> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Akaid Eserleri > İslam İnancının Temelleri Akaid > Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur?
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur?  (Okunma Sayısı 1518 defa)
14 Ocak 2012, 20:07:46
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 14 Ocak 2012, 20:07:46 »



Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur?


Mi'raç hakkında Cenâb-ı Hak Kur'an-ı Ke­riminde şöyle buyurmaktadır:

«Kulunu (Muhammed (S.A.S) bîr gece, Mescİd-i Haram'dan (alıp) Mcscid-i Aksu'ya kadar götüren (Zat-ı ecelîe ve a'lâ her türlü noksan sıfatlardan) münezehtir. (O Mescid-i Aksa ki) biz onun etrafına (feyz ve) bereket verdik (ve bu gece yolculuğunu) ona (o peygambere) âyetlerimizden bazısını gösterelim diye (yaptırdık). Şüphesiz ki O, (her şeyi) hakkıyla işiten, Ihcr şeyi) kemaliyle görendir.[328]

Mi'raç vakıasını Ebu Hüreyre, Ebu Zer, Ebu Said-i Hudrî, Enes b. Malik, Maîik b. Sa'saa, bizzat Rcisulüllah (S.A.V.)'den rivayet etmişlerdir. Bu ri-vayetbr Buharı, Müslim ve Nesai gibi Kütübü Sitte'nin meşhur kitaplarında mevcuttur. Biz, bu değişik rivayetleri birleştirerek nakledeceğiz.

Peygamberimiz (S.A.V.), şöyle buyurmuşlar­dır,

«Bir gece, balam Ümmühûnî'nin evinde (bir rivavete göre Kabe'de) iken Cebrail (A.S.t geldi. Ey muh­terem nebi! Yatlığayıcı olan Rab bin huzuruna var­mak için kalk, melekler seni bekliyor' dedi. Göğsümü göbeğime kadar yardı. Kalbimi çıkarıp, iman dolu bir altın tasta yıkadı. Tekrar yerine koydu. Bundan son­ra katırdan küçük ve merkepten büyük, beyaz renk­te Burak isminde bir hayvana bindirildim. Bu hay­van, her adımını, gözün görebildiği son noktaya atıyordu. Bir anda Mescid-i Aksa'ya geldik Cebrail, Burak'ı, bütün peygamberlerin, hayvanlarını bağla­dıkları bir halkaya bağladı. Mescidde diğer peygamber­lerin ruhları temessül etti. Bize selâm verdiler. Ben de selâmlarına karşılık verdim. Cebrail bana, 'Öne geç ve nebilere iki rekât namaz kıldır' dedi. Ben de imam olup namazı kıldırdım. Cebrail bana biri süt, biri şarap dolu iki kap getirdi. Ben sütü içince, 'Ya­ratılışına uygun olanı seçtin1 dedi.»

Ebu Said-i Hudrî'nin rivayetine göre. Peygam­ber  Efendimiz  şöyle devam  ettiler :

«Bundan sonra bir Mi'raç (merdiven) getirildi ki, ben ondan güzel bir şey görmedim. O Mi'raç, ölüle­rinizin, ölürken gözlerini dikdikleri şeydir. Ölülerin ruhları bu merdivenden yukarı çıkar. Cebrail, beni bu merdivenden Hafaza kapısına kadar çıkardı. Yani dünya semasına kadar bir anda geldik. Burada Ceb­rail, semanın açılmasını istedi ve orada şöyle bir muhavere geçti. İçerden soruldu:

—  Sen kimsin?

—  Ben Cebrailim.

—   Yanındaki  kim?

—  Muhammed (S.A.S.)

—  Ya! O, Resul olarak gönderildi mi?

—  Evet,

Hemen kapıyı açtılar ve beni selâmladılar. Bir de ne göreyim. Semayı muhafaza eden İsmail İs­minde müvekkel büyük bir meiek, yanında yetmiş bin melek ve o meleklerden her birinin yanında da yüz bin melek var.

«Bunlardan ayrılınca; bünyesi, yaratılışından beri hiç değişmemiş bir adamın yanma geldim. Kendi­sine zürriyctinin ruhları arzcdilince; mü'min ruhu ise 'Ne güzel, ne hoştur!.. Bunun kitabım illîyyin'de ktltn! diyor; kâfir ruhu ise, 'Ne kötü ruh, ne fena ra. ytha!.. Butum kitabım Siccil'dc kılın' diyor.

«...Ya Cebrail, bu kimdir?' diye sorduğumda, 'Baban Adem'dir' diye cevap verdi. O. bana selam verdi ve 'Hoş geldin ey salih nebi, ey salih evlat' diye kar­şıladı.

«Burada bana cehennem gösterildi. Orada, çeşitli şekillerde azap gören kavimler gürdü.m. Dudakları de­ve dudağı gibi bir kavim gördüm ki, başlarına bir takım memurlar konmuş, dudaklarını kesiyorlar. Bun­ların kim olduklarını sorunca Cebrail, yetim malı yi­yenler olduklarını söyledi. Yine orada cife (pislik) yiyen zînakârlar, kendi etlerini yiyen gıybetçiler, yer­lerde ve Firavun hanedanının ayakları altında çiğne­nen faizciler, baş aşağı ayaklarından asılmış, zina eden ve çocuklarını Öldüren kadınlar gördüm.

«Sonra, ikinci semaya çıktık. Orada Yusuf (AS.) ile buluştuk. Yanında, ümmetinden kendisine tâbi olanlar da vardı. Yüzü ondördüncü gecedeki ay gibi idi. Onunla da selâmlaştık.

Peygamber Efendimiz, üçüncü semada iki tey­zezade Yahya ve İsa (A.S.) ile; dördüncü semada îdris (A.S.) ile, beşinci semada Harun (A.S.) İle ve altıncı semada Hz. Musa ile görüştü. Onların da hepsi, «Hoş geldin ey salîh kardeş, salih nebî» dediler.

Rosulü Ekrem, anlatmaya devam ediyor:

«Daha sonra yedinci semaya geçtik. Orada İbra­him (A.S.) He buluştum. Sırtını Beytü'l-Ma'mûr'a da­yamış; beni selâmladı. 'Hoş geldin ey salih nebi!.. Hoş geldin ey salih evlât', dedi. Burada bana denildi ki, 'fşte senin ve ümmetinin mekânı Sonra Beytü't-Ma'-mur'a girdim, içinde namaz kıldım. Bu beyti her gün yetmiş bin melek tavaf eder ve bir daha kıyamete ka­dar tavaf için bunlara sıra gelmez.»

Peygamber Efendimiz, burayı âyet-i Kerimeyi okudular:

«Rabbinin askerlerinin -(adedini) ancak Rabbîn bilir.»[329]

Peygamberimiz, yedinci semada gördüklerini anlatmaya devam ediyor:

«Burayı gezerken bir ağaç gördüm ki, bir yapra­ğı bu ümmeti bürür. Ağacın kökünden bir menba akı­yor ve ikiye ayrılıyordu. Cebraile bunu sorduğumda dedi ki: 'Şu rahmet nehri, şu da Allah (C.C.)'tn sana verdiği Kevser Havızıdır.' Rahmet nehrinde yıkan­dım. Geçmiş ve gelecek günahlanm affedildi. Sonra, Kevser yolunu tutarak cennete girdim. Orada göz görmedik, kulak işitmedik, beşerin hayal ve hatırına gelemeyecek olan şeyler gördüm.

«Bundan sonra Sidretü'l-Münteha'ya kadar çıktık. Sidre'den yükselince Cebrail durakladı ve 'Ya JM«-hammed, yemin ederim ki, ben buradan bir kartş Me­riye geçersem yanarım. Benİtn buradan ileriye geçer­sem yanarım. Benim buradan ileriye geçmeye taka­tim yoktur' dedi.»

Resulü Ekrem, lâhut âleminin bu en yüksek yerinde refref denilen bir vasıtayla Allah'ın di­lediği yere geldi. Bir rivayette, Peygamberimiz şöyle buyururlar:

«Sidre'den sonra Öyle bir yere yükseldim ki, kaza ve kaderi yazan kalemlerin çıkardıkları sesleri duy­dum. Arş'm altına geldiğimde. Arşın üstüne baktım; ne zarıan var. ne mekân, ne de cihet. Rabbimin şu lâ-hutî sesini işittim; «Yaklaş ey Muhammedi Ben de Kabe Kavseyn miktarı yaklaştım. Rabbimin ilhamı ile şunları okudum: 'Ettatıiyyatü liltahi, vessalavatü, vet-tayyibatü' (En güzel tahiyye Allah'a mahsustur. Bede­nî ve malî ibadetler de O'na lâyık ve mahsustur.) Bunun Özerine Allah (C.C.), şu mukabelede bulundu: «Es-selâmii aleyke eyyiihen-nebiyyii ve rahmetuHahi ve bcrekâtühiV (Ey nebî, selâm sana olsun. Allah'ın rahmeti ve bereketi de sana olsun.) Ben tekrar; 'Es-sclâmü aleynâ ve alâ ibadillahissalihîne. Eşhedü enlâ ilahe illallah ve eşhedü enne muhammedetı abdühu ve resuluhu.' (Selâm bizim ve Allah'ın salih kullarının üzerine olsun. Ben şehadet ederim kî, Allah birdir. Ondan başka ilâh yoktur. Yine şehadel ederim ki,. Muhammed. Allah'ın kulu ve elçisidir.) dedim.»

Resulüllah Efendimiz, Rabbinden birçok va­hiyler alarak, aynı yollardan geri döndü. Hz. Mu­sa'nın yanma gelince; Hz. Musa, «Allah sana neler emretti?» diye sordu. Peygamberimiz de, elli vakit namazla emrolunduğunu söyledi. Hz. Musa, «Ya Resulallah, elli vakit namaz, çoktur. Bu, senin üm­metine ağır gelir, yapamazlar. Rabbine iltica et de hafifletsin.» dedi. Bunun üzerine, Hz. Muhammed tskrar geri dönüp, namazın hafiflemesini diledi. Önce on vakit kaldırdı. Peygamberimiz, Hz. Mu­sa'nın yanma gelip durumu bildirince; Hz. Musa, bunun da çok olacağını söyledi. Bu minval üzere Peygamberimiz birkaç kere geri dönerek Rabbine-iltica etti. Böylece; namaz beş vakte kadar indi­rildi.[330]

 

Miraç Hadisesinin Mekke'deki Akisleri
 

Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V.) Mek­ke'ye döndüğünde, müşahedelerini anlatmaya baş­layınca, Kureyşliler fitne krizlerine tutulup deli. divane oldular. Kimi, Ebu Bekir'e (R.A.) koşuyor; kimi, ellerini çırpıyor; İmanı zayıf olanlardan irtidat edenler oluyor, bu tabiatüstü    mucizeyi bir türlü akıllarına sığdı ram ıyorlardı. Hz. Ebu Bekir gibi iman sahipleri ise, «Evet Mi'raç haktır. Eğer Muhammed (S.A.V.) bunları demişse, doğru söy­lüyor ve ben bundan daha büyüklerini de kabul ederim» diyorlardı. Hz. Ebu Bekir, Peygamberimi­zin yanına gelmiş, Mi'racı bizzat kendisinden din­lemiş; Allah'ın Resulü anlattıkça, «Doğru söylü­yorsun, ya Resulaliah» diyerek tasdik etmiştir. Peygamberimiz de, «Sen sıddıksm ya Ebâ Bekir» diyerek; ona «Sıddîk» unvanını vermiştir.

Cabir ve Ebu Hüreyra (R.A.) nin, Resulüllah (S.A.V.)'den rivayet ettiklerine göre Peygamberi­miz bu hususta şöyle buyurmuşlardır:

«Ben, sabahleyin îsra ve Mi'racı anlatınca KureyşÜler beni tekzip etti. Bana, gidip geldiğim yerler­den ve Mcscid-î Aksa'dan sorular sordular. Halbuki ben Mescid-i Aksa'nm hiç bir özelliğini tesbit etme­miştim. Bu sebepten müşkil durumda kalıyordum. Allah (C.C.), bana Mcscid-i Aksa "yi gösterdi. Ben de, KureyşIHerİn bütün  sorularına cevap verdim.[331]

Sahih rivayetlere göre; Kureyşliler, Mescid-İ Aksa'nm kapı, pencere ve cihet gibi her özelliğini soruyorlar; Peygamberimiz de teker teker cevap veriyordu. Buna da inanmadılar. «Biz sana Şam'­dan gelmekte olan develerimizi soracağız; bize on­lardan haber ver» dsdiler. Peygamberimiz şöyle ce­vap verdi: «Evet, falan kimselerin kervanına rast­ladım. 'Revha' isimli mevkide idi. Bir deve yitir­mişler, onu arıyorlardı, yükleri arasında bir su ka­bı vardı. Susadım, o kabı alıp su içtim ve kabı ye­rine koydum. Geldiklerinde sorun bakalım, suyu bulabilmişler mi?» O anda kervan, Peygamberimi­ze gösterildi. O da, kervanın kemiyet ve keyfiyeti­ne dair haber verdi ve şöyle buyurdu: «İçlerinden *Cemel-İ Evrak* (yani karamtırak beyaz bir deve) önde olarak, falan gün güneşin doğmasıyla bera­ber gelecekler.» Peygamberimizin haber vermiş ol­duğu o gün; müşrikler sabahın erken saatlerinde «Seniyye» tepesine doğru çıktılar. Güneş ne za­man doğacak da Muhammedi (S.A.V.) yalancı çı­karacağız diye, bekliyorlardı. Derken; içlerinden birisi, ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur?
« Posted on: 19 Nisan 2024, 19:01:01 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur? rüya tabiri,Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur? mekke canlı, Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur? kabe canlı yayın, Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur? Üç boyutlu kuran oku Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur? kuran ı kerim, Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur? peygamber kıssaları,Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur? ilitam ders soruları, Miraç Ne Şekilde Vuku Bulmuştur?önlisans arapça,
Logged
11 Aralık 2020, 02:37:50
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.957


« Yanıtla #1 : 11 Aralık 2020, 02:37:50 »

Esselâmü Aleyküm. Rabb'im bizleri hayırlı kul eylesin. Peygamber efendimiz'e de hayırlı ümmet eylesin.. Amin Ecmâin
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

12 Aralık 2020, 16:02:18
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #2 : 12 Aralık 2020, 16:02:18 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri Peygamberimizin yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

20 Aralık 2020, 01:24:58
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #3 : 20 Aralık 2020, 01:24:58 »

Esselamu aleyküm.mirac gecesine ve yaşanılan mucizlere binler kez sübhanallah...rabbim razı olsun bilgilerden kardeşim...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes