๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => İslam Tarihi => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 06 Şubat 2010, 15:21:58



Konu Başlığı: Besbesle Adiyyin Bedire Uğradıklarını Anlayanlar
Gönderen: Sümeyye üzerinde 06 Şubat 2010, 15:21:58
Besbes´le Adiyy´in Bedir´e Uğradıklarını Anlayan Ebu Süfyan´ın Kureyş Ticaret Kervanını
Bedir´den Deniz Sahiline Kaçırışı


Besbes b. Atmr ile Adiyy b. Ebi´z-Zağba Bedir´e gelip develerini suya yakın bir tepeciğe ıhdındıktan sonra, suyun başına vardılar. Kırbalarına su doldurdular.

O sırada, Cühenîlerden Mecdi b. Amr da su başında bulunuyordu. Su başına gelen kadınlardan ikisinin, aralarındaki bir borç ilişkisini konuşurken, borçlu olanın arkadaşına:

"Yarın ya da yarından sonra kafile gelir ve ben onlara iş görür, senin alacağın olan borcumu sana o zaman öderim!" dediğini, Mecdi´nin de bunu "Doğru söylüyorsun!" diyerek doğruladığını işittiler.[89] İşit tiklerini gelip Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdiler.[90]

Ebu Süfyan, kervandan önce, suyun başına geldi.[91]

Orada gördüğü Mecdi b. Amr´a:

"Muhammed´in gözcülerinden herhangi birini gördün mü?

Vallahi, Mekke´de yarım ukıyyesi (20 dirhemi) olup da onu bizimle ticarete sürmeyen kadın erkek hiçbir Kureyşî kalmamıştır.

Eğer sen düşmanımız hakkında birşey saklayacak olursan, denizler kıl parçasını ıslatmaya devam ettiği müddetçe, Kureyşilerden hiçbir kimse seninle barışmaz!" dedi.

Mecdi:

"Vallahi, seninle Yesrib arasında bir düşman yoktur!

Ben hoşlanmadığım, şüphelendiğim hiçbir kimse görmedim.

Eğer seninle Yesrib arasında bir düşman olsaydı, onu sana açıklamak bizi asla korkutmazdı. Onu senden saklamazdım.[92]

Ben tanımadığım hiç kimse görmedim. Anca, iki binitli kişi gördüm ki, onlar şu tepeciğe hayvanlarını ıhdırdıktan sonra, eski su kırbalarıyla gelip su aldılar ve gittiler" dedi.

Ebu Süfyan onların develerini ıhdırdıklan yere varıp develerin kığılarından aldı ve onu ezdi. Bir de bakü ki, onda hurma çekirdeği var!

"Bu vallahi Medine yemleridir!" dedi.[93]

Hemen arkadaşlarının yanına dönüp kervanın yönünü Bedir yolundan çevirdi. Bedirl solunda bırakarak sahile doğru hızla ilerledi.[94]



[89] İ bn İ shak, İ bn H işam, S ine, c. 2, s. 2 69, Vâkıdî, Megâzî, c. 1, s. 41 , Tabe rf, T â rıh, c. 2, s. 275, Bey hakf, D e lâi lü´n-nübü v ve, c. 3, s. 33, İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 1, s. 250, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 3, s. 265.

[90] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre,c.2, s. 269, Vâkıdî, Megâzî, c. 1, s. 40

[91] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre,c.2, s. 269.

[92] Vâkıdi, Megâzî, c. 1, s. 41.

[93] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 269-270, Vâkıdî, Megâzî, c. 1, s. 41, Taberî, Târih, c. 2, s. 275, Beyhakî, Delâilü´n-nübüvve, c. 3, s. 33, İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 1, s. 250, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 3, s. 265, İbn Haldun, TânTı, c. 2, ks. 2, s. 19-20.

[94] İbn İshak, İbn Hişam , Sîre, c. 2, s. 270, Vâkıdî, Megâzî, c. 1, s. 41, Taberî, c. 2, s. 275, Beyhakî, Delâilü´n-nübüwe, c. 3, s. 33, İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 1, s. 250, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 3, s. 265.

M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 3/304-305.