๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ => ilimdunyasi.com Haberleri => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 10 Haziran 2009, 17:10:25



Konu Başlığı: Türkiye'yi dünya yıldızı yapan iki olay
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 10 Haziran 2009, 17:10:25
Türkiye'yi dünya yıldızı yapan iki olay

(http://www.moralhaber.net/resimler/haberler/64301.jpg)


Türkiye, dünya çapında iki organizasyona ev sahipliği yaptı. Aman Allah'ım İzmir'de bir kelebeğin kanat çırpması nelere sebep olmuş meğer. İnanılmaz bir fotoğraf...


Mehmet Kamış'ın yazısı...

İnanılmaz bir fotoğraf...

Yeryüzündeki her renkten, her milletten, her inanıştan, her kültürden çocuklar rengarenk bayraklarla "Yeni Bir Dünya" şarkısını söylüyorlar. Herkesin ellerinde farklı farklı bayraklar... Belki ülkeleri birbirleriyle savaşıyor, belki büyükler kendi aralarında amansız ve çoğunlukla da manasız bir kavganın içindeler.

Ama onlar Türkiye'de en azından 'geleceğin dünyasına barışı ve huzuru getirebilir miyiz'in çabası içinde. İnanılmaz bir fotoğraf...

Aman Allah'ım İzmir'de bir kelebeğin kanat çırpması nelere sebep olmuş meğer. O kelebeğin ürkek yüreği dünyada ibreleri nasıl da değiştiriyor. 25 yıl önce henüz üniversitede öğrenciyken birisi anlatmıştı bu tabloyu. "Dünya bizim sesimizi dinleyecek, bizim soluklarımız insanlığa ulaşacak. Barış için Afrika bizi bekliyor, Asya bizi bekliyor, dünya bizi bekliyor." diye söylemişti. Biz tabii ki inanamamıştık. İnanılacak gibi de değildi doğrusu. Bu tabloyu canlı canlı görmek, buna yetişebilmek meğer ne muhteşem bir şeymiş.

Türkiye, dünya çapında iki organizasyona ev sahipliği yaptı. TUSKON'un organize ettiği, 135 ülkeden 2 bin 300 yabancı ve 3 bin yerli işadamı Dünya Ticaret Köprüsü programına katıldı. Daha önce ne onların Türkiye'yi ne Türklerin onları bildiği devletlerden işadamları geldi İstanbul'a... Türk mallarını gördüler. Türkiye'den neler ithal edebileceklerinin, Türkiye'ye neler ihraç edebileceklerinin görüşmelerini yaptılar. Sonra da 115 ülkeden 700 çocuk Türkçe için yarıştı. Bu iki büyük olay bir anda Türkiye'yi dünyanın gündemine taşıdı.

Şimdi 5 kıtadan insanlar Türkiye'ye gelmiş "Yeni bir dünya''nın hazırlığındalar. Ben bir müzisyen olsaydım ya da Edip Akbayram'ın, Suavi'nin yerinde olsaydım Türkçe Olimpiyatları'nı ellerim çatlarcasına alkışlardım. Türk okulları olmasaydı bu şarkıların dünyaya mal olması, bir Afrikalının, bir Vietnamlının ağzında dolaşabilmesi mümkün müydü? Bir Arnavut'un, bir Amerikalının gündemine gelebilir miydi? Kapıkule ve Habur sınırları arasında kalan coğrafyadan başka bir yerde dinlenebilir ya da söylenebilir miydi? Üstelik bu daha başlangıç.

Bir roman, bir yazar, bir şair, bir şarkı nasıl dünyaya mal olur, nasıl mahalli küçük dünyaları aşar da yeryüzünün ortak ürünü haline gelir? Bizim dünya çapında ürün ortaya koyan edebiyatçılarımız, şairlerimiz, müzisyenlerimiz neden yok? El cevap; ürettiklerimizi dünyaya anlatacak bir mekanizmamız yok da ondan. Maalesef bugüne kadar Türkiye'de üretilen her ürün, her değer Habur ile Kapıkule arasında kalmaya mahkûmdu.

Kabul etmek gerekir ki Türkiye, bugüne kadar uluslararası bir figür ortaya koymada başarısız oldu. Ya da daha doğru deyimle, ürettiklerini dünyaya mal etme yarışında çok gerilerde kaldı. Türk okulları bu topraklarda üretilen her şeyi bir dünya markası yapma potansiyeli taşıyor. Buna müziği katınız, buna edebiyatı ya da bir sanayi ürününü katınız. Türk okulları yeryüzüne Türkiye'yi ihraç ediyor. Dünya çapında bir sanatçı olmak da herhalde bu yolla oluyor. Bugün Türkiye'de üretilen her değerin Türkçe Olimpiyatları'na çok büyük borcu var. Küreselleşen dünyada karalar bağlayıp oturan ya da ağıt yakanların yanında, 'benim de bu pazara sürülecek malım, söyleyecek sözüm var' diyenlerden bahsediyoruz. İşin güzel yanı; bu hepimizin sözü, ortak malımız...

Onun için, neden yaban duruyorsun? Bu söylenen senin şarkın.. Neden sevinmiyorsun? Bu anlatılan senin hikâyen...

Zaman