> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Büyükleri > İmam Ebu Hanife >  Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verir
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verir  (Okunma Sayısı 744 defa)
14 Eylül 2010, 20:38:22
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 14 Eylül 2010, 20:38:22 »



EBÜ HANİFE, İNSANA, MUAMELÂTINDA GENİŞ TASARRUF HAKKI VERİR


30- Ebû Hanîfe, İnsanın Hürriyet Ve İradesini Nasıl Koruyor?


Ebü Hanîfe hürriyeti sever, hür bir adamdı. Kendi hürriyeti­ni koruduğu gibi, başkalarının hürriyetini de hakkiyle takdir eder­di. Onun için fıkıh mes´elelerini hallederken ictihadiyle insanın ta­sarruf haklarına ve iradesine hürmet etmeğe son derece gayret gösterirdi. Aklı yerine insanın tasarrufuna bir- kimsenin karışma­sına asla müsâade, etmez, ne cemiyet, ne de veliyyül-emir, cemiye­ti temsil eden idare adamı fertlerin hususî işlerine müdahale ede­mez, meğer ki dînî bir emir çiğnetmiş olur ve haram şeyler mubah gibi tutulursa o zaman umumî nizamı korumak için dînî vazife ola­rak müdahale olunur. Maksat cemiyet nizamım korumaktır, şah­sı hususî hayatında veya malını idarede hususî bir tedbire zorla­mak değil.

Eski ve yeni medeniyetlerdp milleti ıslâh edici nizamlar ikiye ayrılmaktadır. Bir kısmında cemiyetcilik fikri galiptir. Ferdin uzaktan yakından cemiyetle ilgili her tasarrufu devletin murakabe­si altındadır. Eski ve yeni nizamlarda bunun örneklerini görü­yoruz.

İkincisi bir tarz-ı nizam var ki, ferdin iradesini terbiye eder iradesini kuvvetlendirir, terbiye ve tehzip yollariyle ferdin irade sini hayra yöneltir, onda hayır aşıkını uyandırır, sonra onu serbesi bırakır, çünkü onun nefsini dînî ve ahlâkî kaidelere öyle bağlamış tır ki, onu her nevi kötülükten korur, insanlık gayesinden ay?.-ilmaz

İşte Ebû Hanîfe bu ikinci kısma temayül ediyordu. Onun içiı bakıyoruz ki, o âkil ve baliğ olan kıza evlenme hususunda tam se lâhiyet veriyor. Velisi ona asîâ karışamıyor. Bu mes´elede dör imam içinden yalnız o böyle düşünüyor. Yine ayni görüşle o, sefir gaflet sahibi, dalgın, bunak, borçlu kimselerin hacir altına aluıms sına müsâade etmiyor.

Görüyoruz ki, o insanın olduğu şeye her türlü kaydın konul­masını menediyor. Yalnız dînî ve ahlâkî kayıtlar bundan müstes­nadır. Kendi mülkü dairesinde olmak şartiyle her bîr mâlikin mül­künde istediği gibi tasarruf etmesine cevaz veriyor. Yine görüyo­ruz ki bu irade hürriyeti uğruna vakfın lüzumuna kail, olmuyor. Böylece insanın iradesini hür ve serbest bırakan bir yöne dönüyor. Başkasına tecavüz etmedikçe ona kimse karışmıyor. Bununla be­raber insan her hâlinde dînin emriyle mukayettir. Cenâb-ı Hak ona amellerinin hesabını soracaktır. Hayır işleyen hayır bulacak, kötü­lük işleyen ceza görecektir.

işte ferdin hürriyetiyle ilgili bu mes´eîeleri. Ebû Hanîfe´nin görüşünü ve muhaliflerin görüşlerini belirtmeğe çalışarak, beraber izah edelim:



A-Kadın İzdivaçta Serbesttir

31- Kadına Îslâm Şeriatının Verdîcî Haklar


islâm dîni, kadına erkeğe vermiş olduğu haklan vermiştir. Ka­dın da erkek gibi her şey!e mükelleftir. Dînin onu teklife ehil say­ması, eski görüşlere bakarak kadın için bir hak şereftir. Teklife ehliyette kadın, erkeğe müsavidir. Erkeğin sahip olduğu malî hak­lara kadın da sahiptir. Erkeğe vâcib olanların ayni ,kadma da vâ-cibdir. Kadının vazifeleri de erkeğin vazifeleri gibidir. Kadın her -nevi iltizam ve teahhütler altına girebilir. Başkalariyle hukukî iş­lere girişir. Akıl, mümeyyiz ve reşid oldukça bunları yapar. Mâlî iltizamları kabul eder. Şeriatın kabul ettiği bütün tasarrufları yap­makta kadın müstakil irade sahibidir.



32- Kadının İzdivacında Velîslnîn Müdahale Edeceği, Edemiyeceğî Şey


islâm fukahâsi kadına bunca haklan tanıyıp onun her şeyde tam ehliyet ve seiâhiyetini ksbui ettiği halde, cumhura göre ev­lenmede kadın mutlak hürriyete sahip değildir. Onun sözleriyle nikâh olmuş bitmiş sayılamaz. Kadın âkil, baliğ reşid olursa zevç ona zorla kabul ettirilemez, eşini seçmekte iradesi büsbütün elin­den alınmış değildir, dilediği kimseyi kendine hayat arkadaşı seçe­bilir, fakat bu işleri tek başına yapmaz, velileriyle müşterek hare­ket etmeğe mecburdur. Velileri de içlerinden ona en yakın olanı temsil eder. Kadının kendisine eş olarak seçtiği kimse eğer kadı­nın münasibi, değilse velileri kadını onunla evlenmekten menede-mezler, ona tazyik yapıp müşkülât çıkarmazlar. Eğer kadına hak­sızlık yapıp dengi olan erkekle evlenmekten onu menederse, kadı velilerini şikâyet eder, adlî makamlara müracaatla bu zulmîu men´ini ister; nikâh işlerine bakan kimseden nikâhın kıyılmasın; emir verilmesini diler.

Cumhur fukahâsmm kadının nikâh hakkı hususundaki sözle ri bunlardır. Ebû Hanîfe ise bunlara muhaliftir. Fukahâdan bı mes´elede kendisine katılan, bir rivayete göre, yalnız Ebû Yusuf tur. Başka bir rivayette, o da Ebû Hamfe´nin re´yinde değildir Böylece bu hür ve serbest görüşte Ebû Hanîfe tek başına kalmış oluyor ki, ona göre kadın evlenme hususunda serbesttir, istediğiy le evlenebilir, zevci ona denk ve mehir de emsalinin mehri kadai olursa onun bu izdivacına kimse karışamaz, mâni olamaz. Yalp.12

nikâhı velisinin yapması daha iyi olur. Eğer kadın nikâhını bizzat kendisi kıyarsa, müstahsen olmıyan bir şey yapmış olur, o kadar,

Bir zulüm ve haksızlık savılmaz, günah islemiş oimaz. SÖzü nafiz­dir, çünkü bu onun selâhiyeti dahilinde bir şeydir.

33 - İzdivaçta Kadına Hürrîyet Veren Ebü Hanîfe´nin Delilleri

Ebû Hanîfe´nin kail olduğu bu re´y, îsîâmda yeni birşey çıkar­mak sayılamaz. Sünnetten ayrılma, ona karşı gelme addolunamaz. Bunun Kitap, Sünnet ve kıyastan delilleri Vardır, onlara dayanır. Bu serbest görüşlü fakıhm hürriyetçi temayülleri onlara uygundur, öna delil olabilecek bâzı delilleri zikredelim:

1- Hür olan bir kimsenin velayet altında bulunması, ancak zaruret sebebiyle olur. Çünkü velayet hürriyete münâfidîr. Zira hür­riyetin icapları bir kimsenin işlerinde müstakil olması ve her umu­runu kendisi görmesidir. Onun kendi umurunda tasarrufunu hiçbir şey tehdit edemez. Ancak başkasına zarar getiren tasarrufundan menolur. Nikâhın ancak velilerin sözleriyle mün´akid olup kadının kendi söziyle olmamasına sevk eden hiçbir zaruret yoktur. Zaruret yokken velayet sabit olmaz. Bu âkil, baliğ olan kimsenin hürriyeti­ne münâfidir. Buna lüzum yoktur. Bulûğdan evvel bu velayetin sübûlu bu hususta delil olarak gösterilemez. Çünkü o acizden dola­yı idi. Bulûğdan sonra aciz kalmaz.

Diğer taraftan mukarrer bir kaidedir, ki, kadının malı üzerin­de tam hak ve velayeti vardır. Malı üzerine velayeti olup da nefsi üzerine velayeti olmasın, bu olamaz. Mal ve can kendisinindir. Ken­disi kendi, izdivacına maliktir. Mal ve can arasında fark yok­tur. Velayetin tam olması bulûğ ile reşid olmaktır. Malda bunlarla tam velayet sahibi olunca nikâhta da olduğu sabit olur.

Üçüncü bir cihet daha var: Oğlan mücerred bulûğa ermekle kendi kendine evlenmek hakkına mâlik olur. Kız da mücerred bü-lûğa erince ayni hakka mâlik olur. Kıyas bunu icabeder. Evlenme işlerinde erkek ile kadın, oğlanla kız arasında hiçbir fark yoktur, izdivaç her ikisi hakkında aynıdır. Aynı derecededir. İzdivaçta ve­lilere zarar dokunma ihtimali varsa bu oğlana nisbetle de vardır. Kız hakkında olduğu kadar değilse bile ihtimâl yine mevcuttur. îyi aileden doğmayan çocuklar aileye âr ve leke getirirler. Şayet veli­ler kızlarının kendisine küfüv-denk olmıyan biriyle evlenmesinden aile şereflerine halel geleceğinden endişe ederlerse onların da iti­raz hakkı vardır. Hattâ Hasan b. Ziyâdın, Ebû Hanîfe´den rivayet ettiğine göre asabiyet güden bir velisi varsa kız kendisine müna­sip olmıyan biriyle evlenirse bu nikâh fâsid olur Velilerin hakları­nı korumak için bu kâfidir. Bu haddi geçip de kadının hürriyetini kısmak ve onu elinden almak doğru olamaz.

2- Ebû Hanîfc işte bu mâkul ve mantıkî kıyaslara dayan­maktadır. Bu kıyası şer´î naslar da teyid etmektedir. Kur´ân-ı Ke­rim, nikâhı kadına isnad ve izafe ediyor. Akdin kadına izafe edil­mesi onu kendisi yapabileceğine bir delildir. Meselâ şu Ayet-i Ke­rîmelere bakalım:

«Yine erkek eşini boşarsa kadın başka bir kocayla nikahlan­madan artık ona helâl olmaz, şayet bu koca da kadını boşarsa Al­lah´ın hududuna uyacaklarını zannederlerse ilk koca ile tekrar bu kadının evlenmesinde bir günah yoktur.» (Bakara: 230)

Bu Ayet-i Kerîmelerde Cenâb-ı Hak nikâhı kadına izafe ediyor. Nikâh bir hâdisedir, hâdise failine izafe olunur. Burada kadına iza­fe olunması akid yapılan kelimelerin kadın tarafından söylenmesini şâriin itibar ettiğine bîr delildir. Burada iki yerde nikâhı kadına izafe ediyor. Biri «başka koca ile nikâhlanmcaya kadar.» diğeri «tekrar evlenmelerinde», bu ibarelerin kadına izafe edilmesi onun kullandığı nikâh kelimelerinin muteber olacağına hiç şüphesiz ola­rak delâlet etmektedir. Bunda şüpheye "yer yoktur. Sâri´ onun ağ­zından çıkan sözleri nazarı itibare almasaydı, onun yaptığına nikâh demezdi, İkinci kocadan ayrıldıktan sonra birinci kocaya dönme­sine, onun müracaatı namını vermezdi.

Diğer bakımdan kadının kendisine başka bir kocaya nikahla­ması, aradan haramlığı kaldırıyor. Şâriin haram kıldığı şey, ondan haramlığı izâle eden bir işle nihayet bulur. Bu da şâriin kadının kendisinin yaptığı nikâhı muteber tutmasiyle oîur. Madem ki kadinin nikâhiyle haram olma sona eriyor, demek sâri´ kadının yap­tığı nikâhı muteber tutuyor.

Nikâhı kadına izafe eden âyetlerden biri de şudur:

«Kadınları boşadığımz zaman iddetleri nihayet bulunca ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verir
« Posted on: 29 Mart 2024, 02:00:39 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verir rüya tabiri, Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verir mekke canlı, Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verir kabe canlı yayın, Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verir Üç boyutlu kuran oku Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verir kuran ı kerim, Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verir peygamber kıssaları, Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verir ilitam ders soruları, Ebu Hanife İnsana Muamelatında Geniş Tasarruf Hakkı Verirönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes