๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => İslam Tarihi => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 14 Mart 2010, 16:40:42



Konu Başlığı: Alâ b. Hadramî nin Münzir b. Sâvâ ya gönderilişi
Gönderen: Sümeyye üzerinde 14 Mart 2010, 16:40:42
Alâ´ b. Hadramî´nin Münzir b. Sâvâ´ya Gönderilişi


Gönderiliş Tarihi, Mevkii ve Sebebi


Alâ1 b. Hadramî´nin Bahreyn´de Münzir b. Sâvâ´ya gönderilişi, Hicretin 8. yılında, Zilkade ayının sonuna, Ci´râne´den sonraki günlere rastlar.[39]

Bahreyn; Hindistan´la Basra ve Umman arasında, deniz sahilindeki memleketlerin hepsinin adıdır.

Bol kaynakları, akarsulan bulunan geniş bir ülkedir. [40]

Her yıl Cumâde´l-âhire ayının başında açılıp ay sonuna kadar süren Müşakkar panayırı Hecer´de kurulurdu. [41]

Bahreyn, Fars memleketlerinden olup, Arapların Abdulkays, Bekr b. Vâil ve Temim kabilelerinden birçok halk, Bahreyn kırlarında oturmakta idiler.

Münzir b. Sâvâ, Farslar tarafından Bahreyn´deki Araplar üzerine tayin edilmişti.

Münzir; Hecer veya Esbez köyünden ve Abdullah b. Zeydü´l-Esbezî oğullarındandı.

Esbezîler, atlara taparlardı.

Bahreyn halkından kimi Mecusî, kimi Yahudi, kimisi de Hıristiyan di. [42]

Peygamberimiz Aleyhisselam, Alâ1 b. Hadramî´yi, Bahreyn hükümdarı Münzir b. Sâvâ´yı İslâmiyete davet etmek üzere gönderdi. [43]

Alâ1 b. Hadramî´nin yanına Ebu Hureyre´yi de kattı.

Kendilerine hayır tavsiyesinde bulundu.

Alâ1 b. Hadramî için, deve, sığır, davar, meyve ve sair malların zekatları hakkında bir yazı da yazdırdı.

Alâ1 b. Hadramî bu yazıyı Müslüman olan halka okuyacak ve zekatlarını ona göre toplayacaktı. [44]

Alâ1 b. Hadramî, Bahreyn halkını İslâmiyete davet edecek, yanaşmadıkları takdirde cizye (vergi) ödemelerini kendilerine teklif edecekti.

Peygamberimiz Aleyhisselam, Münzir b. Sâvâ´ya ve Hecer´in Mecusî din başkanı Sîbuht´a birer mektup göndererek, İslâmiyeti kabule yanaşmadıkları takdirde cizye (vergi) ödemeye kendilerini davet etti . [45]

Peygamberimiz Aleyhisselam, mektubunda şöyle buyurdu:

"B ismi İlâhirrahm ânirrahîm

Muhammed Resûlullah´tan Münzir b. Sâvâ´ya!

Hidayete uyanlara selam olsun!

Bundan sonra, derim ki:

Ben seni İslâmiyete davet ediyorum. Müslüman ol, selamete er!

Allah senin iki elinin altındaki şeyi (hükümdarlığını) yine sende bırakır.

Şunu da iyi bil ki; benim dinim, develerin ve atların gidebilecekleri yerlere kadar uzanacak, hakim olacaktır!" [46]

Alâ1 b. H adramî, Münzir b. Sâvâ´nın yanına vardı ve ona:

"Ey Münzir! Şüphe yok ki, sen dünya işlerinde büyük bir akla sahipsin! Onu ahiret işlerinde küçültme!

Şu Mecusîlik (ateşe tapıcılık) kötü bir dindir.

Onda, ne Arapların, ne de Ehl-i Kitab bilginlerinin iyi göreceği birşey yoktur!

Onda, evlenilmelerinden utanılanlaria (kendileriyle evlenilmemesi gerekenlerle) evlenirler!

Yenilmesi uygun olmayanları yerler!

Kıyamet günü kendilerini yiyecek, yakacak olan ateşe dünyada tapar dururlar!

Sen ne aklı kıt, ne de görüşsüz bir kimsesin!

Bak! İyi düşün!

Hiç yalan söylemeyen bir kimseyi doğrulamaman, hiç hıyanet etmeyen bir kimseye gücenmemen, verdiği sözden hiç caymayan bir kimseye itimad etmemen, inanmaman sana yakışır mı?!

İşte, böyle olan o ümmî peygamberdir ki, vallahi, aklı başında olan kimse, hiçbir zaman onun emret tiği şeyin yasaklanması veya onun yasakladığı şeyin emredilmesi gerekeceğini söyleyemeyeceği gibi, onun affederken affını biraz arttırması veya cezalandırırken cezasını biraz kısması gerekeceğini de söyleyemez!

Akıl, fikir ve basiret sahiplerince, bu böyledir!" dedi.

Münzir b. Sâvâ:

"Elimdeki, önümdeki şu saltanatıma baktım; onu ahiret dışında ve yalnız dünyaya elverişli buldum!

Sizin dininize baktım, onu hem ahirete, hem dünyaya elverişli buldum!

Kendisinde yaşama ve öldükten sonra yaşamaya dönüş umudu bulunan bir dini kabul etmeme ne engel var?" dedi. [47]

Münzir b. Sâvâ da, Mecusî din başkanı Sîbuht da Müslüman oldu. [48]

Münzir b. Sâvâ, İslâm ibadet ve amelleriyle Müslümanlığını güzelleştirdi. [49]

Yüce Allah onlardan razı olsun![50]





[39] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 1 , s. 263.

[40] Yâkût, Mu´cemu´l-büldân, c. 1, s. 346-347.

[41] İbn Habib, Kitâbu´l-muhabber, s. 265.

[42] Belâzurî, Fütûhu´l-büldân, c. 1, s. 95.

[43] İbn İshak.İbnHişam, Sîre,c.4, s. 254, İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 1,s.263.

[44] İbn Sa´d, Tabakât, c. 1, s. 263.

[45] Belâzurî, Fütûhu´l-büldân, c. 1, s. 95, Yâkût, Mu´cemu´l-büldân, c. 1, s. 348, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 215.

[46] İbn Tolon´dan naklen M. Hamidullah, el-Vesâik, s. 79-80.

[47] Süheyli, Ravdu´l-ünüf, c. 7, s. 519-520, Halebî, İnsânu´l-uyûn, c. 3, s. 300-301 , Zürkânf, Mevâhibü´l-ledünniye Şerhi, c. 3, s.351-352.

[48] Belâzurî, Fütûhu´l-büldân, c. 1, s. 95, Yâkût, Mu´cemu´l-büldân, c. 1, s. 348.

[49] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 4, s. 222, İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 2, s. 267, Halebî, İnsânu´l-uyûn, c. 3, s. 300.

[50] M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 7/141-143.