๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => İslam Tarihi => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 09 Mart 2010, 15:54:51



Konu Başlığı: Ebu Süfyan Medine yolunda
Gönderen: Sümeyye üzerinde 09 Mart 2010, 15:54:51
Ebu Süfyan Medine Yolunda


Ebu Süfyan, azadlısıyla birlikte iki hayvana binip Medine´ye doğru hızla yol almaya başladı.

Mekke´den yola çıkıp Peygamberimiz Aleyhisselama doğru gidenlerin ilkinin kendisi olduğunu sanıyordu.[126]

Amr b. Salim ve arkadaşlarından sonra, Büdeyl b. Verkâ da, Huzâalardan bazılarıyla birlikte, Medine´ye, Peygamberimiz Aleyhisselamın yanına geldiler[127] ve Peygamberimiz Aleyhisselama seslendiler.

Peygamberimiz Aleyhisselam o sırada yıkanıyordu. Onlara:

"Sizin davetinize icabet ediyorum!" buyurdu.[128]

Büdeyl b. Verkâ, Kureyş müşriklerinin yardımlarıyla Benî Bekrlerin Huzâaları nasıl öldürdüklerini Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdikten sonra, Mekke´ye dönmek üzere Medine´den ayrıldı.

Peygamberimiz Aleyhisselam, ashabına:

"Ebu Süfyan, Hudeybiye muahedesini sağlamlaştırmak ve mütareke süresini uzatmak için yanınıza gelmek üzere bulunuyor gibidir![129] Fakat, istediğini elde edemeden, öfke ile geri dönüp gidecektir!" buyurdu.[130]

Amr b. Salim ile arkadaşları, Ebvâ´ya gelince, dağılıp yoldan sapmışlar, sahile doğru gitmişlerdi.

Büdeyl ile arkadaşları ise, yola devam ettiler.[131]

Usfan´da Ebu Süfyan´la karşılaştılar.

Ebu Süfyan, onun Peygamberimiz Aleyhisselamın yanından geldiğini sanıyordu ve kendisine:

"Ey Büdeyl! Nereden geliyorsun?" diye sordu.[132]

Sorusunu Büdeyl´in yanındakilere de yöneltti ve:

"Bana Yesrib´den (Medine´den) haber veriniz?" dedi.

Onlar:

"Bu hususta bizde bilgi yok!" dediler.

Ebu Süfyan, onların bu işi gizli tuttuklarını anladı.

Kendilerine:

"Yesrib hurmasından, yanınızda var mı? Biraz da bize yedirseniz olmaz mı?" diye sordu.

"Hayır!" dediler.[133]

Ebu Süfyan, daha açık olarak:

"Ey Büdeyl! Muhammed´in yanına vardın mı?" diye sordu.

Büdeyl:

"Hayır![134] Şu vadinin içindeki Huzâaların yanına gitmiştim.[135]

Oradaki Huzâa ve Ka´blar arasında bir kıtal hadisesi üzerine çıkan anlaşmazlığı düzeltip giderdim!" dedi.

Ebu Süfyan:

"Vallahi, ben senin iyi bir arabulucu olduğunu bilmiyordum!" dedi.

Sonra, onlarla birlikte öğle sohbeti ve dinlenmesi yaptı.

Büdeyl ile arkadaşları kalkıp Mekke´ye doğru yol almaya başladılar.[136] Ebu Sülyan:

"Eğer Büdeyl Medine´den geliyorsa, muhakkak, hayvanı hurma çekirdeği yemi yemiştir" dedi.[137]

Kalkıp onların konak yerlerine,[138] Büdeyl´in devesinin çöktüğü yere vardı. Devesinin dışkısını alıp ezdi. İçinde, hurma çekirdeği yemi bulunduğunu gördü.[139]

Konak yerlerinde de, Medine´nin kuş gagalarına benzeyen meşhur hurmasının çekirdeklerini buldu.[140]

"Allah´a yemin ederim ki; Büdeyl, Muhammed´in yanından geliyor!" dedi.[141]

Büdeyl ile arkadaşları, hadise gününün sabahında Mekke´den çıkıp Medine´ye gitmişlerdi.[142]




[126] Vâkidi, Megâzî, c. 2, s. 784, 786.

[127] Beyhakî, Delâilü´n-nübüvve, c. 5, s. 7, 8,İbn Esir, Kâmil, c. 2, s. 240, Zehebî, Megâzî, s. 437, 438.

[128] İtan Esrr.Kâmil, c. 2, s. 241.

[129] İbn İshak, İtan Hişam, Sîre, c. 4, s. 37, Taberî, Târîh, c. 3, s. 112, İbn Hazm, Cevâmiu´s-Sîre, s. 224, Beyhakî, Delâilü´n-nübüvve, c. 5, s. 7, İbn Ear, Kâmil, c. 2, s. 241, İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 2, s. 165, Zehebî, Megâzî, s. 438, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye, c. 4, s. 280.

[130] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 791, Halebî, İnsânu´l-uyün, c. 3, s. 6.

[131] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 791.

[132] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 4, s. 37,38,Taberî, Târîh, c. 3, s. 112, Beyhakî, Delâilü´n-nübüvve, c. 5, s. 8, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 241, İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 2, s. 165, Zehebî, Megâzî, s. 438, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 4, s. 280.

[133] Vâki dr, Megâzî, c. 2, s. 791, 792.

[134] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 4, s. 38, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 792, Taberî, c. 3, s. 112, İbn Seyyid, c. 2, s. 165.

[135] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 4 s. 38, Taberî, Târîh, c. 3, s. 112.

[136] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 792.

[137] İbn İshak, İbn Hişam, c. 4, s. 38, Taberî, c. 3, s. 11 2, İbn Esîr, c. 2, s. 241, İbn Seyyid, c. 2, s. 165.

[138] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 792.

[139] İbn İshak, İbn Hişam, c. 4, s. 38, Taberî, c. 3, s. 112, Beyhakî, c. 5, s. 8, İbn Seyyid, c. 2, s. 165, Zehebî, s. 438, Ebu´l-Fida, c. 4, s. 280

[140] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 792.

[141] İbn İshak, İbn Hişam, c. 4, s. 38, Taberî, c. 3, s. 112, Beyhakî, c. 5, s. 8, İbn Seyyid, c. 2, s. 165, Zehebî, s. 438, Ebu´l-Fida, c. 4, s. 280

[142] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 792.

M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 6/318-320.