๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => İslam Tarihi => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 22 Şubat 2010, 17:12:11



Konu Başlığı: Salebe ve Esid in Müslüman Olmaları
Gönderen: Sümeyye üzerinde 22 Şubat 2010, 17:12:11
Sa´lebe ve Esid´in Müslüman Olmaları


Asım b. Ömer b. Katâde der ki:

"Bana Benî Kurayza halkının yaşlılarından bir adam:

´Sen Benî Kurayzaların kardeşi Benî Hedl´den Salebe b. Sa´ye, Esîd b. Sa´ye ve Esed b. Ubeyd´in nasıl Müslüman olduğunu biliyor musun? diye sordu.

Ben:

´Hayır! Vallahi bilmiyorum!´ dedim.

Benî Kurayzanın yaşlılarından olan zât dedi ki:

´Şamlı bir Yahudi vardı. Ona İbn Heyyeban denirdi.

İslâmiyetten iki yıl önce, bu zât bizim yanımıza geldi. Aramıza girdi, hepimizin üstünü oldu.

Hayır! Vallahi, beş vakit namaz kılmayanlar arasında, hiçbir zaman, ondan daha faziletli ve daha üstün bir adam görmedik!

O, yanımızda oturdu, kaldı.

Yağmursuzluktan kıtlığa uğradığımız zaman, ona:

´Ey İbn Heyyeban! Bizim için yağmur duasına çık!´ derdik.

O da:

´Hayır! Vallahi, zekât ve sadakanızı getirip önüme koymadıkça, olmaz!´ derdi.

Kendisine:

´Zekât ve sadaka ne kadardır?´ diye sorardık.

O da:

´Hurmadan bir sa´, yahut arpadan iki müd!´ derdi.

Bunu kendisine götürürdük.

O da, kayalığımızın üstüne çıkar, Allah´tan bizim için yağmur dilerdi.

Vallahi, bulunduğumuz yerden daha ayrılmadan, yağmura tutulur ve sulanırdık.

Bunu iki veya üç kere değil, defalarca yapmıştı.

Sonra, aramızda, o ölüm döşeğine düştü.

Öleceğini anlayınca:

´Ey Yahudi cemaati! Yemesi içmesi bol bir yerden, beni bu yoksulluk ve açlık yurduna getirenin ne olduğunu sanırsınız?´ diye sordu.

´Sen daha iyi bilirsin!´ dedik.

´Ben bu memlekete, ancak, gelme zamanı çok yaklaşmış bulunan ve buraya hicret edecek olan O Peygamberi gözlemek üzere geldim!

Onun yakında peygamber olarak gönderilmesini ve benim de ona tâbi olmamı umuyorum,

Onun gelme zamanı size çok yakındır.

Ey Yahudi cemaati! Ona tâbi olmakta sizi kimse geçmesin!

Çünkü, o, kendisine aykın hareket edenlerin kanlarını dökmek, çocuklarını ve kadınlarını esir etmek yetkisiyle gönderilecektir!

Siz bu hususta ondan korunamazsınız!´ dedi.

Resûlullah Aleyhisselam peygamber olarak gönderildiği ve Benî Kurayza Yahudilerini kuşattığı zaman, yetişmiş, delikanlılık çağında bulunan bu gençler´Ey Kurayza oğulları! Evet! Vallahi, bu, gelecek olan O Peygamberin sıfatındadır!´ dediler, geceleyin kaleden inip Müslüman oldular, kanlarını, mallarını, çoluk çocuklarını kurtardılar.´"[102]

Bunlar, ne Kurayza, ne de Nadîr oğulları soyundandı.

Fakat, yukarı kuşaklarda, onların amcaoğulları soyundan gelmiş oluyorlardı.[103]

Bunlar da, Abdullah b. Selam gibi, Peygamberimiz Aleyhisselamın peygamberliğine inanan ve Yahudileri İslâmiyete teşvik eden Yahudi bilginlerinden idiler. [104]




[102] İbn İshak.İbnHişam, Sîre,c.3, s. 227, 228, İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 1.S.160,161, Beyhakî, Sünen, c. 9, s. 114.

[103] İbn İshak.İbnHişam, Sîre,c.3, s. 249, Beyhakî, Sünen, c. 9, s. 114.

[104] İbn İshak.İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 206.

M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 5/132-134.