๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => İslam Tarihi => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 03 Şubat 2010, 13:02:59



Konu Başlığı: Selamın Üstün ve Sevaplı Şekilleri
Gönderen: Sümeyye üzerinde 03 Şubat 2010, 13:02:59
Selamın Üstün ve Sevaplı Şekilleri  



Peygamberimiz Aleyhisselam, bir mecliste otururken, bir zât gelip: "Esselâmü aleyküm!" diyerek selam verdi.[132]

Peygamberimiz Aleyhisselam onun selamına karşılık verdi. Adam oturunca,[133] Peygamberimiz Aleyhisselam:

"On sevap kazandı!" buyurdu.

Sonra başka bir adam geldi ve "Esselâmü aleyküm ve rahmetullah!" diyerek selam verdi.[134]

Peygamberimiz Aleyhisselam, onun selamına karşılık verdi. Adam oturunca,[135] Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Buna yirmi sevap var!" buyurdu.

Sonra başka bir adam geldi ve:

"Esselâmü aleyküm ve rahmetullahi ve berekâtühü!" diyerek selam verdi.[136]

Peygamberimiz Aleyhisselam onun selamına karşılık verip adam oturunca:[137]

"Buna da, otuz sevap var!" buyurdu.[138]

O sırada, meclisten bir adam kalkıp selam vermeden gitti.

Bunun üzerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Arkadaşınız unuttuğu şeyi (selam vermeyi) ne çabuk da unuttun[139] Sizden biriniz meclise gelince selam versin, oturmayı uygun görürse otursun!

Meclisten ayrılmak için kalkınca da yine selam versin!

Verilmeye layı klik ve gereklilikte, önceki selam sonrakinden farklı değildir" buyurdu.[140]

Hz. Ömer der ki:

"Ben bir gün Ebu Bekir´in terkisinde giderken, Ebu Bekir rastladığı insanlara:

´Esselâmü aleyküm!´ diyor, onlar:

´Esselâmü aleyküm ve rahmetullah!´ diyorlardı.

Ebu Bekir

´Esselâmü aleyküm ve rahmetullah!´ diyor, onlar:

´Esselâmü aleyküm ve rahmetullahi ve berekâtüh!´ diyorlardı.

Bunun üzerine, Ebu Bekir

´Bugün insanlar selam faziletinde bizi pek çok geçtiler! dedi."[141]

Selam vermek veya verilen selamı almak, Müslümanın Müslüman üzerindeki haklarındandır.[142] Selamlaşmakta cimrilik etmek, iyi sayılmamıştır.[143]

Peygamberimiz Aleyhisselam; evine selam vererek giren kimsenin hem Allah´a karşı korunmuş ola­cağını,[144] hem de bunun kendisine ve ev halkına bereket getireceğini haber vermiştir.[145]
 

[132] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 439, Buhârî, Edebü´l-müfred, s. 256, Ebu Dâvud, Sünen, c. 4, s. 350, Tirmizî, Sünen, c. 5, s.53, Dârimî, Sünen, c. 2, s. 190.

[133] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 439, E bu Dâvud, c. 4, s. 350.

[134] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 439, Buhârî, Edebü´l-müfred, s. 256, Ebu Dâvud, c. 4, s. 350, Tirmizî, c. 5, s. 53, Dârimî, c. 2, s. 190.

[135] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 439-440, E bu Dâvud, c. 4, s. 350.

[136] Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 440, Buhârî, Edebü´l-müfred, s. 256, Ebu Dâvud, Sünen, c. 4, s. 350, Tirmizî, Sünen, c. 5, s. 53, Dârimî, Sünen, c. 2, s. 1 90.

[137] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 440, E bu Dâvud, c. 4, s. 350.

[138] Ahm ed b. Hanbel, c. 4, s. 440, Buhârî, Edebü´l-müfred, s. 256, Ebu Dâvud, c. 4, s. 350, Tirmizî, c. 5, s. 5, Dârimî, c. 2, s.190.

[139] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 438, Buhârî, Edebü´l-müfred, s. 256.

[140] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 287, Buhârî, Edebü´l-müfred, s. 256, Ebu Dâvud, c. 4,353, Tirmizî, c. 5, s. 62, 63.

[141] Buhârî, Edebü´l-müfred, s. 256.

[142] Buhârî, Sahîh.c. 2, s. 70, Edebü´l-müfred, s. 257, Müslim, Sahîh, c. 4, s. 1075.

[143] Buhârî, Edebü´l-müfred, s. 268.

[144] Buhârî, Edebü´l-müfred, s. 281, Ebu Dâvud, c. 3, s. 7.

[145] Tirmizî. c. 5. s. 59.

M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 3/56-57.