> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hayatını Anlatan Eserler > İslam Peygamberi > Dinî bilincin uyanışı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Dinî bilincin uyanışı  (Okunma Sayısı 19338 defa)
18 Ocak 2011, 11:09:30
Hadice
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 5.945


« : 18 Ocak 2011, 11:09:30 »



Dinî Bilincin Uyanışı


135. Mekke’nin manevî hayatında canlanmaya yol açan şu olay meydana geldiğinde Muhammed (AS) otuzbeş yaşındaydı: Ka’benin buhurdanlıklarla tütsülendiği bir gün, rüzgârın etkisiyle mabedin etrafındaki örtülere bir kıvılcım sıçradı ve binada yangın çıktı. Kısa bir süre sonra da yağan yağmur sele yol açtı ve yangından zaten zarar görmüş olan yapı bu felâkete karşı koyamadı.

136. O dönemde Mekke’deki dinsel yapı iyice bozulup yozlaşmıştı. Örneğin, İbn Habîb’in143 anlattığı bir olayı hatırlatalım: Medineli birkaç kabile, Kureyşlilerle bir anlaşma yapmak için Mekke’ye gelmişlerdi. Ama, Medineli ziyaretçilere, Ka’be çevresindeki tapınmalar sırasında bile güzel kızlara kur yapıp onları kucaklamanın Mekkeli gençler arasında yaygın bir adet olduğu söylendiğinde, her şey sona ermişti. Yazara göre bu, daha önceden yapılmış olan antlaşmayı bozmak için öne sürülen gerekçelerden sadece biriydi, ama Mekkelilerin bu tür şeyleri konuşurken sergiledikleri hafif meşreplikleri onların içinde bulunduğu ahlakî bozulmayı çok iyi dile getirmektedir. Bu konuda İsâf ve Nâ’ile kabileleri arasında geçen meşhur olaya da göndermede bulunabiliriz.144 (Bk. § 172)

137. Çok geçmeden şehir meclisi, mabedin yeniden inşası için bir araya geldi. Herkes, ahaliden özel bir katılım payı istenmesinde hemfikirdi; aynı şekilde, faiz, fahişelik vb. ahlâk dışı yollardan edinilen hiçbir kazancın bu iş için kabul edilmemesine karar verildi.145

138. Yağmur mevsiminde denizde bir fırtına çıkmış ve bir kilise inşası için Mısır’dan Yemen’e inşaat malzemesi taşıyan Bizans bandıralı bir gemi, Mekke’nin liman şehri Şuaybe sahilinde karaya vurup batmıştı. Haberi alan Mekkeliler limana koşup, kazazedelere konukseverlikte bulundular, ve şayet geminin kalas ve keresteleri de dahil, enkazdan kurtarabildikleri şeyleri satmaya razı olurlarsa, kendilerinden âdet olan gümrük vergisini almayacaklarını bildirdiler. Böylece önemli miktarda mermer, demir ve kereste satın aldılar. Kazazedeler arasında bulunan, Kıptî marangoz Bâkûm da Mekke’ye yerleşip, mesleğini orada icra etmeye karar verdi. Mekkeliler bütün bunlardan çok mutlu oldular.146

139. Aynı döneme rastlayan bir başka olay da şudur: Ka’benin yanına kazılan bir kuyuya, mabet için her türlü bağış atılıyordu. Bir süreden beri buraya bir vahşi hayvan girmiş, zaman zaman başını çıkartarak gelip geçenler arasında korku ve dehşet yaratmaktaydı. Yine sözünü ettiğimiz o dönemlerde, canavar başını dışarı çıkardığı sırada, kocaman bir yılan akbabası ansızın gelip üzerine atlamış ve pençeleri arasına alarak uçup gitmiş, bütün şehri sevinç ve mutluluğa boğmuştu.147

140. Binayı yeniden inşa etmek için, enkazın tamamen yıkılması gerekiyordu. Batıl inançlar yüzünden uzun süre bu konuda tereddüt ettiler. Sonunda şehrin ileri gelenlerinden biri ortaya çıkıp, birtakım sofuca dualar okuyarak ilk darbeyi indirdi. Diğerleri biraz bekleyip, Beytullah’ın “yıkıcı”sına hiçbir kötülük gelmediğini görünce, onlar da yıkım işine giriştiler. Kaynaklarımızın ifadelerine göre, İbrahim Peygamber’in esas inşaat sırasında koymuş olduğu, yeşil renkli temel taşlarına ulaşılıncaya kadar yıkıma devam edildi ve mabedin eski arsası üzerinde yeniden inşasına karar verildi.148

141. Ka’be, geometrik küp biçiminde, dört duvarlı bir oda idi. Toplanan malzemeler İbrahim (AS) zamanındakine benzer bir bina yapmaya yetmediği için, binanın bir kısmının çatı ile örtülmesine, bir kısmının da çatısız bırakılmasına karar verildi. Yüksekliğin yıkılan binaya göre biraz daha fazla olmasına ve eşiğe, kapı anahtarını elinde bulunduran görevlinin “giriş ücreti” almasına imkân sağlayan bir “geçit” konulmasına karar verildi. Çatısız bölmeye giriş serbestti ve burası yemin törenleri ve diğer büyük törenler için kullanılıyordu.149 Duvarlar yükselmeye başlayıp, kutsal Haceru’l-Esved (Kara Taş)’i yerine koymaya sıra geldiğinde, ciddi bir anlaşmazlık çıktı: Kabilelerden her biri, bu şerefin kendilerine ait olmasını istiyordu. Kimileri ise, içi kan dolu kâseler getirip, isteklerinden vazgeçmeyeceklerine yemin ederek, bu kanı yalamaya kadar işi ileri götürmüşlerdi. Eşraftan yaşlı bir zât, bu ihtilafın çözümlenmesi için kur’a çekilmesini önerinceye kadar çekişmeler devam etti. Öneri şu idi: “Bu işi Allah’a bırakalım, ve şimdi buraya gelecek olan ilk kimseyi hakem olarak kabul edelim.” Kader, bu kişinin Muhammed (AS) olmasını istemişti. Herkes onun dürüstlüğünden emindi. O da, bir örtü getirtip yere serdi, taşı örtünün üzerine yerleştirdi ve sonra her bir kabilenin temsilcisinin örtünün bir ucundan kaldırmasını istedi. Sonra bizzat kendisi, taşı istenilen yere yerleştirdi. Herkes bundan son derece memnun olmuştu.150

142. Son olarak bir olayı daha belirtelim: Duvarların inşası için taş taşıyan işçiler, omuzları taştan zedelenmesin diye, peştamallarını çıkartıp omuzlarının üzerine koyarlardı. Muhammed (AS) ise böyle yapmadığı için, mübarek omuzları yara bere içinde kalmıştı. Amcası Abbâs’ın önerisi üzerine o da öyle yaptı ama, hadiste nakledildiğine göre, çıplak kalır kalmaz düşüp bayıldı. Hemen örtüsüne büründü ve artık tekrar işe başlamadı.151

143. İnşaat bittiğinde, binanın içi kadar dışını da heykellerle süslediler. Kaynaklarda belirtildiğine göre, içerde, Meryem ve oğlu İsa (AS)’nın temsili resimleri yanında, İbrahim ve İsmail’in de resimleri bulunuyordu.152 Yine bahsedildiğine göre, Allah’ın Evi (Beytullah) olan Ka’be’nin çevresinde üçyüzaltmış put vardı.153 Tek bir Allah inancı uğruna yapılmış bir mabet, böylece bir panteon154 haline getirilmişti. Bu durum, dini uygulamaların giderek basit ve sıradan bir putperestliğe dönüştüğünü gören daha yüksek bir din anlayışına sahip olan bir kısım yöre sakinlerini uzun uzun düşündürmüş olsa gerektir.

144. Doğu Arabistan’da yaşayan Benû Hanîfe kabilesinin, un ve hurmadan nasıl görkemli bir put diktikleri ve bir kıtlık sırasında bunu parçalara ayırıp yiyecek kadar ileri gittikleri Mekke’de bilinmekteydi.155 Bedevîler, çölde tapınmak için taş bulamadıkları zaman, bir kum yığını üzerine develerini sağıyorlar, sonra orada tapınma hareketlerini yapıyorlardı. Kimi zaman da, bu putlara hazırladıkları süt ürünlerinden (tereyağ vs.) sunuyorlardı. Batıl inanç sahibi olan bu insanlar, bu tür sunulan eşyalara hiç el sürmezlerdi. Ama kabilenin köpekleri için durum hiç de böyle değildi. Bu köpekler, o tür yiyecekleri yalayıp yerler, sonra da zavallı putların üzerine işerlerdi.156 Hangi aklı başında insan, putlara yakıştırılan güç ve kuvvet konusunda derin düşüncelere dalmaz? Hatta, anlatıldığına göre Mekke’de, adamın biri tapınmak için güzel görünüşlü taşlar bulur, ama daha güzel bir başka taş bulduğunda, artık kendi gözünde değersiz hale gelen eskisini atıp, yenisini tapınma aracı olarak kullanırdı.157

145. Bu tür olaylar, aklı başında insanların düşünmesi için birer ibret tablosu oluştururlar. Nesiller boyunca, Mekkeliler, yabancı ülkelere, Hıristiyan ve Mecusî topraklarına seyahat etmişler, yabancılar da Mekke’ye uğramışlardır. Öyleyse ileri düzeyde anlayışa sahip birtakım insanlarda bir bilinçlenmenin meydana geldiğini ve aynı çatı altında yaşayan aile bireylerinin farklı dinlere sahip olduklarını görmek, bizi şaşırtmamalıdır. Bunlardan kimileri Hıristiyanlığı benimserken, diğer bazıları daha başka inançlar peşinde idiler. Zeyd ibn Amr ibn Nufeyl’in başından geçenlerin ise özel bir yeri vardır: O, putlara sunulan kurbanların etini yemezdi158 ve aradığı şeyi ne Hıristiyanlıkta ne de Yahudilikte bulamadığı için, “Ey Allahım! Eğer hangi ibadet etme biçiminin senin hoşuna gideceğini bilseydim ona uyardım, ama bunu bilmiyorum” der, sonra da secdeye kapanırdı.159 Muhammed (AS) de, Ukâz fuarında iken dinlemiş olduğu, Saidetu’l-Iyâdî’nin tektanrı inancıyla ilgili hitabesini hiç unutmadı.160 Kendisi de bazen Lebîd ve Umeyye ibn Ebi’s-Salt’ın aynı konuda yazılmış şiirlerine atıfta bulunurdu.161 Hıristiyanlığın, Muhammed (AS)’ın hanımının akrabaları arasında biraz yayılmış olduğunu daha önce görmüştük. Mekke’de papaz ve keşiş bulunmazken, şehirde çok sayıda Hıristiyan köle oturmaktaydı.162

146. Muhammed (AS)’ın ailesi, orta halli Mekkeliler gibi genellikle putperestti ve kutsal Zemzem suyunu hacılara dağıtmak vb. gibi kamuya ait birtakım kültürel görevleri ellerinde bulunduruyorlardı. Ka’be’nin yeniden inşa edilmesinden bu yana, Muhammed (AS)’de ruhsal ve manevî bir bilinçlenme göze çarpmaktaydı. Vaktiyle dedesi Abdulmuttalip Ramazan aylarında Hira mağarasında inzivaya çekilirdi.163 Muhammed (AS) da, zamanı gelince kendisini bu hayatın çekiciliğine kaptırdı ve çalkantılı ruhunu yatıştırmanın çaresini böyle bir hayatta buldu. Her yıl tüm Ramazan ayını Mekke yakınlarındaki bu mağarada zühd ve tefekkürle geçirirdi. Zaman zaman karısı kendisine azık gönderir, bazen de kendisi, ihtiyaçlarını temin için evine dönerdi. Muhammed (AS)’ın zaten kıt olan yiyeceğini kendileriyle paylaştığı yolunu şaşırmış konuklar da olurdu.. Bu uzletten çıkıp evine dönmeden önce, yedi kez tavaf etmek için Ka’be’ye uğrardı.164 İbn Hişâm ve Makrızî’nin metninde, Muhammed (AS)’ın bu inzivayı karısı Hatice ile gerçekleştirdiğinin belirtilmesi çok tuhaftır. Normal olarak, Hatice’nin yeni yiyecekler getirmek için zaman zaman onu görmeye gelmesi gerekiyordu. Bununla birlikte, ilk vahiy gecesi orada değildi: o sırada Mekke’deki evinde idi.

147. Ben (yazar), Nur Dağı tepesindeki bu Hira mağarasını ziyaret etmiştim. Muhammed (AS)’ın Mekke’deki evinin bulunduğu yere ancak 1 km uzaklıkta bulunan Nur Dağı’nın pek tuhaf bir görünümü vardır. Çok uzaklardan, kendisini kuşatan çok sayıda tepenin arasından hemen göze çarpar. Hira mağarası, göçmüş ve üst üste yığılmış kayalardan oluşmuş, üç yanı kubbe biçiminde bir yapıya sahiptir. İçerisi, bir insanın...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Dinî bilincin uyanışı
« Posted on: 28 Mart 2024, 15:10:45 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Dinî bilincin uyanışı rüya tabiri,Dinî bilincin uyanışı mekke canlı, Dinî bilincin uyanışı kabe canlı yayın, Dinî bilincin uyanışı Üç boyutlu kuran oku Dinî bilincin uyanışı kuran ı kerim, Dinî bilincin uyanışı peygamber kıssaları,Dinî bilincin uyanışı ilitam ders soruları, Dinî bilincin uyanışıönlisans arapça,
Logged
28 Kasım 2018, 03:49:46
Ayşegül Yıldırım koü
Dost Üye
*****
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 149


« Yanıtla #1 : 28 Kasım 2018, 03:49:46 »

"Kim iyilikle gelirse, ona daha iyisi verilir ve onlar o gün korkudan da emin kalırlar"

İnşallah sizlerde bizlere bu kadar faydalı bilgileri ve bu güzel ilim yuvasını sunduğunuz için  RABBİM de daha iyi ve güzellikler versin. AMİN Allah razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
28 Kasım 2018, 14:33:44
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 28 Kasım 2018, 14:33:44 »

Esselamu aleykum. Rabbim razı olsun paylasimdan kardeşim. ..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

28 Kasım 2018, 14:59:31
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #3 : 28 Kasım 2018, 14:59:31 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri İslam a uygun yaşayan kullarından eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes