> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Kültürü > İslam Kavramları A-L > Babı Fetva
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Babı Fetva  (Okunma Sayısı 595 defa)
04 Şubat 2010, 14:04:23
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 04 Şubat 2010, 14:04:23 »



BÂB-I FETVÂ




Fetva kapısı.

Bab, kapı; fetva ise, sorulan bir mesele hakkında verilen cevap demektir. Bir terim olarak, sorulan İslamî bir meseleye dair fakîhin verdiği cevap, ortaya koyduğu hüküm anlamına gelir. Osmanlı devletinde Şeyhülislâmlık dairesine "bâb-ı fetvâ", "bâb-ı meşîhat", "şeyhülislâm kapısı" adı verilmiştir.

Şeyhülislâm tabiri IV. Hicrî asrın ikinci yarısında ortaya çıkan şeref ünvanlarından birisidir. Bu, daima âlimlere özgü bir ünvan olarak kalmıştır. XI. yüzyılda Şâfiî ve Hanbelîler kendi âlim ve şeyhlerine bu ünvanı verirken, XII. yüzyılda Fahruddîn er-Râzî Şeyhü´l-İslâm ünvanını almıştır. Bu arada şeyhülislâm yalnız fakîhlere ve özellikle Memlükler devrinin başlangıcında fetvaları ile şöhret bulan veya çok sayıda fakîhin tasvibini kazanmış bulunan fıkıh âlimleri için kullanılır olmuştur. Diğer yandan İbn Teymiyye (ö. 728/1327) ile İbnü´l-Kayyim el-Cevziyye (ö. 751/1350)´nin öğrenci ve taraftarları hâlâ bu iki fakîhi şeyhülislâm ünvanını gerçekten hak eden İslâm âlimleri olarak zikrederler. Bu iki âlim, zulme karşı direnen ve şeyhülislâm ünvanını gerçek anlamıyla, hak eden alimlerdir. Şeyhülislâm ünvanı İstanbul müftüsüne tevcih olunmaya başlandığı zaman resmi bir hüviyet kazandı. Bu makam Osmanlı devletinde zamanla, diğer İslâm ülkelerinde hiçbir zaman erişemediği dinî ve siyasî bir önem kazanmıştır (Cüveynî, Cihân-Guşâ, II, 23; es-Subkî, Tabukât, Kahire,1324, III,117; Câmi, Nefahâtü´l-Üns, Kalküta 1859, s. 33, 376; el-Menâr, IX, 34; İlmiye Sâlnâmesi, s. 306).

XVIII. yüzyıl sonuna doğru Osmanlı devleti yönetimi yenileşmeye başlayınca, reîsi, Şeyhülislâm olan bir idare kısmı meydana geldi. Şeyhülislâma çeşitli görevler için yardımcılar verildi. Meselâ; ona vekâlet etme yetkisine sahip kethudâ veya kahyâ; devlet nezdinde kendisini temsile yetkili olan telhisci; halk tarafından talep olunan fetvaları tertip ve tanzimle yükümlü mektupçu veya fetva emini bunlar arasında sayılabilir. Bütün bu memurlar ayrı birer daireye sahiptiler. Bu teşkilât Tanzimat devrinde güçlendi ve yerleşti. Şeyhülislâma resmî makam olarak eski yeniçeri ağasının dairesi tahsis edildi. İşte, bu zamandan itibaren cumhuriyet döneminde ilga oluncaya kadar bütün şeyhülislâmlık dairelerinin faaliyet gösterdiği binaya "Bâb-ı Fetvâ" veya "Şeyhülislâm Kapısı" adı verilmiştir. Burası vakıflar idaresi dışında, dinî temellere dayanan bütün müesseselerin idare ve kontrolünü üstlenmişti. Böylece Şeyhülislâm, statü bakımından XIX. yüzyılda giderek oluşan diğer nâzırlar (bakanlar)la eşit duruma geldi ve hükümet üyelerinden birisi sayıldı. Hatta Mithat Paşa´nın 1876´da ilân ettiği Kânun-ı Esasî´nin yirmiyedinci maddesine göre, diğer nâzırlardan üstün duruma getirildi. Madde şöyledir:

"Sultan, sadrazam ve şeyhülislâmı kendisi seçer, diğer nâzırlar ise, sadrazam tarafından tayin olunurlar."

İlmiye Sâlnâmesi´ne göre, o zamanlar Şeyhülislâmlığın başlıca şûbeleri şunlardır: 1) Fetvâhâne, 2) Meclis-i Tetkikât-ı Şer´iyye, 3) Ders Vekâleti ve Meclis-i Mesâlih-i Tâlibiye, 4) Tetkik-i Mushaf ve Müellefât-ı Şer´iye Meclisi, (bu daire; Kur´an tablarının ve fıkıh eserlerinin kontrolünü yapıyordu.) 5) Meclis-i Meşâyih, tarikatlarla ilgili işleri düzenler. 6) Beytü´l-Mâl veya Emvâl-i Eytâm idareleri. Şeyhülislâm kapısında ayrıca kadıaskerin, kassâmın ve İstanbul kadısının yüksek şer´iye mahkemeleri de bulunmakta idi. Yine kadıların tayini ve benzeri çeşitli meseleler için görüş ve kanaatlerine başvurulan çok sayıda encümenler mevcuttu (İlmiye Sâlnâmesi, Matbaa-ı Âmire, 1334, s. 322-641; J.H. Kramers, " Şeyhülislâm " mad. İA. )

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Babı Fetva
« Posted on: 20 Nisan 2024, 14:26:44 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Babı Fetva rüya tabiri,Babı Fetva mekke canlı, Babı Fetva kabe canlı yayın, Babı Fetva Üç boyutlu kuran oku Babı Fetva kuran ı kerim, Babı Fetva peygamber kıssaları,Babı Fetva ilitam ders soruları, Babı Fetvaönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes