> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Büyükleri > İmam-ı Şafi > Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2  (Okunma Sayısı 914 defa)
14 Eylül 2010, 17:11:25
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 14 Eylül 2010, 17:11:25 »



ŞAFİδNİN TAHSİLİ VE İLMİNİN KAYNAKLARI 2

27- Hadîs Ve Re´y Fıkhı Ekolleri, Mekke Ekolü:


Şafiî´nin yukarıda saydığımız üstâdlarından hangisinden ne okudu­ğunu açıklayacak bir durumda değiliz. Ancak burada bir noktaya işaret etmek gerekir[14]: Fıkha dâir yazanlardan bâzıları diyor ki: Fıkıhta iki ekol vardı. Bunlardan her birinin muayyen bir sistemi vardı. Fukahâ, pek azı müstesna, bu iki ekolden birinin yolundan yürürlerdi. Bunlardan biri hadîs ekolüdür ki, merkezi Medine´dir. İkincisi re´y ekolü ki, merkezi Irak´tır[15].

Biz bunlara uymakla beraber buna üçüncü bir ekol daha ilâve edi­yoruz ki, o da tefsir ekolüdür. Kur´ân´ın yorumunu yapar, nüzul sebep­lerini öğretir. Me´sûr olan tefsiri rivayet eder. Arap diline ve bâzı âdet­lerine bakarak bunların ışığında Kur´ân´ı anlamağa çalışır. Bu ekol de Mekke ekolüdür. Bunu Abdullah îbn-i Abbâs kurmuştur.

Bana kalırsa, bu ekoller hadîs ve re´y bakımından birbirinden ayrıl­maz, belki ders alma sistemi ve görüş yoluyla ayrılır, sahabe fetva çok­luğu ve azliğiyle ölçülür. Kabul edilmiş bir gerçektir ki, Hicaz, yâni hadîs fıkhının üstâdları olan yedi fakîh[16] çok defa re´y kullanırlardı. Her ne de olsa Şafiî hepsinden aldı. Hicaz ekolünün üstadı olan îmam Mâlik va-sıtasiyle ehl-i hadîsten ilim aldı. imam Mâlik de teba-ı tabiînden olan bir cemâatten ilim telâkkî etü. Bunlar da fıkıh ilmini, sahabe fetvalarım ve asarı bilmekle olduğu gibi re´y ile de şöhret bulan tabiînden aldılar. Bun­lar da Hz. Ömer, Zeyd b. Sabit, Abdullah İbn-i Ömer´in mesleği üzere yü­rüyen ashâbdan aldılar. Bunlara bir mes´eie arzolununea onun hükmünü Kitapta ararlardı, bulamazlarsa Hz. Peygamber´den nakil ve rivayet olu­nan eserlere bakarlardı. Bulamayınca insanların maslahatına göre, fay­dasına yarar bir şekilde hükmederler, fetva verirlerdi.

Irak ekolüne gelince, bunun üstâdları, Ebû Hanîfellen sonra onun talebeleri oldu. Ebû Hanîfe, fıkhı, Muâz´m fıkhının tesiri altında kalmış olan tabiînden ders alan teba-ı tabiînden aldı. Muâz ise: Sünnette bula-mazsam kendi re´yimle ictihâd ederim, diyen bir sahâbidir. Keza yine bu tabiîn Ömer b. Hattâb´m mesleğini temsil eden Abdullah İbn-i Mes´ûd´dan ilim almıştır. Böylece Irak fıkhı re´ye kail olan mesleğe dayanır. Şa­fiî bunlardan da ilim aldı.

Şafiî, Kur´ân ve tefsîr ilmini Mekke´de öğrendi, Mekke´de oturan Abdullah İbn-i Abbâs´m medeğini tutmuş olup, hayatta kalan son ule­mâdan ders aldı. îbn-i Abbâs Mekke´de Kur´ân´ın mânamı öğretir, tefsîr dem verirdi. Hattâ ona nisbet olunan bir cild tefsîr bulundu. Abdullah İbn-i Mes´ûd, İbn-i Abbâs´ı (Tercümânü´l-Kur´ân) diye vasıflandırdı. Ab­dullah îbn-i Ömer´e bir âyetin mânâsı soruldu. Soran kimseye,

 Abdullah îbn-i Abbâs´a git ve ona sor, zîrâ Muhammed Aleyhisse-lâm´a Allah´ın inzal ettiğini en iyi bilenlerden hayatta olan odur, dedi.

Ata îbn-i Rebâh diyor ki: îbn-i Abbâs´m meclisinden daha değerlisi­ni ve şereflisini, fıkıhça en zengin, heybetçe en yüksek olanını asla gör­medim. Fıkıh erbabı onun katında, Kur´ân erbabı onun katında, şiir ve edebiyat erbabı onun katında, bunların hepsi bir kaynaktan su alıyor. A´maş diyor ki: îbn-i Abbâs bir hutbe söyledi. Kur´ân okuyup öyle tefsîr etmeğe başladı ki, ben: Bunu îran ve Bizans halkı dinlese Müslüman olur­du, demekten kendimi tutamadım.

Şafiî Mekke´de yetişti. Ora ulemâsı veya onların bir kısmı Abdullah îbn-i Abbâs´m mesleğinin ve onun dînî anlayış yolunun te´sîri altında kal­mıştır. Büyüdüğü ve tahsil görüp yetiştiği yer Mekke idi. Sonra Mekke onun ders verdiği yer oldu. Fıkıhta mesleğini tâyin ettiği, ilimde yolunun hududunu çizdiği yer orasıdır. Belki de o bu esnada îbn-i Abbâs´ın yolunu tutmuştu. Onu örnek tutuyor, kendini onun mesleğine göre yetiştirmeğe çalışıyordu. Çünkü her üstün zekâ sahibi bir kimsenin, kendini yetiştir­diği ve hazırladığı sırada, ilim, fikir ve ahlâk sahasında kendine uyduğu, üstün bir örnek olarak rehber tuttuğu bir şahıs vardır. Onu takip eder, ikisinin arasında bir uyuşma, istidâdlari arasında bir yaklaşma bulunur. İbn-i Abbâs´m meziyetleri bu çağda dillerde destan, illerde yaygın idi. Âlimler ve tarihçiler onları anlatıyor, Hâşimî Devletinde yâni Abbasîler yanındaki yüksek mevkiinden ötürü ondan bahsediyorlardı.

Şafiî ile İbn-i Abbâs arasındaki benzeyiş meydandadır: Şafiî´nin li­sânı çok düzgündü. İbn-i Abbâs da böyle idi. Şafiî Kur´ân ilmine çok Önem verirdi, İbn-i Abbâs da böyle idi. Şafiî fıkha olduğu gibi şiir ve edebiyata da önem verirdi. îbn-i Abbâs da böyle yapmıştı. Sonra Şafiî´nin dersle­rine; Kur´ân ilmi isteyenler, hadîs talebesi, fıkıh öğrenmek isteyenler, gür ve arapça meraklıları devam ederlerdi. Bu hâl ibn-i Abbâs´da da aym idi. Bunlara bakarak Şafiî´nin îbn-i Abbâs´ı kendine Örnek tuttuğu ve onun yolunda yürüdüğü kanısına acaba varamaz mıyız? Böyle farz edişimiz doğru olsun, olmasın, muhakkak olan bir cihet var ki, Şafiî, Mekke´de ders okuyup orada ikâmet etmekle, ne Irak´ta ve ne de Medine´de bulun­mayan ilimlerden istifade etmiştir. Yâni îbn-i Abbâs yolunu tutarak Kur´ân ilmine önem vermiş, Kur´ân´ın mücmelini, mufassalını, nıutlâkmı, mukayyedini, hâssıni, âmmını incelemiş, çağındaki fukahâya, malzeme Önlerinde hazır olduğu halde incelemedikleri yeni yeni şeyler vermiştir. [17]



28- (III.) Hususî Etüdleri Ve Bîlgilerî:



Bir âlim, bilgisini yalnız nazarı kaabiliyetlerinden ve üstâdlarmdan almaz. Belki onun hususî incelemeleri, türlü ilimleri araştırması, seya­hatleri, deneyleri, görgüleri, bunların hepsinin onun kültüründe büyük te´sîri vardır. Verimli olmasında, aklî meyvelerini veriş özelliğinde bunun te´sîri büyüktür. Şafiî Mekke´de ve Medine´deki üstâdlariyle buluşmakla beraber, yararlı işler peşinde koşardı. Seyahati severdi. Küçük yaşta Hü-zeyl kabilesine gitti. Onların lehçesiyle dilini düzeltti. Onların yanında kaldı, onlar nereye giderlerse o da gider, nereye konarlarsa o da orada konaklardı. On sene gibi uzun bir müddet böyle geçti. Arap yurtlarını, on­ların âdetlerini ve tabiatlerini yakından tanımak ona çok şeyler kazandır­dı. Kur´ân ki, onlar hakkında ve onların içinde inmişti. Onların âdetleri­nin bâzısı, Kur´ân-ı Kerîm´de olanların bir kısmım tefsîre yaramakta idi. Bundan sonra hadîs ve fıkıh Öğrenmek için seyahate başladı. Medi­ne´ye gelerek İmam Mâlik´le görüştü ve onun dersine devam etti. Mâlİk´-le münâsebetini devam ettirmekle beraber Arabistan Yarımadasında bilgi toplama ve tedkîk seyahatleri yaptı. İmam Mâîik´in ölümünden sonra Ye-men´e gitti, bâzı vilâyetlerde hükümet vazifeleri aldı, Necrân´da bulun­du, âmirle memur, hâkimle halk arasındaki münâsebeti öğrendi. İnsan­ların birbirleriyle ilgilerini yakından gördü. Sonra Irak´a, oradan da Mısır´a gitti. Şüphesiz ki o, bu seyahatlerinde insanların aralarında yaptık­ları muameleleri öğrendi. Âdetlerin ve örflerin nasıl cereyan ettiğini bil­di. Bunların hepsinin onun adalet görüşünde ve anlayışında tesiri oldu. Buna göre Ölçüler vaz´etti, hükümler çıkardı. O, seyahat etmede çok bü­yük fayda görürdü.

 Bir şiirinde şöyle der:

"Ben ülkeleri baştan basa, enine boyuna, dolaşacağım, ya muradıma kavuşurum, yahûd da yabancı illerde ölürüm. "Eğer bu uğurda canım çıkarsa, Allah hayırlar versin, "Eğer sâğ, salim, kalırsam, memleketime dönüş yakındır."[18]

Şüphesiz ki seyahat etme, yolculuk yapma, bir fakîhe fıkıh malze­mesi ve tecrübe bilgisi verdikten başka ayrıca onun zihnini açar, görüşü­nü genişletir, duygusunu inceltir ve keskinleştirir. Fikre tasavvur ufku hazırlar ve onu genişletir. Aklî nazariyeler, vukûbulan mes´eleler için yol­lar açar. Onun için, cüz´î hâdiseler hakkında küllî kaideler koymak iste­yen mütefekkire bu lâzım bir şeydir. Bundan ötürü değil midir kî, insan aklının verdiği eserlere yeni yeni şeyler katan feylesofların çoğu yeryü­zünde seyahat edenler, arzın sırtlarında dolaşanlar olmuştur. [19]



29- İlîm Yolundaki Seyahatlerin Faydası, Görüştüğü Ule­mâ İle Münazaraları, Kitapları İncelemesi:


Şafiî´nin seyâhadleri ilmî seyahatlerdi. O bu seyahatlerde üstâdlarla buluşup görüşür, ulemâ ile ders müzâkereleri yapar, onlardan ilim alır, onlara ilim verirdi. Bu seyahatler onun için ders halkası gibi idi. Muhte­lif mezheb sahipleriyle görüştü, bâzılarından dinlemek suretiyle ilim aldı, bâzılarının yazdıkları kitapları görüp okudu. Evzâî´nin mezhebini incele­di. Bu incelemenin mahsûlü olarak yazdığı kitap bugüne kadar gelmiştir. Mısır´da basılan Mecmua-i Fıkhiyye´de Sîyerü´l-Evzâî kitabı da vardır. Şafiî onda Evzâî´nin Sîyer´İndeki fikirlerini münakaşa etmektedir. Onla­rın bâzılarında Evzâî´ye muhalefet, bâzılarında muvafakat etmektedir.

Leys b. Sa´d´m mezhebini inceledi. Hattâ fıkıhta Leys´i, imam Mâ-lik´ten üstün bulduğu söylenir. "Leys, Mâlik´ten daha fakîhtir, ancak Leys´in talebeleri vazifelerini yapmadılar." demiş. Böyle bir söz, Şafiî gi­bi bir zâttan, iki tarafın görüşlerini incelemeden çıkmaz. Her iki tarafın görüşlerinin kuvvet derecesini tanıdıktan, sahibinin fıkıhtaki mertebesini ölçtükten sonra ancak bu sözü söyler. Öyle olunca, şüphe yok ki, Şafiî Leys b. Sa´d´m fıkhını derin bir incelemeden geçirdi ki, neticede böyle bir hükme vardı. Fıkhını zayi´ ettiklerinden, onu yaymağa çalışmadıkla­rından dolayı Leys´in talebelerine de levmde bulundu. Bundan sonra, Irak ehlinin fıkhını inceden inceye öğrendi. Muhammed b. Hasan´ın kitaplarını bizzat Muhammed b. Hasan´dan dinledi. Hilâfiyât kita...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2
« Posted on: 27 Nisan 2024, 01:21:44 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2 rüya tabiri,Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2 mekke canlı, Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2 kabe canlı yayın, Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2 Üç boyutlu kuran oku Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2 kuran ı kerim, Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2 peygamber kıssaları,Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2 ilitam ders soruları, Şafii nin tahsili ve ilminin kaynakları 2önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes