> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > İslam Tarihi > Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisi  (Okunma Sayısı 1626 defa)
17 Mart 2010, 16:29:35
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 17 Mart 2010, 16:29:35 »



Hz. Ali´nin Berâe Sûresi ile Bazı Hususları Halka Tebliğe Memur Edilişi



Hz. Ebu Bekir hac emîn olarak Mekke´ye gönderildikten sonra, Peygamberimiz Aleyhisselama Berâe (Tevbe) sûresi nazil olmuştu.

"Yâ Rasûlullah! Bu sûreyi halka okumak üzere Ebu Bekir´e göndersene!" denildi.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Butebliği[8] benden veya[9] ev halkımdan olan bir adamdan başkası benim yerime eda edemez, yer­ine getiremez!" buyurdu. [10]

Çünkü, Arapların âdet ve geleneğine göre, herhangi bir muahedeyi ancak kabilenin reisi veya onun akrabasından biri akd veya naks edebilirdi.

Hz. Ali de, Peygamberimiz Aleyhisselama, bu bakımdan Hz. Ebu Bekir´den daha yakın bulunuyor­du. [11]

Bunun için, Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. Ali´yi yanına çağırdı ve ona şöyle buyurdu:

"1. Berâe (Tevbe) sûresinin baş tarafından şu yazılmış olanları götür!

2. Kurban kesme günü, Mina´da toplandıkları zaman halka bağırarak ilan et ki: Hiçbir kâfir Cennete giremeyecektir!

3. Bu yıldan sonra, hiçbir müşrik hac yapmayacaktır.

4. Hiçbir çıplak Beytullah´ı tavaf etmeyecektir.

5. Kimin Resûlullah Aleyhisselamla anlaşması varsa, onun anlaşması, müddeti bitinceye kadar, muteber olacaktır." [12]
Zeyd b. Üsey´ de:

"Alib.EbuTalib´e:

´Sen Mekke´ye hangi şeyle (direktifle) gönderildin?´ diye sordum.

´Şu dört şeyi tebliğ etmekle gönderildim:

1. Cennete ancak Müslüman olan kişi girecektir!

2. Çıplak (kişi) Beytullah´ı tavaf etmeyecektir,

3. Bu yıldan sonra, Müslümanlar ve müşrikler biraraya gelmeyeceklerdir.

4. Herkim ki kendisiyle Peygamber Aleyhisselam arasında ahid vardır, onun ahdi müddetine kadar 7muteberdir ve müddeti olmayanların müddeti dört aydır1 dedi" demiştir. [13]

Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. Ali´ye:

"Bunları muhakkak ya ben götüreceğim (tebliğ edeceğim), ya da sen götürecek (tebliğ edecek)sin! Olmazsa ben gideceğim.

Fakat, sen git! Hiç şüphesiz, Allah senin diline sebat, kalbine hidayet verir!" buyurduktan sonra, onun göğsünü eliyle sığadı. [14]

Hz. Ali, hemen Peygamberimiz Aleyhisselamın devesine binerek yola çıktı. [15] Ebu Hureyre de Hz. Ali´yle birlikte gitti. [16]

Hz. Ali, Hz. Ebu Bekir´e yolda yetişti. [17]

Hz. Ebu Bekir, seher vakti Arc´da bulunduğu[18] ve tekbir getirmek için dikildiği sırada arkasından[19] Peygamber Aleyhisselamın devesi Kasvâ´nın (Dârimî´ye göre Ced´â´nın) böğürtüsünü işitti. [20]

Peygamberimiz Aleyhisselamın geldiğini sandı. [21]

"Bu, [22] Kasvâ´dır! [23] (Ced´â´nın böğürtüsüdür!)

Belki de, Resûlullah Aleyhisselam hacca gelmiştir.

Keşke gelseydi, namazı kendisiyle birlikte kılardık!" dedi. [24]

Telaşla gitti. [25] Bir de baktı ki, Kasvâ´nın üzerinde gelen Ali´dir! [26]

Hz. Ebu Bekir, Hz. Ali´yi görünce: [27]

"Âmir misin? [28] Yoksa memur musun? [29] Ya da elçi misin? [30] Resûlullah Aleyhisselam, hacca seni mi âmir tayin etti?" diye sordu.

Hz. Ali:

"Hayır! [31] Memurum. [32] Eİçiyim. [33]

Resûlullah Aleyhisselam beni haccın durak yerlerinde[34] halka Berâe sûresini okuyayım[35] ve her ahd sahibine ahdinin tamamlanacağını da bildireyim diye gönderdi" dedi[36] ve Peygamberimiz Aleyhisselamın mektubunu Hz. Ebu Bekir´e verdi.

Peygamberimiz Aleyhisselam, mektupta yazılı sözleri Hz. Ali´nin halka ilan etmesini emir buyur­muştu. [37]

Hz. Ebu Bekir´e de; müşriklere muhalefet edilmesini, Arefe günü Müzdelife´de değil, Arafatta vakfe yapılmasını, güneş batmadıkça Arafat´tan dönüşe geçilmemesini, Müzdelife´den ise güneş doğmadan önce dönüşe geçilmesini söylemişti. [38]

İkisi birlikte gittiler. [39]

Hz. Ebu Bekir, Mekke´ye ifrad haccına niyetlenmiş olarak girdi. [40]

Terviye´den önceki günde (Zilhicce´nin yedinci gününde) [41] öğleden sonra[42] halka bir hutbe irad etti. [43] Hutbesinde halka hac amellerini anlattı.

Hz. Ebu Bekir hutbesini bitirince, Hz. Ali kalktı, halka Berâe (Tevbe) sûresini okudu. [44]

Rivayete göre; Peygamberimiz Aleyhisselam, Berâe sûresinin başından otuz veya kırk âyet yazdırıp Hz. Ali ile göndermişti. [45]

Yüce Allah´ın Peygamberimiz Aleyhisselama indirdiği Berâe sûresinde şöyle Duyurulmuştur

"Müşriklerin içinden (kendileriyle) muahede yaptıklarınıza karşı, Allah´tan ve Resûlünden bir ülti­matomdur bu!

Ey müşrikler! Haydi, yeryüzünde dört ay daha güvenlikle dolaşın!

Bilin ki; siz Allah´ı âciz bırakacak değilsiniz!

Allah, herhalde, kâfirleri dilediği zaman rüsvay edicidir.

Bu, hacc-ı ekber günü, Allah´tan ve Resûlünden insanlara şöyle bir tebliğdir

Allah ve Resûlü, müşrikleri himaye etmekten artık kesin olarak uzaktır!

Bununla birlikte, ey kâfirler! Küfürden ve muahedelere riayetsizlikten tevbe ederseniz, bu, sizin için hayırlıdır.

Yine, yüz çevirirseniz şunu bilin ki, elbette siz Allah´ı âciz bırakacak değilsiniz!

Sen, o küfredenleri elem verici bir azapla müjdele!

Muahede yaptığınız müşriklerden, size karşı ahidlerine riayette hiçbir eksiklik yapmamış, aley­hinizde düşmanlarınızdan hiçbir kimseye yardım etmemiş olanlar bundan müstesnadır!

O halde, onların müddetleri bitinceye kadar ahidlerini tamamlayın.

Çünkü, Allah haksızlıktan sakınanları sever.

Dokunulması haram olan o aylar çıktığı zaman, artık o müşrikleri nerede bulursanız öldürün!

Onları esir olarak yakalayın, onlan hapsedin, onların bütün geçit yollarını tutun!

Eğer onlar tevbe edip müşriklikten dönerler, namaz kılarlar, zekat verirlerse, kendilerini serbest bırakın.

Çünkü, Allah çokyarlıgayıcı, çok esirgeyicidir.

Eğer kendilerine taarruz edilmesi emredilen müşriklerden biri eman dilerse ona eman ver ki, Allah´ın kelâmını dinlesin. Sonra onu emin olduğu yere kadar selametle ulaştır

Çünkü, onlar gerçeği bilmeyen bir kavimdir.

O müşriklerin Allah yanında, Allah´ın Resûlü yanında nasıl bir ahdi olabilir ki?

Mescid-i Haram´m yanında muahede yaptıklarınız müstesnadır.

O halde, bunlar size karşı doğrulukla hareket ederlerse, siz de kendilerine öylece doğrulukla muamele edin!

Şüphesiz ki, Allah ahde vefasızlıktan sakınanları sever.

Onların nasıl ahdi olabilir ki, size galebe çalsalar hakkınızda ne biryemin, ne de bir vecibe tanırlar.

Onlar, sizi ağızlarıyla güya hoşnut ederler, fakat kalbleri dayatır.

Onların çoğu fâsık kimselerdir.

Onlar, Allah´ın âyetleri karşılığında az bir bahâyı satın aldılar da, onun yolundan halkı zorla men ettiler!

Gerçekten de, onların yapmakta oldukları şeyler ne kötüdür!

Onlar, bir mü´min hakkında ne biryemin, ne de bir vecibe tanırlar!

Onlar, taşkınların ta kendisidirler.

Bununla birlikte, onlar tevbe edip müşriklikten dönerler, namaz kılarlar, zekat verirlerse, artık onlar dinde kardeşlerinizdir.

Biz, âyetleri, öğrenecek bir kavim için açıklarız.

Eğer ahidlerinden sonra yine andlarını bozarlar ve dininize saldınrlarsa, küfrün önderlerini de hemen öldürün!

Çünkü, onlar aslında andları olmayan adamlardır.

Bu suretle umabilirsiniz ki vazgeçerler.

Ey mü´minler, andlarını bozan, Peygamberi sürüp çıkarmayı kuran ve bununla birlikte sizinle muharebeye ilk defa kendileri başlayan bir kavim ile çarpışmaz mısınız?

Onlardan korkacak mısınız?

Eğer gerçekten inanmış kimseler iseniz, kendisinden korkmanıza lâyık olan bir Allah vardır.

Onlarla savaşın ki, Allah sizin ellerinizle onlan azaplandırsın, rüsvây etsin. Onlara karşı size yardım etsin. Mü´minler zümresinin göğüslerini ferahlandırsın, kalblerindeki öfkeyi gidersin.

Allah kimi dilerse ona tevbe nasip eder.

Allah hakkıyla bilendir ve her yaptığını yerli yerince yapandır.

Yoksa siz kendi halinize bırakılıvereceğinizi, içinizden cihad edenleri, Allah´tan, Allah´ın Resûlünden ve mü´minlerden başkasını sır dostu edinmeyenleri Allah´ın bilmediğini, Allah yolundaki fedakârlık­larınızın mükâfatsız kalacağını mı sandınız?

Allah, ne yaparsanız hepsinden haberdardır.

Allah´a eş koşanların kendi küfürlerine kendileri şahit olup dururken Allah´ın mescidlerini onarmaya yeterlikleri yoktur.

Onların hayır namına bütün yaptıkları boşa gitmiştir.

Onlar ateşte temelli kalıcıdırlar.

Allah´ın mescidlerini, ancak Allah´a ve ahiret gününe iman eden, namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve Allah´tan başkasından korkmayan kimseler onarır.

İşte, doğru yola ermişlerden olmaları umulanlar bunlardır.

Siz hacı sakalığını, Mescid-i Haram´ın onarımını, Allah´a ve ahiret gününe inanan, Allah yolunda cihad eden kimselerin amelleri gibi mi tuttunuz?

Bunlar, Allah yanında bir olamazlar.

Allah zâlimler güruhuna hidayet vermez.

İman eden, hicret eden, Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla savaşan kimselerin Allah yanında dere­celeri daha büyüktür.

İşte, onlar kurtuluşa erenlerin ta kendisidirler.

Rableri, kendinden bir rahmet, bir rıza ile, onlara içlerinde tükenmez ve temelli bir nimet bulunan Cennetleri müjdeler!

Onlar orada ebedî ve temelli olarak kalıcıdırlar.

Çünkü, büyük ecirve mükâfat Allah´ın yanındadır.

Ey iman edenler! Babalarınızı, kardeşlerinizi-eğer küfrü sevip iman üzerine tercih ediyorlarsa-ve I il­er edinmeyin!

İçinizden kim onların velilikleri altına girerse, işte onlar zâlimlerin ta kendisidirler.

De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 17 Mart 2010, 16:31:01 Gönderen: Sumeyye »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisi
« Posted on: 23 Nisan 2024, 20:31:04 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisi rüya tabiri,Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisi mekke canlı, Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisi kabe canlı yayın, Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisi Üç boyutlu kuran oku Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisi kuran ı kerim, Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisi peygamber kıssaları,Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisi ilitam ders soruları, Hz. Ali nin Berâe sûresi ile bazı hususları bildirisiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes