๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => İslam Tarihi => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 26 Şubat 2010, 18:47:00



Konu Başlığı: Ebu Basîr in Kendisini Götürenlerden Birisini Öldürüp Kurtuluşu
Gönderen: Sümeyye üzerinde 26 Şubat 2010, 18:47:00
Ebu Basîr´in Kendisini Götürenlerden Birisini Öldürüp Kurtuluşu


Zülhuleyfe´ye varıp kavuştukları zaman, öğle vakti olmuştu.

Ebu Basîr, Zülhuleyfe Mescidine girip iki rekat yolcu namazı kıldı. Mescidin duvarının dibine oturdu. Yanında taşıdığı hurma azığındaki hurmalardan yemeye başladı.

İki arkadaşına da:

"Yaklaşınız, siz de yiyiniz!" dedi.

Onlar:

"Senin yemeğin bize gerekmez!" dediler.

Ebu Eiasîr.

"Fakat, siz beni yemeğinize davet etmiş olsaydınız, ben davetinizi kabul eder, yemeğinizden sizin le birlikte yerdim" dedi.

Bunun üzerine, utandılar, yaklaştılar, Ebu Basîr´le birlikte hurmaya ellerini uzatmaya başladılar.

Kendilerine ait sofradaki az etli kemiği de, getirip ortaya koydular ve hep birlikte yediler.

Ebu Basîr onlara ısındı.

Âmin de, boynunda taşıdığı kılıcını duvardaki taşın üzerine astı.

Ebu Basîr, Âmirî´ye:

"Ey Benî Âmirlerden olan kardeş! Senin ismin nedir?" diye sordu.

Âmirî:

"İsmim Huneys´tir!" dedi.

Ebu Basîr

"Kimin oğlusun?" diye sordu.

Huneys:

"Cabir´in oğluyum!" dedi.[583]

Ebu Basîr

"Ey Benî Âmirlerden Cabir´in oğlu kardeş! Bu kılıcın keskin midir?" diye sordu.

Huneys:

"Evet!" dedi.[584]

Ebu Basîr

"Ey Huneys! Vallahi, ben de şu kılıcının çok iyi olduğunu sanıyorum!" dedi.

Kılıç sahibinin arkadaşı, kılıcı kınından sıyırarak:

"Vallahi, bu kılıç çok iyidir! Onu ben tekrar tekrar denemişim di r!" dedi.[585]

Ebu Basîr

"Ben ona bir bakabilir miyim?" diye sordu.

Huneys:

"İstiyorsan, al, bak!" dedi.[586]

Kılıcın kabzasını Ebu Basîr, kınını da Huneys tutuyordu.[587]

Ebu Basîr birden Huneys´in üzerine yürüyüp işini bitirdi.[588]

Bunu gören Kevser, Medine´ye doğru hızla kaçmaya başladı.

Ebu Basîr Huneys´in elbisesini soyup onun ve Kevser´in eşyalarını deveye yükledikten sonra, Kevser´in ardına düştü. Fakat, Kevser onu kendisine yetişmekten âciz bıraktı.

Ebu Basîr

"Vallahi, yetişebilseydim, onu da muhakkak adamının yoluna düşürürdüm!" demiştir.[589]


 
[583] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 625.

[584] İbn İshak, İbn Hişam, c. 3, s. 337, Ebu Yusuf, s. 211, Vâkıdî, c. 2, s. 625.

[585] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 341, Buhârî, Sahih, c. 3, s. 183.

[586] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 337.

[587] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 626.

[588] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 337, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 625, 626.

[589] Vâkidi, Megâzî, c. 2, s. 626.

M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 5/345-347.