> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > İslami Hareketin Tarihi Seyri  > Şeyh Said Hareketi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Şeyh Said Hareketi  (Okunma Sayısı 2134 defa)
21 Eylül 2011, 16:43:48
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 21 Eylül 2011, 16:43:48 »



Şeyh Eşref ve Şeyh Said Hareketi:


Bayburtlu olan Şeyh Eşref, 1908 yıllarında aktif çalışmalar içerisine girerek bilinmeye başlanır. Şeyh Eşref diye bilinen olay, Osmanlı tarihinde görülen tipik olaylar­dan biridir. Çünkü o yıllarda herkes, vatanı kurtarmak için çalışırken, Şeyhin böyle bir kaygısı olmamıştır. Onun düşündükleri, kurduğu tarikatı biraz daha pekiştirmek ve bu kuvvetle yönetime hakim olmaktı. Şeyh Eşref tarikat içerisinde olmayanlara selam vermemek, başkalarının kestiği etten yememek, cenazelerine katılmamak, cami ve cemaatlarına gitmemek ve tarikatın dışındaki top­lumu kafir kabul etmekle sîvrilmişti. Çalışmaları Said Nursi'nin çalışmalarına benzemekle birlikte onunla birlik­te olamamıştı.

1908'den 1919'a kadar çalışmalarını ara vermeden sürdüren Eşref, tehlikeli boyutlara varmış olacak ki, Ekim 1919'da Bayburt Kaymakam, ve müftüsü tarafından nasi­hate çekilmiş, ancak hükümeti dinsizlik, subayları da şeriata uymamakla itham ederek daveti reddetmiş, müftüye de hakaret ederek ayrılmıştı.

Bu girişimden sonra, oturduğu Hart kasabasına ken­disine göz dağı vermek için elli kişilik bir müfreze gönderilmişti. Bunlar, Şeyhin yanlılan tarafından esir alınmış ve müfreze komutanı olan Binbaşı da öldürülmüştü. Alt­mış kişilik ikinci bir müfrezeyi de esir alınca şeyhin nüfu­zu büsbütün artmış ve bu hareketinden sonra müridlerini toplayarak Bayburt üzerine göndermek için hazırlanmıştı. İlgililer, Şeyh'le barış masasına oturmak istedilerse de Şeyh buna razı olmamış, neticede Hart kasabasında hükü­met birlikleriyle Şeyh birlikleri arasında şiddetli çarpış­malar olmuş; takviye birlikleriyle Şeyh ele geçirilip öldü­rülmüş ve hareket de bastırılmıştı. [227]

Şeyh Eşreften sonra Şark'ta bir çok tekke, başlarında şeyh ve mürîdleriyle hüküm sürüyordu. Bunlar içerisinde

tarih sayfalarına yalan yanlış maloları ve üzerinde kimse­nin cesaretle konuşamadığı ünlü Palu'hı Şeyh Said'i tanıt­maya çalışacağız.

Şeyh Said, Şafiilik ve Nakşiliğin piri olan Şeyh Ali'nin efradındandır. Uzun yıllar Palu'daki Şeyh Ali tek­kesinde kaldıktan sonra oradan ayrılarak Hınıs'a geçen ve burada büyük bir tekke kuran Şeyh Said, çevredeki yakın tekkelerle işbirliğine girerek çalışmalarını sürdürmüştür. Şeyh'in en büyük destekçisi kaynı Cibranlı Halid olmuş­tu. Halid'le 1922 yılı baharında günlerce İslam hareketi üzerine istişare etmiş ve neticede bir çok fetvalar hazırla­yarak Halid'le etrafa yaymıştır. Fetvaların içeriği; M. Ke­mal dini, namazı, orucu kaldırmak için padişaha karşı isyan etmiştir. Halifeye isyan eden TBMM'nin orta­dan kaldırılması için cihad'in farz olduğu bütün aşiret sahiplerine duyurulmalıdır.

Cumhuriyetin ilanından sonra hilafet kaldırılmış, pa­dişahlar sürülmüş, meclisteki muhalifler kovulmuş, Hamidiye alayları ilga edilmiş ve TC İsmet Paşa tarafından Lozan'da imzalanan barış antlaşmasıyla batı desteğinde rayına oturmuştu. Meydana çıkan bazı isyanlar da bastı­rılmış, ortada sadece Şeyh Said, Cibranlı Halid ve Yusuf Ziya'nın kararları kalmıştı.

Doğu'da isyanların patlak verebileceğini gören M. Kemal, 1924 Ekim'inde Pasinler depremini basamak ya­parak Erzurum'a gelmiş, halk ve idare makamından edin­diği bilgiler ile Cibranlı Halid'in gösterdiği muhalefetten yakından isyanın başlayabileceğini anlamış ve Ankara'ya dönerken Yusuf Ziya, Cibranlı Halid ve yakınlarının tu­tuklanmalarını emretmiştir.

Erzurum'da yakalanarak kendisinden isyan hakkında bilgi alınan Yusuf Ziya, hemen Bitlis Divanı Harbi örfi'sine sevkedilmişti. Üç ay sonra da Cibranlı Halid tutuk­lanarak yanına getirilmişti. Daha sonra tutuklanarak Hınıs merkezine götürülen Şeyh Said Hınıs kaymakamı tarafın­dan serbest bırakılmıştı.

İsyan hareketi için girişimlerde bulunan Şeyh'in oğlu Ali Rıza Suriye, İstanbul ve Ankara gibi yerleri dolaşarak dönmüş ve hareketin Diyarbakır civarında olmasına karar vermiş ve bu kararını Şeyh Said ve bütün meclisi de ka­bul etmişti. Şeyh, Oğlu Ali Rıza'nın bu ümit verici sözle­rinden büyük cesaret alarak bir fetvaname yazmıştı: "Ku­rulduğu günden beri dini mübini Ahmed'in temelleri­ni yıkmaya çalışan TC Reisi M, Kemal ile arkadaşları, Kur'an'ın ahkamına aykırı hareket ederek Allah ve Peygamberi inkar ettikleri ve halifeyi sürdükleri için, gayrı meşru olan bu idarenin yıkılması bütün müslümanlar üzerine farz olup, Cumhuriyetin başında bu­lunanların ve Cumhuriyete tabi olanların şeriatı garrayı Ahmedi'ye göre mal ve canları helal olduğu...

Şeyh Said, fetvasını yazıp bitirdikten sonra yüzünü arkadaşlarına çevirerek, onlara Cumhuriyetin mevcudiye­tine karşı yapılacak bu cihadın, vakti Risalene yapılan bütün gazalar kadar sevaplı olduğunu, cennetin artık zah­metsiz olarak bütün muvahhidlerin kapılarına kadar gel­diğini ve bir kaç günlük fani dünya için boynuna haç ta­kıp yaşamaktansa, Din ve Allah uğrunda örmenin daha hayırlı olduğunu söyleyerek arkadaşlarını ağlatmıştı.

Şeyh Said bu ateşli konuşmalarından sonra Solhan'a geçmiş ve geçtikleri her yerde harekete hazır olmalarını emretmişti. Solhan'da dayısı Şeyh Abdullah'la müşavere ederek hareketin planını şöyle tasarlamışlardı:

I. Şeyh Said, Çapakçukur, Genç, Hani, Lice, Farkın, Silvan, Hazro, Diyarbakır ve Ergani bölgelerindeki aşiret ağaları, şeyh ve hocalarıyla görüşecek, Mardin'den Sureyi'ye bir heyet gönderdikten sonra Çapakçukur'a dönüp burada hareketi başlatacak ve Diyarbakır üzerine yürüye­cekti.

2. Oğlu Ali Rıza ve Firari Kerem, Melekan köyünden Şeyh Said'in bir fetvasını alarak Solhan, Ömeran, Zikti aşiretlerini gezip Boğları geldiği üzerinden Muş ovasına, oradan da Kulp, Sason, Mutki'ye uğrayıp bu ilçelerdeki halkı ayaklandıracak; Malazgirt'te Hasananlı Halitle bir­leşip Bitlis üzerine yürüyeceklerdi.

3.  İsyan patladığı gün, Melekanh Şeyh Abdullah, Solhan, Ömeran, Zikti aşiretlerini alarak Karlıova'nın Cibran aşireti reisi Kamil Baba ve oğullarıyla Varto'daki Hormek aşiretini dağıtıp Varto merkezini işgal edip bura­daki Cibran kuvvetlerini de alarak Hınıs üzerinden Malazgirt'e gidip Hasananlı Halid'in kuvvetleriyle birleşecek ve Bitlis üzerine yürüyüp Halid'i kurtardıktan sonra Irak hududunda Şeyh Mahmud'la birleşeceklerdi.

4. Hareket başlar başlamaz Gökdereli Şeyh Şerif, Pa­lu bölgesindeki aşeritleri ve Zaza Yado'yu emrine alarak Elazığ üzerine yürüyecek, Çan şeyhleri ve Çapakçukur Zaza aşiretleriyle Çapakçukuru'nu işgal edip Kiği ve Erzincan üzerine yürüyeceklerdi. [228]

Şeyh Said, aldığı bu karardan sonra birçok bölgeleri dolaşmış, uğradığı her yerde halk, Cumhuriyet rejimini tanımadıklarını ve her zaman yanında yer alacaklarını kendisine vaad etmişlerdi. Şeyh Said, bütün erkanlara hareket planını verdikten sonra Piran köyüne gelmişti. İşte olan bu köyde olmuştu. Bu köyde bulunan bir subay ile on asker Şeyhin kalabalığı içerisinde beş mahkumu yaka­lamak istiyorlardı. Tam bu sırada Şeyh Said'in kardeşi Abdurrahim, onlarla muhatab olmuş ve aralarında çıkan çatışma sonucu bir kaç asker öldürülmüş, diğerleri de ya­ralı olarak esir alınmıştı.

Bu kanlı olayın ansızın vuku bulması Şeyh Said'in bütün planlarını alt-üst etmişti. Şeyh Said, artık Suri­ye'deki Cemiyeti Akvam'a bir heyet göndermekten vaz­geçip hareketin çaresine bakmıştı. İlk olarak bulunduğu Piran köyünü hemen işgal etti.(8.2.1925)

Oradan Genç merkezine geçen Şeyh Said, bir bildiri yazıp Cephe komutanlığı yapanlara gönderir. Bildirinin mahiyeti şöyledir:

"Fakirin, güçsüzün, kadının, ihtiyarın, Çocuğun, esirin hakkına, malına ve canına tecavüz edil­meyecek..." Şeyh Said'in kardeşi Tahir'in Lice postasını soyarak evrak ve paraları almasıyla hareket fiilen yayıl­mıştı. Artık haberi duyan bölgeler harekete katılmak zo­runda kalmışlardı. Şeyh Said de Genç merkezini şigal et­tikten sonra Lice'yi, oradan Hani'yi işgal ederek 10 bin­den fazla bir kuvvetle Diyarbakır üzerine yürüdü. Yolda bir piyade taburuyla karşılaştı. Askerlerin büyük bir kıs­mını öldürmüş, bir kısmını da esir almıştı. Bundan sonra kardeşi Abdurrahim'in emrine büyük bir kuvvet vererek, Maden ve Ergani üzerine gönderdi. Kendisi de Diyarba­kır üzerine yürüdü. Yolda Hazro ve Silvan'dan da kuvvet­ler kendisine eşlik edince 20 bin küsur askere sahip ol­muştu. Şeyh Said Diyarbakır yakınında karargahını kura­rak Mardin, Ergani, Siverek ve Maden üzerine gönderdiği kuvvetlerin haberlerini bekliyordu. Beş günlük bir bekle­yişten sonra Diyarbakır'a girmiş, çetin bir mücadele neti­cesinde Cumhuriyet kuvvetlerince Hani ve oradan da da rahini'ye geri püskürtülmüştü. Bu olayların fayda verme­diğini ve vadinden dönen aşiret reislerini gören Şeyh Sa­id, ıssız yerlere ve oradan da şeyhlerin ileri gelenlerini toplayarak İran'a gitmeyi kararlaştırır.

2.  Hareket bölgesi olan Palu ile Elazığ'da Gokdereli Şeyh Şerif, Yado ve diğer Okçiyan aşiretlerini yanına ala­rak Elazığ üzerine yürümüştü. Kavgasız, kansız şehre gi­ren Şeyh kuvvetleri hükümeti teslim alarak, cezaevlerin­deki bütün mahkumları salı vermişti. Bu arada çıkarcılar da fırsat bilerek şehrin zenginlerini soymuş, mallarını ta­lan etmişti. Bu olaylara daha fazla dayanmayan Elazığ'lı gençler, 5. Fırka'nın yardımı ile silaha sarılarak Şeyh'in kuvvetlerini geri püskürterek Palu'ya kadar getirmiş, bu­rada Dersim aşiretleriyle hükümet kuvvetleri birleşerek Şeyh'in kuvvetlerini Çapakçukur'a kadar sürmüşlerdi.

3. Hareket Bölgesi olan Çan şeyhleri de Çapakçukurlu işgal etmiş ve oradan da Kiği üzerine yürümüş, bu­rada Kiği ağaları ve Jandarma kuvvetleri ile Şeyh'in kuv­vetleri geri püskürtülmüş ve Çapakçukur'a geri dönmek zorunda kalmışlardı.

4. Hareket bölgesi olan Solhan, Varto, Malazgirt ve Muş merkezleri Şeyh Abdullah kuvvetlerince işgal edil­meye çalışılmış, ancak hükümet yanlıs...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Şeyh Said Hareketi
« Posted on: 18 Nisan 2024, 06:08:01 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Şeyh Said Hareketi rüya tabiri,Şeyh Said Hareketi mekke canlı, Şeyh Said Hareketi kabe canlı yayın, Şeyh Said Hareketi Üç boyutlu kuran oku Şeyh Said Hareketi kuran ı kerim, Şeyh Said Hareketi peygamber kıssaları,Şeyh Said Hareketi ilitam ders soruları, Şeyh Said Hareketiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes