konusunda kişinin itaat edilen biri olması durumu hariç, kişinin iyiliğin yaygın olduğu bir yere göç etmesi veya yerleşmesi evladır. Bir kimse bir bölgeye yolculuk yaptığında, kendisi sebebiyle orada işlenen büyük kötülüklerin son bulacağını biliyorsa, hacca gitmeye gücünün yetmesi durumunda olduğu gibi yolculuk yapmaya gücü yettiğinde oraya gitmesi gerekli olur. Günah işlemek ve bozgunculuk yapmak için yolculuk yapmak haramdır. Örneğin kölenin kaçması, ana-babaya isyan ederek yolculuğa çıkmak, kadının kocasının evini terkederek yolculuğa çıkması, vacip olan haklan ödemekten kaçmak için yolculuk yapmak böyledir. Adam Öldürmek: Adam öldürme fiiline bağlı olan maslahatlar ve mefse-detler sebebiyle bu fiil vacip, caiz, mendup, haram ve mekruh gibi kısımlara ayrılır. Örneğin kafirleri öldürmek vaciptir. Yine devlet başkanının emri ile yol kesen eşkiyamn ve isyankârların öldürülmesi de vaciptir. Ancak isyankârlar itaate dönerlerse öldürülmezler. Üzerindeki haklan yerine getirmekten kaçınarak bu konuda savaş yapanların öldürülmesi de vaciptir. Mallara saldıran kişilerin öldürülmesi caizdir. Canlara saldıran kişilerin öldürülmesine gelince saldıran bir hayvan veya kâfir ise öldürülmesi vaciptir, müslüman ise bunun vacip olup olmadığı konusunda iki görüş vardır. Mendup olan öldürmeye gelince; Saldırgan kişinin öldürülmesinin vacip olmadığını söylediğimiz durumlarda öldürmek menduptur. Haram olan öldürme, tüm bu maslahatların söz konusu olmadığı öldürmedir. Mekruh olan öldürme, delillerin birbirine yakın olması durumunda caiz olup olmadığında ihtilaf edilen öldürme fiilidir. Müsle Yapmak (Öldürülen kişinin organlarını parçalamak): Bir maslahat söz konusu değilse, bunda ölüye acı verme söz konusu olduğundan haramdır. Ancak kısas yoluyla yapılırsa bunda karşı tarafı vazgeçirme, öldürülenin velilerini teskin etme olduğundan müsle yapmak haram olmaz. Ancak yine de müslenin terkedilmesi müstehaptır. Kısas yoluyla adam öldürmenin affedilmesi de ayni şekilde müstehaptır. Kesmek, Taşlamak, Sopa vurmak, Dövmek, Sürgüne Göndermek: Bunların tümü mefsedettir. Eğer mefsedetten daha büyük bir maslahat söz konusu değilse bu fiiller bazen genel bazen özel olarak yasaktır. Mefsedetten daha büyük bir maslahat söz konusu ise bu maslahat ya vacip ya caiz veya bunun dı-Şinda bir maslahatttır. Vacip bir maslahat ise bu fiillerin yapılması vacip olur. Bunu yapmanın vacip olması içerdiği mefsedet sebebiyle değil, vacip maslahatın bu fiile bağlı olması sebebiyledir. Örneğin hırsızların ve yol kesen eşki-yanm kesilmesi gereken organlanm kesmek böyledir. Fiile caiz bir maslahat bağlanmışsa,.kısas yolu ile kesme durumunda olduğu gibi fiil caiz olur. Taşlamaya gelince, muhsan kişinin züıa etmesi halinde vacip, müsle caizdir. Savaşta, başka türlü savaş yapma irnlçaru kalmamışsa kâfirleri taşlayarak Öldürmek de vaciptir. Sopa vurmak bekarların zinasında vacip, zina iftirası suçunda caizdir. Dövme, vacip olan savaşta vacip, caiz olan savaşta caizdir. Tedip ve tazir amaçlı dövmek, bunu yapmak maslahata daha uygun ise vaciptir. Bir insana ait hak sebebiyle dövmek caizdir. Sürgün etmek: Bu acı verici ve genel bir mefsedettir. Eğer bir maslahat söz konusu değilse haramdır. Zina edeni yeniden zina yapmaktan engellemek durumunda olduğu gibi bir maslahat söz konusu ise sürmek vacip olur. [Dindeki Caydırıcı Cezalar] Bunlar iki çeşittir: |