> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Usulü Fıkıh Eserleri > İslam Devletler Hukuku > Para ile cihad etmek
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Para ile cihad etmek  (Okunma Sayısı 1029 defa)
19 Şubat 2011, 15:53:04
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 19 Şubat 2011, 15:53:04 »



Para İle Cıhad Etmek


 

133- Ebû Hanife (r.a.) der ki: Müslümanlar güçlü oldukları müddetçe cihad için ücret almaları ve vermeleri mekruhtur. Ama güçlü değillerse, birbirlerini mal ile takviye etmeleri caiz­dir. Yüce Allah :"AHah yolunda hakkıyla cihad edin...’’[20] bu­yurmaktadır.

Hakkıyla cihad etmek, mal ve canla cihad etmektir. Cihada çıkan kişi zengin ise, hem mal ve hem de canıyla cihad etmeli ve cihadından dolayı kimseden ücret almamalıdır. Ama fakir ise başkalarından gönül rızalarıyla, cihada güç getirecek şekil­de mal almasında bir sakınca yoktur. Böylece biri canıyla, diğeri de malıyla cihad etmiş olur.

134- Nitekim Hz. Ömer (r.a.), bekar kimseyi, evli kimsenin parasıyla silahlandırıp onu savaşa gönderirdi. Savaşa gitmeye­nin de, atını alır ve savaşa gidene verirdi.

135- Rivayete göre, İbn Abbas'a ücret alma konusu sorul­duğunda şu cevabı vermiştir: Kişinin aldığı malı cihadda kulla­nacağı hayvan ve silaha vermesinde bir sakınca yoktur.

Çünkü mal sahibi, cihad güçlü yapılsın diye mücahide malım vermekte, kendisi de malı ile cihad etmiş olmaktadır. Bu nedenle mücahid kişinin o malı cihad yolunda değil de, kendi şahsı için harcaması mekruhtur.

136- Nitekim rivayete göre, Abdullah b. Yezid el-Ensârî (r.a.) dan cihad için kendisine mal verilen bir kimsenin du­rumu soruldu. Bu adam kendisine verilenden daha azını cihad yolunda harcıyordu. Abdullah dedi ki: Şayet artırdığı miktarı kendi şahsına harcamayacaksa, bunda bir sakınca yoktur.

Yani maksadı, ayırdığı miktarı daha sonra kendi ihtiyaçlarına harcamak değilse, bunda bir sakınca yoktur. Savaştan döndüğü vakit bu artırdığını götürüp kendisine veren kişiye iade eder. Bu tıpkı başkası yerine hacca giden kimse gi­bidir. Başkası yerine hacca giden kimse, döndüğü vakit arta kalan paraları sahi­bine iade eder. Çünkü arta kalanı iade etmediği takdirde, amelinden dolayı ücret almış gibi olur. Cihad için ücret almak ise batıldır.

137- Buna göre, devlet başkanı bir ordu hazırlamak istediği zaman şayet beytülmal (devlet hazinesi) müsait ise, orduyu buradan donatması ve kimseden birşey almaması gerekir. Ama devlet hazinesinin durumu yeterli değilse, halktan kendilerine düşeni zorla alma imkanına sahiptir.

Çünkü devlet başkanı, halkı gözetme konumundadır. Bu ise halkı tam manasıyla gözetmenin gereklerindendir. Rivayet olunur ki, Muaviye (r.a.) Küfe halkına bir miktar askeri teçhiz etmelerini emretti. Bu arada Cerîr b. Abdillah ve oğluna acıyarak onlardan birşey alınmamasını istedi. Ama onlar buna itiraz ederek biz de gazilerin teçhizi işine malımızla katılmak istiyoruz, dediler.

138- Cübeyr b. Nüfeyr'den rivayete göre Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur.

"Ümmetimden düşmanla savaşan ve güçlenmek amacıyla bunun için ücret alanlar Hz. Musa'nın annesine benzerler. Hz. Musa'nın annesi çocuğunu emziriyor ve bundan dolayı ücret alıyordu." Yani gazilerin savaşa katılmaları, kendi şahısları içindir. Yüce Allah şöyle buyuruyor :

"İyilik ederseniz kendinize iyilik etmiş olursunuz. Kötülük ederseniz, o da kendinizedir..."[21]

Düşmana karşı güçlenmek için gazilerin mü'min kardeşle­rinden para almaları helaldir. Nitekim Hz. Musa'nın annesi kendi çocuğuna süt emzirirken kendi kendisine iş yapmış olu­yordu ve süt emzirmeye güç yetirmek için Firavun'un verdiği ücreti alıyordu. Bu ona helaldi.

139- İmam Muhammed dedi ki: Bir müslüman, İslamı ka­bul etmesi kaydıyla bir müşrike bir miktar para verse ve o da bu mal karşısında İslamı kabul etse, o kişi müslüman olur. Çünkü İslamın gerçekleşmesi için gerekli olan tasdik ve ikrar tahakkuk etmiş olur.

Ona para verilmesi şartı, ikrar ve tasdiki bozmaz. Bu nedenle müslüman-lığma hükmolunur. İster o para ona verilmiş olsun, isterse verilmesin farketmez. Çünkü kendisine bu para verilmediği takdirde nihayet buna rızası olmayacaktır ki bu da müslüman sayılmasına engel değildir. Nitekim İslanu kabullenmek için zorlanan kimsenin zorlanmış olması, İslama girmesine engel değildir. Para ver­meyi şart koşan kişi ise, bu parayı vereceği gibi, vermeye de bilir. Ancak ver­mesi daha iyidir. Çünkü bunu vermeyi va'detmişti. Ahde vefa mü'minlerin ahla­kından, vefasızlık ise, münafıkların ahlakındandır.

Ancak İslama giren şahıs açısından düşündüğümüzde, bu durum kendi­sine yarar sağlamıştır. Bundan dolayı başkasından bir ücret alma hakkı yoktur. O parayı haketmesİ için, o kimseye bir İş yapmış olması gerekir. Para İslamın karşılığı olamaz. O kimseye bir iş yapmamıştır ki bunun karşılığında bir ücret hak etsin. Ona vadedilen para ya rüşvettir ya da İslama.rağbetini arttırsın diye bir vasıtadır. Bunların her ikisi de para teslim edilmeden önce, kişiyi o paraya sahip kılamaz. Bu sebeple kendisine o para verilmediği takdirde İslamdan vazgeçerse mürted olur. Tekrar İslama dönmediği takdirde boynu vurulur. Rasulullah (s.a.v.) :

"Dinini değiştireni (İslamdan döneni) öldürün!" buyurmaktadır.[22] Ama İslamı kabul etmesi için zorlanan kimse daha sonra îslamdan döne­cek olursa, öldürülmez. Çünkü tehdit karşısında İslamı kabul ettim demesi, o-nun bu sözü İnanmadan söylediğni gösterir. En azından bu bir şüphedir ve ölü-mü üzerinden defetmeye yeterlidir. Ama şart koşulan belli bir para karşılığında İslamı kabullenen için şart koşulan bu para, onun inanmadan İslamı kabul etti­ğine bir delil değildir. îslamı kabulü tamamlanmıştır ve bunda bir şüphe yoktur. Bu sebeple de, İslamdan döndüğü takdirde öldürülür.

140- Ğalib b. HutâFtan yapılan rivayette şöyle demektedir: Hz. Hasan R-A.'m evinin Önünde oturuyorduk. Yaşlı bir adam gelip bize selam verdi, sonra da şöyle dedi: Babam dedemden naklederek Rasulullah (s.a.v.) in şöyle buyurduğunu bana haber verdi:

"Bir topluluğa selam veren kişi, onun selamını alsalar bile, mutlaka onlardan on iyilik fazla kazanır.

Bu hadiste, selama başlamanın daha faziletli olduğuna delil vardır. Se­lama başlayanın sevabı daha çoktur. Çünkü cevaba sebeb olan, selamı başlatan kimsedir. Dolayısıyla iyiliği başlatan ve ona sebeb olan, kendisidir. Tabii ki, cevap veren de sevap kazanır.

Yaşlı adam, daha sonra şöyle dedi; Babam dedemden bahsederek, bana şunu haber verdi: Babam, kabilesine şart koşmuştu. İslamı kabul ettikleri takdirde onlara yüz deve verecekti. Onlar da İslamı kabul ettiler. Bunun üzerine babam, Rasulullah (s.a.v.)e bu durumu haber vermek ve onu kabilesinin reisi olarak kabul buyurmasını istemek üzere beni Rasu­lullah (s.a.v.)e gönderdi. Ben de Rasulullah (s.a.v.) e giderek: Babamın sana selamları var, dedim." "Selam, ona ve sana." buyurdu.

Biri, orada hazır bulunmayan bir kimsenin selamını getirip tebliğ ettiği zaman, hem selamı getirene ve hem de selamı gönderene selam vermek gerekir. Çünkü orada hazır bulunmayan ve selam gönderen kişi selamı göndermekle, elçi de onu iletmekle ona iyilikte bulunmuştur. O halde kendisinin de, selam­larına cevap vermekle her ikisini de mükafatlandırması gerekir.

Babamın yaptığını Rasulullah (s.a.v.)'e şöyle anlattım: Babam, aşi­retine şart koştu. İslama girdikleri takdirde kendilerine yüz deve verece­ğini söyledi. Onlar da İslamı kabul ettiler. Şu anda İslama bağlılıkları da samimi. Onlara söz verdiği yüz deveyi vermekten vazgeçebilir mi? Rasu­lullah (s.a.v.): "Dilerse vazgeçebilir. Şayet İslam üzere sebat gösterirlerse ne güzel. Ama vazgeçerlerse üzerlerine asker göndeririz," buyurdu.

Bu da gösteriyor ki, şart koşulan para, işin başında verilen bir bağıştır. Bağışlayan kimse ise, karşılığını vermeden bağıştan vazgeçebilir. Bu yolla kişi­nin başkasını İslama teşvik etmesinde bir sakınca yoktur. Görmüyor musun, müellefe-i kulûb'un zekâttan alacakları pay ayetle sabittir. Bazı müfessirler, İslam üzere sebat göstermeleri için kendilerine bu pay verilir demektedir. Ama bazıları da İslama gireceklerine söz verdikten sonra, İslama girmeleri için bir teşvik olarak bu payın onlara verildiğini söylemektedir.

Ayrıca yukarıdaki hadiste, bir şart üzerine İslama girenlerin İslamdan vazgeçtikleri takdirde öldürüleceklerine dair de delil vardır. Çünkü Rasulullah (s.a.v.)' in "Üzerlerine asker göndeririz," buyurmasından maksat budur.

Babam, ayrıca senden, kavminin başkanı olarak kendisinin atan­masını rica ediyor, dedim. Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Dilerse olsun.

Lakin reisler ateştedir."

Yani isteğine mani olmam. Lakin ona haber ver ki, istediği şeyde hayır

yoktur.

İrafet: başkanlık manasındadır, Arîfü'1-kavm dendiği zaman o topluluğun idarecisi ve işlerini düzenliyen kişi manasınadır. Rasulullah (s.a.v.):

"İnsanlar için bir idareci gereklidir, (lakin) İdareci ateştedir." demiştir.

Yani çoğu zaman halkın başına geçen kişi onlara zulmeder. Onlara karşı tekebbüre kapılır. Zalim ve mütekebbirlerin varacağı yer ise cehennemdir, de­mek istemektedir.

Bu hadiste, idarecilik istemekten kaçınmanın daha iyi ve emniyetli

olduğuna delil vardır.

141- İmam Muhammed derki: Şayet müslüman bir şahıs düşman bir kafiri öldürmek şartıyla başka bir müslümana bir ücret va'detse ve o müslüman kişi gidip o düşman kafiri öldür­se, her ikisi için bunda şer'i bir sakınca yoktur. Bana göre ken­disine va'dettiği ücreti vermesi daha iyi olmakla birlikte, öde­mesi için zorlanamaz.

Çünkü düşman kafiri öldürmek cihaddır. Kİrn bu işi yaparsa, ya kendi nefsi için yahut dini yüceltmekle Allah rızası için yahut da düşman olan kimse­nin fitnesini bertaraf etmekle İslam toplumu için bir harekette bulunmuştur.Bundan dolayı kendisine va'dedilen ücreti hak etmez. Çünkü bu hareket, ken­disine vaadde bulunan kimsenin özel bir işi değildir. Lakin kendisine verdiğ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Para ile cihad etmek
« Posted on: 19 Nisan 2024, 03:47:41 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Para ile cihad etmek rüya tabiri,Para ile cihad etmek mekke canlı, Para ile cihad etmek kabe canlı yayın, Para ile cihad etmek Üç boyutlu kuran oku Para ile cihad etmek kuran ı kerim, Para ile cihad etmek peygamber kıssaları,Para ile cihad etmek ilitam ders soruları, Para ile cihad etmekönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes