๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => İman ve Hayat => Konuyu başlatan: Hadice üzerinde 27 Ocak 2011, 11:46:49



Konu Başlığı: Rıza
Gönderen: Hadice üzerinde 27 Ocak 2011, 11:46:49
RIZA


“Allah; adaleti gereği, neşe ile sevinci Rı

za ve yakinin, keder ile üzüntüyü de kızma

ve şüphenin içine koymuştur”.

Hadis-i Şerif


 

Hadis-i fierif parlak bir hakikati ortaya çıkarıyor; Allah, adeti icabı olarak maddi alemde tokluğu yemek yemeğe, kanmayı su içmeğe bağladığı gibi, ruh aleminde de neşe ile sevinci rıza olursa içinde bulunduğu halden memnun kalır; Allah’a ve ahirete inancı sağlam olursa geleceğine ümitle bakar. İnanmış olandan başka kim halinden memnun, geleceğinden ümitli olabilir? Yine Allah Teala üzüntü ile kederi dekızma ve şüpheye bağlamıştır38.

(38) bu terimleri daha iyi anlamak için bahsi ileriye doğru okumalıdır. Mütercim.

Kızanlar ve şüphe edenler, neşenin tadını alamazlar. Onların tüm hayatları kara ve karanlıktır. Gecelerinin sabahı olmaz, şafağı sökmez. Sevgili Peygamberimiz bu hadis-i şeriflerinde kızma ile şüpheyi birbirine bağlamıştır. Bunlar birbirinin gereğidir; şüphe etmeden kızma, kızmadan şüphe olmaz. İbn-i Kayyim diyor ki: Kalbine şüphe girip de kızma afetinden kurtulan pek azdır. Çünkü rıza ile yakin arkadaş, şüphe ile kızma (halinden şikayet) yandaştır.

Kızan insan daima mahzundur, kederlidir, kalbi sıkıntılıdır. Onun hayatı dardır, her şeyi dardır. Sanki dünya onun gözünde bir iğne deliğidir.

Mü’min bazen üzülür, mahzun olur. Bunun içindir ki, Cenab-ı Allah Resulüne “onlara üzülme”, “dedikleri seni üzmesin” buyurmuştur. Fakat mü’minin üzüntüsü çoğu zaman başkaları içindir. Kendi için üzülürse de dünyası için değil, ahireti için üzülür. Dünyası için üzülmesi yaz bulutu gibi gelip geçicidir; iman rüzgarı eser esmez dağılır. Bazen de insanın ruhu sıkılır, içi daralır; iman oraya ziya ve ışık gönderir; karanlıklar gider, insan açılır.

Ama Allah ve ahiret konusunda şüphesi olan daimi bir matem, sürekli bir hüzün içinde yaşar. Çünkü o devamlı öfke ve gazap içindedir. İnsanlara kızar, kendine kızar, zamana kızar, her şeye kızar. Eskilerin şöyle bir sözü var: Zamana kızanın kızgınlığı geçmez. Bunun için o, sürekli matem içindedir. Daima şansına küser kendine ağlar. Dünyasına ağlar, varlığına feryat eder. fiüphecilerden biri kendini şöyle anlatıyor: Duygularımla, düşüncelerimle, davranışlarımla üzgünüm. Asabımla; kainatın tanrıların, insanların ve her şeyin asabıyla üzgünüm. Niye böyle olduğunu, niye üzüldüğümü bilmiyorum?!

İnsanın rıza (halinden memnun olma) duygusu kalbe huzur veren sebeplerin başında gelir. Huzur da mutluluğun sırrıdır. Bir hadis-i şerifte şöyle deniyor: “Allah’dan hayır istemek, kazasına rıza göstermek insanı mutlu eder. Allah’dan hayır istememek, kazasına rıza gsötermemek insanı mutsuz eder39.


(39) Hadisi bu lafızla Bazzar rivayet etmiştir. Ahmed İbn Hanbel ile Tirmizi de başka lafızlarla rivayet etmişlerdir.

Başa gelecek bir şey için önceden hayır düşünmeli, sonra da rıza göstermelidir. Mutlu insan; bu iki şeyi yapan insandır; mutsuz insan da bunlardan mahrum kalan insandır.


Mü’min bir işe girişmeden önce Allah’dan kendisine yol göstermesini ister. Bu konuda Resulullah (s.a.v.) Efendimizin bize öğrettikleri bir dua vardır: “Allah’ım, eğer bu iş, senin ilminde benim dinim, dünyam ve akibetim için hayırlı ise onu bana müyesser et, mübarek et. Eğer bu iş, senin ilminde benim dinim, dünyam ve akibetim için şerli ise onu benden, beni de ondan uzaklaştır. Hayır hangi şeyden ise bana onu takdir, sonra da beni hoşnut et”40.

(40) Buhari ve dğerleri.

Mü’min her zaman kadere rıza hissi ile doludur. Mü’minin bu hissi ile gönlü rahat, kalbi müsterihtir. Kendine kızmaz, kainata ve canlılara kızmaz. Bunun kaynağı da nefsinden ve bütün varlıktan memnun olmasıdır. Bunun da sebebi varlığı yoktan var eden Allah’dan razı olmasıdır. Bunun pınarı da Rabbü’l-alemin olan Allah’a iman etmesidir.

Rıza büyük bir ruhsal nimettir. Haşa ki Allah’ı inkar edenler, onda şüphesi olanlar bu nimete nail olsunlar ve onunla iyi ilişki kuranlar nail olurlar. Allah Teala Resulüne şöyle hitap ediyor:

“Onların dediklerine sabret, güneşin doğmasından ve batmasından önce Rabbini överek tesbit et; gece saatlerinden bir kısmında ve gündüzün taraflarında (O’nu) tesbih et ki memnun (razı) olasın”. (Ta’ha: 20/13)

“Rabbin sana verecek ve sen memnun olacaksın”. (Duha: 93/5)

Peygamberimiz (s.a.v.) de şöyle buyuruyor:

“Allah’ı Rab, İslamı din, Muhammed’i peygamber kabul eden imanın tadını alır”41.

(41) Ahmed İbn Hmanmbel, Müslim v.b.

Allah Teala mü’minleri

“Allah onlardan razı, onlar da Allah’dan razılar” (Beyyine:98/8)

Diyerek övmüştür.


Konu Başlığı: Ynt: Rıza
Gönderen: Ceren üzerinde 09 Eylül 2016, 20:55:53
Esselamu aleyküm.Her konuda allahın rızasını gözeten ve hayatınıda onun rahmeti için yaşayan ve kurtulan kullardan olalım inşallah...


Konu Başlığı: Ynt: Rıza
Gönderen: Sevgi. üzerinde 12 Ağustos 2017, 05:19:53
Mevlam bizleri kendine lâyık kul etsin inşaAllah


Konu Başlığı: Ynt: Rıza
Gönderen: Sevde38 üzerinde 12 Ağustos 2017, 16:37:06
Yazıyı keyifle okudum,  ellerinize sağlık.
Sevgi, ümit ve mutluluk , İman dolu yaşantılar mümin kardeşlerimizin olsun.


Konu Başlığı: Ynt: Rıza
Gönderen: Mehmed. üzerinde 12 Ağustos 2017, 18:01:51
Rabbim bizleri doğru yoldan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Rıza
Gönderen: Ceren üzerinde 12 Ağustos 2017, 20:51:51
Aleykumselam.rabbimin rızası ve izni dairesinde yaşayan kullardan olalim inşallah. Rabbim razı olsun bilgilerden kardesim. ..


Konu Başlığı: Ynt: Rıza
Gönderen: Mustafa Yasin üzerinde 27 Mart 2018, 18:42:35
Selamun Aleyküm. Her konuda Allahın rızasını gözeten ve hayatınıda onun rahmeti için yaşayan ve kurtulan kullardan olalım inşAllah