Konu Başlığı: İslam Mücahidlerine Emirler Verilişi Gönderen: Sümeyye üzerinde 07 Şubat 2010, 22:36:41 İslam Mücahidlerine Emirler Verilişi, Teşvik ve Tebşirlerde Bulunuluşu Ramazan´ın 17. günü, Cuma günü, çok sıcak bir gündü. Güneşin harareti pek fazla idi. İki taraf, çarpışmak için, birbirlerine yaklaşmışlardı. Peygamberimiz Aleyhisselam, emir vermedikçe Kureyş müşriklerine saldırmamalarını mücahidlere emrederek:[197] "Eğer Kureyş kavmi sizi sarar, kuşatırlarsa, onlan oka tutunuzu[198] Onlar sizi sarıp kuşatmadıkça, kılıçlarınızı sıyırmayınız!" buyurdu.[199] Mücahidleri çarpışmaya teşvik etti ve: "Muhammed´in varlığı Kudret Elinde bulunan Allah´a yemin ederim ki; bugün her kim sabır ve sebat ederek ve ecrini Allah´tan beki ey erek varıp şu müşriklerle çarpışır ve öldürülürde geri dönemezse, Allah onu muhakkak Cennete koyar![200] Kalkınız! Genişliği göklerle yer kadar olan[201] ve müttakîler [Allah´ın buyruklarını yerine getiren, yasakladıklarından sakınanlar] için hazırlanmış bulunan[202] Cennete!"[203] buyurunca, Umeyr b. Humam: "Yâ Rasûlallah! Genişliği göklerle yer kadar olan Cennete hâ!" dedi. Peygamberimiz Aleyhisselam: "Evet!" buyurdu. Umeyr b. Humam: "Bak hele! Bak hele!" dedi. Peygamberimiz Aleyhisselam: "Sana ´Bak hele! Bak hele!´ dedirten şey nedir?" diye sordu. Umeyr b. Humam: "Hayır! Vallahi, yâ Rasûlallah! Cennet ehlinden olmamı ummaktan başka bir maksadım yok!" dedi. Peygamberimiz Aleyhisselam: "Öyleyse, sen onun ehlindensin!" buyurdu. Bunun üzerine, Umeyr b. Humam, azık torbasından birkaç hurma çıkarıp yemeye başladı. Sonra da, kendi kendine: "Eğer ben bu hurmaları yiyinceye kadar yaşayacaksam, bu gerçekten uzun bir yaşamdır!" diyerek hemen elindeki hurmaları attı, şehit oluncaya kadar müşriklerle çarpıştı.[204] Allah ondan razı olsun![205] [197] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 278, Vâkıdî, Megâzî, c. 1, s. 67, Taberî, Târîh, c. 2, s. 280, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 125. [198] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 278, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 498, Buhârî, Sahih, c. 3, s. 227, Beyhakî, Sünenü´l-kübrâ, c. 9, s. 155, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 1 25, Zehebî, Megâzî, s. 66. [199] Ebu Dâvud, Sünen, c. 3, s. 52, Beyhakî, Sünen, c. 9, s. 155. [200] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 279, Taberî, Târîh, c. 2, s. 281, İbn Abdilberr, İstiâb, c. 3, s. 1214, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 1 26, İbn Seyyid, Uyünu´l-eser, c. 1 , s. 257, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 3, s. 278. [201] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 3, s. 565, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 3, s. 1 36-137, Müslim, Sahih, c. 3, s. 1510, Hâkim , Müstedrek, c. 3, s. 426 [202] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 3, s. 565. [203] Hadid: 21. [204] İbn Sa´d, Tabakât, c. 3, s. 565, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c.3,s. 137, Müslim, Sahih, c. 3, s. 1510, Hâkim, Müstedrek, c. 3, s. 426, Beyhakî, Sünenü´l-kübrâ, c. 9, s. 43, Zehebî, Megâzî, s. 66. [205] M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 3/330-331. |