Kıbrıs'ta parasızlıktan ezanı susturdular!

Kıbrıs'ta parasızlıktan ezanı susturdular!

Kıbrıs'ta elektriksiz kalan camilerde ezan sesi sustu, cemaatin öfkesi dinmedi

Emre Diner'in haberi:

KKTC’de, 60’a yakın caminin 6 milyon TL’lik elektrik borcu nedeniyle
elektriklerinin kesilmesi ve ezanın susması cemaati öfkelendirdi. Haberal
Kıbrıslı ekibi, Gazimağusa’da elektrik kesintisinin yaşandığı en büyük
camilerden biri olan Osman Fazıl Polat Paşa Camii’ne giderek, içler acısı durumu
yerinde görüntüledi.

Osman Fazıl Polat Paşa Camii İmamı Faruk Seçkin yaptığı açıklamada, böylesi bir
durumun dünyada örneğinin bulunmadığını ifade ederek, “Karanlıkta ibadet
ediyoruz, caminin temizliğini yapamıyoruz. Cemaat ve bizler mağduruz” diye
konuştu.

KKTC’de 60’a yakın caminin elektriği, KIB-TEK’e olan 6 milyon lirayı bulunan
borç yüzünden kesilirken, aralarında Gazimağusa Osman Fazıl Polat Paşa Camii,
Alaniçi, Yıldırım, Akova, Lala Mustafa Paşa (dernek yönetimi tarafından bin TL
ödendikten sonra tekrardan açıldı), Kilitkaya, Gelincik, Büyükkkonuk,
Yedikonuk, Aygün, Mehmetçik, Boğaziçi, Çamlıbel, Tepebaşı, Akdeniz, Yazıcızade,
Yaylaköy, Kalavaç camilerinin elektriğinin kesilmesi cami cemaatinin
öfkelenmesine neden oldu.

Haberal Kıbrıslı, Gazimağusa Osman Fazıl Polat Paşa Camii’ne giderek, içler
acısı durumu görüntüledi, camii yetkilileri ile konuştu.

Seçkin: “30’a yakın caminin elektriği kesildi”

Osman Fazıl Polat Paşa Camii İmamı Faruk Seçkin, camilerin Din İşleri ve
Vakıflar’ın bağlı olduğu bir yönetim kurulu tarafından yönetildiğini, ancak bu
yönetim kurulunun henüz atanmadığını söyledi. Geçmiş yönetim kurulunun
KIB-TEK’le mevcut borcu taksitlendirme konusunda anlaştığını belirten Seçkin,
yeni hükümeti anlaşmayı bozmakla suçladı. İmam Faruk Seçkin, dün sabah KIB-TEK
tarafından 30’a yakın caminin elektriğinin kesildiğini ifade etti. Cami
müezzinin minareye çıkarak ezan okumaya çalıştığını ancak kimsenin bu ezanı
duymadığını vurgulayan Faruk Seçkin, caminin şadırvanlarından su akmadığına da
değindi.

Dünyanın hiçbir yerinde görülmedi

Vakıflar İdaresi ve Din İşleri Dairesi’nde olduğunu belirten cami imamı Faruk
Seçkin şu şekilde konuştu:

“Varılacak olan bir mutabakatla bu sıkıntı giderilebilir. Dünyanın hiçbir
yerinde böyle bir şey olmamıştır. Güneydeki camilerin elektriğini devlet ödüyor
ve hiç kesilmiyor. Fakat burada El-Sen’in aldığı bir kararla hiçbir manevi duygu
göz önünde bulundurulmadan elektrikler kesilebiliyor. Caminin elektriğini cemaat
ödeyemez. Herhangi bir okulda elektriği öğrenciler mi ödüyor? Vakıflar idaresi
camilerin elektriğini ödemeyecek de neyi ödeyecek? Zaten camilerin hiçbir
ihtiyacını karşılamıyorlar. Ama bu olay bütün halkımızda büyük bir tepki
uyandırdı. Cemaat ciddi şekilde tepki veriyor. Cemaat önce bize patlıyor ama biz
de buranın bir memuruyuz. Durumu idare etme yoluna gidiyoruz. Cemaate bir zarar
gelse bunun hesabını kim verebilir? Caminin elektriğini kesenlerin cenazesi olsa
ve bu camilerde ezan okunmadığını düşünürsek insanların ne kadar mağdur duruma
düştüklerini anlayabilirler. Manevi alana bu kadar fütursuzca yaklaşılmaz. Bu
haksız bir tutum ancak devlet tarafından çözülebilir bir durum olduğuna
inanıyoruz. Durum son derece üzüntü vericidir.”

Ömeroğlu: “Cemaati zor tutuyoruz”

Osman Fazıl Polat Paşa Camii Dernek Başkanı Hacı Abdurrahman Ömeroğlu, KKTC
pasaportu kullanarak ilk Hacca giden kişi olduğunu söyledi. Gelmiş geçmiş bütün
hükümetlerin camilerden para almadığını dile getiren Ömeroğlu, henüz hiçbir şey
için geç kalınmadığını, bu sorunun halen daha çözülebileceğini ifade etti.
Camilerin ada genelinde borçlarının 6 milyon TL olduğunu önceki gün öğrendiğini
belirten Ömeroğlu, ancak Osman Fazıl Polat Paşa Camii’nin bu sıralamaya göre 46.
sırada yer aldığını söyledi.

Adada KIB-TEK’e borcu olan birçok kurum varken neden camilerin elektriğinin
kesildiğini sorgulayan Ömeroğlu, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Bu kadar kurum ve kuruluş varken neden camiler birinci sırada? Niye camilerin
elektriği ön plana alınıp kesildi? Bu konuda eylem yapmaya ben karşıyım. Cemaati
zor tutuyoruz. Aslında cemaat gözümüzü kırpmamıza bakıyor. Gözümüzü bir kırpsak
eylem yaparlar her şeyi de yaparlar. Ama gerek yok çünkü her şeyi konuşup
halletmemiz lazım. İslam dini aydınlık dindir. Bu dini elektriği keserek
karartmaya çalışıyorlarsa boşuna uğraşıyorlar demektir. Eğer altında bir art
niyet varsa bunun da üstesinden gelmesini biliriz. Her şeyi tedbirli ve temkinli
bir şekilde sürdüreceğiz.”

Pişkin: “Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey olmaz”

Osman Fazıl Polat Paşa Camii Müezzini Veysel Pişkin, merkezi ezan sistemi
olduğundan dolayı kendilerinin ezan okumadıklarını ancak elektriğin kesilmesiyle
ezan okumaya başladıklarını belirtti. Camilerin elektriksiz kalmasından dolayı
5-6 tane lüks lambası yaktıklarını ve bu lüks lambalarıyla idare etmeye
çalıştıklarını kaydeden cami müezzini Pişkin, bu lüks lambalarının normal ışığa
göre çok az aydınlattığını söyledi.

Pişkin, “En büyük sorun caminin temizliği. Sabah namazında minareye çıkamıyoruz.
Ezanı caminin önünde okuduk. Bir önceki gece yatsı namazını kılarken etrafa
baktık her yer aydınlık bir tek bizim cami karanlık. Dünyada hiçbir ibadet
yerinin elektriğinin kesilmemesi gerekiyor. Elektrik aslında kesilmeden
yetkililerin sorunu halletmesi gerekmektedir” dedi.

Atalay: “Borç varsa ödenmeli”

Din İşleri Dairesi Başkanı Talip Atalay, adada 60’a yakın caminin borç nedeniyle
elektriğinin kesildiğini, bu borçların ödenmesi gerektiğini söyledi. Gıda, Tarım
ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu’yla konuyla ilgili bir görüşme
gerçekleştirdiklerini belirten Atalay, 1974 yılından bu yana camilerden elektrik
ücreti alınmadığını, alınmasını da kimse beklemediği için bu borcun biriktiğini
ifade etti. Din İşleri Başkanlığı’nın buna yönelik bir bütçe ayırmadığını
kaydeden Atalay, Vakıflar İdaresi’nin kaynaklarından bu borcun KIB-TEK’e
ödenmesi gerektiğini savundu.

“KIB-TEK bu konuda hatalı”

KIB-TEK’in bugün ödenmeyen borçlardan dolayı zor durumda olduğunu ve kurumun
düzlüğe çıkabilmek için borçların tahsilleri hakkında haklı olduğunu dile
getiren Atalay, KIB-TEK’i bu duruma sürükleyen kurumlardan birisi olmalarından
dolayı üzüntü duyduklarını açıkladı. Borcu olan tüm kurumlarının elektriklerinin
kesilip, camilerin de kesilmesi halinde buna isyan etmeyeceğini ancak, borçlu
kurumlara bakıldığı zaman camilerin ilk 20’ye bile girmediğini dile getirdi. Din
İşleri Dairesi Başkanı Talip Atalay, KIB-TEK’in bu konuda hatalı olduğunu
savundu. Din İşleri Dairesi’nin Başbakanlığa bağlı bir kurum olduğunu belirten
Atalay, “Umarım siyasiler bu konuda gerekli özeni gösterir ve sorun ortadan
kalkar” ifadelerini kullandı.

Konu Meclis’te de gündem oldu…

Camilerin elektriklerinin kesilmesi Cumhuriyet Meclisi’nin bugünkü birleşiminde
de gündem oldu.

Atun

UBP Gazimağusa Milletvekili Sunat Atun, meclisteki gündem dışı konuşmasında
ekonomik konular yanında bu konuyu da gündeme getirdi.

Sunat Atun, camilerin elektriklerinin kesiliyor olmasının bugün yapılacak
açılışlarla ilişkili olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
Atun, ülkede ezan sesinin kesileceği noktaya gelindiğini savundu.

Töre: “Çanlar çalarken ezan niçin susturuldu?”

Mecliste konuya sert bir dille değinen bir diğer milletvekili DP-UG Lefkoşa
Milletvekili Zorlu Töre gazetemize verdiği demeçte, camilerde, okullarda ve
sağlık sektöründe elektriklerin kesilmesinin devletin saygınlığına ve
ciddiyetine uygun düşmediğini de belirterek, Kıbrıs Türk halkının Müslüman
olduğunu, namaza gitmese de ezan sesini duymak, ölüsünü selayla duyurmak
istediğini ifade etti. Töre, bu konulara hemen bugün çözüm getirilmesi
gerektiğini söyledi.

Töre, “Kiliselerde çanlar çalarken camilerde ezan niçin susturuldu? Vakıflar
İdaresi elde ettiği gelirleri nerede kullanıyor? Hükümet, sorunu çözmek için
‘zamana ihtiyaç var’ diyor. Bu konu acildir ve bugün (dün) çözümlenmesi
gerekiyor. Herkes bir gün camiye gidecek, ya mefta olduğunda ya bir yakını
öldüğünde, cumadan cumaya ya da bayramdan bayrama. Kıbrıs Türkü camiye
gitmeyebilir ama ezanın sesine önem veriyor” dedi.

Haberalkibrisli
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın