> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Büyükleri > İmam-ı Malik > 7. delil istihsan
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: 7. delil istihsan  (Okunma Sayısı 1061 defa)
17 Eylül 2010, 16:06:11
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 17 Eylül 2010, 16:06:11 »



7. DELİL : İSTİHSAN

170- İstihsân Kolaylık Sağlar:


Bütün kaynaklar gösteriyor ki, İmam Mâlik (Allah razı olsun) İstihsânı almıştır. Karalı diyor ki: «Malik bazen istihsân gereğince fetva verirdi: İmam Mâlik müteaddit meselelerde bunu aldı. Yaptıkları işlerle eşyaya zarar veren zanaat sahiplerine zararı tazmin ettirmek, yemek ve katık taşıyanlara , ödettirmek böyledir.[1]

Benâni haşiyesinde istihkak babında naklettiğine göre, İbni Kasım Mâlik´in şöyle dediğini rivayet eder: «İstihsân, ilmin onda dokuzudur». Şâtibl de Muvafakât´da Esbeg´dan nakleder, İbni Kasım´ı şöyle derken işittim, Mâlik´in şöyle dediği rivayet olunur: «İlmin onda dokuzu istihsân´dır.»[2]

Şâtibi´nin Muvafakât´da dediği gibi, istihsânın dayandığı hükümler, veya deliller içinde istihsan´ın tercih sebebi olduğu hükümler Mâliki Mezhebinde çoktur. Onlardan biri Karz´dır. Aslında o ribaya benzer. Çünkü bir müddet için dirhemi dirhemle mübadeledir. Fakat istihsân yoluyla mubah oldu. Zira bunda insanlara acımak, kolaylık göstermek, genişlik getirmek var. Eğer yasak olsa sıkıntı doğar, tedavi için insanla­rın avrat yerlerini görmek de böyle istihsân yoluyla mubahtır. Umumi kaide avrat yerlerini görmek haramdır. Fakat zararı defetmek için istih­sân deliline göre caizdir. Müzârea, Müsâkât yani tarla ve bahçeyi kirayla İşletmek de böyledir. Çünkü esas kaide, bedel meçhul olduğun­dan bu akidlerin caiz olmamasıdır. Fakat taraflara kolaylık için istihsâ-nen caiz görüldü. Önemsizliğinden dolayı az miktarlarda ribaya itibar etmemek, uzun süre için az fazla vermeye cevaz vermek böyledir. Yukarıda geçtiği üzere şahidükte adalet şartının âdil kimselerin madak bulunduğu yerde askıya alınması, güçlük çıkarmamak İçin âdi! olmıyanı vasiy yapmak hep bu nev´idendir.


171- îstihsan Nedir? Neden Doğdu:


Bu meseleden anlaşılıyor ki, İmam Mâlik istihsânı delil olarak ai-mıştır. Fakat istihsân´ın hakikati nedir? Onun caiz olduğu yerler nerele­ridir, ona göre hüküm vermek nasıl caiz olur?

İstihsâna dayalı hüküm verilmiş mes´eleleri arattırmadan iki şey ortaya çıkıyor:

1- İstihsânta bir mes´ele hakkında fetva vermek bir kaide olarak değil, istisna yoluyladır. Mâliklerin tabiriyle, bu kaide dışı bir ruhsattır. Aslı külli karşısında cüz´l bir hüküm vermektir. Adil kimselerin bulunma­dığı bir memlekette, âdil olmıyan şahidlerin şehadetini kabul etmek, zorluğu ve güçlüğü kaldırmak için borç almak bu nev´idendir. Bu gibi hallerde istihsan umumî kaide dışında bir nev´i ruhsattır. Kaide mutta-rid işlese zarar doğacak, onu defi için istihsan alındı.

2- İstihsâna en çok gerek duyulduğu yer, kıyasın icabı, güçlük doğduğu zaman, Hanefî Mezhebinde olduğu gibi, Mâliki Mezhebinde de istihsan kıyasın mukabilidir: Her ne kadar iki mezhebin yollan muhte­lif olup her biri kendi fıkıh mantığı arkasında gitse de, netice böyledir. Mâliki mezhebinde istihsan, kıyas ıttıradl neticesi doğan güçlüğü kal­dırmak için bir çaredir, yoldur. İstihsânı çok kullanan Esbag şöyle der: «Kıyasa fazla dalan kimse, azkaia sünnetten ayrılır, istihsan ilmin dire­ğidir.»[3]

Şâtibî, îstihsan hakkında şöyle der: «îstihsânın iktizası, kıyasın boş bıraktığı bir delil yoluna dönüp onu tercih etmektir. İstihsan yapan kimse mücerred zevkine ve arzusuna dönüyor değil, bu gibi şeylerde umumiyetle dinin kasdettiği malum olan hükme dönüyor demektir. Meselâ ortada bir mes´ele var, o bir şeyi gerektiriyor. Fakat o şeye bakılırsa diğer yanlardan da bir maslahatın fevt olmasına veya bir zararın gelmesine sebep olacak. Çok defa bu durum, zararı olan bir asılın hâciyatla ve hâciyâttan olanın kemâliyatla karşılaşmasında hasıl olur. Kıyas, zaruri olanda mutlak surette tatbik etmek, bazı yönden zorluk ve güçlük doğurur.[4] Onun için bu güçlük olan yer istisna edilir, kemâliyat ile hâciyata da aynı yapılır.[5] Veya zaruriyat ile kemaiiyat da aynıdır, bu zahir bir şeydir, istihsan bundan doğar. [6]

İbne Rüşd şöyle demiştir: Çok duyulan istihsan - hattâ kıyasdan daha çok söylenir oldu. Kıyasın ittıradı, hükümde bir aşırılığa ve müba­lağaya götürürse, hükümde tesirli olduğu bazı yerler bırakılır, ondan o yer çıkarılır, tahsis yapılır, kıyastan istihsâna gidilir.

Mazbut fıkıh kaidelerinin ittıradı, hükümde bir boşluğa yol açtığı zaman, istihsânın onu nasıl düzelttiğine en açık örnek, ferâizde mes´ele-î müştereke denen şeydir. Şöyle ki, bu mes´elede ana. baba birkardeşler asaba yoluyla miras yapılarını alacaklardır, kaide budur. Fakat pay sahipleri haklarını aldıktan sonra, geriye birşey kalmı­yor. Ana bir kardeşler alıyor. Onlar alamıyor. Misâl şudur: Kadın ölür: Geriye mirasçı olarak kocası, anası, ana bir kardeşlen, ana baba bir kardeşleri kalıyor. Kıyas kaidesini tatbik edersek kocası 112, anası 1 /6. ana bir kardeşler 1/3 pay alırlar. Onlar bu nisbette haklarını alınca asabe yoluyla pay alacak ana baba bir kardeşlere birşey kalmıyor. Ana bir kardeşler alıyor, ana baba bir kardeşler almıyor, onlar daha kuvvetli bağla aileden oldukları halde mahrum kalmaları garip bir şey. Onun için Hz. Ömer (Allah ondan razı olsun) onlara da, ana bir kardeşlerle birlikte pay verdi, onun için buna mes´ele-i müştereke denildi.[7] Böylece âdil halife, istihsan kaidesini çok yerinde kullandı ve güçlüğü gideren bu istihsan, gerçekten güzel bir kaide oldu.


172- İstihsan Hakkında Mâliki ve Hanefî Görüşleri:


Malikte gibi Hanefiler de şöyle derler; Kıyas kabaiaşıp güzel olmayınca istihsan alınır. Veyahut İbnî Rüşd ün deyirnince kıyasdaki ıttirad hükümde bir aşırılığa - boşluğa götürürse, o zaman istihsâna başvurulur. Nakil olunduğu üzere, Ebû Hanife kıyas yapardı, kıyas çirkin bir hal alınca istihsâna giderdi. Kıyas yaptığı zaman, talebeleri kıyasında kusur bulurlar, tartışmaya başlarlardı. Talebesi Muhammed b. Hasan´ın dediği gibi: İstihsan yapıyorum, dedi mi, kimse bir şey diyemez, bir kusur bulamazdı, öyle mükemmel yapardı.

Acaba Mâlikllerle Hanefiler nezdinde istihsânın hakikati bir mi?

Daha ince bir ifadeyle: Mâlikîlerle Hanefilere göre istihsanın maksad ve metodu bir mi? İstihsân hakkında Hanefi ve Mâllkilerin sözlerini nakil etmezden önce, biz iki mezhebe göre istihsândan anladığımızı söyleye­lim. Mâliki fıkhında istihsanı araştırmamızdan bizim anladığımız şudur: Mâlikller kıyasdan doğan aşırılığı ve boşluğu üç şeye müracaatla dol­durmağa, telâfiye çalışıyorlar: 1- Yaygın olan Örfle, 2- Râcih olan mas­lahatla, 3- Güçlük ve zorluğu kaldırmak ve sıkıştıran zaruretlerle.

Hanefi Mezhebi ise kıyasın aşırılığını ve boşluğunu, muttarid olan kıyasın zâhirindeki illete muhalif başka bir illet düşünerek karşılıyorlardı. Onlara göre bazı yönleriyle istihsân iki kıyas arasında bir tearuzdur. Birinin illeti gizlidir, fakat tesiri kuvvetlidir. İşte bu istihsândır. Diğerinin iileti zahir, fakat tesiri zayıftır. Hanefîler, kıyasın umumi kasidesinden doğan netice karşısında ona tearuz sonu haber-i vahidi almaya istihsân ederler. Umumi kaide mukabilinde icma´ı almaya da istihsân adını verirler.

Zaruret ve örften dolayı kıyas men olunur, Mâlikller buna istihsân derler. Böylece her iki mezheb: Maşakkatı, yaygın örfü, kıyas karşı­sında iştihsânı gerektiren sebepler olarak almada birlişiyorlar ve şu noktada ayrılıyorlar: Ebû Hanife, icma´ı almayı, kıyas mukabili haberi vahidi seçmeyi istihsândan sayıyor, Mâlikllerin ise buna istihsân adı vermedikleri anlaşılıyor. Şunda 6a ayrılıyorlar: Nasıl ki bir kimse mu­hayyerlik şartiyle bir mal alsa, sonra öa ölse, mirasçıları bunu kabul .veya redde ihtilâf etseler, Eşheb şöyle diyor: «Kıyasa göre bu fesho-(unmaktır, fakat biz istihsân yoluyla şöyle deriz: Eğer bir kısmı, redde-İenlerin hissesini de kabul ederse caizdir.»[8] Görülüyor ki, Mâlikllere göre kıyasın ittıradı, cüz´i maslahat için istihsânla karşılanıyor. Hanefîlerin füru´unda bu yoktur.

173- İstihsanın Tarifleri:


Buraya kadar nakil olunan kavillerden, imam Mâlik´in istihsân delilini aldığını görüyoruz. Mâlikî fıkhındaki meselelerin bir kısmının dayanağı istihsândır. İstihsanın maksad ve yönünü belirten, Mâliki ule­masının sözlerini de dinledik. Şimdi de bu mezhebde onun sahasını, onun hakikatına dair ulemanın ihtilafını görelim. Önce onların tariflerini dinleyelim. Çünkü bu istihsanın sahasını, kullanış çemberini gösterir.

Bir de yukarıda zikrettiklerimizin ışığı altında bu tarifleri mukayese yap­mak istiyoruz. Ahkâm-ı Kur´an´da Bbnül-Arabî iştihsânı şöyle tarif eder: «Bize ve Hanefilere göre istihsân: İki delilden en kuvvetli olanla amel etmektir.» Bu tarif, istihsanın hakikatında iki mezhebi birbirine yaklaştırmakta, hattâ birleştirmektedir. Bunun tevcihi şöyledir: Bu iki mezheb sahipleri her ne kadar ikisi de istihsân, istinbat usulünden bir asıldır, derlerse de, yine de ayrıldıkları yerler var, bazı usulde ayrılıyor­lar. Haneflier, muttarid kıyas mukabili hadisi almaya da istihsân diyor­lar. Kıyasa icma´ı takdim etmeye istihsân namı veriyorlar. Mâiikller ise bu mesleğe girmiyor veyahut tahkika göre buna istihsân adı vermiyor­lar.

İbnül-Arabi diğer bir tarif daha kaydeder ve şöyle der: «İstihsân bazı gereklerine tearuz dolayısıyla, istisna ve ruhsat yoluna giderek delilin muktazasını bırakmaktır. İstihsân dört kısımdır: Örften dolayı delili terketmek, icma´ dolayısıyla terketmek, maslahat sebebiyle ter-ketmek, bir de maşakkatı gidermek, genişlik vermek ve kolaylık için terketmek.»[9]

Fakat İbni Enbâri, Mâliki Mezhebinde İstihsanın, İbnül-Arabî´nin zikrettiği gibi bu kadar geniş, umum, mânada olduğu görüşünde değil­dir, bununla Hanefilere yaklaşır. Ona göre, icma´ ve örf için kıyası terk, istihsân sayıimaz, bu bir delili diğer bir delile tercih demektir. İstihsân ise, kıy...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: 7. delil istihsan
« Posted on: 18 Nisan 2024, 08:50:19 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: 7. delil istihsan rüya tabiri,7. delil istihsan mekke canlı, 7. delil istihsan kabe canlı yayın, 7. delil istihsan Üç boyutlu kuran oku 7. delil istihsan kuran ı kerim, 7. delil istihsan peygamber kıssaları,7. delil istihsan ilitam ders soruları, 7. delil istihsanönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes