Konu Başlığı: Peygamberimiz as ın Mescidi Haram a gelişi Gönderen: Sümeyye üzerinde 11 Mart 2010, 12:34:24 Peygamberimiz Aleyhisselamın Mescid-i Haram´a Gelişi ve Kâbe´yi Tavaf Edişi Peygamberimiz Aleyhisselam, çadırında yıkandıktan ve halk da sükûnet bulup yatıştıktan sonra, devesi Kasvâyı çadırının kapısına getirterek onun üzerine bindi.[803] Üsâme b. Zeyd´i yine terkisine aldı.[804] Hz. Ebu Bekir, Peygamberimiz Aleyhisselamın sağ yanında bulunuyor ve Peygamberimiz Aleyhisselamla konuşuyordu.[805] Muhacirlerle Ensar, Peygamberimiz Aleyhisselamın önünü, arkasını ve çevresini sarmışlardı.[806] Bu şekilde ilerlemeye başladılar. Ebtah´ta, Ebu Uhayha´nın evinin hizasında, Ebu Uhayha´nın kızlarına rastladılar. Kızlar, başörtülerini çıkarıp, onlarla süvari atlarının yüzlerindeki tozlan siliyoriardı![807] Peygamberimiz Aleyhisselam, onları görünce, Hz. Ebu Bekir´e bakıp gülümsedi.[808] Hassan b. Sabit´in Kureyş şairlerinden Ebu Süfyan b. Hâris´e karşı söylediği ve bir gün İslâm süvarilerinin doludizgin Mekke´ye gireceklerini dile getiren şiirindeki;[809] kadınların başlarındaki başörtülerini çıkarıp onlarla atların yüzlerindeki tozları sileceklerini anlatan beytini hatırladı[810] ve Hz. Ebu Bekir´e: "Hassan b. Sabit nasıl söylemiş, ne demişti?" diye sordu. Hz. Ebu Bekir de, Peygamberimiz Aleyhisselama o beyti okudu.[811] Nihayet, Müslümanlarla birlikte Kabe´ye gelip kavuştular. Peygamberimiz Aleyhisselam, devesinin üzerinde, Hacerü´l-Esved rüknüne kadar vardı. Elinde bulunan ucu eğri değnekle işaret ederek Hacerü´l-Esved´i istilam etti ve tekbir getirdi. Müslümanlar da, hep birlikte tekbir getirmeye başladılar. Mekke tekbir sesleriyle sarsıldı! Peygamberimiz Aleyhisselam: "Susunuz!" diye işaret etti. O sırada, müşrikler, dağların başlarına çıkmış, bakıyorlardı. Peygamberimiz Aleyhisselam, Kasvâ´nın üzerinde bulunduğu ve Muhammed b. Mesleme de Kasvâ´nın yularından tutmuş olduğu halde, Kabe´yi tavafa başladı.[812] Tavafın yedi devresini yapti. Her devrede, Hacerü´l-Esved rüknüne geldikçe, elindeki değnekle işaret ederek onu istilam etti.[813] Tavafın yedinci devresini yapıp tavafı tamamlayınca, Kasvâ´dan indi. Ma´mer b. Abdullah b. Nadle, gelip Kasvâ´yı dışarı çıkardı. Bundan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam, Makam-ı İbrahim´e vardı. Orada iki rekat tavaf namazı kılıp Zemzem kuyusuna geldi[814] ve: "Eğer bana uyulmayacak ve Abdulmuttalib oğullarının Zemzem suyunu çekme hizmetine üşüşülüp kendileri bu hizmetten alıkonulmuş olmayacak olsaydı, Zemzem kuyusundan bir kova da kendim çekerdim!" buyurdu.[815] Hz. Abbas, Zemzem kuyusundan bir kova çekti, Peygamberimiz Aleyhisselam ondan içti. Bunu Ebu Süfyan´ın (b. Haris) çektiği de rivayet edilir.[816] Peygamberimiz Aleyhisselam, o kovadan, içtiği gibi, abdest de aldı. Abdest alırken, Müslümanlar üşüşüp dökülen abdest suyunu yüzlerine sürüyorlar, yere bir damla bile düşürmüyorlardı. Müşrikler, bunu görünce: "Biz hiçbir zaman böyle bir hükümdar ne gördük, ne de işittik!" dediler, şaşıp kaldılar.[817] Peygamberimiz Aleyhisselam, bundan sonra, Safa tepeceğine gidip Kabe´yi görünceye kadar onun üzerine çıktı. Ellerini kaldırdı. Allah´a hamd ü sena ve istediği dualarla dua etmeye başladı.[818] [803] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 831. [804] Buhârî, Sahih, c. 5, s. 93. [805] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 831. [806] İbn Kayyım, Zâdu´l-mead, c. 2, s. 1 38. [807] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 831. [808] İbn İshak, ibn.Hişam, Sîre, c. 4, s. 66, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 831, Belâzurî, Ensâbu´l-eşrâf, c. 1, s. 356. [809] Müslim, Sahih, c. 4, s. 1936, 1938. [810] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 831. [811] Belâzurî, Ensâbu´l-eşrâf, c. 1, s. 356. [812] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 831, 832. [813] İbn İshak, İbn Hisam, Sîre, c. 4, s. 54, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 832. [814] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 832. [815] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 832, Bedrüddin Aynf, Umdetu´l-kârf, c. 9, s. 276, İbn Ha cer, Fethu´l-bârf, c. 3, s. 393, Halebî, İnsânu´l-uyûn, c. 3, s. 32. [816] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 832. [817] Diyarbekrî, Târîhu´l-hamîs, c. 2, s. 85, Halebî, İnşân, c. 3, s. 32. [818] Müslim, Sahih, c. 3, s. 1407. M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 6/409-411. |