> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > İslami Hareketin Tarihi Seyri  > Afganistan da İslami Hareket
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Afganistan da İslami Hareket  (Okunma Sayısı 3235 defa)
21 Eylül 2011, 14:18:38
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 21 Eylül 2011, 14:18:38 »



Afganistan'da İslami Hareket


Geçmişi bir hayli karmaşık olan Afganistan'ı sadece İslam'ın girmesiyle tanıtacağız. İlk defa Hz. Osman zamanında İslam Afganistan'a girmeye başlamışsa da muaviye döneminde kesinlik kazanarak, 20. yüzyıla kadar iri­li ufaklı hükümdarlık ve hakimiyetlere şahid olmuştur. 1880'li yıllarda hüküm süren Abdurrahman Han, devleti sağlam temellere oturtuş ve 20 yıl hüküm sürmüştür. 1901 yılında yerine geçen oğlu Habibullah Han, dış siya­set konusunda tamamen İngilizlerin kontrolü altında kal­mış ve Batı emperyalizminin ilk sömürü kolunun Afga­nistan'a girmesine neden olmuştu.

1919'da yönetim Emanullah Han'a geçince Ruslarla bir dostluk anlaşması yapılmış ve her iki ulus birbirleri­nin hürriyetlerine saygılı olacaklarına dair söz vermişler ne ki Rusya kısa zamanda vadinden dönmüş ve anlaşma­nın maddelerini ihlal etmiştir.

Emanullah Han, Batı kültür ve sistemini çeşitli hile ve yutturmacalarla Afganistan'a taşımak istediğinde, Müslümanlar tepki göstermiş ve kanlı isyanlar zuhur et­mişti. Neticede Emanullah, yerine savunma bakanı Nadir Han'ı bırakarak İtalya'ya kaçmıştır.

Nadir Han, İngilizlerin yardımıyla isyanları bastırmışsa da müsabakanın birinde bir öğrenci tarafından öldürülmüştür. Yerine meşhur Zahir Şah getirilmiştir. 1933'ten 1973'e kadar 40 yıl sürekli padişahlık yapan Za­hir Şah, başbakanı olan ve Ruslarla çok iyi anlaşabilen Davut Han tarafından tahtan indirilmiş ve yerine kendisi geçmiştir.

Sözde ülkeye cumhuriyet rejimini getiren Davud Han, kendisini ülkenin hem başbakanı, hem de cumhur­başkanı olarak ilan etmiştir. Ancak bu hükümdarlığı uzun sürmemiş ve 1978'de bir gurup demokratlar tarafından ih­tilal yapılmış ve Davut Han ailesiyle tevkif edilerek idam edilmişti. Yeni demokratik Afganistan cumhuriyetine sa­hip olan ihtilal konseyi arasında görev bölümü yapılarak M. Terakki ihtilal konseyinin başına getirilmişti. Bu komünist darbe, H. Amin, Babrak Karmal ve general Abdulkadir gibi üyelerden oluşuyordu.

İktidar hırsından dolayı kendi aralarında dahi anlaşa­mayan bu azgın herifler, gün geçtikçe halka yönelik baskı ve zulümlerini artırıyor ve memleketi Ruslar'ın kontrolü­ne sokmak istiyorlardı. Bunlara bir türlü seyirci kalama­yan müslüman halk, gizli gizli örgütlenmeye başlayarak zalim respotlara karşı cihada hazırlanıyordu. Aslında müslümanların cihad faaliyetleri yeni değildi. Zahir Şah döneminde başlamıştı, ancak o yılarda yapılan cihad, ka­lem ve irşaddan ibaretti. 1978'lere gelindiğinde müslümanlar daha da güç kazanmış ve artık varlıkları herkes ta­rafından bilinmişti. Ayrı ayrı guruplar halinde çalışan mevzisel hareket, 1979 Mait'ında 28 eyaleti elegeçirmişti. Bu dağınıklık ve mevzisel çalışmaların kayıplarını gören İslami hareketler 1979 Ağustos'unda biraraya gelip "İslam Birliği"ni oluşturarak çalışmalarını sürdürmüşlerdi. Yapılan bu anlaşma ile uzman ve müşavir adıyla Rus as­ker ve subayları yavaş yavaş Afganistan'a gelmeye başla­mıştı. 1979 Eylül’ünde Hafız Amin bir darbeyle terakki'yi öldürmüş ve ikinci uşak olaraksahneye çıkmıştı. Amin'in izlemiş olduğu politika, Mücahidlere karşı son derece yu­muşak olmaktı. Ancak çıkarmış olduğu genel afla kimse­yi aldatamamıştı. Bir taraftan halk cepheye koşarken, di­ğer taraftan ordudan subay ve askerler fevc fevc müca­hidlere katılıyorlardı. Olaylara daha fazla seyirci kalama­yan, ve Amin'in hezimetine daha fazla üzülmeye gelme­yen sovyet Rusya 1979 aralığında Afgan yönetimine res­men el koyarak Amin'i öldürttü ve yerine üçüncü uşak Babrak Karmal'ı getirdi. Bu hareketle Sovyet Rusya sanki Afganistan'a taşınmıştı.

Bu tarihi yaklaşımdan sonra, Afganistan'da faaliyet gösteren İslami hizipleri ve ihtilaf sebeplerini kısaca izah­tan sona olup bitenlerden söz etmeye çalışacağız.

1. Hizbi İslami: Bu cemaatın lideri, birçok şehidin arasından birbuçuk yıllık zindanla (1970'li yılların başın­da) kurulan Gulbeddin Hikmetyar'dır. 1970'li yılların ba­şında hareket üniversitelerden başlamış ve kısa zamanda kontrolü ele geçirmiştir. 1978lere gelindiğinde Hizb-i İs­lami cihad faaliyetlerini çoğaltır ve nihayet Rusların gelmesiyle kıyam ulusal bir şekil alır. Hizb-i İslami bugün diğer cemaatlara kıyasen en büyük ve en organizeli teşki­lattır, teşkilatın ana hedefi, silahlı cihad yoluyla İslami ül­kede hakim kılmaktır. Cemiyeti İslami bu düşünceye karşılık geniş bir eğitim programıyla halkı cihada hazırlayıp neticeye gitmeyi planlamış ve metotta ayrılm şiardır.

2. Cemiyeti İslami: Bu hareket 1957'de Gulam Mu­hammed Niyazi tarafından kurulmuş, 1972'de Burhaneddin Rabbani liderliğe getirilerek bu güne dek varlığını sürdürmüştür. Gulam muhammed 1978 devriminden son­ra şehid edilmiştir.

Geniş bir kültürel çalışmayla halkın eğitilmesini esas alan Rabbani'nin Cemaati, Rusların Afganistan'ı işgaliyle kendilerini silahlı cihadın içinde buldular. Siyasi ve aske­ri alanlarda Hizb-i İslami'den sonra gelir. Temel amacı Kur'an ve Sünnet'e dayalı bir Aslam devleti kurmaktır.

3. Hareketi İnkılabı İslamiye: Bu hareket 19781erde mevlevi Muhammed Nebi Muhammedi önderliğinde kurulmuştur, temel amacı, Hizb-i İslami ile Cemiyeti İs­lami arasındaki ihtilafları çözmek, medrese kökenli mollalar ile mekteplerden yetişmiş olan müslümanları bir çatı altında toplamak ve daha geniş halk tabanlı bir savaş ver­mektir. İdari kadronun çoğunluğunu mevleviler (Alimler) oluşturmaktadır. Ancak bu mevleviler dünya siyasetini yakından bilemedikleri için teşkilatı Batıya yamamanın başındadırlar ve diğer Batıcı hiziplede beraber hareket et­mektedirler. Amacı İslami bir devlet kurmaktır. Ancak Batıya karşı oldukça yumuşak davranmaktadır.

4. Hizb-i İslami Halis: Bu teşkilat. Hareketi İnkılabı İslameyi'den kopmuştur. Hareketin lideri Mevlevi Yunus Halistir. Siyasi olmaktan daha ziyade askeri bir görünüm arzeden teşkilatın idare kesimlerinde daha çok medrese kökenli alimler bulunmakta ve İslami gelenekleri koru­maya özel bir ihtimam göstermektedir. Hizbin mücahidleri Kabil çevresinde gerilla faaliyetlerinde oldukça etkin­dirler. Temel amaçları İslam devletine sahip olmaktır.

5. İttihadı İslamiyyi Mücahidin: Bu teşkilat, 79 Aralığında Rusların Afganistan'a bizzat müdahale etme­siyle, değişik çanlar altında faaliyet gösteren cihad birim­lerini bir çatı altında toplama çabasıyla ortaya çıkar. Teş­kilatın lideri 1973'de Dvud Han tarafından tutuklanıp, 1979'da Babrak karmal'ın affıyla çıkıp Pakistan'a hicret eden Rasul Sayyaf tır.

Sayyafın 1979 birliği 18. gününde dağılırken, 1981'de tekrar yeni bir ittihad çalışması başlatır. "Çünkü birlik olmadan ne Ruslar geri püskürtülür, ne de İslam hakim kılınır" diyordu. Bu çalışma bütün gurupların katı­lımı ile 1981'de ilan edilir. Ancak şûraya gönderilecek ki­şilerin tasfiye komitesinden geçme kakan "birlikte" ilk çatlağı oluşturur ve Seyyid Ahmet Geylani "birlikten" ayrıldığını ilan eder. Diğerleri de onu takip eder.

Bu cemaat askeri faaliyetlerden ziyade, dışardaki si­yasi faaliyerlere ağırlık vermektedir. Daha ziyade Arap ülkeleriyle temastatır. Pakistan sınırında bir kaç cephede etkili olan teşkilatın amacı, Kur'an ve Sünnet'e dayalı ba­ğımsız bir devletin kurulmasıdır.

6. Cepheye Necati Milli: 1978 yılında İmam Rab­bani soyundan geldiğini iddia eden, halk üzerinde tarikat silsilesi ile belli bir etkinliği olan Sıbgatullah Müceddidi tarafından ve Zahir Şah taraftarlarının da desteğiyle kuru­lan kozmopolit bir teşkilattır. Batıyla iyi ilişkiler içerisin­de olan bu teşkilatta İslami kesim kadar, faydacı ve fırsat­çı kesimler de kendilerine yer bulabilmişlerdir. Sınırlı bir nüfuza sahip olmakla beraber hayatiyetini sürdürmekte­dir.

7. Me'hazı Milli: Bu teşkilat da Cepheyi Necat gibi tarikat çevresinden oluşmuştur. Tarikatın piri, Seyyid Ah­met Geylani'dir. 1979 yılında kurulan bu teşkilat, Batıyla iyi ilişki içerisindedir. İslami kaygılardan ziyade Rus askerlerinin korkusuyla bir araya gelen müridlerden oluş­muştur.

Son üç teşkilat (İttihadı İslami, Cepheyi Necat, Me'hazı Milli) her ne kadar amaçlarının İslami olduğunu söylüyorlarsa da batılıların korkusundan veya tepkisini çekmediğinden dolayı milliyetçilikten de vazgeçmiyorlar.

Afganistan'da bu yedi cemaatten ayrı sayılan 10'a va­ran ve hepsi İran destekli şii cemaatler de vardır. Bu ce­maatler, sünni kardeşleri gibi mücadele vermektedirler. Afganistan'ın orta kesiminde oldukça etkindirler. [238]

Saydığımız bu cemaatlar arasında en fazla karşı kar­şıya gelen ve birbirleriyle İslam cengi yapan cemaat, Hiz­bi İslami ile Cemiyeti İslami'dir. Çünkü bölgede en fazla etkin olan, en fazla güç sahibi olan (siyasi veya askeri) bu iki cemaattır. Diğerlerinin fazla bir etkinliği olmadığı için, diğer cemaatlerle savaşmıyorlar. Artı, diğer cemaat­ler zaten birleştirmek için ortaya çıkmışlardı.

Ancak Hizbi İslami ile Cemiyeti İslami arasındaki yöntem farklılığı kendilerine pahalıya mal olmuştur.

Yöntem farklılığının bedelini kanlarıyla ve canlarıyla ödediler.

Aralarında belki bir takım haklı gerekçeler olabilir; ama bunlar asla birliği zedelememeliydi.

Afganistan yıllar yılı cahili yasalarla idare edilegelmiş ve halkı tamamen cahil bırakılmıştır. Halk, zihnen, fikren ve ilmen oldukça ihmale uğratılmıştır. Halkın %10'u ancak okuma yazma sahibi olabilmiştir. Bu olum­suzluklar savaş günlerinde kendilerine çok pahalıya mal olmuştur. İslami bilgi ve bilinç olmayınca iç anlaşmazlık­lar çıkmış ve çıkan bu anlaşmazlıklar İslami esaslara göre çözülememiştir. Hatta, bilinçli olarak kurulu rejimlere karşı öteden beri mücadele veren yiğit müslümanlara hal­kın büyük çoğunluğu alimleriyle birlikte karşı çıkmış, ye­ni bir din getirmekle, mezhepsizlik yapmakla suçlamış­...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Afganistan da İslami Hareket
« Posted on: 24 Nisan 2024, 14:55:50 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Afganistan da İslami Hareket rüya tabiri,Afganistan da İslami Hareket mekke canlı, Afganistan da İslami Hareket kabe canlı yayın, Afganistan da İslami Hareket Üç boyutlu kuran oku Afganistan da İslami Hareket kuran ı kerim, Afganistan da İslami Hareket peygamber kıssaları,Afganistan da İslami Hareket ilitam ders soruları, Afganistan da İslami Hareketönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes