Sendikalar namaz kılan işçilere sahip çıksın

Sendikalar namaz kılan işçilere sahip çıksın

Sivil toplum platformlarının bu haftaki eylemlerinin konusu, işletmelerde karşılaşılan namaz sıkıntısı oldu

Sivil toplum platformlarının bu haftaki eylemlerinin konusu, işletmelerde karşılaşılan namaz sıkıntısı oldu. İş yerinde namaz kıldıkları için çeşitli zorluklarla karşılaşan çalışanlara sahip çıkmaları için sendikalara çağrıda bulunan STK’lar, üniversitelerde başörtüsü yasağı konusunda ısrar eden öğretim üyelerini de uyardı

Her hafta yaptıkları eylemlerle başörtüsü yasağı başta olmak üzere Türkiye’de yaşanan problemlere dikkat çeken sivil toplum kuruluşları dün de meydanlardaydı. Sakarya, Kocaeli ve Akyazı’da kitlesel basın açıklamaları yapan sivil toplum kuruluşlarının bu haftaki gündemlerinde namaz kılmayı yasaklayan şirketler ile çalışanlara sahip çıkmayan sendikalar vardı. Eylemlerde işçi sendikalarının işçilerin haklarını korumak için herhangi bir yaptırım uygulamamasına tepki gösterildi.

SENDİKALAR NE İŞE YARAR?

Bu hafta 339. eylemini yapan Kocaelili sivil toplum kuruluşları adına Koceli (Kartepe) İnsan Hakları ve Dayanışma Derneği’nden Cananosman Aran, işçilere şirketler tarafından uygulanan namaz kılma yasağına karşı sendikaların ses çıkarmamasını kınadı. “Namaz kartonunu, namaz tahtanı al, meydana gel” diyen dernek gönüllüleri, dün öğlen saatlerinde Sabri Yalım İnsan Hakları Parkı’nda buluştu.

Aran, Müslüman bir ülkede, ürettiği malın büyük bir kısmını Müslüman halka satan şirketlerin, Müslümanlardan oluşan halka namaz kılmayı yasakladığını dile getirerek, “İşçilerin haklarını savunmakla görevli sendikalar işçinin inançlarının gereği olan namaz kılma hakkını korumak için hiçbir şey yapmıyor” dedi. İşçilerin baskı altına alındığını anlatan Aran, “Yapılan psikolojik baskıyla namaz kılınmasına engel olunmakta, ısrar edenlerse işten atılarak, ekmeğinden edilmektedir” diye konuştu.

Toyota’da namazın yasaklanması ile gündeme gelen otomotiv ve lastik fabrikaları gibi seri üretimin yapıldığı iş yerlerini örnek gösteren Aran, işçilerin molalarda bile kontrol altında olduğuna dikkat çekti. Aran, “Bu tür işletmelerde, öğle tatilinde veya çay molasında namaz kılan işçilerin, üretime ne zararı vardır?” diye sordu.

İşçilerin işe alınırken ‘namaz kılıyor musun’ gibi taciz edici ve dini ayrımcılık içeren bir soruyla karşılaştığını anlatan Aran, inancını açıklamaya zorlamanın Türk Ceza Kanunu’nun 122. maddesine göre 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası içeren bir suç olduğunu kaydetti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na seslenen Aran, bu işin bir an önce halledilmesini istedi. Aran, şirketlerin namaz kılmayı yasaklar tutumlarının devam etmesi halinde boykot uygulayacağını dile getirdi.

Yeni Akit
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın