> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Büyükleri > İmam-ı Şafi > Hariciler
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hariciler  (Okunma Sayısı 1050 defa)
14 Eylül 2010, 16:29:39
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 14 Eylül 2010, 16:29:39 »



Hariciler



68- Hariciler Nasıl Meydana Çıktı?:


Hâriciler, kendi inançlarına ve fikirlerine müthiş bir taassupla bağlı, dindar görünen bir İslâm fırkasıdır. Akidelerini çılgınca savu­nurlar. Korkunç hükümleri olan serkeş insanlardır. Kanaatleri uğrunda, gayeleri yolunda her şeye göğüs gererek savaşırlar, çekinmeden ileri atı­lırlar. Onları buna sürükleyen şey, zahirine bağlandıkları bâzı sözler ol­muştur. Bunu mukaddes din sandılar ve mü´min olan ondan asla ayrılmaz hesap ettiler. Onların aklı: "Hüküm ancak Allah´ındır" sözüne saplandımı bir dînî düstûr gibi tutup muhaliflerinin yüzüne dâima haykırdı­lar. Konuşmak isteyenlerin sözünü bununla kestiler. Hz. Ali´yi konuşur­ken gördüler mi, hemen bu sözü söylerlerdi. Bu söz onların kalkanı ol­muştu. Hz. Ali onlar bu sözü tekrar tekrar söyleyince şöyle demiştir: "Doğru bir söz, fakat bununla bâtıl murad olunur, bunu kötüye kullanı­yorlar. Evet hüküm yalnız Allah´ındır. Fakat bunlar amirlik ancak Al­lah´ındır diyorlar, insanlar için doğru, sapık bir emîr lâzımdır. Onun emri altında mü´min amel eder, kâfir de faydalanır. Vergiyi toplar, düşmanla çarpışır, yollarda emniyet ve asayişi sağlar, zayıfın hakkını kuvvetliden alıverir, böylece hayırlı olan kimse rahata kavuşur, fâcirden kurtulmuş olunur."

Hz. Osman´dan, Hz. Ali´den ve zâlim olan hâkimlerden kendilerim uzak tutmak, onlardan teberrî etmek düşüncesi, Haricîleri o kadar şaşırt­tı ki, akıllarım bile bozdular. Bu fikre öyle körü körüne saplandılar ki, anlayışlarına hâkim olan hep bu düşünce oldu. Hakka götüren yol, on­lar için adetâ kapalı kaldı. Bu kaba kuvvete Hz. Osman´dan, Hz. Ali´den, Tâlha ve Zübeyr gibi Ashabın ulularından, Bmevîlerin zâlim hükümdar­larından ayrılanlar hep bunlara katıldılar ve bu fikre saplandılar. Tesiri daha şiddetli olan diğer prensiplerde müsamaha gösterdiler, fakat bu teberrî prensibine sımsıkı sarıldılar. Abdullah Ibn-i Zübeyr, Emevîlere karşı ayaklandı. Haricîler onun tarafına geçtiler. Ona yardım yapacak­larım, onun saflarında döğüşeceklerini va´dettiler. Fakat onun, kendi ba­bası Zübeyr ile Tâlha´dan, Ali ve Osman´dan teberrî etmediğini öğrenin­ce, ondan ayrıldılar, onun etrafından savulup gittiler!

Fakat Haricîlerin kafasına teberrî fikri saplanmıştı. Muayyen şahıslar Müslüman saymıyorlardı. Bu-sebeple Ehl-l HUnnflt ve´l Cemâat topluluğuna giremediler, sapık fırkalardan oldular. [1]



69- Hâricîlerîn Nitelikleri:


Haricîler, parlak ve yaldızlı sözlerin tesiri altında kalmakta Fransa´» da en korkunç cinayetleri, irtikâptan çekinmeyen Ya´kubîlere benzerler. Bunlar hürriyet, müsavat, kardeşlik kelimelerini tutturdular ve bunlar nâmına kan döktüler, nice canlara kıydılar, Haricîler do (gerçek îman, hüküm ancak Allah´a aittir, zâlimlerden teberrî) naralarını tutturdular ve bunlar adına Müslümanların masum kanım mübâh sayıp kan lçtil

"Yakûbîlik zihniyeti kısa düşünceli, dar görüşlü, inatçı bir görüf mahsûlü olup sahibini gayet basit bir adam derecesine düşürür. Bu zih­niyetin sahibi, işlerin ancak dış tarafım görür, ruhunda hâsıl olan evhamı, hakikat sanır. Olayları birbirine bağlayamaz. Gözünü dikmiş olduğu hiı-yâlden asla ayıramaz. Demek oluyor ki, Yakûbî işlemiş olduğu cinayet­leri akıl ve mantık sâikasiyle işlemiyor. Çünkü akıl ve mantıktan onun nasibi yoktur. O, zayıf aklına uyarak bu gibi şeyler peşinde koşuyor. Halbuki yüksek idrâk burada durur kalır."

Yakûbîlerin bu hâli, birçok cephelerden Haricîlerin hâlet-i rûhiyeulnn uygun düşmektedir. Aşağıda zikri gelecek hâdiseler ve münâkaşalar bu­nu göstermekte ve isbâta kâfi gelmektedir. [2]



70- Ruhî Haletleri:


Hamaset duyguları ve kelimelerin zahirine saplanmak hevesi; Hari­cîlerin vazıh vasıfları yalmz bunlar değildir. Bunların yanışını diğer vasıflar da yer almaktadır. Meselâ: Fedakârlık, serkeşlik, ölümden çe­kinmemek, sebepsiz tehlikelere atılmak gibi vasıflar, bunlar meyanında dır. Bu hareketlerin bâzıları heves mahsûlü idi. Bâzısı da âsâp bozuklu­ğundan ileri geliyordu. Mücerret kahramanlık göstermek ve mezhebi şiddetle sarılmak emri veriyordu.


Haricîlerin içinde öyleleri vardı ki, Hz. Ali hutbe okurken sözünü ke-Horlerdi. Hattâ o, namaz kılarken namazım bile kesenler bulunurdu, Al-lah´dan sevap umarak Müslümanlara meydan okuyanlar vardı. Böyle yapmakla Allah´a yaklaştığını zannederlerdi. Abdullah tbn-i Habbâb b. Aretî´yi[3] öldürdüler, cariyesinin karnını deştiler. Bu fecî cinayeti iş­lediler. Hz. Ali onlara:

 Katilleri bize teslim edin, dedi.

 Onun katilleri biz hepimiziz, cevabım verdiler ve teslim etmediler. Hz. Ali onlarla savaştı. Onları tepeledi, hepsini imha edecekti, buna rağ­men geri kalanlar yine bildiklerinden şaşmadılar, kudurmuşcasına eski yollarında yürüdüler. O Hıristiyanlarla bunlar arasında bu bakımdan bir benzerlik yok mu?

Bunların çoğunda gûyâ îslâm´a hulûsla hizmet etmek düşüncesi hâ­kimdi. Fakat buna yanlış yoldan yürüdüler; ters bir istikamet tuttular. Hataları burada idi. Rivayet olunduğuna göre Hz. Ali, onlarla münakaşa yapmak üzere îbn-i Abbas´ı gönderdi. îbn-i Abbas yanlarına gelince onu i´zâz ve ikramla karşıladılar. îbn-i Abbas karşısında öyle adamlar gördü ki: Uzun müddet secde ede ede alınları dağlanmış gibi yara olmuş...[4]

Bunlann akidelerinde İhlas üzere olduklarında süphe yok. Fakat İhlasın noksan tarafları da çok: dinin özünü anlayamıyorlar. Kendilerine muhalif ulun her MUslümanın kanını helâl saymaları büyük hatâdır. Enteresan olaylarından biri de şudur: Bir defa .bir Müslüman ile bir  hristiyana tesadüf etmişler. Müslümanı öldürmüşler, Hıristiyana Peygamberine olan ahdini muhafaza etmesini tavsiyede bulunmuşlar... Ibn-i Habbâb´a rastladılar, boynunda Mushaf-ı Şerif asılı, yanında da. ge­be olan karısı var. Bu insafsızlar Abdullah´ı yakalayıp:

 Şu boynunda asılı olan Kitap bize seni öldürmemizi emrediyor

dediler.

 Ebû Bekir ve Ömer hakkında ne dersin? diye sordular. O da  hayırla yâdetti.

 Hakem tâyin etme hâdisesinden önce Hz. Ali hakkında ve  Hz. Osman´ın altı senesi hakkında ne dersin? dediler. O da yine hayrı in yâdederek cevap verdi.

 Hakem meselesi hakkında ne dersin? diye sordular. O da bu ce­vabı verdi:

 Benim diyeceğim şudur: Hz. Ali Allah´ın Kitabım sizden çok dn-ha âlâ bilir. Dînini sizden daha iyi korur, sizden daha çok-basiret sahibidir.

 Sen hidâyete tabi´ olmuyorsun, adamlara isimlerine bakarak tabi1 oluyorsun, elediler ve onu dere kenarına çekip hayvan boğazlar gibi kei-tiler!.. Orada ´bulunan bir Hıristiyandan hurma satın almak istediler.

O da:

 Hurma parasız sizin olsun, dedi.

 Parasız asla kabul etmeyiz, dediler. Hıristiyan bu adamların yaptıklarına şaşarak:

 Ne acaip kimseler, dedi. Abdullah b. Habbâb gibi bir zatı öldü­rürler, bizden parasız hurma kabul etmezler!..[5]



71- Taassubları, Kureyş´e Olan Kînlerî:

On iki  Hâdiyc Arapları mahrumiyet içinde İdiler. Maddî mahrumiyet içinde olan ruhu, îman kaplar ve sağlam bir Itlkad vicdana yerleşirse bu dünya nimetlerine tama´ etmekten vazgeçer dünya zevklerine göz dikmez. Kendini âhirete verir, âhiret nimetleri­ne rağbet eder. Cehennem azabından, uzaklaştıracak şeylere sarılır. Onun için Haricîlerde dînî zühd kuvvetli idi.

Sonra onların yaşayış tarzları onları huşunet, kasvet, ünf ve şiddet göstermeğe itecek mahiyette idi. Zîrâ nefis, gördüğü ve alıştığı şeylere uyar. Onlar da sert çöl gibi sert oldular. Eğer Haricîler refah içinde ya­lamalar, nimetlerden faydalansalardı, onların o haşin hâli değişir, sert­likleri ve kabalıkları azalır, onlar da yumuşar ve uysal kimseler olur, tabiatlarında değişiklik görülürdü. Şu hâdiseye bakın: Ebu´l-Hayr ismin­de yoksul ve fakîr bir adamın Haricîlerin görüşlerine taraftar olduğunu duyan Ziyâd îbn-i Ebih, onu nezdine çağırıp ona valilik vermiş ve her ay dört bin dirhem maaş bağlamış, ayrıca senede yüzbin dirhem de ge­lir ayırmış. Ebu´l-Hayr bu bolluğa kavuşunca: îtâattan ve topluluk için­de yaşamaktan daha hayırlı bir şey görmüş değilim! dermiş. Valilik ma­kamında uzun müddet kalmış. Ziyâd onun bir hareketini beğenmemiş, o da Ziyâd´a karşı gelmiş, bu yüzden hapse atılmış ve orada ölmüş. Bunda gayet dikkat edilecek nokta şudur: Nîmete kavuşunca bu adamın o sert tabiatı değişti, ruhu kibarlaştı, müsamahalı ve şefkatli oldu. Taassub ve şiddetten eser kalmadı.

Hz. Ali´ye ve ondan sonra da Emevîlere karşı duran Haricîlerin ço­ğunun bu inançlarında ihlâs üzere olduklarım söylemiştik. Fakat biz bu­nunla, onları hükümete karşı isyana sürükleyen bu akîdelerden başka se­bepler yok demek istemiyoruz. Bunun en açık misâli şudur: Haricîler, Hi­lâfete yalnız Kureyş´in geçmesini çekemiyorlar, başkaları dururken, an­cak Kureyş´in hâkim olmasını kıskanıyorlardı. Gerçekten Haricîlerin ek­serisi Rabîa kabilelerinden idiler. Bunlarla Mudar kabileleri arasında câ-hiliyet zamanından beri eski düşmanlık vardı. İslâmiyet bu düşmanlığın Şiddetini biraz azaltmışsa da büsbütün kaldıramamıştı. Kalblere gizlen­miş, ruhlara sinmiş bâzı câhiliyet izleri kalmıştı. Bunlar, Haricîlerin mez­hebine ve görüşüne kapılanların görüş ve mezheblerinde farkına va­rılmadan, sezilmeden kendini gösterdi. Kalblerde gizli olanı en iyi bilen Allah´dır. [6]


72- Hâricilerin Çoğu Araptır:



Hâricilerin ekserisi Arabdır. Aralarında Mevûliden olanlar (yani Arap olmıyanlar) gayet az...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hariciler
« Posted on: 24 Nisan 2024, 14:12:05 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hariciler rüya tabiri,Hariciler mekke canlı, Hariciler kabe canlı yayın, Hariciler Üç boyutlu kuran oku Hariciler kuran ı kerim, Hariciler peygamber kıssaları,Hariciler ilitam ders soruları, Haricilerönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes