๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => İslam Tarihi => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 23 Şubat 2010, 17:33:30



Konu Başlığı: Seferin Sebepleri
Gönderen: Sümeyye üzerinde 23 Şubat 2010, 17:33:30
Seferin Sebepleri


Peygamberimiz Aleyhisselamın Gâbe yaylımında yayılmakta bulunan yirmi devesini Uyeyne b. Hısn el-Fezârî, Gatafan ve Fezârelerden 40 atlı salarak baskın yaptırıp sürdürmüş, Ebu Zerri´l-Gıfârî´nin oğlunu da şehit ettirmişti.[356]

Diğer rivayete göre; baskıncıları yollayan, Rebia b. Bedr´in kızı ve Malik b. Huzeyfe b. Bedr´in karısı Ümmü Kırfe idi.

Ümmü Kırîe, kendi kabilesinden 40 kişiyi "Medine´ye giriniz!" diyerek Peygamberimiz Aleyhisselamın üzerine salmıştı.[357]

Bu Ümmü Kırîe; oğullarından ve oğullarının oğullarından 30 atlı hazırlayıp, onlara:

"Medine´ye gidiniz, Muhammedi öldürünüz!" demişti.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Ey Allah´ım! Oğullarını ona kaybettir!" diyerek onun aleyhinde dua etmişti.[358]

Ümmü Kırîe on oğlan doğurmuş, onların hepsi de lider olmuşlardı.[359]

Ümmü Kırîe´nin kavmi arasında şerefli bir mevkii vardı. Kavminin kraliçesi idi.[360]

Araplar arasında, dillere destandı. Araplar, "Ümmü Kırfe´den daha emniyette olanı, daha şereflisi yok!" derlerdi.

Ümmü Kırîe´nin evinde 50 kişinin kılıcı asılı dururdu ki; hepsi de Ümmü Kırîe´nin mahremi, ev halkı idiler.[361]

Zeyd b. Harise ve arkadaşları Şam´a ticaret mallarıyla giderlerken, Vâdi´l-kurâ yakınlarında Fezârelerden bir cemaat tarafından kılıçtan geçirilmişler ve ticaret malları da yağmalanmıştı.

Zeyd b. Harise şehitler arasında bir müddet baygın kaldıktan sonra kalkıp Medine´ye gelmiş,[362] Benî Fezârelerle çarpışmadı kça yıkanım amaya,[363] başına yağ ve koku sürünmem eye and içmiş, ken disini Benî Fezâreler üzerine göndermesini Peygamberimiz Aleyhisselamdan dilemişti.[364]

Zeyd b. Hârise´nin yaraları iyileşince, Peygamberimiz Aleyhisselam, onu askerî bir birlikle Benî Fezârelere gönderdi.[365]

Gönderilen birlik, büyükçe bir süvari birliği idi.[366]

Peygamberimiz Aleyhisselam, gönderirken, onlara:

"Gündüzleri gizleniniz, geceleri gidiniz!" buyurdu.[367]

Kılavuz, Zeyd b. Harise ve arkadaşlarının önüne düşüp Benî Fezârelere doğru yollandı.

Bedir oğulları ise, kendilerine bir gözcü tayin etmişlerdi.

Her gün, sabaha çıktıkları zaman, gözcü kendilerine ait bir dağın tepesine çıkıp, yoldan kendilerine doğru gelenlere bakar, gelenleri bir günlük uzaklıktan haber verir ve:

"Rahatça uyuyunuz! Bu gecenizde size gelebilecek bir tehlike, bir zarar yok!" derdi.

Zeyd b. Harise ve arkadaşları bir gece kadar gittikten sonra, kılavuz yanıldı, başka bir yola saptı. Akşama kadar, o yanlış yola devam ettiler. Yanıldıkianm aniadıiar.[368]

Benî Fezâreler, İslâm mücahidlerinin geldiklerini haber aldılar.[369]

Zeyd b. Harise ve arkadaşları, Benî Fezâreleri geceleyin gafil iken basmayı bekleyerek sabahladılar.

Sabaha çıktıkları zaman, Benî Fezâreleri yurtlarından dağılıp gitmiş buldular. O sırada, Benî Fezârelerden, dağılmamış küçük bir topluluğa rastladılar ve onları kuşattılar.

Zeyd b. Harise tekbir getirdi, arkadaşları da tekbir getirdiler.[370] Şiddetle çarpıştılar.

Benî Fezâreler bozguna uğradılar.[371]

Zeyd b. Harise, Benî Fezâreleri araştırmak için ileri gitmekten, arkadaşlarını men etti.

Benî Fezârelerin belli başlı adamlarından Abdullah b. Mes´ade ile Kays b. Numan b. Mes´ade öldürüldü.[372]

Öldürülenlerin Mes´ade b. Hakeme´nin iki oğlu Numan´la Ubeydullah olduğu da rivayet edilir.[373]

Seleme b. Ekvâ da, Benî Fezârelerden birinin ardına düşüp onu öldürdükten sonra, araştırmaya devam ederek, Ümmü Kırfe Fâtıma binti Rebia´nın kızı Cariye binti Malik b. Huzeyfe b. Bedr´i, Fezâre oğullarının çadırlarından birisinde yakaladı.[374]

Seleme b. Ekvâ, içlerinde kadın ve çocukların da bulunduğu bir topluluğun dağa doğru seğirttikleri ni görüp, ok atarak onlarla dağın arasını kesti. Kendilerinin dağa kaçmalarını engelledi.[375]

Mücahidlerden Kays b. Muhassir de, Ümmü Kırîe´nin ardına düşüp, onu yakaladı.[376]

Ümmü Kırîe, çok yaşlı, koca bir karı idi.[377]

Peygamberimiz Aleyhisselama sövüp saymaya başlayınca,[378] Zeyd b. Harise onu öldürmesini Kays b. Muhassir´e emretti.[379] Kays b. Muhassir de onu öldürdü.[380]

Benî Fezârelerin ele geçirilebilen malları iğtinam edildi.[381]

Zeyd b. Harise, Ümmü Kırîe´nin zırh gömleğini Peygamberimiz Aleyhisselama gönderdi.[382] Seleme b. Ekvâ, Malik b. Huzeyfe b. Bedr´in kızı Cariye´yi esir edip Medine´ye getirmişti.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Ey Seleme! Demek sen bir kadın esir aldın?" buyurdu ve bunu birkaç kere tekrarlayınca, Seleme onu Peygamberimiz Aleyhisselamın istediğini sanarak, Peygamberimiz Aleyhisselama bağışladı.

Peygamberimiz Aleyhisselam da, onu, alır almaz, Hazn b. Ebi Vehb´e bağışladı ki;[383] H azn, Ebu Seleme´nin dayısı idi.[384]



[356] İbn Sa´d, Tabakât, c. 2, s. 80, Buhârî, Sahîh, c. 4, s. 27, Belâzurî, Ensâb.c. 1, s. 348, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 188,189, İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 2, s. 87, Kastalânf, Mevâhibü´l-ledünniye, c. 1, s. 1 55.

[357] Yâkubî, Târih, c. 2, s. 71.

[358] Ebu Nuaym, c. 2, s. 534, 535, Suyûtî, c. 2, s. 69.

[359] BelâiurT, E nsâbu´l-eşrâf, c. 1, s. 378.

[360] Kastalânf, c. 1, s. 158, Diyarbekrî, c. 2, s. 1 3.

[361] İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 2, s. 110, Diyarbekrî, Târîhu´l-hamîs, c. 2, s. 13.

[362] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 564, İbn Sa´d, Tabakât, c. 2, s. 90.

[363] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 4, s. 265 Yâkubî, Târîh, c. 2, s. 71, Taberî, Târîh, c. 3, s. 84.

[364] Yâkubî, Târîh, c. 2, s. 71.

[365] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 4, s. 265, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 564, İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 2, s. 90.

[366] Yâkubî, Târih, c. 2, s. 71.

[367] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 564, İbn Sa´d, Tabakât, c. 2, s. 90.

[368] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 564.

[369] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 2, s. 90.

[370] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 564, 565.

[371] Yâkubî, c. 2, s. 71.

[372] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 565.

[373] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 2, s. 90, 91.

[374] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 565.

[375] Taberî, Târîh, c. 3, s. 84.

[376] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 2, s. 90, Kastalânf, Mevâhibü´l-ledünniye, c. 1, s. 158.

[377] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 4, s. 265, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 565, İbn Sa´d, Tabakât, c. 2, s. 90 Kastalânf, Mevâhibü´l-ledünniye, c. 1 , s. 158.

[378] İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 2, s. 110.

[379] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 4, s. 265, Taberî, Târih, c.3,s. 84.

[380] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 565, İbn Sa´d, Tabakât, c. 2, s. 90.

[381] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 565.

[382] Ebu Nuaym, Delâilü´n-nübüvve, c. 2, s. 535.

[383] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 565, Halebî, İnsânu´l-uyûn, c. 3, s. 1 81.

[384] Taberî, Târîh, c. 3, s. 84.

M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 5/224-227.