> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Büyükleri > İmam-ı Ahmed Bin Hanbel > Akaid de görüşleri 2
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Akaid de görüşleri 2  (Okunma Sayısı 825 defa)
16 Eylül 2010, 20:09:21
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 16 Eylül 2010, 20:09:21 »



Akaid de görüşleri 2

12- Kur´an Mahlûk mu Konusundaki Görüş:


Bu sözleri buraya aldık, tâ ki, İmam Ahmed´in çağında insanların ne kadar şaşkınlık içine düştükleri, nasıl saptıkları görülsün, öyle ki, mahsûs olan, elle tutulacak derecede olan bir işde bile nasıl yanılıyor­lar. Bir kısım insanlar, Kur´an mahlûktur sözünü söylemekten çekiniyor­lar, çünkü bu sözü söylemek, ağıza almak bid´atmış! Zira her bid´at dalalettir, her dalalet de cehennemdedir, Hadisi şerif böyle.

Kur´an okumada böyle ihtilâf olunca, Kur´an´ın kendisindeki ihtilâf nasıl olur. Kur´an-ı Kerim´e iki açıdan bakmak gerek: Biri kaynağı itibariyle o Allah´tandır. Allah Teâlâ´nın kelâm sıfatı var. Kelâm sıfatı Cenab-ı Hak´kın kadîm olması itibariyle kadîmdir, zira o, sonradan olan bir sıfatla tavsif olunmaz, O, Havadise : Sonradan olmaya muhalif sıfatları taşır.

İkincisi: Kur´an kelimelerden oluşmuştur, kelimeler de harflerden, bu kelimelerin delâlet ettiği manalar var, bu manaları ibarelerden anlı­yoruz. İşte odak noktası burası, bu kelimeler yazılır, okunur! İıtıam Ahmed´in bunlar hakkındaki görüşü nedir?

Bir kısım tarihçiler diyor ki, o bu hususta birşey söylemez, çekimser kalırdı. Bunu çekiştirmeyi bid´at sayar, bu hususta susmak gerek derdi. Bu mes´eieyi ortaya atanlarla bu konuya dalmaktan çekindiği, bid´atcı-lann sürüklendiği bu duruma girmek istemediğini ortaya atıyorlar. Bu konuda Halife Mu´tasım ile olan konuşmasını ileri sürüyorlar. Onunla münakaşa için getirildiği zaman aralarında şu konuşma geçiyor; Ahmed bunu şöyle anlatıyor:

«Oturdum. Bağlı bulunduğum zincirler, kelepçe beni yormuştu. Biraz oturup dinlendim. Sonra şöyie konuşma yaptık:

 Konuşmama müsaade eder misin?

 Buyur, konuş.

 Hz. Peygamber Aleyhisselâm, insanları neye davet etti?

 Allah´tan başka Tanrı olmadığına şehâdet etmeye.

 Ben de işte: Allah´tan başka Tanrı yok, diye şehâdet ediyorum, dedim. Ve sonra devamla: Atan, Abdullah İbni Abbas şöyle rivayet eder: Abdulkays heyeti, Hz, Peygambere (ona salftt ve selâm olsun) geldikleri zaman imana davet etti ve Allah´a iman etmelerini emir bu­yurdu ve onlara sordu: «İman nedir bilir misiniz?» Onlar da: «Allah ve Resulü doğrusunu bilir,» dediler. Bunun üzerine Resul-ü Ekrem şunları söyledi: İman, Allah´tan başka Tanrı olmadığına, Muhammed O´nun Peygamberi olduğuna iman etmek, namaz kılmak, zekat vermek, Ramazan orucunu tutmak ve bir de ganimetten beşte birini vermektir.»

Ona mensub bulunan bu sözde, bu konuda kesin birşey yok. Harf ve kelimelerden oluşan ve okunan Kur´an kadîmdir, demiyor. Bu ko­nuda Me´mun´a verdiği cevap daha açık, Me´mun ona şu soruyu sordu:

 Kur´an hakkında ne dersin? Cevap verdi:

 O Allah kelâmıdır. Kendisine o mahlûk mudur denince:

 O Allah kelâmıdır, bundan fazla birşey söyleyemem. Ona:

 Allah Teâlâ mahlûkatından hiç birine, hiç bir suretle benzemez denince:

 O´nun misli hiçbir şey yoktur, O semi´dir, Basîrdir, işitir, görür, dedi.»[12]

Bu sözler onun bu hususta tevakkuf ettiği, birşey söylemediğini göstermede açıktır. Bunda belli birşey için kesin bir hüküm yok. Ne |mahlûk diyor, ne de mahlûk değil.


13- Çekimser Kaldığını Kabul Etmeyenler:


Ahmed´in çağdaşı bulunan Abdurrahman Mehdi´nin talebesi olan İbni Kuteybe, Ahmed´den yapılan bu rivayeti kesinlikle reddediyor, Ahmed´in bu mes´ele hakkında hüküm vermeyip sükût ettiğini kabul etmiyor. Ona göre hakkı söylemeyip susanların durumu kötüdür, Ebû Abdullah Ahmed gibi bir zat bü durumda kalmaz. Dinleyelim:

«Bu fırkalar, kopan bu fitneden sonra bu mes´ele hakkında sükûtu ve tecahülü emretmeyenlerden daha az özürlü göremem. Ancak iş buraya gelmeden sükûtla emir olunabilirdi. İş bu kadar yayıldıktan, bu kadar meydana çıktıktan sonra, dini emir hususunda çekimser kalmak, susmak insan tabiatına aykırıdır. Akıllıları sussa bile, cahilleri ağzını

kapamaz, cahilin çenesi durmaz. İnsanların dilleri sussa bile, kalbleri susmaz. Bundan önce Kur´an hakkında Cehm ve Ebü Hanife[13] konuştuklarından bunlar için ulemadan örnekler de var. Halbuki ondan önce insanlar arasında bu geçmemişti, insanların konuştuğu birşey değildi. İnsanlar bundan ürküp âlimlere başvurdukları zaman, onlar bu, bid´attir, insanlar bunu konuşmadı, bununla memur da değildir, demedi­ler. Yakın ile şekki giydirdiler, şaşkınlığı kaldırdılar, sisi dağıttılar ve görüşlerini: Kur´an mahlûk değildir, hükmünde topladılar. Ve bunu in­sanlara bildirdiler.[14]


14- Çekimser mî Kalıyordu?


İmam Ahmed´in şöyle dediği rivayet olunuyor: «Kim ki Kur´an Mahlûktur derse, o CehmVdir, Cehmı ise kâfirdir. Kim de Kur´an mahlûk değildir, derse, o da bid´atcıdır.»

Fakat İbni Kuteybe ondan yapılan bu rivayeti de inkâr ediyor ve bunu acayipler acayibi, yani ITcube sayıyor. Sonra da şöyle diyor: «Ebû Abdullah Ahmed gibisi için bu söz nasıl düşünülür? Sen de bilirsin ki, hak iki şeyden birinde olmakdan hali olamaz.»


15- İki Görüşün Arasını Bulmak:


Diğer bir grup der ki: İmam Ahmed´in görüşü şöyledir: «Ona göre Kur´an harfleriyle, kelimeleriyle, ibare ve manalarıyle mahlûk değildir.Onun mektupları, ondan nakil ve rivayet olunan bir çok sözleri bunu göstermektedir. Bunlardan biri de. Mütevekkil ondan bu konuda gerçek görüşünü, Kur´an mahlûk mu mes´elesinde gönüle şifa verecek sözleri yazmasını istediği zaman ona gönderdiği mektuptur.

Bu mektupdakilerle, daha önce.Me´mun´un elçilerine ve Mu´ta-sım´a verdiği cevapların arasını bulmak şöyledir: O, önceleri bu işde sükût ediyordu. Sünnet ve Hadis uyarınca buna dalmaktan çekiniyor­du. Bu konuda görüşünü açıklamıyordu, belki de bu konuda henüz kesin bir görüşe varamamıştı Fakat sonraları ilim nehri coşkun hale gelip elinin altındaki âsâra, sahabe ve tabiinin haberlerine müracaat ederek mes´ele olgunlaşınca, görüşünü ilân etti. Böyle şeylere dalma-mağa olan şiddetli arzusuna ve Allah´ın kitabından çekişmeyi caiz görmemesine rağmen, bunu yaptı.


16- Mütevekkil´e Yazdığı Mektup, Son Görüşlerini Yansıtır:



İmam Ahmed´in, Halife Mütevekkilin isteği üzerine ona yazmış olduğu mektup bu konuya biraz ışık tuttuğundan onu buraya alıyoruz. Mektup oğlu Abdullah´tan rivayet olunmuş olup Hılyet´ül-Evliya e Zehebî Tarihinden alınmıştır. Abdullah diyor ki:

«Ubeydullah b. Yahya, babam Ahmed´e mektup yazarak unu söyledi: «Emir´ül-Mü´minin mektup yazıp ondan Kur´an mahlûk mu ms´elesini sormasını emir buyurmuşlar, o münasebetle olan sı­nama mes´elesi değil.. Bunun üzerine babam (Allah ondan razı olsun) beydullah b. Yahya´ya gönderilmek üzere bana şu mektubu yazdırdı, söyledi, ben yazdım.»


Bismillâhirrahmanirrahîm.


«Ey Ebû Hasan, Allah bütün umurda sana hayırlı neticeler nasip ilsin. Rahmetiyle senden dünya ve ahiret kötülüklerini defetsin. Allah enden razı olsun, Emir´ül-Mü´minin´in Kur´an hakkında sordukları şey-erden bildiklerimi sana yazıyorum. Allah´tan dileğim o dur ki, Emîr´ül-ü´minin´in tevfikini devamlı kılsın. İnsanlar batıl içine dalmışlardı, ihti­lâf içinde yuvarlanıyorlardı. Nihayet Hilâfet, Emîr´ül-Mü´minin´e nasip oldu. Allah Teâlâ Emîr´ül-Mü´minin sayesinde her bid´atı ortadan kal-jdırdı, yok etti. İnsanlar içine düştükleri zilletten, hapis sıkıntılarından ikurtuldular. Allah bunların hepsini defetti. Emîr´ül-Mü´minin sayesinde bu belâlar kalktı. Müslümanlar buna çok sevindi. Onların gönlünü ka­zandı. Emîr´ül-Mü´minin iyi niyetini arttırması, ona hayırlı işlerde yardım etmesi için Allah´a dua ediyorlar.

«Abdullah İbni Abbas´tan rivayet olunuyor, o şöyle demiştir: «Al­lah´ın kitabının bazısını bazısıyla tartıştırmayın, çünkü bu kalbinizde şüphe uzandırır.»

Abdullah İbni Ömer´de şunu anlatır: «Bir grup, Hz. Peygamberin kapısı yanında oturmuşlar, konuşuyorlardı. Bir kısmı: «Allah şöyle de­medi mi dedi, diğer kısmı: Allah şöyle buyurmadı mı? dedi. Hz. Pey­gamber bunları duyunca heyecanla onların yanına geldi ve: «Siz bu­nunla mı emir olundunuz, ne bu, Allah´ın kitabının bazısını bazısıyla tartıştırıyorsunuz. Sizden önceki milletler de böyle şeylerle saptılar. Siz burada bşuna uğraşıyorsunuz. Siz emir olunduğunuz şeye bakın ve

onları işleyin. Nehyolunduğunuz yasaklara bakın ve onları yapmayın» dedi. Ebû Hüreyre Hz. Peygamber Aleyhisselâmdan şunu rivayet eder: «Kur´an´da niza´ etmek küfürdür» Ebu Cehm, Hazret-i Peygamberden şöyle nakleder: «Kur´an hakkında tartışmayın, çünkü onda münakaşa yapmak küfürdür.» İbni Abbas demiştir ki: «Hz. Ömer b. Hattab´ın yanına bir adam geldi, Hz. Ömer ona İnsanların ahvalini sordu. O da, ya Emîr´ül-Mü´minin, onlar Kur´an-ı şöyle şöyle okuyorlar,» dedi. İbni Abbas diyor ki, ben de söze karışarak: Bugün Kur´an hakkında bu kadar hızlı ileri gitmelerini sevmem, dedim. Hz. Ömer benim sözümü kesti ve: «Sus», dedi. Ben de üzüntülü olarak evime döndüm. Ben bu halde iken bir adam gelerek bana: Emîr´ül-Mü´minin sizi istiyor, dedi. Ben de gittim, vardım, kapıda beni bekliyordu, elimi tuttu, içeri girdik. Bana: Senin hoşuna gitmeyen nedir? dedi. DedimJcu «Emir´ül-Mü´minin, eğer., böyle hıziı giderlerse, birbirlerine kızarlar, kızınca da düşmanlık başlar, ihtilâfa düşerler, ihtilâf da vuruşmaya götürür.» Bunun üzerine Hz. Ömer: Babana rahmet, vallah bence de böyle, sen doğru söylersin,dedi.

Câbirden rivayet olunur, demiştir ki: «Hz. Ömer, İslama davet ederken bazı kimselere: Beni kendi kavmine götüren yok mu? Kureyş, Rabbımın kelâmını tebliğ etmeme mani oluyor,» dedi. Cübeyr b. Nü-feyr´den rivayet olunur: «Hz. Ömer Aleyhisselâm şöyle buyurmuştur: Siz Kur´an´dan daha faziletli birşeyle b...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Akaid de görüşleri 2
« Posted on: 28 Mart 2024, 12:16:00 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Akaid de görüşleri 2 rüya tabiri,Akaid de görüşleri 2 mekke canlı, Akaid de görüşleri 2 kabe canlı yayın, Akaid de görüşleri 2 Üç boyutlu kuran oku Akaid de görüşleri 2 kuran ı kerim, Akaid de görüşleri 2 peygamber kıssaları,Akaid de görüşleri 2 ilitam ders soruları, Akaid de görüşleri 2önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes