> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Kültürü > İslam Kavramları M-Z > Sulh
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sulh  (Okunma Sayısı 802 defa)
24 Mart 2010, 12:47:55
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 24 Mart 2010, 12:47:55 »




SULH




Barış, sulh, anlaşma; anlaşmazlığı gidermek için iki kişi veya iki taraf arasında yapılan bir akit. Sulh genel olarak, anlaşmazlık konusu olan şeyden daha azı üzerinde yapılır ve taraflar arasındaki anlaşmazlığı sona erdirir.

Sulh akdi insanlar arası muâmelelerde söz konusu olur. Müslümanla kâfir, İslâm devlet başkanı ile devlete baş kaldıran bâgî veya şiddetli geçimsizlik halinde eşler arasında yapılacak sulh anlaşması bu akdin kapsamını genişletmektedir.

İnsanlar arasındaki anlaşmazlıkların sulh yoluyla giderilmesi menduptur. Hâkim, tarafları sulha zorlayamazsa da onları buna teşvik eder. Ancak taraflardan birisinin haklı olduğu ortaya çıkarsa, hâkimin hükmü uygulaması gerekir.

Sulh akdi âyet, hadis veya icmâ´ delillerine dayanır. Kur´ân-ı Kerîm´de şöyle buyurulur: "Eğer bir kadın kocasının uzaklaşmasından veya yüz çevirmesinden endişe ederse, o kadınla erkeğin aralarını sulh yoluyla islah etmelerinde bir sakınca yoktur. Sulh daha hayırlıdır. İnsanın özünde kıskançlık duygusu vardır. Eğer iyi geçinir ve kötülükten sakınırsanız bu daha hayırlıdır" (en-Nisâ, 4/,128).

Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Müslümanlar arasında haramı Melal ve helalı haram, kılmayan sulh akdi caizdir" (Tirmizi, Ahkâm, 17; Ebû Dâvud, Akdıye, 12; İbn Mâce, Ahkâm, 23; Ahmed b. Hanbel, II, 366). Şarabı helal sayma veya nikâhlı eşi ile cinsel temasta bulunmama konusunda yapılacak sulh anlaşması haramı helal, helalı haram kılma niteliğinde olup geçersizdir.

Sulhun meşrûluğu üzerinde İslâm bilginlerinin görüş birliği vardır. Bu akit, insanlar arasındaki anlaşmazlıkları kaldırdığı için yararlı bir akit türüdür.

Sulhun Çeşitleri:

Sulh, müslümanla zimmî veya müste´men, bâğî ile İslâm devlet başkanını meşrû sayan tebea, geçimsizlik halinde eşler arasında veya davacı ile davalı arasında mâlî olan veya mâlî olmayan konularda yapılabilir.

Sulh akdi üçe ayrılır:

1. Davalının ikrarda bulunduğu anlaşmazlığı sulh yoluyla çözümleme:

Bir kimse başkasında bir alacağı olduğunu iddia etse, davalı da böyle bir borcu bulunduğunu ikrar ve itirafta bulunsa, sonra davacı onunla asıl borcundan başka bir bedel üzerinde anlaşsa ikrara dayalı sulh söz konusu olur. Bu sulh bedeli, dava konusu cinsinden olabileceği gibi; yararlanma, bir yerde belirli bir süre çalışma veya bir evde oturma kabilinden de olabilir. Bu çeşit sulhun caiz olduğu konusunda bilginler arasında görüş birliği vardır (es-Serahsî, el-Mebsût, Beyrut 1398/1978, XX, 139; el-Kâsânî, Bedâyiu´s-Sanâyi´, Beyrut 1328/1910, VI, 40; İbnü´l-Hümâm, Fethul-Kadîr, Kahire 1310 H., VII, 24; İbn Rüşd, Bidâyetül-Müctehid, Mısır t.y., II, 290; İbn Kudâme, el-Muğnî, Kahire t.y., IV, 482).

krara dayalı sulh akdi bir mal yerine başka mal üzerinde yapılmışsa satım akdi gibi sayılır. Bir halı yerine kumaş üzerinde sulh yapmak gibi. Bu, tarafların rızası ile bir malın başka malla mübadelesi niteliğindedir. Bu yüzden de gayri menkul olunca bunda şûf´a (bk. "Şûf´a" mad.) cereyan eder; ayıp sebebiyle geri verilebilir; kendisinde şart muhayyerliği sabit olur ve bedelin bilinmezliği onu fasit kılar. Çünkü bu bilinmezlik, anlaşmazlığa götürür. Diğer yandan bedeli teslime gücün yetmesi de şarttır.

Bir mal yerine evde oturma gibi bir yararlanma üzerinde akit yapılmışsa, buna kira hükümleri uygulanır. Çünkü bu, bir mal karşılığında menfaatleri temlik etmektir. Akitlerde itibar, sözcüğe değil anlamadır. Kira süresinde, taraflardan birisinin ölümü ile akit sona erer.

2. Davalının inkârına dayalı sulh: Davalının dava konusunu inkârı üzerine yapılan sulhtür. Meselâ; bir kimse başka birisinin üzerinde bir hakkı olduğunu iddia etse, davalı ise bu hakkı inkâr etse, ancak daha sonra taraflar bu dava konusunun bir bölümü üzerinde sulh anlaşması yapsalar; böyle bir sulh Hanefi, Mâlikî ve Hanbelîlere göre caizdir (es-Serahsî, a.g.e., II,139; el-Kâsânî, Bedâyiu´s-Sanâyi´, IV, 40; İbnül-Hümâm, Fethul-Kadîr, VII, 24; İbn Kudâme, el-Muğnî, IV, 476). Ancak bunun için davacının dava konusu şeyin kendisine ait bir hak olduğuna inanması, davalının ise aksi görüşte olması, fakat husumeti kesmek üzere davacıya üzerinde anlaştıkları bir bedeli ödemesi şarttır.

3. Davalının susması ile yapılan sulh: Davacının dava konusu şeyi ikrar veya inkâr etmeyip susması üzerine yapılan sulhtur. Bir kimse başka birisi üzerinde bir hakkı bulunduğunu iddia etse, davalı bunu ikrar veya inkâr etmeksizin sussa, sonra da bu konuda onunla sulh akdi yapsâ; çoğunluk fakihlere göre böyle bir sulh akdi geçerli olur.

Sulh akdinin başka akitlerle ilişkisi:

Sulhun altı çeşit akitle birlikte Bulunması mümkündür.

1. Satış anlamı taşıyan sulh: Bir kimse başkasında bulunan bir şeyi dava eder ve onunla dava konusu şeyden başka bir mal veya para üzerinde anlaşırsa; bu mal veya para sulh bedeli olmuş bulunur.

2. Hibe anlamında sulh: Bir kimse başkasındaki bir ayn´ı dava etse, sonra bundan daha azı üzerinde sulh akdi yapsalar; kalan kısım hibe olmuş bulunur.

3. Kira akdi anlamında sulh: Dava konusu şey yerine, başka bir mal davacıya belli bir süre için kiraya vermekle bu çeşit sulh akdi meydana gelir. Davalının bir süre davacının işinde çalışmayı kabul etmesi de bu niteliktedir.

4. Âriyet verme anlamında sulh: Dava konusu şeyden davacının yararlanması üzerine sulh yapılabilir. Yararlanma süresi sınırlı veya sınırsız olabilir.

5. İbra anlamında sulh: Dava konusu para alacağının bir bölümü üzerinde sulh anlaşması yapmak gibi, "Seni bin lira borcunun yarısından ibra ettim" demekle bu sulh gerçekleşir.

6. Selem anlamında sulh: Zimmette borç kalabilen misli bir bedel karşılığında sulh yapmak böyledir. Dava konusu mal karşılığında bir ay sonra bir ton buğday vermeyi davalının kabul etmesi bu niteliktedir.

Sulhun Rükünleri:

Sulhun rüknü icap ve kabuldür. Davalının "Seninle şu bedel üzerinde sulh olalım" teklifine, davacının "Kabul ettim veya razı oldum" gibi sözleriyle sulh akdi meydana gelir.

Sulhun Şartları:

Sulh akdinde şartlar, ya bu akdin tarafları veya dava konusu yahut da sulh bedeli ile ilgili bulunur.

Sulh akdinin tarafları ile ilgili şartlar:

1. Akıllı olmak: Akıl hastasının veya temyiz gücüne sahip olmayan küçüğün yapacağı sulh akdi geçerli değildir. Çünkü çocuğun ve akıl hastasının tasarruf ehliyeti yoktur.

Erginlik şart değildir. Açık bir yararı olunca, tasarrufa izinli küçük çocuğun yapacağı sulh da geçerli olur.

2. Küçük aleyhine sulh anlaşmasında, sulhun çocuğa açık bir zarar vermemesi gerekir. Bir kimse, bir çocukta bir alacağı olduğunu dava etse; babası küçüğün malı üzerinde sulh anlaşması yapsa; verdiği mal dava konusu şeyin miktarı kadar veya insanların mislinde gabn-i fahiş saydığı bir fazlalıkla sulh yapılsa bu caizdir. Çünkü bu durumda sulh ivazlı bir akit sayılır.

Eğer davacının delili yoksa sulh caiz olmaz. Çünkü böyle bir durumda sulh, küçüğün malını teberru anlamı taşır. Teberru ise sırf zarar olup, buna baba malik olamaz.

Ancak baba sulh bedelini kendi malından karşılarsa bu caiz olur. Çünkü bunun küçüğe bir zararı bulunmaz.

3. Küçük yerine sulh yapacak kimsenin baba, dede veya vasi gibi kendi malında tasarrufa ehil kimselerden olması gerekir.

4. Sulh yapanın mürted olmaması gerekir. Çünkü Ebû Hanîfe´ye göre mürteddin tasarrufları askıdadır. Ebû Yusuf ve İmam Muhammed´e göre ise bu tasarruflar nâfizdir. Onlara göre mürted kadının sulh yapması ise ittifakla caizdir.

Sulh Bedeli İle İlgili Şartlar

Sulh bedelinin mütekavvim bir mal olması gerekir. Şarap, domuz eti, kan gibi İslâm´a göre alım-satımı caiz olmayan şeyler sulh bedeli olarak belirlenemez. Çünkü sulhta ivazlı akit anlamı vardır. Bu yüzden satım akdinde bedel olmaya elverişli olmayan şey sulh bedeli de olamaz. Sulh bedeli menkul veya gayri menkul bir mal olabileceği gibi, borçlanma veya menfaat kabilinden de olabilir.

Dava konusu olan şey bir ayn olup, sulh da ikrara dayalı bulunursa, sulh bedeli miktar ve nitelikleri belli olmak şartıyla bir mal da borç da olabilir. Çünkü böyle bir sulh iki taraf için de satım akdi niteliğindedir. Bu durumda dava konusu şey satılan mal, sulh bedeli ise sâtış bedeli niteliğinde olur.

Sulh bedeli mevcut, belirli ve mülk edinilmiş bir ayn olunca, misli veya kıyemî mal niteliğinde olabilir.

Sulh bedeli zimmette borç olarak kalacaksa miktar ve nitelikleri belirli standard bir mal olması gereklidir. Çünkü bu şeyler semen olmaya elverişlidir.

Nitelikleri belirli bir hayvan sulh bedeli olarak zimmet borcu şeklinde belirlense böyle bir sulh akdi caiz olmaz. Çünkü böyle bir hayvan, mal karşılığında zimmette sabit bir borç olarak kalmaz.

Dava konusu şey zimmet borcu (deyn) olur ve sulh da ikrara dayalı bulunursa, şu hükümler uygulanır:

1) Eğer dava konusu altın, gümüş veya nakit para ise, iki durum söz konusu olur. Sulh bedeli ile dava konusu olan alacak ya cinsleri farklı olur veya aynı cinsten bulunur.

a) Dava konusu olacak nakit para, sulh bedeli miktarı ve nitelikleri belirli bir mal olursa, sulh akdi geçerli olur. Burada akit, alacağı bir mal karşılığında satmak niteliğindedir. Yüz gram altın alacağı yerine nitelikleri belirli bir top kumaş almak gibi. Sulh bedeli dirhem, dinar veya nakit para dışında bir borç olarak belirlense sulh caiz olmaz. Çünkü bu durum borcu borçla satmaya yol açar.

b) Dava konusu olan alacakla, sulh bedeli aynı cins ve miktarda olursa böyle bir sulhun geçerli oluşunda şüphe yoktur. Yüz gram altın alacağı için yine yüz gram altın üzerinde sulh anlaşması yapmak gibi...

Diğer yandan sulh bedeli, miktar ve nit...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sulh
« Posted on: 26 Nisan 2024, 13:55:10 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sulh rüya tabiri,Sulh mekke canlı, Sulh kabe canlı yayın, Sulh Üç boyutlu kuran oku Sulh kuran ı kerim, Sulh peygamber kıssaları,Sulh ilitam ders soruları, Sulhönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes