Konu Başlığı: İsrail Oğullarının Bekledikleri Üç Peygamber Gönderen: Sümeyye üzerinde 23 Ocak 2010, 20:50:29 İsrail Oğullarının Gelmesini Bekledikleri Üç Peygamber Yuhannâ´nın İncil menkıbesine göre, Yahudiler üç peygamberin gelmesini beklemekte idiler: İlki: tekrar geleceğini sandıkları İlya, İkincisi: Mesîh İsa (a.s.), Üçüncüsü: Herkesin bildiği, kendisi sadece "O Peygamber" diye anılan peygamberdi. Yahudiler, Yahya (a.s.)a: "Sen kimsin?" diye sordukları zaman, o: "Ben, Mesîh değilim!" dedi. Yahudiler "Öyle ise, sen nesin? İlya mısın?" dediler. Yahya (a.s.): "Değilim!" dedi. Bunun üzerine, Yahudiler "Sen, O Peygamber misin?" diye sordular. Yahya (a.s.): "Hayır!" dedi. Yahudiler "Öyle ise, sen kimsin? Kendin hakkında, ne diyorsun?" dediler. Yahya (a.s.): "Ben, İşaya Peygamberin dediği gibi: ´Rabbın yolunu düzeltiniz!1 diye çölde bağıranın sesiyim! Aranızda biri duruyor da, siz onu bilmiyorsunuz. Benden sonra gelen odur! Ben, onun çarığının bağını çözmeye lâyık değilim!" dedi.[496] İsa (a.s.) ise, Yahya (a.s.) hakkında: "Eğer kabul etmek isterseniz, gelecek olan İlya, budur!" demiş;[497] gelecek olan Mesîh´in de İsa (a.s.) olduğu,[498] gösterdiği mucizelerle anlaşılmıştır.[499] Geleceği müjdelenenlerden üçüncüsü olan ve kendisi sadece "O Peygamber" diye anılan[500] son peygamberin gelmesi ise, İsa (a.s.)dan sonra, beklenip duruyordu. Nitekim, Medineli putperest Evs ve Hazrec kabilelerinin ne zaman Medineli Yahudilerle aralan açıl sa, Yahudiler onlara: "Bir peygamber, hemen gönderilmek, gelmek üzeredir! Onun geleceği zamanın gölgesi düştü. O peygamber gelince, biz ona tâbi olacak; İrem ve Âd kavimleri gibi, sizi öldürüp kökünüzü kazıy acağız!" derlerdi.[501] Rahip Bahîra´nın da dediği gibi, Yahudiler gelmesini bekledikleri son peygamberin İsrail oğulların dan olmasını arzu etmekte idiler. Peygamberimiz Muhammed (a.s.) ise, İsmail (a.s.)ın soyundan gelen Araplardan olduğu için; Medineli Yahudiler de Peygamberimiz (a.s.)a kıskançlıklarından dolayı, iman etmemekte ve karşı koymakta direnmiş durmuşlardır.[502] İbn İshak´ın Abdullah b. Ebi Bekr, b. Muhammed, b. Amr, b. Hazm´dan, onun da Peygamberimizin zevcesi Hz. Safiyye´den rivayetine göre: Peygamberimiz Muhammed (a.s.)ın Medine´ye hicreti sırasında, Küba köyüne geldiği işitil ince, babası Huyey b. Ahtab ile amcası Ebu Yâsir b. Ahtab hemen Küba´ya gitmişler, güneş batarken de, çok bitkin ve üzgün bir halde eve dönmüşlerdi. Ebu Yâsir b. Ahtab, Huyey b. Ahtab´a: "Bu, geleceği beklenilen O Peygamber midir?" diye sormuş, Huyey b. Ahtab: "Evet! Vallahi, odur!" demişti. Ebu Yâsir "Bunun o olduğunu iyice anladın ve tesbit ettin mi?" diye sormuş, Huyey b. Ahtab: "Evet!" demiştir. Ebu Yâsir "O halde, ona karşı kalbinde ne var?" diye sormuş, Huyey b. Ahtab: "Vallahi, sağ oldukça, ona hep düşmanlık besleyip duracağım!" demiştir.[503] Medineli Yahudilerin; Peygamberimiz (a.s.) ve Allah´tan getirdiği Kitabı hakkındaki tutum ve davranışları Kur´ân-ı Kerîm´de şöyle açıklanır: "Vaktâ ki, onlara, Allah katından, yanlarındakini tasdik edici, doğrulayıcı bir Kitab geldi ki, onlar daha önce, kâfirlere karşı, Allah´tan böyle bir fetih ve yardım istiyorlardı. İstedikleri kendilerine gelince, (kıskançlıklarından) onu inkâr ettiler. Artık, Allah´ın laneti o kâfirlerin üzeri nedir. "[504] Yüce Allah, Peygamberimiz Muhammed (a.s.)ı da, Firavun´a gönderdiği resûl gibi bir resûl olarak göndermiştir.[505] Eski Ahid´de de, Musa (a.s.)a Yüce Allah tarafından şöyle denildiği görülür: "Onlar (İsrail oğulları) için, kardeşleri arasından, senin gibi bir peygamber çıkaracağım, ve sözleri mi onun ağzına koyacağım, ve ona emredeceğim herşeyi onlara söyleyecek ve vâki olacak ki, Benim ismimle söyleyeceği sözlerimi dinlemeyecek olan adamdan, Ben arayacağım!"[506] İsrail oğullarının kardeşlerinden maksadın, İsmail (a.s.)ın oğulları olduğu malumdur. Onların içinden de, Muhammed (a.s.)dan başka hiçbir kimsenin ilahî vahye mazhar olduğu ve ağzına Yüce Allah´ın Kelamının konulduğu görülmemiştir.[507] İbrahim (a.s.) ile oğlu İsmail (a.s.)ın, Kabe´nin duvarlarını örüp yükseltirlerken Yüce Allah´a: "Ey Rabbimiz! Bizden sâdır olan şu hizmeti kabul buyur! Şüphe yok ki, herşeyi işiten, herşeyi bilen Sensin Sen! Ey Rabbimiz! Bizi, Sana teslimiyette sabit kıl! Soyumuzdan da, yalnız Sana boyun eğen Müslüman bir ümmet yetiştir! Ey Rabbimiz! Onların içinden de, kendilerine Senin âyetlerini okuyacak, onlara Kitabı ve Hikmeti öğretecek, onları iyice temizleyecek bir peygamber de gönder..." diyerek dua ettikleri[508] ve: "İçinizde, kendinizden bir peygamber gönderdik ki, size âyetlerimizi okuyor, sizi tertemiz yapıyor, size Kitabı ve Hikmeti öğretiyor, bilmediğiniz şeyleri size bildiriyor"[509] buyurularak Peygamberimiz (a.s.) hakkındaki dualarının kabul edilmiş olduğu açıklanmış bulunmaktadır.[510] [496] Yuhanna İncili, bab: 1, fıkra: 1 9-27. [497] Matta İncili, bab: 11 , fıkra: 14-15. [498] Matta İncili, bab: 2, fıkra: 1-5, [499] Matta İncili, bab: 11, fıkra: 1-6. [500] Yuhanna İncili, bab: 1, fıkra: 21-25. [501] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 70, Taberî, Târîh, c. 2, s. 234, Beyhakî, Delâil, c. 2, s. 75-76, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 95-96, İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 1, s. 156, Zehebî, Târîhu´l-İslâm, s. 290, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 2, s. 149. [502] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 1, s. 155. [503] İbn İshak, İbn Hişam , Sîre, c. 2, s. 165-166, Ebu Muaym, Delâilü´n-nübüvve, c. 1, s. 77-78, Beyhakî, Delâil, c. 2, s. 533, Ebu´l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 57. [504] Bakara: 89. [505] Müzzemmil: 15. [506] Eski Ahid, Tesniye, bab: 18, fıkra: 18-19. [507] Mâverdf, A´lâmi´n-nübüvvıe, s. 198. [508] Bakara: 127-129. [509] Bakara: 151. [510] M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayınları: 1/92-95. |