> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Büyükleri > İmam Ebu Hanife > Dördüncü Delil İcma
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Dördüncü Delil İcma  (Okunma Sayısı 850 defa)
14 Eylül 2010, 23:01:57
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 14 Eylül 2010, 23:01:57 »



4.DELİL: İCMÂ

136- İcmâ´ın Târifi


Icmâ´ı, İslâm fıkhının usulünden bir delil olarak a´..an ekser ulemanın tarifine göre İcmâ, bir asırda yaşayan İslâm Ümmeti müctehidlerinin her hangi bir dînî emir üzerinde ittifak etmele­ridir.

Bu tarif icmâ´ın en doğru tarifidir. Usul ulemasından bü­yük bir kısmının seçtiği tarif budur. îmam Şafiî Risalesinde bu tarifi zikretmiştir. îmam Şafiî, icmâın mânasını yazıp onunla ih-ticac ve istidlal yolunu, İslâm fıkhında muteber olduğunu beyan edenlerin birincisi sayılır.

Ebû Hanîfe icmâı fıkıhta bir asıl sayıp ictihatlerini onun üzerine kuruyor muydu? Hanefiyye Mezhebi uleması buna evet diye cevap veriyorlar ve bir sürü mes´ele zikrederek Ebû Hanî-fe´nin ve ashabının icmâı bir çok suretleriyle kabul ettiklerini be­yan ediyorlar, Kavlî icmâı kabul ediyorlar, sükûtî icmâı delil alı­yorlar. Müctehid ulemanın bir emir hakkında iki görüş üzere ih­tilâf etmiş olmalarını icmâa muhalefet addediyorlar.


137- Ebü Hanîfe´ye Göre Îcmâ´ Bîr Delildir.


Ebû Hanîfe´nin icmâ hakkında görüşünün böyle olduğunu söylüyorlar ve ondan menkûl olan meselelerden ve ashabın köz­lerinden bunu çıkarıyorlar. Ve aşağıda beyan edeceğimiz veçhile icmâ´da bir takım şartlar aradığım kaydediyorlar.

EbA Hanîfe´nin Kitap. Sünnet, Sahabe kavilleri ve kıyas gibi icmâi da delil olarak aldığını gösterir bir ibare bulabilmek için Ebû Hanîfe´den yapılan rivayetlere ve onun fıkıh usulünü beyâ­na başlarken bahsin başında zikrettiğimiz iki ibareyi bulabildik:

1- Mekkî´nin Menâkıbında kaydettiği ibare ki o da şudur: «Ebû Hanîfe bir belde halkının birleştiği şeye şiddetle tâbi olur­du.»[1]

2- Şehl b. Müzahım onun hakkında şöyle diyor: «Ebû Ha-pîfe´nin mesleği mevsuk olanların rivayetlerini almak, çirkinden ´kaçmak, halkın muamelâtına bakmak, istikamet üzere yürüdükle­ri ve işlerinde salâh üzere birleştikleri şeyleri kabul etmektir.»[2]

Ebû Hanîfe´nin çağdaşı olanlardan bu iki kişinin rivayeti onun fıkıhtaki yoluna ışık tutmakta ve bize göstermekte ki: O kendi beldesindeki fukahâmn icmâ ettikleri, birleştikleri şeye tâ­bi olurdu, nas bulunmıyan hususlarda insanların muamelâtı üze­re yürürdü. Bu şüphesiz ki onun, müctehidlerin icmâını evveliyet-Ie kabul ettiğini gösterir. Kendi beldesi fukahâsma şiddetle tâbi olanın bütün ulemanın birleştiği şeye daha çok tâbi olması gere­kir ve yakışan budur.


138- Îcmâ´la İstidlalin Safhaları


Öyle anlaşılıyor ki, fukahâ arasında icmâın hüccet ve delil itibar edilmesi üç safhadan geçerek tedricen olmuştur:

1- Ashâb-i Kiram kendilerine arz olunan mes´eleler hakkın­da içtihat ederlerdi. Hz. Ömer Devletin umumî siyasetine dair iş­leri görüşmek ve müşavere etmek üzere çok defa Ashabı toplar, onlarla fikir teatisinde bulunurdu. Muayyen bir hususta görüşleri ?toplandı mı karar verirler, siyaset onun üzerinden giderdi. Görüş ayrılığı olursa o zaman mübahase ve münakaşa yaparlar, nihayet ulema kararını verirdi. Nasıl ki Irak´da fetholunan arazi hakkın­daki ihtilaf da böyleydi. Bu arazi Gaziler arasında taksim ve tezyi mi edilmeli, yoksa Beyt-ül-mâle ait mîrî arazi bırakıpta geliriyle serhatlar muhafaza edilip harb teçhizatına mı sarf olunmalı? Bu hususu hal için Hz, Ömer Ashabı topladı, iki görüş ortaya atılmış­tı. Müzakere ve mübahase iki gün sürdü, nihayet arazinin Beyt´-ül-mâle âit olmasına karar verdiler: işte bu karar bir nevi´ icmâdır; buna muhalefet caiz değildir.

2- İçtihat asrında her müctehid imam, içtihadını yaparken memleketindeki fukahâmn re´yine aykırı birşey söyleyip onlara karşı gelmemeğe çalışırdı. Ortaya kimseye uymryan bir düşünce atmaktan çekinirdi. Ebû Hanîfe kendisinden önceki Küfe fuka-hâsı arasında icmâen kabul edilmiş şeylere şiddetle tâbi olurdu, imara Mâlik Medine halkının icmâ.ım haber-i vâhıd olan Hadî­se takdim ederdi. Böylelikle icmâı. muhalefeti caiz olmıyan hüc­cet ve delil sayma fikri teşekkül etti.

3- Icmâm delil olduğunu gösterir Hadîsler vardır. «Üm­metim dalâlet üzere asla toplanamaz.» «Mü´rninlerin iyi ve hoş. gördüğü şey, Allah indinde de iyidir.» Bu iki Hadîsten. başka imam Şafiî, Hz. Ömer b. Hattâb´dan da şu Hadîsi rivayet eder: Hz. Ömer, Resûl-i Ekrem Efendimizin şöyle dediğini işittim, di­yor: «Cennetin nimet, ve rahatlığı sevincini istiyen kimse cemaata sarılsın, cemaatla bir olsun, çünkü şeytan tek olanladır, ikiden uzaktır.»


139- Îcmâ´ Hakkında Fukahânın Sözleri


İçtihat asrında icmâı delil tutmak işte bu esas üzerinde gitti. Öyle anlaşılıyor ki, icmâm mânâsı tayin ve tesbit olunup yazılmış değildir. İcmâın mün´akid olup olmadığı hususu bir çok mes´elelerde ulema arasında ihtilâf mevzuu idi.

Görüyoruz kî, îmam Ebû Yusuf, îmam Evzâî´nin Siyer ki-.tabına cevap verirken onunla icmâ-ı ümmetin mânasını münaka­şa ediyor. Evzâî süvari atlarına hisse verdiği halde yük atlarına hisse vermiyor. Ve şöyle diyor: «Müslümanların imamları geç­mişte yük atlarına hisse ayırmazlardı, nihayet Velid b. Zeydin katlinden sonra fitne coştu.» «Ebû Yusuf buna şöyle cevap veri­yor: «Bunu bilmiyen, atla yak atı (feres ile birzevn) arasım ayır-mıyan kimse yoktur sanırım. Arapların hiç ihtilâfa yer olmıyan maruz sözlerindendir: Bu at sürüsü derler, halbuki çoğu veya hepsi yük atıdır. Demek at hepsine şâmildir. Sonra bildiğiniz di­ğer bir cihet de var ki: Yük atları harbde daha kolay idare edi­lir, kullanılması süvariden daha yumuşaktır, maksada daha ya­rarlar. Evzâî´nin: Geçmiş imamlar onlara hisse vermezdi, sözü­ne gelince, bunlar onun vasfına göre Hicaz ehlidir. Veya güzelce abdest almasını, Teşehhüdü, usul-ü fıkhı bilmiyen bâzı Şam üstadlarındandır.»[3]

Burada görülüyor ki, Evzâî icmâı delil tutuyor. Ebû Yusuf da icmâm mün´akid olmadığını ileri sürüyor. Ve Evzâî´nin re´-yinde onlann Hicaz uleması ve ulemadan sayılmıyan bâzı Şamlı­lar olduğunu söylüyorlar. Böylelikle bu mes´elede icmâ´ yoktur, demek istiyor. Ve icmâın hüccet olduğunu Ebû Yusuf da kabul ediyor.

Yine diyoruz ki, îmam Şafiî sonraları bu gibi mes´elelerde icmâm mün´akid olup olmadığı hususunda çoklariyle münazaralarda bulunuyor, münakaşalar yapıyor. Hattâ bâzı münazaraları onu icmâm -vücudunu inkâra götürüyor. Ancak usûMi dinde ve öğle namazının farzının dört rek´at olduğunda ulemanın icmâı gibi mes´elelerde icmâ´ olduğu muhakkatır.»[4]

Bunlar bize gösteriyor ki, icmâın aslında ittifak etmekle be­raber, ulema ictihad asrında icmâm in´ikadında ihtilâfa düşmüş­lerdir, icmâın beyan ettiğimiz mânada tarifini ilk olarak yapan ve bunu risalesinde yazan imam Şafiî Hazretleri olmuştur diye­biliriz.


140- Hanefiyye Sükûtî İcmâı Kabul Eder


Hanefiyye fukahâsına gelince icmâm hüccet olduğunu takrir ettiler ve bunu Imam-ı A´zam Ebû Hanîfe ile Ebû Yusuf ve Mu-hammed´e nisbet ettiler, icmâm nevileri arasında bir fark yap­madılar, ister kavlî icmâ´, ister sükûtî icmâ´ olsun Hanefiyye üs-tadlarmın sözü böyledir, deyip keskiler. Sükûtî icmâa Hanefiyye ric´at namını verirler. Sükûtî icmâ´ şöyle olur: imamlardan veya müctehidlerin birisi arasında her hangi bir mes´elenin hükmü mezhepçe takarrür etmeden önce, o mes´ele hakkında bir hüküm verir. Ve bu hüküm, zamanındaki halk arasında yayılır. Kimse ona karşı gelmez, herkes susar. Bu o mes´ele kabul edilmiş de­mektir.

Sükût icmâ´ amelen de olur. Şöyle ki: icmâ´ ehlinden biri iş işler. Zamanındaki halk bunu görür ve bilir. .Kimse bu işin ya­pılmasını inkâr edip aleyhte bulunmaz. Böylece zaman geçer, herkes onu kabul etmiş sayılır. [5]

İşte böylece Hanefiyye sükûtî icmâı hüccet ve delil sayıyor. Bunun Kavil olması şart değil, amel hakkında da sükût olabilir.

Fahr´ül-îslâm Pezdevt.bu icmâm hüccet olduğunu şöyle an­latıyor: «Onların hepsinin bunun hakkında birşey demesi güç ve âdet olmıyân bir şey. Her asırda âdet olan şudur: Kibar mücte-´hidler fetva vererek hallederler, diğerleri onlara teslim olup uyarlar. Biz sükûtu burada teslim olma mânasına alıyoruz. Çün­kü burası mes´ele hakkında fetvanın vâcib olduğu bir yerdir, eğer verileri hükme muhalif olsaydı bunu bildirmesi lâzımdı. Hak hususunda susmak haramdır.»

Hanefiyye sükûtî icmâı hüccet olarak alıyorlar ve bu onla­rın kaidesi asliyelerinden biri oluyor. Bu asla göre: Ashab veya onlardan sonrakiler bir hâdise hakkında iki veya daha çok ve fakat belli kaviller üzere ihtilâf ederlerse ve bu hadise hakkında başka üçüncü bir kavil olmamak şartiyle bu icmâ sayılır. Onun hakkında başka bir kavil ortaya atmak caiz değildir. Keşf´ül-Es-r sahibi bunun cumhur ulemanın re´yi olduğunu söylüyor.

Şüphesiz ki bir mesele hakkında Ashâb-ı Kiram ihtilâf eder­se onların kavilleri dışına çıkmak caiz olmadığını onlardan bi­risi söylemiyor. Belki müctehid kıyaslarına uygun olanı seçer. Ebû Hanîfe´nin ictihad usulünü beyâna başlarken bahsin başın­da naklettiğimiz sözünün iktizasına göre onun mezhebi budun.. Bütün haberlerin te´kid ettiği oibareyi burada bir defadaha kaydedelim: «Ben bulduğum takdirde evvelâ Allah´ın Kitabında Peygamber´in Sünnetinde bulamazsam Ashabının sözlerine baka­rını, istediğim sözü alır, dilediğimi bırakırım. Ve onların sözle­rinin dışında başka kavil aramam, iş İbrahim Nahaî, Şa´bî, Ha­san Basrî, Muhammed b. Sîrin...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Dördüncü Delil İcma
« Posted on: 26 Nisan 2024, 10:33:14 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Dördüncü Delil İcma rüya tabiri,Dördüncü Delil İcma mekke canlı, Dördüncü Delil İcma kabe canlı yayın, Dördüncü Delil İcma Üç boyutlu kuran oku Dördüncü Delil İcma kuran ı kerim, Dördüncü Delil İcma peygamber kıssaları,Dördüncü Delil İcma ilitam ders soruları, Dördüncü Delil İcmaönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes