> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Büyükleri > İmam Ebu Hanife > Beşinci Delil Kıyas
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Beşinci Delil Kıyas  (Okunma Sayısı 806 defa)
14 Eylül 2010, 22:46:07
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 14 Eylül 2010, 22:46:07 »



5.DELİL: KIYAS

150- Ebû Hanîfe´nin Kıyascılığı

Yukanda söylemiştik: Ebû Hanîfe Kitap´tan ve Sünnetten bir nas bulamazsa, Sahabe kavli ve fetvası da yoksa o zaman ictihad ederdi. Mes´eleyi muhtelif yönlerden inceleyip anlamak için re´y ve muhakeme ederdi. Bâzan kıyasa gider, bâzan ictihsân yapar, hal­kın maslahatına bakar, dinde güçlük yoktur, kaidesine riayet eder­di. O kıyası alırdı, fakat kıyas almak çirkin ve yakışıksız olursa, halkın muamelelerine uymazsa o zaman istihsânla amel ederdi. Gerek kıyas ve gerekse istihsân yaparken halkın muamelelerini göz önünde bulundururdu.

Onun için sözümüzün başında da dediğimiz gibi, Ebû Hanîfe re´y ve görüşünü muhtelif yönlerden işleyerek kıyas, istihsân ya­par, halkın örfünü delil olarak alırdı. Bunlardan her birinin onun içtihadında yeri ve itibarı vardı. Evvelâ en meşhur olan kıyasla başlayalım:


151- Ebü Hanîfe´nîn Çok Kıyasa Gitmesinin Sebepleri


Ebû Hanîfe çok kıyascılıkla tanınmıştır. Ulema kıyası şöyle tarif ederler: Aralarındaki müşterek illet döîayısiyle Kitap, SünnqJ ve icmâ´la hükmü sabit olan bir emri, hakkında nas olmayan bir mes´eleye de tatbik etmektir.

Ebû Hanîfe´nin ictihad yolu ve Hadîsleri anlayıştaki mesleği, yaşadığı muhitle beraber onu çok kıyas yapmağa sevk etmiş, bir çok mes´eleleri o sayede halletmek mecburiyetinde bırakmıştır.

Çünkü Ebû Hanîfe yaptığı ictihadlannda yalnız vâki olmuş mes´elelerin hükümlerini beyanla kalmıyor, hüküm sahasını geniş­letiyor, vâki olmamış mes´elelerin hükümlerini de bildiriyor, on­ların vukuundan evvel hükümlerini hazırlıyordu. Fukahâmn tâbı-rinci belâ gelmezden önce onu karşılamağa hazırlanıyordu. Mes´ele vukubulunca onun içinden nasıl çıkacağım bilirdi. Bundan önce naklettiğimiz ibaresi bunu gösterir. Şüphesiz ki bu işler, o ahkâmın meşru kılınması gayesine uygun illetler bulup çıkarmağa icabeder. Tâ ki onların üzerine başka mes´ele kurulsun ve mutta-rid illetler uygun olan mes´elelere tatbik edilsin.

Ebû Hanîfe´nin naslan anlamada tuttuğu yol onu çok kıyas yapmağa götürürdü. Çünkü delâlet ettiği ahkâmı anlamakla ikti­fa etmez, onu içine alan hâdisatı bilmek, insanları ıslah için ne gi­bi gayeler güttüğünü anlamak ister, buna götüren sebepleri, ah­kâmda tesir eden illeti öğrenir ve ona uygun olarak kıyas yapardı. Nüzul sebeplerini bilir, Hadîslerin, vârid olduğu mes´eleleri tanır­dı. Bunlarda müessir olan şer´i sebepleri bilirdi. Öyle ki, Hadîs­leri en iyi tefsir eden o addolunur. Zira o yalnız sözün siyakının delâlet ettiği zahirî mânayı tefsirle kalmaz, ibarenin güttüğü ga­yeyi, yaptığı işaretleri, kelimenin mukteasmdan alınan mânayı ta­nır ve hâdiseden çıkan neticeyi bilirdi. Şüphesiz ki bunların hepsi onu kıyas yapmağa sevkederdi. Tâ ki başladığı tefsir ve izahın so­nuna kadar yürüyebilsin.

Bilindiği gibi Irak´ta Hadîs azdı. Oraya gelip yerleşen Ashabın fukahâsı re´y taraftan idiler. Re´yle hüküm vermek, Hz. Peygam-ber´e bilmiyerek yalan söylemiş olmaktan onlar için daha hayırlı idi. Peygamber´in demediği bir şeyi rivayet etmektense, re´yle hükmü tercih ederlerdi. Bu ciheti re´y ve Hadîs fukahâsından bah­settiğimiz sırada etraflıca anlatmış bulunuyoruz. Irak´da bulunan Tabiîn de aynı endişe içinde idiler, bilmiyerek Hz. Peygamber´in lisanından yalan söylemiş olmaktan korkuyorlardı. Meselâ Küfe ekolünün üstadı olan ibrahim Nahaî ?ki Ebû Hanîfe içtihadında onun fıkihtaki yolunu tutmuştur? yalan söylemekten ve Pey­gamber´in demediği bir sözü söylemiş olmaktan korkarak: Saha-bî şöyle dedi. Tabiîn böyle dedi demeği, Hz. Peygamber şöyle bu­yurdu demeğe tercih ediyor.


152- Kıyasla Haber-i Vâhldîn Tearuzu Mes´elesî



İşte bütün bu sebeplerden ötürü Ebû Hanîfe Hazretleri kıya­sa çok gitti. Kur´ân-ı Kerîm´den ve Hadîs-i şeriflerden ahkâm için umumî illetler çıkarır, onlara göre füru´ mes´eîelere hüküm verir­di. Hakkında nas vârid olmamış her mes´eleyi bu illetlerin kaide­lerine göre hal için onlara tatbik ederdi. Onların muktezasma gö­re hüküm verirdi.

Kendisine rivayet olunan Hadîsleri çıkardığı bu kaidelerin tesiri altında incelerdi. Eğer Hadîs, önce sabit hükme muvafık olursa onu takviye etmiş olurdu. Eğer muhalif düşerse, Hadîsin râvisi mevsuk olup sahih rivayet şartlarına uygun ise o zaman Hadîsi alır, kıyastan udul ederdi ve kıyasa muhalif olan bu hadî­si yalnız nas mevziine münhasır kılar, ona başka bir şey kıyas yapmazdı. Kıyas hilâfına sabit olan şey başkasına makîs olamaz. Meselâ: Hz. Hureyre, unutarak yiyip içen kimsenin orucunun bo­zulmadığını Hz. Peygamber´den rivayet ediyor. Allah doyurup su-lamış, oruç bozulmuyor. Ebû Hanîfe bu Hadîs´i şerifi aldı. Halbu­ki orucu bozan şeyler kaidesine bu muhaliftir. Yemek orucu bo­zar. Unutarak yiyip içmekten maadasında kıyasın illetini yine umu­mu üzere bıraktı. Unutarak cima´ bozar. Hatâ ile yiyip içmeği, unut­mağa kıyas yapmadı. Halbuki aralarında illeti müştereke mev­cut, yâni her ikisinde de kayıt yok. Çünkü unutarak yeyip içmenin bozması kıyastan ayrıdır, öyle olunca yalnız nasın vârid olduğu şe­ye münhasır kalır, o´hüküm başkasına geçirilmez, burada kıyas´ yapılamaz.

Böylece onlar illetleri bulup çıkarıyorlar, bunu yaparken bâzı naslar da gözlerinden kaçmıyor. Buldukları illete muhalif ise nas-sı hemen reddetmiyorlar, bâzı ulemanın anladığı gibi illetin ittıra­dı ve umumiliği namına nas kabul etmedikleri yok. Hanefiyye kı­yasa muhalif olunca haber-i vâhid üzerine kıyas takdim olunur, demiyorlar. Belki o nasları yalnız vârid oldukları hükme münhasır kılıyorlar, başka bir şeyi ona kıyas yapmıyorlar. Unutarak yeyip içenin orucunun bozulmaması mes´elesînde olduğu gibi.

Fakat illeti umumileş t irerek onu her şeye tatbik etmeğe kal­kışmak bâzan İnsanların yapageldikleri muamelelere dokunur, o zaman kıyas yakışmaz. Yahut da illeti daha tesirli bir illete mua­rız olur. O zaman istihsân daha âdil ve daha elverişli olur ve o alı­nır. Bu ciheti istihsândan bahsederken izah edeceğiz ve illetr umu­mî tutunca doğan yakışıksız kıyaslan nasıl hafiflettiğini göre­ceğiz.


153- Ebû Hanîfe´nin Kıyas Kaidelerini Tesbît Ve Zabt Ettîgi Naklolunmamıştır



Görülüyor ki, Imâm-ı A´zam Ebû Hanîfe kıyasça bir imamdır. Masların arasından illetleri bulup çıkarıyor, onların hükmünü umumileştirip ayni illeti taşıyan ınes´elelere tatbik ediyor, illetle ona muarız gibi görünen naslann arasını buluyor, bunu Öyle âdi­lâne bir surette yapıyor ki, ne nastan dışarı çıkıyor, ne de kıyası ilga ediyor. Bir y´erde kıyas çirkin düşerse orada istihsâna gidiyor, bunu başka mes´eleye geçirmiyor. Kıyasın yakışmadığı yerde is-tihsânla iş görüyor, kıyasın umumîliğini bozmuyor.

Kıyasta bu derece yüksek makamı olan Ebû Kanîfe´nin kıyas kaidelerini tesbit ve kıyas usulünü tanzim ettiği naklolunmamıştır. Kıyas ahkâmı için bu kaidelerin tanzim edilmiş bir halde o bü­yük fakının kalemiyle müdevven bir şekilde görmeği, ne kadar is­terdik. Fakat o fıkha dair birşey tedvin etmedi, kalemiyle birşey yazmadı. Bu işi talebelerine bıraktı. Onlar da yazabildikleri kada­rını yazdılar. Fakat kıyas kaide ve usullerini tedvin etmediler.

Hiç şüphe yok ki, Ebû Hanîfe kıyaslarım yaparken bir takım kaidelere tâbi-oluyor, kendini onlarla mukayyed tutuyordu. İllet­leri çıkarırken göz önünde tuttuğu sağlam bir fikir nizamı vardı. Çünkü kıyaslar hallolunan hükümler arasındaki fikir uygunluğu, düşünce sistemi öyle sağlam ve fürû´ mes´eleler birbirine öyle bağ-dalıyor ki, ister istemez bizi bunları yaparken onun bir takım ni­zamları ve kaideleri göz önünde bulundurduğu hükmüne sevk edi­yor. Bunlar rastgele şeyler değildir, kuvvetli bir fikir sisteminin mahsûlüdür. Yalnız bunlar sonra gelenler tarafından naklolunma-


154- Kıyas Kaidelerini Onun Fürü´ Meselelerinden Alıyorlar


Ebû Hanîfe kendisi, göz Önünde tuttuğu bu kaideleri ve ni­zamları beyan etmediyse de, sonra gelen mezhep müctehitleri on­dan naklolunan fürû´ mes´elelerden onlar arasındaki bağlantıları bulmağa ve Ebû Hanîfe .ıin kıyas yaparken nazan itibare alıp mu­kayyed olduğu nizamları çıkarmağa çalıştılar ve onun riayet edip tâbi olduğu nizamlar olmak üzere bir takım kaideler zikrettiler.

Yukarıda bâzı bahislerde böyle Ebû Hanîfe´nin fürû´ mes´ele-lerinden hüküm çıkaranlarla, çıkardıkları kaidelerden dolayı mü­nakaşalar yapmış; bâzılarında onlara muvafakat, diğer bir kısmın­da da muhalefet etmiştik. Fakat çıkardıktan kıyas kaidelerinin doğruluğunu doğrudan doğruya teslim ediyoruz. Çünkü bu kaide­ler kıyasla hallolunan mes´elelerin ekserisine uygun düşüyor. Kı­yasın usulü hakkında Şafiî ile yaptıkları münakaşalarda naklolu­nan ahkâmın bu illetlere nasıl uygun olduğu tasvir olunmakta ve uymryanların gayet mükemmel ve dikkatli olarak sebebi gösteril­mektedir.

İşte bundan dolayı, Fahr´ül-îsîâm Pezdevî´nin usulünde Ebû Hanîfe´nin ve ashabının kıyas kaideleri, kıyasın ahkâm ve illetleri olmak üzere gösterdiklerinin doğru olduğunu ikrar ediyoruz.

Size bu bahiste Hanefiyye usul ulemasının bu hususta yazdık­larını nakledecek değiliz. Yalnız Ebû Hanîfe´nin kıyasları nasıldı, kıyasın iktizasınca hüküm çıkarırken nasıl yapardı, naslardan il­letleri nasıl çıkarırdı, bunları göstermek için bâzı kısımları vere­ceğiz.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Beşinci Delil Kıyas
« Posted on: 26 Nisan 2024, 19:36:02 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Beşinci Delil Kıyas rüya tabiri,Beşinci Delil Kıyas mekke canlı, Beşinci Delil Kıyas kabe canlı yayın, Beşinci Delil Kıyas Üç boyutlu kuran oku Beşinci Delil Kıyas kuran ı kerim, Beşinci Delil Kıyas peygamber kıssaları,Beşinci Delil Kıyas ilitam ders soruları, Beşinci Delil Kıyasönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes