Konu Başlığı: İslami Nizamın Kaim Kılınması Gönderen: Ekvan üzerinde 20 Eylül 2010, 18:45:16 İSLÂMİ NİZAMIN KAİM KILINMASININ SAHİH ŞEKLİ SORU: Bir çok kimseler Pakistanın istikbali hakkında fikir yürüterek şu suali sormaktadırlar: Zat-ı Faziletmeabları, yahut da diğer ulemâ neden İslâmî hükümet için bir Anayasa hazırlamamışlardır. Eğer Anayasa hazırlayan kurulun: (Ayin - Sâz Assambli) elinde böyle bir metin bulunursa, pek tabiîdir ki, tetkiklerde bulunur ve işler tanzim edilir. Bu sual sadece bana değil, bu mevzu ile alâkadar olan diğer ilim ehline de çok defa sorulmaktadır. Fakat, Zat-ı Faziletlerinin bu sorusuna cevap vermemi ve bu cevabı da Tercüman ül - Kur'anda neşretmek istediklerini talep ettiklerinden, benim için bu noktayı açıklamak bir zaruret oldu. İnşaallah bu husus aydınlanır da siz de ortada bulunan yanlış anlayışları bertaraf etmiş olursunuz. CEVAP: Zat-ı Alilerinin bu sualine karşı geniş ve etraflıca cevap vermek icabeder. Bu da şu durumda mümkün olmayıp, ciddi bir araştırmaya ihtiyaç göstermektedir. Ancak elimizdeki bilgilerle yetinerek, kısaca şunu arzedebilirim ki, bu şekilde Zat-ı alilerinin isteklerinin ihtimalden gerçeğe dönüşmesi ümid edilir. Bugünkü cemiyetimizde, muaşeret, ahlak, siyaset, iktisat ve eğitim gibi içtimaî müesseseler İslâmî değildir. Şimdiye kadar gayrı İslâmî çizgiler üzerinde yürünüp gidilmiştir. Şimdi sadece ortada siyasî bir hareket vardır. Böyle bir temel sayesinde kurulmuş bir nizamın içinde bulunuyoruz. Yukarda temenni ettiğiniz işlere yavaş yavaş sıra gelecektir. Bu vaktin geldiği zaman da, İslâmî nizam diye buyurduğunuz mesele sadece bir İslâmî Düstur: Anayasa hazırlamak işiyle sınırlı kalmayacak ve iktidar başında bulunanlara "gelin bunu yürütün" demekle yetinilmeyecektir. Maalesef herkes öyle zannediyor ki, bu iş bir hastahane tesis etmek işi gibi, bir bina ve bir kaç doktorla herşey hal yoluna gider. Yahut da bir okul kurmak gibi de değildir ki, bir tane bina bulup bir kaç masa, sandalye ve birkaç öğretmen bulduk mu iş tamamlanmış olsun. Hayret edilecek mesele şurasıdır ki, maalesef bizim tahsil terbiye görmüş, bilgili zevatımız da bu işi de bu kadar görüyorlar. Belki de onlar Anayasa hazırlamayı alelade bir muska yazmak gibi bir şey zannediyorlar. İslâmî hükümetin bu ülkede kurulması iki şekilde mümkün olabilir: 1. Halihazır durumda memleket işlerinin idaresini ellerinde bulunduran zevatın İslâmî meselelerde halis niyet sahibi olmaları lâzımdır. Bu kimselerin vaatlerini tutmaları icabeder. Kendi milletleri ve kavimlerinin de bunlara inanmış olması gerekir. Bunların da hakikatte - sözde değil — böyle bir işi başarmak kabiliyetleri bulunmalıdır. Aksi takdirde bunlar, imanlı olmalarına rağmen, "Pakistanda iktidarda bulunuyoruz diye iş bitti dememeleri gerekir. Biz bu mevkide iken İslâmî nizamı kuracağız ve bu işi ehil olan kimselere emanet edeceğiz zihniyetini taşımaları lâzımdır. İşte bu en makul şekildir ki, bizim de Anayasa hazırlayan kurulumuz, gayrı İslâmî nizamı, İslâmî nizamla değiştireceğini ilân edebilir. Ve bu değişikliğin zarurî olduğunu ileri sürebilir. Bundan sonra, İslâmî ilimlerden haberdar olan kimseler bulunup Anayasa hazırlayan kurula iştirak ettirilmeli ve onların yardımı ile muntazam bir Anayasa hazırlanmalıdır. Bilâhare seçimler yapılırken de memleket işlerini yürütebilecek kimselerin seçilebilmelerine dikkat edilerek, bu zevatın İslâmî Nizâmı devam ettirecek ehliyette olmaları gözönünde bulundurulmalıdır. Ancak böyle bir gelişmeden sonra, sahih bir usule istinad eden ve Cumhuriyet şeklinde karar kılınarak, tercihler ve yetkiler ehil kimseler eline geçmiş olur ve yaşayış nizamı da İslâmî usul üzerine kurulabilir. 2. içtimaî vaziyetin esası yavaş yavaş değişmelidir. Umumî bir hareketle ıslahat yapılarak, temiz İslâmî anlayışı yerleştirmelidir. Artık o zaman fazla zorluk görülmeden ve güçlüklere uğramadan kendi kendine İslâmî Nizam kök salmış olur. Biz şimdiye kadar, hep birinci yolda yürüdük ve birinci şekli tecrübe ettik. Eğer bu işte muvaffak olursak, bu demek değildir ki, Pakistan devletinin ayakta tutunması için bizim milletçe çalışıp uğraşmamız faydasız olmuştur. Belki bu çalışmaların asıl sebebi İslâmî nîzam olduğundan, Pakistan devleti kurulup ortaya çıkmıştır. Bu maksada da daha rahat ve daha kolay yoldan ulaşmış bulunuyoruz. Fakat Maazallah, Allah göstermesin, biz bu işde muvaffak olmasaydık ve bu ülkede bir gayrı-İslâmî hükümet bulunsaydı ve gayrı - İslâmî nizam tatbik edilseydi, o zaman bu müslümanların bütün zahmetleri, çektikleri zorluklar ve katlandıkları fedakârlıklar, göz göre göre hiç olup gitmez miydi? Şurası da vardır ki, biz, Pakistanı kurduğumuza göre, ülkemizde er geç İslâmî bakış açısını yerleştireceğiz. O zaman, bu işte de muvaffak olmak için ikinci yolu tutmak bizi maksada daha kolay ulaştırır. Nitekim Pakistan kurulmadan önce de bu böyle düşünülmüştü. Ümit ederiz ki, bu izahtan sonra halk bizim vaziyetimizi iyice anlamış olur. Biz herhangi bir işi vaktinden evvel yapamayız ve yapmayız da. Şimdi İslâmî Nizam hakkında bilgi vermemiz talep edilmektedir. Eğer bu kabul edilirse, o zaman elbette ki, Anayasanın hazırlanması hususunda da mümkün olan yardımı yapacağız. Fakat bu temel mevzuları iş başında bulunan zevat uygun görmezse, o zaman Anayasanın (Düstur) tarihini çizmek ve plânını ortaya koymakta ne fayda olabilir? |