> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Kültürü > İslam Kavramları M-Z > Mihrab
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Mihrab  (Okunma Sayısı 804 defa)
06 Mart 2010, 17:49:26
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 06 Mart 2010, 17:49:26 »




MİHRÂB




Oda, köşk, baş köşe, yüksek yer, savaş âleti. Câmide imamın namaz kılarken cemaatin önünde durduğu, kıble tarafındaki duvarın ortasında bulunan, oyuk, girintili yer anlamında bir terim. Çoğulu "mehârîb"tir. Bu bölüm, savaş âletine benzetilerek mihrab denilmesi, şeytan ve kötü düşünce ve arzularla savaş yeri kabul edilmesindendir.

Kur´ân-ı Kerim´de mihrab sözcüğü ve çoğulu şu âyetlerde geçmektedir. Kudüs´te Mescid-i Aksa bünyesinde, Hz. Meryem´in barındığı bir bölme anlamında şöyle kullanılmıştır: "Rabbi onu, güzel bir şekilde kabul etti ve onu güzel bir bitki gibi yetiştirdi. Onu Zekeriyya´nın himayesine bıraktı. Zekeriyya Meryem´in bulunduğu mihrâba her c;irdiğinde onun yanında yiyecek, rızık buldu. "Bu,.sana nereden geldi ey Meryem?" dedi". Meryem; "O, Allah tarafındandır. Şüphesiz Allah, dilediğini hesapsız bir şekilde rızıklandırır" (Âlu İmrân, 3/37).

Namaz kılınan yer ve mabed anlamında olmak üzere şöyle buyurulur:

"Zekeriyya mabedde (Mihrâb) namaz kılarken, melekler ona şöyle seslendiler": Allah sana, kendi sözüyle meydana gelen İsa´yı tasdik eden, efendi, iffetli ve salihlerden bir peygamber olan Yahya´yı müjdeliyor" (Âlu İmrân, 3/39). "Zekeriyya mabedden (mihrâb) kavminin önüne çıktı" (Meryem, 19/11). "Ey Muhammed! Sana davacıların haberi geldi mi? Hani onlar duvardan Davud´un ibadet yeri olan "mihrâba" tırmanmışlardı" (es-Sâd, 38/21). Çoğulu köşk ve saray anlamında kullanılır: "Cinler, Süleyman´ın istediği gibi saraylar (mehârib), heykeller, havuzlar kadar büyük çanaklar ve sabit kazanlar yaparlardı" (es-Sebe; 34/13).

Mihrâb, günümüzde genellikle caminin kıble duvarı oyuk şekilde inşa edilerek ve çevresi de yazı veya diğer süs unsurları ile süslenerek yapılır. Çini, mermer veya ahşaptan yapılan ve sanat değeri oldukça yüksek mihrâplar vardır. Cami zemininden 15-20 cm. yüksek yapılanlarına da rastlanır.

Mihrâbın camilere günümüzdeki şekliyle girmesi Emeviler devrine kadar dayanmaktadır. İlk zamanlarda, yani; Hz. Peygamber döneminde kıble, mihrâb ile değil, renkli bir çizgi veya üzerinde belirli işaretler bulunan bir taş levha gibi herhangi bir işaret ile gösterilmekteydi. Emeviler devrinde camilerin ayrılmaz bir unsuru olarak dini hayata giren mihrâblar, Selçuklular ve özellikle Osmanlılar zamanında yapılan taş ve çini çeşitleriyle diğer İslâm ülkelerinin hiç birinde görülmeyen bir değişiklik arzetmiştir. Bilhassa Bursa´daki Yeşil Camii´nin mihrâbı, Selçuklular devrinde bile rastlanmayan bir zenginlik ve ve ihtişam gösterir. Ayrıca bu caminin çinili mihrabı kendi cinsleri arasında en büyük ölçüde yapılmış olanıdır.

Mihrâb süslemelerinde değişik renk ve stillerde şekillerin yanı sıra, nefis hatlarla "Âyetül-Kürsî" olarak bilinen el-Bakara sûresinin 255. âyetinin yazıldığı da olur. Mihrabın hemen üzerine "Zekeriyya, Meryem´in bulunduğu mihrâba her girdiğinde" anlamına gelen "Küllemâ dehule aleyhâ Zekeriyyal Mihrabe" (Alu İmran, 3/37) âyetinin yazılması alışkanlık haline gelmiştir. İslâmî bakımdan mihrabın çevresine böyle bir âyet veya hadis yazımı şart değilse de, cemaatin okuyarak yararlanması için mihrâbla ilgili bir âyetin yazılmasında bir sakınca bulunmaz. Ancak yukarıdaki âyetin yerine, namazın şartlarından birisi olan "kıbleye yönelme"yi hatırlatan; "Ey Muhammed! Yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir"anlamındaki, "Fevelli vecheke şatral-Mescidi´l-Haram" âyetinin (bk. el-Bakara, 2/114,149, 150) yazıldığı da görülmektedir.

Diğer yandan mihrâbın sağ üst kısmına "Allah", sol üst kısmına "Muhammed" veya üst kısma yalnız "İhlâs" sûresinin yazıldığı da görülür. Osmanlılarda geceleri imamın namazda görülebilmesi için mihrabın iki tarafına büyük ve yüksek bir şamdan konulmakta ve bunlara dikilen kalın mumlar geceleri yakılmaktaydı. Günümüzde petrol lambalarının veya elektriğin aydınlatmada kullanılmasıyla bu şamdanlar bazı büyük camilerde süs ve hatıra olarak korunmaktadır.

Sonuç olarak, cami ve mescidlerin iç yapılarının sade olması asıldır. Gerek duvarlarda ve gerekse mihrab süslemelerinde namaz kılanların dikkatini başka tarafa çekebilecek aşırılıklardan kaçınmak gerekir.

Şâmil İA


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Mihrab
« Posted on: 29 Mart 2024, 13:18:56 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Mihrab rüya tabiri,Mihrab mekke canlı, Mihrab kabe canlı yayın, Mihrab Üç boyutlu kuran oku Mihrab kuran ı kerim, Mihrab peygamber kıssaları,Mihrab ilitam ders soruları, Mihrabönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes