> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Büyükleri > İmam-ı Zeyd > Ictihad 2
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ictihad 2  (Okunma Sayısı 1118 defa)
15 Eylül 2010, 16:52:01
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 15 Eylül 2010, 16:52:01 »



Ictihad 2

C- MÜCTEHİDE GÖRE DELİLLERİN MERTEBELERİ


452- Zeydiyye, müctehidin ilk başta ortaya konulan icmalara yönelmesi gerektiği kanaatindedir. Bunun nedeni, bir hususta kesinlik ifade eden mütevatir icma´ bulunduğu takdirde verilecek fetvanın gayet açık oluşudur. Müctehidin burada yapacağı iş, sadece fetvası istenilen meseleyi, çözüm şeklini, ayrıca icma´ kaziyyesinin o meseleye uyarlan­ma dozajını iyi kavramasıdır. Nitekim sözümüzün başında icma´ türlerinden birisinin, bellenmesi zaruri sayılan icma´ olduğunu zikretmiştik. Bu tür icma´, namaz rekatlarının sayısı ile İslam´ın temel rükünleri ve diğerleri gibi, dini zorunlu olarak bilinmesi gereken konularından sayılan meselelerde icma´ sağlamaktır.

453- Bir mesele hakkında icma´ gerçekleşmediği fakdirde müctehid, her ikisi de ay­nı mertebeyi teşkil eden Kur´an-ı Kerim ile mütevatir sünnete yönelir. Çünkü ikisinin senedi de katidir ve aralarında sened açısından değil, sadece delalet açısından öncelik düşünülebilir.

Bu nedenle Kur´an ve mütevatir hadisin manalarım birisi nasslar, diğeri zahirlerden ibaret olmak üzere iki kısma ayırdılar. Böylece Kur´an ve sünnetin oluşturduğu müteva­tir nasslar, sünnetin ahad haberlerinin oluşturduğu diğer nasslardan öne alınmıştır.

Delaleti açısından birisi nass, diğeri de zahir olup, birbirleriyle çeliştiği takdirde nass zahirden öne alımr. Çünkü nass ihtimal kabul etmez, fakat zahir kabul eder. İhtimal kabul etmeyen, delil getirme açısından, kabul edenden önceye alınır. Çünkü ihtimalli oluş, onun kuvvetini zayıflatır.

Dolayısıyle yerinde yapmış olduğumuz tafsilat üzere Kitap ve mütevatir sünnetin zahirleri, ahad haberlere takdim edilir.

454- Adıgeçen deliller, senedi açısından kati sayılırlar. Şayet senedi açısından katiy-yet ifade eden bu deliller bulunmazsa, o zaman müctehid, senedi açısından zannilik bu­lunan delillere yönelir. Dolayısıyle Kitap ve mütevatir sünnetten sonra müctehid, isnadı yönüyle zannilik bulunan delillere teveccüh eder. Daha doğrusu ahad haberlere yöneliş­te bulunur. Lakin zeydiler, sünnetin tümünü bu mertebede görmezler. Aksine sadece kavli hadisleri Kitap ve sünneti izleyen bu mertebede görürler. Böylece müctehid, kap­sadığı manalardan başkasına ihtimali bulunmayan lafızların oluşturduğu ahad haberlerin nasslanna yönelir. Daha sonra bu nassları, mânalarına delaleti açısından ihtimal kabul eden lafızlar demek olan zahirler takib eder. Bunun nedeni,"Kitap" konusu içerisinde delil getirme açısından ihtimal kabul etmeyen lafızların, ihtimal kabul edenden öne alı­nacağı tarzında yaptığımız açıklamadır. Çünkü ihtimal kabul ediş, İçerisinde ihtimal bu­lunduğunu kabullenme kapısını açık bulundurur. Umumi lafızlardaki ihtimal, nassla tah­sis edilmesi için kapıyı açık tutar. Böylece çelişme anında nassı öne almak, her iki delile de işlerlik kazandırır.

455- Bunlann hepsi şer´i nasslarm lafızlarından yani mantukundan elde edilen hü­kümler konusundadır. Şüphe yok ki bu hükümler, nasslann mefhumundan elde edilen­lerden önde gelir. Mantuka delaleti kuvvetinde yahut bir alt kuvvette olması açısından mefhum-u muvafakat hakkında ihtilaf edilmesine; ayrıca şer´i hükümlere ait istinbat yol­larından birisine kesinlik kazandırması yahut ona hiç değinmemesi açısından mefhumu muhalefet hakkında ihtilafa düşülmesine rağmen bu mefhum ister mefhum-u muvafakat, isterse mefhum-u muhalefet olsun, değişmez.

Kuşkusuz varlığını kabullenenlere göre mefhum-u muhalefet, nasslann mantukuna delaleti açısından sonra gelir. Zira delalet yönünden mantuk daha güçlüdür. Delaleti yö­nünden daha güçlü olanın´ daha alt güçteki bir delille çelişmesi halinde onu geçersiz hale getirir ve o delile iltifat edilmez.

Mefhumlar nasslann sened açısından kuvvetli oluşlarma göre sıralanmışlardır. Buna göre, Kur´an-ı Kerim ve mütevatir sünnetin mefhumları, ahad haberlerin mefhumundan daha öndedir. Çünkü mefhumlar kuvvetini nassdan alırlar. Senedi kati bir delille sabit olan nass, senedi zanni bir delille sabit olan nassdan daha güçlüdür. Dolayısıyle birinci­den alman mefhum da, ikincisinden alınan mefhumdan daha güçlü olur. Zira mantuk ve mefhumun her ikisi de lafızlar konusundaki rivayetin kuvvetine dayanır.

İster mantuk, isterse mefhum olsun, ayrıca ister senedi açısından tevatür yoluyla ke­sinlik kazansın, isterse de zanni bir yolla sübuta ersin, lafızlardan elde edilen hiçbir hü­küm mütevatir sünnet düzeyinde değildir.

Kavli sünnetin delaletini, Nebi (s.a.v.) den tevatür dışındaki bir yolla rivayet edilen fiili sünnetin delaleti izler. Şüphesiz fiili sünnetin delaleti, bu delalet her ne olursa olsun, kavli sünnetin delaletlerinden sonra gelir. Nitekim bu hususu daha önce açıklamıştık.

456- Bu delilleri, kıyas ve kıyasla ilintili hususlar izler. Müctehid kendi görüşünü belirtmeye sahip olduğu müddetçe sünnetin rivayet tariki ne olursa olsun, ayrıca nasslar­dan yahut fiili veya takriri sünnetlerden oluşan delaletin türü de ne olursa olsun, ancak yanında Kitap ve sünnetten bir delil bulunmadığı takdirde yönelebilir. Şayet bunların hepsini kaybederse o zaman müctehid re´ye yönelir. Çünkü uyulması zorunlu olan şer´i bir delilin bulunduğu yerde re´ye itibar yoktur.

Kıyasın hem mesalih-i mürseleyi, hem de isühsam kapsadığını görmüştük. Demek oluyor ki genel yapısıyla kıyas, hamlediş biçimi ne olursa olsun,nasslara hamledilenleri de içerir. Daha önce belirttiğimiz gibi, Zeydiyye´nin benimsediği görüş budur. Ayrıca bu konuda Hanbeliler de onlara yakınlık arzederler.

Buna göre, kıyasın birkaç mertebesinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Sarih nass~yahut icma´ yoluyla bilinen illet üzerine bina edilen kıyas, ilk mertebeyi oluşturur. Daha sonra onu nasslann işaret veya iması yoluyla illeti bilinen kıyas takib eder.

İbarenin ima ve işaretten daha güçlü olması nedeniyle böyle bir sıralamanın yapıldı­ğı, gayet açıktır.

Sonra da bunu, illeti istinbat yoluyla bilinen kıyas izler. Zeydiyye´nin usul kitapla­rında açıklaması yapılan şekle göre istinbat yollan ayrılık arzeder. Daha önce kanaat be­lirttiğimiz gibi, bunlann bir kısmına Zeydiyye´nin usulleri konusunda açıklama yapar­ken değinmiştik. Şüphesiz kıyas ölçütlerinin çelişmesi anında daha güçlü olana öncelik tanınır. Buna göre, illeti istihraç edilirken, icma´a yahut sarih nassa dayanan öne alınır. Sonra ima tankıyla nassa dayanana öncelik verilir. Daha sonra da illeti daha etkili olana

öncelik tanınır. Böylece en önde müessir münasib, ardından nıülaim münasib. sonra da Zeydiyye usul ü fıkıh kitaplarında belirtildiği üzere mürsel münasib gelir.

457- Nasslann yahut nebevi kaynak haberlerin yahut da biçimi ne olursa olsun nass-lar üzerine hamletmenin oluşturduğu bir delile dayanma imkanı olmadığı takdirde müc-tehid, Zeydiyye mezhebine göre akim yargısına yönelir. Buna göre aklın, kısa veya uzun vadede zarar vermeyip faydalı olacağına hüküm verdiği şey, yararlılığın gücüne ve ölçüsüne göre mubah yahut da izin verilmiş sayılır. Zarar yönü ağır basan husus ise, sa­kıncalı görülme ve yasaklanma konumundadır. Aynı şekilde, yarar-zarar dengesi eşit durumda bulunan hususlarsa, onlara göre mahzurlu sayılır.

Çünkü zararlı şeyleri ortadan kaldırmak, yararlı olanları celbetmekten önce gelir. Yararlı yönü ağır basan hususlarsa, uygulanmasına izin verilen konumdadır. Lakin za-rar-yarar dengesi eşit olan herhangi bir işin takdirinde tartışma zemini sözkonusudur.

Şüphesiz aklın güzel bulduğu şeylere bu perspektiften bakmak, zaten inşam şer´i usullerden birine götürür. Zira böyle bir yararlı oluş eğer Şari´in arzuladığı yararlı şeyler türtindense zaten bu durum, belirli bir temel ilkeye değil de,Şari´in emir ve nehiyleri toplamına dayanan mürsel münasib kabilinden olur.

Bu esasa göre, aklın yargısıyla hüküm vermenin, şeriatın verdiği yargıya dayanma­nın dışında kalması mümkün değildir. Çünkü herhangi bir yararlı durum, ancak Şari´in, aynı konuyu içeren şeyle emrettiği bir türden olması halinde yakın veya uzun vadeli za­rardan halis bulunabilir. Dolayısıyle böyle bir yaklaşımla, yukarıdaki ilkenin çok yönlü pratiği olamaz.

Nihayet müctehid, dayanacak olumlu bir delil bulamadığımız şeylerde istishab´a yö­nelir. Şüphesiz istishab, değiştirci bir şey bulununcaya kadar mevcut durumun devamına delalet eden selbi bir delildir. Değiştirci bir delil bulunmadığında kendisine itimad edi­lir. [14]



D- ZEYDİYYE´YE GÖRE İCTİHAD VE TAKLİD


458- Zeydiyye mezhebine göre içtihadın sürekli kalması zorunludur. Bu gerçek, şüpheye yer vermeyecek şekilde üzerinde ittifak sağlanan bir husustur. Nitekim içtiha­dın mertebelerinden bahsederken, süreklilik arzeden içtihadın, hem asli hem de fer´i ko­nularda müetehidin ietihadda bulunduğu mutlak veya müstakil ietihad olmayıp aksine sadece fer´i konulardaki ietihad olduğunu söylemiştik. Dolayısıyle müctehid, Zeydiyye mezhebi imamlarının çizdiği çizginin dışında yeni metodlar getiremez. Ancak onların içtihadı belirlenmiş metodlar dairesinde kalır. O müetehidler, bu ölçütleri esas alarak fer´i konularda istinbatta bulunurlar. Çünkü o metodlara karşı çıktıkları takdirde Zeydiy­ye mezhebine bağımlı müetehidler sayılamazlar. Zira bu metodlar, çevrelediği kapsam içerisine bütün müntesib müctehidlerin girdiği bir çerçevedir. Onlar, Zeydiyye mezhebi

fakihlerinin tümüyle müctehid olduğunu söylerler. Dolayısıyle içtihadın bu bağımlılık çevresi içerisinde kalması gerekir. Bu bağımlılık, şahsın mücerred bağımlılığı değil, an­cak fıkhi anlamı içerisinde belirlenmiş metodlarla kendini sınırlamaktır.

İşte bunun için deriz ki. Zeydiyye mezhebine göre mezhebin meşhu...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ictihad 2
« Posted on: 19 Nisan 2024, 04:35:12 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ictihad 2 rüya tabiri,Ictihad 2 mekke canlı, Ictihad 2 kabe canlı yayın, Ictihad 2 Üç boyutlu kuran oku Ictihad 2 kuran ı kerim, Ictihad 2 peygamber kıssaları,Ictihad 2 ilitam ders soruları, Ictihad 2önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes