> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Usulü Fıkıh Eserleri > İslam Devletler Hukuku > Ordu komutanlarına yapılan tavsiyeler
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ordu komutanlarına yapılan tavsiyeler  (Okunma Sayısı 1118 defa)
22 Şubat 2011, 15:47:44
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 22 Şubat 2011, 15:47:44 »



Ordu Komutanlarına Yapılan Tavsiyeler


33- İmam-ı Azam Ebû Hanîfe yoluyla Hubeyb b. Büreyde, o da babası Büreyde'den rivayet etti ki: "Peygamber (s.a.v.) bir yere büyük bir ordu yahut bir seriyye gönderdiği zaman on­lara: "Allah'ın adıyla savaşa gidin" tavsiyelerinde bulunurdu.

İmam Muhammed "es-Siyerü's-Sağîr" isimli kitabına bu hadisle başla­maktadır. Hadisten alınacak dersleri orada açıkladık.

Hadisin sonunda Peygamber (s.a.v.)'in şu sözünün anlamım belirttik:

"Eğer onlar sizden Allah'ın zimmetini isterselerse, bunu onlara ver­meyin!.’’[1]

Ona göre hadisteki yasaklama harama değil, İhtiyaç anında Allah'ın ahdini bozmaktan çekinmeyi belirtir ve mekruh şeklinde kabul edilir. Evzâî ise, hadisin zahirine dayanarak, Allah'ın zimmetini vermenin caiz olmayacağım söyler. Ona göre yasaklama mutlaktır ve haramlık ifade eder.

Bu lafız Hz. Ali'nin Ehl-i Beyt tarikiyle rivayet ettiği hadiste de vardır. Buna göre Peygamber (s.a.v.) buyurur ki:

"Onlara ne Allah'ın zimmetini verin ve ne de benim zimmetimi. Çünkü benim zimmetim de Allah'ın zimmetidir."

Bize göre bunun mekruh olması, yasaklanan şeyden başkası sebebiyledir. Mekruh görülmesinin sebebi, müslümanların ileride görecekleri bir maslahattan dolayı antlaşmayı bozma ihtiyacını duyabilmeleridir. O zaman kendi verdikleri sözü bozmaları, Allah'ın ve Rasûlünün sözünü bozmalarından daha ehvendir. Hadis-i Şerifin sonunda buna şöyle işaret etmektedir.

"Çünkü kendi ahdinizi ve atalarınızın ahdini bozmanız, Allah Teâlânm

ahdini bozmanızdan daha iyidir."

Hadis-i Şerifte geçen "Zimmet" sözü ahd (söz) manasınadır. Yüce Allah

şöyle buyurur:

"Onlar bir mü'min hakkında ne bir ahid, ne de bir anlaşma gözetip tanır­lar. Onlar taşkınların ta kendileridir."[2] İnsan için bunun zimmet olarak isimlendirilmesinin sebebi, verdiği söze kendisinin bağımlı oluşundan dolayıdır.

Onların zimmetleri ile atalarının zimmetlerinden maksat, cahüiyyette

aralarında yaptıkları anlaşmalardır

Gerektiğinde antlaşmayı bozmakta bir sakınca yoktur. Çünkü   Yüce Allah:

"Bir topluluğun antlaşmaya hıyanet etmesinden korkarsan, sen de onlara

karşı antlaşmayı bozarak aynı şekilde davran. Şüphesiz Allah hainleri sev­mez."[3] buyurmaktadır. Bu, müşriklerden anlaşma yaptığınız kişilere Allah ve Rasulünden bir ültimatomdur."[4] ayeti de buna delalet etmektedir. Rasullulla-

hın şu sözü de bunu desteklemektedir:

"Ben üç kişinin düşmanıyım, kimin düşmanı olursam, işini bitiririm. Bunlar benim adıma söz verip de sözünü çiğneyen, hür bir kimseyi köle diye satıp parasını yiyen ve birini ücretle çalıştırıp ücretim vermeyenlerdir".

Bu da peygamber adına sözvermenin bir sakıncasının bulunmadığı, ancak söz verdikten sonra hiyanet etmenin haram olduğunu gösterir. Ordu komutanları Allah adına eman verirlerdi. Hz. Ebu Bekir bu yaptıklarına karşı çıkmamıştır. Bu da böyle bir şeyde sakıncanın olmadığını gösterir.

34- İmam Muhammed daha sonra İbnu Ömer'in şöyle dediğini rivayet etti: Ebû Bekr es-Sıddık (r.a.) Yezid b. Ebi Süfyan'i bir ordunun başında gönderdi. Kendisi de yürüyerek çıkıp ona tavsiyelerde bulunuyordu. Yezid, ona "Ey Rasûlül-lah'm halifesi! Ben atın üzerinde giderken, sen yürüyorsun!" dedi. Ebû Bekir (rjı.) dedi ki: "Ne ben binerim ve ne de sen inersin. Ben bu adımlarımı Allah yolunda sayıyorum." Hz. Ebû Bekir'in yaptığı gibi, her ne olursa olsun ordu savaşa giderken onu yolcu etmek için bîr miktar yürümenin iyi olduğunu bu rivayet göstermek­tedir. Hz. Ebû Bekir (r.a.) rivayet ettiği bir hadiste diyor ki: Rasûlüllah (s.a.v.)'in şöyle buyurduğunu duydum :

"Kimin Allah yolunda ayaklan tozlanırsa, onun için cennet vacib olur." Enes (r.a.)'m rivayet ettiği hadiste de şöyle buyurulur :

"Allah yolundaki toz ile cehennem dumanı bir müslümanm üzerinde bir araya gelmez."

35- Imam Muhammed, Ebû Bekir'in hadisini başka bir se­netle de rivayet etti. Buna göre: Hz. Ebû Bekir (r.a.) binmesi için devesini getirdiklerinde dedi ki: "Binmeyeceğim, aksine yürüyeceğim."Sonra yürümeye devam etti. Devesini de yula­rından tutup arkasından yürüttüler. Ayrıca ayaklarının Allah yolunda tozlanması için ayakkabılarım çıkarıp elinde taşıdı. Hz. Ebû Bekir (r.a.) peygambere uyarak bunu yapmıştır. Nitekim Pey­gamber (s.a.v.) Muaz'ı Yemen'e yolcu ederken onunla beraber bir yahut iki ya da üç mil yürümüştür.

Bunun benzen, Hasan b. Ali (r.a.)'ın develeri yanında yularlarından çekilip boş götürülürken hac yolunda yaya yürüdüğüyle İlgili rivayettir. Hz. Hasan'a: "Ey Rasûlüllah'ın torunu, neden binmiyorsun? denildiğinde, Rasûlüllah (s.a.v.)'in "Allah yolunda ayakları tozlanan kimsenin ayaklarına cehennem ateşi dokunmaz." Buyurduğunu duydum. Bunun için yürüyorum cevabını verdi.

Hacılar yahut savaşa giden mücahidleri yolcu eden kimse için müstahab olan, Ebû Bekir (r.a.)'m yaptığı gibi yapmaktır.

Sonra, Hz. Ebû Bekir, Yezid'e şöyle dedi : "Sana on vasiyette bulu­nacağım, bunları iyi ezberle :

a- Manastırlarda kendilerini Allah'a ibadete verdiklerini düşünen kimselerle karşılaşacaksın. Onları meşgaleleriyle başbaşa bırak.

Ebû Yusufla Muhammed (r.a.) buna dayanarak manastırlara kapanmış olan kimselerin öldürülmeyeceklerini söylerler. Ebû Hanîfe'den de böyle bir rivayet vardır.

Fakat Ebû Yusuf'tan rivayete göre manastırlara kapanmış kimselerin öldürülmeleri konusunu Ebû Hanîfe'ye sormuş ve Ebû Hanîfe öldürülmelerini normal görmüştür.

Netice olarak, manastıra kapanmış olan kimseler zaman zaman halkın arasına karışıp, halk da onların yanma gidiyor ve halkı savaşa teşik ediyorlarsa, Öldürülürler. Hz. Ebû Bekir'in bu tavsiyesi de, onların, savaşı tamamen terk etmeleri sebebiyledir. Çünkü öldürülmelerini mubah kılan husus, savaşa ortak olarak müslümanlara zarar vermeleridir. Şayet kapıları üzerlerine kapatırlarsa, onlardan gelebilecek kötülük ortadan kalkmış olur. Ama savaşa taraftar iseler ve bu görüşlerini açığa vuruyorlarsa, dolayısıyla, savaşmış olurlar ve bu sebeble de Öldürülürler.

b- Başlarimn ortasını tıraş etmiş kimselerle karşılaşacaksın. Bunların başlarını kılıçla vurun.

Bunlardan maksat, Şemmas'lardır ki, hıristiyanlar arasında bunların du­rumu, müslümanlar arasında sapık şia fırkalarının durumu gibidir. Bazı âlimlere göre bunlar Harun (a.s.) 'm soyundandırlar. Hz. Ebû Bekir, başka bir senedle rivayet edilen bir rivayette buna işaret eder: "Başlarının çevresinde çember gibi saç bırakırlar. Savaş işlerinde halk onların puanlarına göre hareket eder. Halkı da savaşa teşvik ederler. Onun için onlar, kafirlerin liderleridir. Onlan öldürmek başkalarını öldürmekten daha evladır."

Bu hadisin başka bir senedinde Hz. Ebû Bekir buna işaretle şöyle diyor: Traş edilmiş başların tam ortasını; şeytanların yuva yaptıkları yeri, kılıçlarla vurun. Allah'a yemin ederim ki onlardan birini öldürmek başkalarından yetmiş kişiyi öldürmekten bana daha sevimli geliyor. Yüce Allah şöyle buyurur: "Küf­rün Önderlerini öldürün. Çünkü onlar andlan olmayan adamlardır;[5]

Şeytanların yuva yaptıkları yerden maksat, saçlarıdır ki, o da başların-dadır. Nitekim Hz. Ebû Bekir (r.a.) hadlerin yerine getirilmesiyle ilgili olarak: "Başı vurun, çünkü şeytan baştadır." der.

c- Küçük çocukları öldürme.

Doğmuş olan küçükten maksat, çocuktur. Ona "Mevlûd" denilmesinin sebebi doğumunun yakında olmuş olmasındandır. Şüphesiz şayet savaşa katıl­mıyorsa, öldürülmeyecektir. Başka bir rivayette bunu açıklamış ve: "Aciz, güç­süz olan hiçbir çocuğu öldürmemesini söyle!" demiştir.

d- Kadınları öldürme.

Kastedilen, savaşmayan kadındır. Nitekim rivayete göre Peygamber (s.a.v.) öldürülmüş bir kadınla karşılaştığında :

"Vay! Bu kadın savaşmıyordu. Var Halid'e yetiş ve ona: Çocuk ve ücretli (işçiyi) öldürmemesini söyle," buyurdu.

e- Yaşlıları da öldürme

Bir rivayette ise "Pir-i Fani"yi öldürmeyin denilmiştir. Yani savaşa katıl­mayan ve savaş konusunda herhangi bir teşvik ve katkısı bulunmayan yaşlıyı da öldürmeyin. Ama bilfiil savaşa katılmış yahud savaşta rey ve tedbiri var ise elbette öldürülür. Çünkü Rasulullah (s.a.v.) tavsiyeleriyle yardımcı olduğu için Düreyd b. Sımme'nin öldürülmesini emretmiştir. Düreyd,[6] müşriklere çocuk ve kadınları kendilerine ait toprakların dağlarına çıkarmalarını ve erkeklerinin de, atlarının sırtında düşmanları olan müslümanlara saldırmalarını öğütlemişdİ de, görüşünü benimsememişler ve Arapların adeti üzere çoluk çocuklarını bera­ber savaşa getirmişlerdi. Bu ise yenilmelerine sebep olmuştu. Düreyd, bununla ilgili olarak şu şiiri söylemişti.

"Kum vadisinde onlara doğru olanı emretmiştim. Fakat onlar benim doğ­ru emrimi ancak ertesi günün kuşluğunda (yenildikten sonra) anladılar."

"Ben onlardan biri olarak kendi lehlerine düşüncemi söylediğimde dinle­mediler ve doğruyu bulamadığımı zannettiler."

Savaş hakkında bir takım tavsiye ve görüşleri olduğu için Peygamber (s.a.v.) Düreyd'i öldürtmüştü.

f- Meyveli ağacı, üzüm ve hurma ağaçlarım kesme.

İmam Evzâî bu hadisin zahirine bakarak müslümanların dâru'l-harbde tahribata yönelik hareketlerde bulunmalarının caiz olmadığını söyler. Çünkü tahrib etmek fesaddır ve Allah Teâlâ fesada razı olmaz. Görüşüne şu âyeti de delil getirir:

"O, yeryüzünde iş başına geçti mi orada fesad çıkarmaya, ekini ve nesli kökünden kurutmaya başlar. Allah fesadı sevmez." [7] Nitekim Hz. Ali'den ri­vayet edilen hadiste de Peygamber (s.a.v.) bunu, seriyye komutanlarına tavsiye ediyordu.

Ebu'l- Hasan el-Kerhî, hadisin tamamım nakl...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ordu komutanlarına yapılan tavsiyeler
« Posted on: 24 Nisan 2024, 12:09:39 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ordu komutanlarına yapılan tavsiyeler rüya tabiri,Ordu komutanlarına yapılan tavsiyeler mekke canlı, Ordu komutanlarına yapılan tavsiyeler kabe canlı yayın, Ordu komutanlarına yapılan tavsiyeler Üç boyutlu kuran oku Ordu komutanlarına yapılan tavsiyeler kuran ı kerim, Ordu komutanlarına yapılan tavsiyeler peygamber kıssaları,Ordu komutanlarına yapılan tavsiyeler ilitam ders soruları, Ordu komutanlarına yapılan tavsiyelerönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes